kuvvetli - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

kuvvetli



"kuvvetli" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 122 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
kuvvetli strong s.
kuvvetli powerful s.
General
kuvvetli stor i.
kuvvetli hardy s.
kuvvetli keen s.
kuvvetli intense s.
kuvvetli staunch s.
kuvvetli tough s.
kuvvetli powerful s.
kuvvetli iron s.
kuvvetli rugged s.
kuvvetli killing s.
kuvvetli sound s.
kuvvetli tenacious s.
kuvvetli violent s.
kuvvetli pithy s.
kuvvetli heady s.
kuvvetli sappy s.
kuvvetli sinewed s.
kuvvetli vivid s.
kuvvetli stout s.
kuvvetli muscular s.
kuvvetli proof s.
kuvvetli virulent s.
kuvvetli living s.
kuvvetli rude s.
kuvvetli ironclad s.
kuvvetli swinging s.
kuvvetli valiant s.
kuvvetli poignant s.
kuvvetli smart s.
kuvvetli stronger s.
kuvvetli thriving s.
kuvvetli mighty s.
kuvvetli healthy s.
kuvvetli resolute s.
kuvvetli lusty s.
kuvvetli virile s.
kuvvetli stalwart s.
kuvvetli hard s.
kuvvetli slashing s.
kuvvetli forceful s.
kuvvetli hearty s.
kuvvetli forcible s.
kuvvetli trenchant s.
kuvvetli brawny s.
kuvvetli cogent s.
kuvvetli sinewy s.
kuvvetli stiff s.
kuvvetli doughty s.
kuvvetli energetic s.
kuvvetli hefty s.
kuvvetli forte s.
kuvvetli full-bodied s.
kuvvetli beefy s.
kuvvetli puissant s.
kuvvetli potent s.
kuvvetli strong s.
kuvvetli sturdy s.
kuvvetli mightly s.
kuvvetli airtight s.
kuvvetli air-tight s.
kuvvetli raucle s.
kuvvetli nerved s.
kuvvetli nervous s.
kuvvetli trenchand [obsolete] s.
kuvvetli all mighty s.
kuvvetli earthy s.
kuvvetli unsparring s.
kuvvetli vivid s.
kuvvetli venomous s.
kuvvetli vertuous s.
kuvvetli masculine [obsolete] s.
kuvvetli boistous s.
kuvvetli might [obsolete] s.
kuvvetli mightful s.
kuvvetli wroth s.
kuvvetli ropy s.
kuvvetli rich [obsolete] s.
kuvvetli rife s.
kuvvetli ringing s.
kuvvetli derf s.
kuvvetli gusty s.
kuvvetli infernal s.
kuvvetli pollent s.
kuvvetli feckful [scotland] s.
kuvvetli potence s.
kuvvetli potencee s.
kuvvetli ropey s.
kuvvetli sinewish s.
kuvvetli sinewous s.
kuvvetli skookum s.
kuvvetli square-built s.
kuvvetli square-cut s.
kuvvetli stark s.
kuvvetli strang [uk] [scotland] [dialect] s.
kuvvetli strengthy s.
Colloquial
kuvvetli buff s.
kuvvetli dynamite s.
kuvvetli high-pressure s.
kuvvetli square-jawed s.
Trade/Economic
kuvvetli potential s.
Law
kuvvetli virtual s.
Technical
kuvvetli strong s.
kuvvetli potent s.
kuvvetli vigorous s.
kuvvetli high-powered s.
kuvvetli energetic s.
kuvvetli sturdy s.
kuvvetli robust s.
kuvvetli dynamic s.
Marine
kuvvetli stern s.
Anatomy
kuvvetli tendinous s.
Physics
kuvvetli high-power s.
Sport
kuvvetli jockish s.
Archaic
kuvvetli nervy s.
kuvvetli two-handed s.
kuvvetli stalworth s.
kuvvetli strengthful s.
Slang
kuvvetli kick-ass s.
kuvvetli bust-ass s.
kuvvetli sock s.

"kuvvetli" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 367 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
güçlü kuvvetli sturdy s.
hayal gücü kuvvetli imaginative s.
General
kuvvetli bir çeşit mukavva tagboard i.
kuvvetli güneş ışığı sunburst i.
kuvvetli hafıza retentive memory i.
önce kuvvetli sonra yavaş forte piano i.
ağır yük arbasına koşulan kuvvetli beygir drayhorse i.
kuvvetli darbe (kılıç, bıçak vb ile indirilen) slash i.
kuvvetli rüzgar gust i.
kuvvetli vuruş swipe i.
kuvvetli tepki revulsion i.
kesik ve kuvvetli staccato i.
kuvvetli rüzgar whole gale i.
kuvvetli fırtına violent storm i.
kuvvetli darbe bash i.
kuvvetli sav trenchant argument i.
kuvvetli bir duyguya kapılma transports i.
kuvvetli çekiş tug i.
kuvvetli dozda bir ilaç stiff dose of i.
kuvvetli rüzgar gale i.
kuvvetli bir darbenin sesi wham i.
kaya gibi kuvvetli şey rock i.
kuvvetli inanç strong belief i.
kuvvetli akıntı violent stream i.
koku (kuvvetli ve hoş) aroma i.
daha kuvvetli geliş grow stronger i.
kuvvetli darbe wham i.
onun kuvvetli tarafı his strong point i.
daha kuvvetli bir ışık altında mum ışığının görülememesi durumu shadowing i.
kuvvetli delil strong evidence i.
kuvvetli ışık intense light i.
güney afrika'da görülen kuvvetli güneydoğu rüzgarı cape doctor i.
kuvvetli arzu earnest desire i.
kuvvetli darbe swipe i.
çenesi kuvvetli spouter i.
çenesi kuvvetli chatterbox i.
çenesi kuvvetli chatterer i.
çenesi kuvvetli prater i.
çenesi kuvvetli magpie i.
çenesi kuvvetli babbler i.
hayal gücü kuvvetli insan imaginist i.
kuvvetli eller strong hands i.
kuvvetli şüphe strong doubt i.
kuvvetli zeka cerebricity i.
kuvvetli destek ringing endorsement i.
ızgara yüzeyindeki kömürü düzelten küçük ve kuvvetli bir alet firing hoe i.
kuvvetli iştah twist [brit] i.
kuvvetli kanaat article of faith i.
işitsel belleği kuvvetli kimse auditive i.
kuvvetli darbe zap i.
bıçakla yapılan kuvvetli darbe knife thrust i.
keskin ve sivri bir araçla yapılan kuvvetli darbe knife thrust i.
kuvvetli ve cesur kadın virago i.
görsel belleği kuvvetli kimse visualizer i.
görsel belleği kuvvetli kimse visualiser i.
kuvvetli arzu vote i.
kuvvetli rüzgar waff i.
kuvvetli darbe whap i.
kuvvetli darbe whop i.
kuvvetli kimse hard rock i.
kuvvetli kimse mighty i.
düşük kuvvetli şey faint i.
kuvvetli bira hummingale i.
kuvvetli fiziksel yatkınlık desire i.
kuvvetli yakınlık hissi oneness i.
kuvvetli şüphe strong suspicion i.
hayal gücü kuvvetli kimse fancier i.
kuvvetli yazım üslubu penmanship i.
kuvvetli kimse samson i.
kuvvetli arzu flame i.
kuvvetli olma puissantness i.
kuvvetli darbe scat [dialect] i.
kuvvetli darbe smash i.
güçlü kuvvetli insan bear cat i.
kuvvetli güneş ışığı yayılması sunshine [obsolete] i.
çok kuvvetli kimse superheavyweight i.
kuvvetli adımlarla yürümek tramp f.
kırmak (kuvvetli bir darbeyle) smash in f.
iletişimi kuvvetli olmak have strong communication skills f.
kuvvetli (hafıza) retentive s.
güçlü kuvvetli beefy s.
çok kuvvetli overwhelming s.
en kuvvetli strongest s.
çok kuvvetli (bir neden) overpowering s.
iradesi kuvvetli strong minded s.
kuvvetli ve hoş (koku) aromatic s.
yumruğu kuvvetli hardfisted s.
sezgileri kuvvetli perceptive s.
kuvvetli çekişi olamayan tugless s.
çok kuvvetli (bağ) tenacious s.
kuvvetli (darbe) lusty s.
kuvvetli (yağmur/rüzgar/fırtına) heavy s.
hayal gücü kuvvetli imaginative s.
daha kuvvetli stronger s.
kuvvetli (kanıt) strong s.
arkası kuvvetli heavyweight s.
güçlü kuvvetli hardy s.
herkül gibi kuvvetli herculean s.
güçlü kuvvetli strapping s.
güçlü kuvvetli burly s.
dolgun ve kuvvetli (ses) rotund s.
çok kuvvetli fortissimo s.
güçlü kuvvetli (kimse) stalwart s.
çok kuvvetli sledgehammer s.
daha kuvvetli superior s.
kuvvetli ve hoş kokusu olan aromatic s.
çok kuvvetli overpowering s.
kuvvetli (bir şey) smart s.
düşük kuvvetli low power s.
çok kuvvetli irresistible s.
güçlü kuvvetli hefty s.
çok kuvvetli (his) uncontainable s.
güçlü kuvvetli able-bodied s.
güçlü kuvvetli red-blooded s.
iradesi kuvvetli strong-minded s.
iradesi kuvvetli strong-willed s.
kuvvetli yönleri olan compelling s.
kuvvetli (hafıza) recollective s.
sezgileri kuvvetli needle-sharp s.
işitsel belleği kuvvetli auditory s.
aşırı kuvvetli ultrapowerful s.
çok kuvvetli energic s.
görüşü kuvvetli eye-minded s.
çok kuvvetli big s.
çok kuvvetli big s.
kuvvetli rüzgara maruz bırakılan blasty s.
kuvvetli rüzgarlı blasty s.
dinç ve kuvvetli hard s.
kuvvetli bir şekilde vurulmuş hard-hit s.
fazla kuvvetli hell-for-leather s.
oldukça kuvvetli herculean s.
oldukça kuvvetli high-voltage s.
çok kuvvetli mortal s.
çok kuvvetli bull s.
kuvvetli bir güçten etkilenen obsessed s.
kuvvetli bir güç tarafından kontrol edilen obsessed s.
aşırı kuvvetli overlusty s.
aşırı kuvvetli overmighty s.
fazla kuvvetli overpotent s.
çok kuvvetli overpowered s.
çok kuvvetli overstrong s.
güçlü kuvvetli robustious s.
güçlü kuvvetli rugged s.
iletişimi kuvvetli communicatory s.
zihni kuvvetli ingenious [obsolete] s.
dorlar gibi kuvvetli olan doric s.
güçlü kuvvetli feirie [scotland] s.
ani kuvvetli rüzgarlar içeren flawy s.
çok kuvvetli shattering s.
kuvvetli darbeler indiren slashing s.
fazla kuvvetli supervirile s.
kuvvetli bir biçimde forcibly zf.
daha kuvvetli bir şekilde superiorily zf.
daha kuvvetli bir sebebten a fortiori zf.
kuvvetli inançla pietistically zf.
çok kuvvetli bir biçimde overwhelmingly zf.
kuvvetli bir şekilde sappily zf.
daha kuvvetli bir sebepten a fortiori zf.
kuvvetli olarak doughtily zf.
kuvvetli bir şekilde acutely zf.
kuvvetli bir darbeyle wham zf.
kuvvetli bir şekilde stanchly zf.
Phrasals
kuvvetli savunmalarla (karşı tarafı) susturmak threap down [scottish] f.
kuvvetli bir şekilde kırmak bust up f.
Colloquial
kuvvetli/yoğun bir uyuşturucu kafası joyride i.
kuvvetli/yoğun bir uyuşturucu kafası joy ride i.
(bir şeyi) çok kuvvetli bir şekilde yapmak let (something) rip f.
çok kuvvetli bir şekilde yapmak let her rip f.
çok kuvvetli bir şekilde yapmak let it rip f.
çekebildiğin kadar kuvvetli bir şekilde çek pull as hard as you possibly can expr.
çok kuvvetli something fierce expr.
Idioms
güçlü kuvvetli herkes all able-bodied people i.
çenesi kuvvetli firm jaw i.
en güçlü/kuvvetli aday shoo-in i.
en güçlü/kuvvetli aday a shoo-in i.
güçlü/kuvvetli kimse an iron man i.
kalemi kuvvetli (someone) who writes well i.
güçlü kuvvetli adam powerhouse i.
iri yarı kuvvetli adam powerhouse i.
birinin kuvvetli noktası olmak be somebody's strong point f.
bir şeyi daha güçlü/kuvvetli/gür hale getirmek/yapmak put balls on something f.
birinin kuvvetli noktası olmak be somebody's strong suit f.
algıları kuvvetli olmak look through a millstone f.
iç görüsü kuvvetli olmak look through a millstone f.
sezgileri kuvvetli olmak look through a millstone f.
güçlü kuvvetli olmak be (as) hard as nails f.
güçlü kuvvetli olmak be (as) solid as a rock f.
güçlü kuvvetli olmak be (as) sound as a dollar f.
güçlü kuvvetli olmak be (as) tough as nails f.
güçlü kuvvetli olmak be (as) tough as old boots f.
güçlü kuvvetli olmak be (as) tough as shoe leather f.
(birinin) kuvvetli noktası olmak be (someone's) strong suit f.
en güçlü/kuvvetli aday olmak be a shoo-in f.
kuvvetli/güçlü olduğu nokta olmak be your strong point f.
kuvvetli yönü/tarafı olmak be your strong point f.
kuvvetli/güçlü olduğu nokta olmak be your strong suit f.
kuvvetli yönü/tarafı olmak be your strong suit f.
çok kuvvetli plenty rugged s.
güçlü kuvvetli built like a tank s.
kaya gibi kuvvetli built like a tank s.
ciğeri kuvvetli leather-lunged s.
(bir şey) çok kuvvetli you could cut (something) with a knife expr.
Trade/Economic
kuru yükselme eğilimi gösteren kuvvetli para birimi hard currency i.
kuvvetli yönler strengths i.
kuvvetli sermaye capital leverage i.
satınalma eğiliminden kuvvetli olduğu piyasa weak market i.
Law
kuvvetli karine violent presumption i.
kuvvetli ihtimal presumption of fact i.
Politics
kuvvetli bir devletin güçsüz bir devleti silah kullanmadan nüfuzu altına alması peaceful penetration i.
Technical
metalin içinden geçen kuvvetli bir akımın meydana getirdiği ısı ile yapılan elektrikli kaynak işlemi thomson process i.
çift kuvvetli basgaç toggle-joint press i.
çift kuvvetli basgaç knuckle press i.
çift kuvvetli basgaç toggle press i.
düşük kuvvetli mastar low force gauge i.
kuvvetli akım high current i.
kuvvetli alkalin yağ strong alkaline oil i.
kuvvetli lehim hard solder i.
kuvvetli asit strong acid i.
kuvvetli patlayıcı madde block buster i.
kuvvetli mineral asitlerle dağlanarak makroskopik muayene macroscopic examination by etching with strong mineral acids i.
kuvvetli ışıtan transilluminator i.
kuvvetli inorganik asitler mineral acids i.
kuvvetli patlayıcı madde high explosive i.
kuvvetli elektrolit strong electrolyte i.
kuvvetli ışıkla aydınlatma transillumination i.
kuvvetli akım high-tension current i.
kuvvetli rüzgar high winds i.
kuvvetli akım power current i.
kuvvetli sıçrama strong jump i.
merkezkaç kuvvetli hız regülatörü flyweight speed governor i.
pikrik asit ile yapılan kuvvetli bir patlayıcı madde maximite i.
son derece kuvvetli bir yapıştırıcı loctite i.
kuvvetli sosyal beceri gerektiren işler emotional labour i.
(buharlı lokomotif) bacadan yukarıya doğru yönlendirilen kuvvetli buhar akışı blast i.
genelde ksenonla dolu olup yüksek voltajlı elektrik sinyali ile ateşlendiğinde kısa ve kuvvetli ışık parlaması oluşturan boşalım borusu flash tube i.
kuvvetli veya dayanıklı yapmak consolidate f.
çok kuvvetli extra strong s.
düşük kuvvetli low-power s.
kuvvetli olmayan feeble s.
(kristal bilimi) çift kırma kuvvetli idiocyclophanous s.
Construction
kuvvetli tuğla engineering brick i.
Lighting
kuvvetli ışık üreten ve film yapımında kullanılan güçlü bir karbon elektrik ark lambası klieg light i.
çok kuvvetli bir ışık yayan aydınlatıcı light cannon i.
kireci ısıtarak elde edilen kuvvetli ışık lime light i.
Automotive
kuvvetli alkalin yağ strong alkaline oil i.
Marine
kuvvetli fırtına storm i.
kuvvetli rüzgar strong breeze i.
üst kısmı kuvvetli rüzgarla ileriye doğru itilen derin deniz dalgası comber i.
Mining
kuvvetli ışık altında bakıldığında kızıl yansımalar görülen, yarı saydam ve mavimsi beyaz (taş) girasol s.
kuvvetli ışık altında bakıldığında kızıl yansımalar görülen, yarı saydam ve mavimsi beyaz (taş) girasole s.
kuvvetli ışık altında bakıldığında kızıl yansımalar görülen, yarı saydam ve mavimsi beyaz (taş) girosol s.
(kristal bilimi) çift kırma kuvvetli idiophanous s.
Medical
kasların kuvvetli olması somatotonia i.
kuvvetli mitojen potent mitogen i.
sempatik sinir sisteminin kuvvetli olması sympathicotonia i.
bazı omurgalıların merkezi sinir sistemini ve bazı embriyoları çevreleyen kuvvetli bir bağdokudan oluşan kılıf primitive meninx i.
tıpta faydalanılan ve hayvan yemi olarak kullanılan kuvvetli bir östrojen diethylstilboestrol i.
tıpta faydalanılan ve hayvan yemi olarak kullanılan kuvvetli bir östrojen des i.
tıpta faydalanılan ve hayvan yemi olarak kullanılan kuvvetli bir östrojen diethylstilbesterol i.
fazla kuvvetli olma sthenia i.
tıpta faydalanılan ve hayvan yemi olarak kullanılan kuvvetli bir östrojen des (diethylstilboestrol) kısalt.
Psychology
işitsel belleği kuvvetli kimse audile i.
işitsel hafızası kuvvetli ear-minded s.
işitsel belleği kuvvetli kimselere ait audile s.
işitsel belleği kuvvetli kimselerle ilgili audile s.
Physiology
işitme duyusu kuvvetli ear-minded s.
işitme hafızası kuvvetli ear-minded s.
Pharmaceutics
etkisi kuvvetli tıbbi madde drastic i.
Gastronomy
marsanne üzümünden yapılan kuvvetli bir beyaz şarap marsanne i.
Math
sıfır kuvvetli matris nilpotent matrix i.
sıfır kuvvetli nilpotent s.
Logic
(tartışma veya anlaşmazlıkta) kuvvetli yön logic i.
Statistics
en kuvvetli kritik saha most powerful critical region i.
en kuvvetli test most powerful test i.
Physics
atomsal kuvvetli ses mikroskopisi atomic force acoustic microscopy i.
Chemistry
dinamit benzeri maddelerde ve roket iticilerde kullanılan kuvvetli bir patlayıcı sıvı nitroglycerin i.
dinamit benzeri maddelerde ve roket iticilerde kullanılan kuvvetli bir patlayıcı sıvı nitroglycerine i.
dinamit benzeri maddelerde, roket iticilerde ve damar genişleten ilaçlarda kullanılan kuvvetli bir patlayıcı sıvı nitroleum i.
dinamit benzeri maddelerde, roket iticilerde ve damar genişleten ilaçlarda kullanılan kuvvetli bir patlayıcı sıvı nitrospan i.
asetik asidin klorlanması ile elde edilen kuvvetli bir asit trichloracetic acid i.
asetik asidin klorlanması ile elde edilen kuvvetli bir asit trichloroacetic acid i.
asetik asidin klorlanması ile elde edilen kuvvetli bir asit trichloracetic acid i.
dinamit benzeri maddelerde, roket iticilerde ve damar genişleten ilaçlarda kullanılan kuvvetli bir patlayıcı sıvı trinitroglycerin i.
dinamit benzeri maddelerde, roket iticilerde ve damar genişleten ilaçlarda kullanılan kuvvetli bir patlayıcı sıvı nitrostat® i.
dinamit benzeri maddelerde, roket iticilerde ve damar genişleten ilaçlarda kullanılan kuvvetli bir patlayıcı sıvı glyceryl trinitrate i.
dinamit benzeri maddelerde, roket iticilerde ve damar genişleten ilaçlarda kullanılan kuvvetli bir patlayıcı sıvı trinitroglycerine i.
kuvvetli asit strong acid i.
kuvvetli patlayıcı madde trotyl i.
bağları kuvvetli veya son derece stabil olan atom çekirdeklerinin nötron veya proton sayıları magic number i.
sakızağacının çözünmez kalıntısından elde edilen kauçuğa benzer beyaz, amorf ve kuvvetli bir madde masticin i.
pil, kibrit yapımında kullanılan, kristal veya toz halinde olabilen, siyahımsı renkte kuvvetli bir yükseltgen madde manganese dioxide i.
pikrik asitten elde edilen bal rengi kuvvetli bir patlayıcı madde melenite i.
bitki öldürücü ve kurutucu olarak kullanılan kuvvetli fakat kısa ömürlü bir ilaç diquat i.
tıpta faydalanılan ve hayvan yemi olarak kullanılan kuvvetli bir östrojen des (diethylstilbestrol) kısalt.
Astronomy
yerçekimi alanındaki büyük bir gelgit dalgasının neden olduğu dikey ve yatay nesnelerin kuvvetli bir şekilde gerilmesi noodle effect i.
yerçekimi alanındaki büyük bir gelgit dalgasının neden olduğu dikey ve yatay nesnelerin kuvvetli bir şekilde gerilmesi spaghettification i.
4-10 milyar ışık yılı uzaktaki kuvvetli radyo dalgaları yayan gök cisimleri quasars i.
çok güçlü bir manyetik alan tarafından şekillendirilen aşırı kuvvetli plazma çıkışı relativistic blade i.
nebulayı oluşturan küçük yıldızları kuvvetli bir teleskopla görüntülemek resolve a nebula f.
Zoology
tibet ve butan ülkerine özgü, küçük ve kuvvetli bir midilli tangun i.
Botanic
kuvvetli çok yıllık bitki hardy perennial i.
ağaç gövdesindeki halkalarda kuvvetli rüzgarların neden olduğu boşluk anemosis i.
marihuananın kuvvetli bir çeşidi mexican green i.
Tobacco
kuvvetli nesic rother strong bodied i.
Forestry
odundaki yaş halkaları arasında kuvvetli rüzgar nedeniyle oluşan çatlak wind shake i.
odundaki yaş halkaları arasında kuvvetli rüzgar nedeniyle oluşan çatlak windshake i.
odundaki yaş halkaları arasında kuvvetli rüzgar nedeniyle oluşan çatlak wind shock i.
Education
kuvvetli akım tesisatı heavy current installations i.
Linguistics
kuvvetli olmayan bir sesle telaffuz edilen ünsüz harf media i.
Environment
kuvvetli yer hareketi strong motion i.
kuvvetli rüzgar afeti strong wind disaster i.
kuvvetli deprem strong earthquake i.
kuvvetli yer hareketi kaydı strong motion record i.
kuvvetli deprem hareketini gözleme observation of strong earthquake motion i.
kuvvetli yer hareketi kayıtçısı strong motion seismograph i.
Geography
orta asya'da esen kuvvetli ve boğucu rüzgar tebbad i.
kuvvetli fırtına strong gale i.
kuvvetli rüzgar gale i.
sahara çölünden gelen kuvvetli ve sıcak rüzgar samiel i.
kuvvetli rüzgar rig [dialect] [uk] i.
Meteorology
orta asya'da esen kuvvetli ve boğucu rüzgar tebbad i.
kuzeybatıdan esen kuvvetli rüzgar nor'wester i.
ani kuvvetli yağmur rain gush i.
kuvvetli rüzgar high wind i.
kuvvetli fırtına strong gale i.
kuvvetli oraj severe thunderstorm i.
kuvvetli türbülans heavy turbulence i.
ulusal kuvvetli fırtına laboratuvarı national severe storm laboratory i.
ulusal kuvvetli fırtına tahmin merkezi national severe storm forecast center i.
doğudan esen kuvvetli rüzgar easter i.
kuvvetli rüzgar mackerel breeze i.
ani ve kuvvetli rüzgar windflaw i.
kuvvetli rüzgar rig [obsolete] i.
sert ve kuvvetli (rüzgar, yağmur) driving s.
Geology
kuvvetli hareket kayıtları strong motion records i.
sismo-tektonik ve kuvvetli yer hareket özellikleri seismo-tectonic and strong motion characteristics i.
Military
düşman radarında parazit yapan kuvvetli bir radar vericisi tuba i.
hassas kuvvetli patlayıcı primary high explosive i.
kuvvetli bir patlayıcı tnt i.
kuvvetli patlayıcı madde high explosive i.
kuvvetli bir askeri güç ile zayıf bir gerilla gücü arasındaki savaş asymmetrical warfare i.
kuvvetli bir askeri güç ile zayıf bir gerilla gücü arasındaki savaş asymmetric warfare i.
pikrik asitten elde edilen bal rengi kuvvetli bir patlayıcı madde melinite i.
kuvvetli savunma avantajına sahip bir konuma yerleşmek trench f.
Hunting
kuvvetli bir silindirik kestane fişeği m-80 i.
Sport
beysbol, softbol ya da krikette vuruşları çok kuvvetli olan ve uzağa giden oyuncu power hitter i.
kuvvetli vurucu power hitter i.
yumruğu kuvvetli (boksör) ringwise s.
Card
(pokerde) eli kuvvetli olup tuzağa çekme amaçlı pasif oynayan kimse sandbagger i.
Music
(müzik yönergesi olarak) kuvvetli stark s.
çok kuvvetli çalarak very loudly zf.
çok kuvvetli çalarak fortissimo zf.
daha kuvvetli bir şekilde stark zf.
Archaic
kuvvetli rüzgar noser i.
kuvvetli ateş bale i.
kuvvetli mücadele contention i.
Slang
(skank gibi) kuvvetli ot chronic i.
kuvvetli kimse iron man i.
kuvvetli kimse ironman i.
kuvvetli adımlarla yürümek trampoose [obsolete] f.
kaya gibi kuvvetli olmak be built like a brick shithouse f.
kuvvetli (içki vb) kick s.
güçlü kuvvetli built like a brick outhouse s.
kaya gibi kuvvetli built like a brick outhouse s.
güçlü kuvvetli built like a brick shithouse s.
kaya gibi kuvvetli built like a brick shithouse s.
Star Wars
kuvvetli üs resolute base i.