ait - Turkish English Dictionary

ait

Meanings of "ait" in Turkish English Dictionary : 2 result(s)

English Turkish
Geography
ait n. küçük ada
ait n. adacık

Meanings of "ait" in English Turkish Dictionary : 16 result(s)

Turkish English
General
ait belong [australia] prep.
They therefore belong in the Seveso Directive and not in the usual place for dealing with waste management.
Dolayısıyla atık yönetimi ile ilgili olağan yere değil, Seveso Direktifine aittirler.

More Sentences
ait of prep.
It is true that the performance of individual lorries is improving, but they are doing more miles.
Şahsa ait kamyonların performansının arttığı doğru, ancak daha fazla kilometre yapıyorlar.

More Sentences
ait appurtenant adj.
ait mental adj.
ait belonging to adj.
ait dependent adj.
ait germane adj.
ait thilk adj.
ait especial adj.
ait concerning adv.
ait regarding prep.
ait in respect of prep.
ait respecting prep.
Law
ait dependent adj.
ait appurtenant adj.
Technical
ait intra adj.

Meanings of "ait" with other terms in English Turkish Dictionary : 500 result(s)

Turkish English
Common Usage
ait olmak belong to v.
Anyone who did not belong to the main population group of Sunni Turkish speakers had a difficult time.
Sünni Türkçe konuşan ana nüfus grubuna ait olmayan herkes zor zamanlar geçirdi.

More Sentences
General
tüyler (kuşa ait) plumage n.
The bird has beautiful plumage.
Kuşun çok güzel tüyleri var.

More Sentences
eşik (kapıya ait) threshold n.
I have an extremely low pain threshold.
Acı eşiğim son derece düşüktür.

More Sentences
kol (nehre ait) branch n.
This fertiliser plant is owned by Atofina the chemical branch of the Total/Fina/Elf group.
Bu gübre tesisi Total/Fina/Elf grubunun kimya kolu olan Atofina'ya aittir.

More Sentences
tarife (tren/uçağa/vapur/otobüs ait) timetable n.
Could I have a bus timetable?
Bir otobüs tarifesi alabilir miyim?

More Sentences
kıyı (nehir/göl/vb'ne ait) bank n.
We played on the banks of the Thames.
Biz Thames kıyılarında oynadık.

More Sentences
atölye (zanaatçıya ait) shop n.
It is truly the shop floor on which understanding is shared.
Burası gerçekten de anlayışın paylaşıldığı bir atölye.

More Sentences
kovan (fişeğe ait) shell n.
The shell fell into the ammunition depot, which provoked a series of explosions.
Kovan mühimmat deposuna düştü ve bir dizi patlama yarattı.

More Sentences
iskelet (binaya ait) frame n.
The frame of the house should be finished in a day or two.
Evin iskeleti bir veya iki gün içinde bitirilmelidir.

More Sentences
bina (bir kuruma veya kişiye ait) premises n.
The security guards forced us off the premises.
Güvenlik görevlileri bizi binadan çıkmaya zorladı.

More Sentences
hendek (kaleye ait) moat n.
A moat surrounds the castle.
Kaleyi bir hendek çevreliyor.

More Sentences
kuyruk (hayvana ait) tail n.
Mr Ârok is right to say that we are that much wiser now as regards the docking of pigs' tails.
Bay Ârok, domuzların kuyruklarının kesilmesi konusunda artık çok daha bilinçli olduğumuzu söylemekte haklıdır.

More Sentences
bölme (ahırda tek bir büyükbaş hayvana ait) stall n.
This stable contains twelve stalls.
Bu ahır on iki tane bölme içerir.

More Sentences
kanat (kuş/uçak/bina/ordu/futbol veya siyasi partiye ait) wing n.
Well, I have your cheque for the new hospital wing.
Yeni hastane kanadı için çekiniz benim elimde.

More Sentences
isim (kitap/piyes/film vb'ne ait) title n.
I really liked it and thought it would make a great song and/or album title.
Bunu gerçekten beğendim ve bunun güzel bir parça ve/veya albüm ismi olacağını düşündüm.

More Sentences
basamak (merdivene ait) stair n.
Can you help me up the stairs?
Basamakları çıkmama yardımcı olur musun?

More Sentences
iskelet (binaya ait) framework n.
The building will be made of concrete on a steel framework.
Bina çelik iskelet üzerine betondan yapılacaktır.

More Sentences
gövde (insana ait) torso n.
The shoulder joins the arm to the torso.
Omuz, kol ile gövdeyi birleştirir.

More Sentences
ton (renge ait) shade n.
That's a nice shade of blue.
Mavinin güzel bir tonu.

More Sentences
taban (ayakkabıya ait) sole n.
He had blisters on the soles of his feet.
Ayak tabanları su toplamıştı.

More Sentences
ton (ses veya renge ait) tone n.
I should like to say that I agree with the tone which Galeote Quecedo's speech set here.
Galeote Quecedo'nun burada yaptığı konuşmanın tonuna katıldığımı belirtmek isterim.

More Sentences
ait olmak belong v.
It is evident that dangerous undertakings do not belong in housing estates.
Tehlikeli girişimlerin konut sitelerine ait olmadığı açıktır.

More Sentences
ait olmak refer v.
The second point is that these reports refer to 1999.
İkinci nokta ise bu raporların 1999 yılına ait olmasıdır.

More Sentences
ait olmak pertain to v.
I'll answer any question, as long as it pertains to Rampart.
Rampart'a ait olduğu süre her soruyu cevaplarım.

More Sentences
ait olmak belong to v.
Sitting here on an evening like this, I think we all belong to Parliament's survivors' network.
Böyle bir akşamda burada otururken hepimizin Parlamentonun hayatta kalanlar ağına ait olduğumuzu düşünüyorum.

More Sentences
(yetki/sorumluluk bir kimseye) ait olmak lie with v.
It must be emphasised that the main responsibility lies with the energy sector and with the industry itself.
Asıl sorumluluğun enerji sektörüne ve sektörün kendisine ait olduğu vurgulanmalıdır.

More Sentences
yöneticiye ait executive adj.
The hotel's executive suite is gorgeous but too expensive for me to afford.
Otelin yönetici süiti muhteşem ama benim karşılayamayacağım kadar pahalı.

More Sentences
Common Usage
belkemiğine ait spinal n.
(birine) ait olmak belong v.
denize ait maritime adj.
buruna ait nasal adj.
şirkete ait corporate adj.
belediyeye ait municipal adj.
köye ait rustic adj.
müziğe ait musical adj.
yeryüzüne ait terrestrial adj.
gezegenlere ait planetary adj.
tiyatroya ait theatrical adj.
ev veya aileye ait household adj.
anadile ait vernacular adj.
cenaze törenine ait funereal adj.
g harfine ait g adj.
bıyık (kedi vb hayvanlara ait) whiskers n.
General
kolan (semere ait) girth n.
seciyeye ait olma ethicality n.
sömürgeye ait olma colonialness n.
borular (boru sistemine ait) piping n.
sıraevlere ait ev town house n.
turunçgillere ait meyve citrus n.
tutanak (kuruma/derneğe ait) transactions n.
artık yıla ait gün bissextile day n.
ince taraf (bir konuya/düşünceye ait) subtlety n.
modern israil devletine ait veya onunla ilgili olan israeli n.
taş (mücevhere ait) stone n.
saldırıya ait offensiveness n.
çarpıntı (kalbe ait) throb n.
başka ülkelere ait olanları benimseme eğilimi exotica n.
keşif bölümüne ait bilgi toplayan kişi scouter n.
hükümdara ait arazi dominion n.
tabla (masaya ait) slab n.
sıhhi tesisata ait havalık vent stack n.
başka ülkelere ait olanları benimseme eğilimi exotism n.
polise ait devriye arabası squad car n.
mine (dişlere ait) enamel n.
evlenme ilanı (gelecek bir tarihe ait) banns n.
zanaatçıya ait atölye workshop n.
ses (hayvana ait) cry n.
lagamorfa familyasına ait olan lagomorph n.
etek (giysiye ait) tail n.
diş (çatala ait) tine n.
bir ulusa ait olma durumu nationality n.
tarihsel olarak papa'ya ait olmuş olan orta italya devletçikleri papal states n.
kamuya ait su kaynaklarına flüor eklenmesine karşı çıkan kimse antifluoridationist n.
topluma ait kaynak common property resource n.
hükümdar makamına ait mücevherat crown jewels n.
düzeltme (metne ait) emendation n.
sap (mızrak/ok vb'ne ait) shaft n.
demir kısımlar (bir şeye ait) ironwork n.
kanat (masaya ait) flap n.
tüy (kuşa ait) plume n.
baca (vapura/fabrikaya ait) smokestack n.
olumlu bir yan (bir meseleye ait) pro n.
motorlu taşıta ait tekerleklerin ayarlanması wheel alignment n.
etek (çadıra ait) flap n.
piyade sınıfına ait askerler infantry n.
eski zamanlara ait yazı tableti tabula n.
caesalpinia familyasın ait olan ağaçlardan elde edilen odun sapanwood n.
harf indeksine ait girinti thumb notch n.
kasa (pencereye/kapıya ait) frame n.
kişiye ait olma exclusiveness n.
bir ürüne ait teknik özelliklerin açıklandığı belge specification sheet n.
süre (belirli bir işe ait) stint n.
istikbale ait belirti presage n.
eski roma'ya ait geniş malikane latifundium n.
şartlar (kontrata ait) terms n.
kıyı (göl/deniz vb'ne ait) front n.
kayıt (kaset/plak vb'ne ait) recording n.
pantolona ait trouser n.
ayakkabıya ait taban sole n.
sepet (motosiklete ait) sidecar n.
bahçe (binaya ait) yard n.
ait olma belonging n.
sirkengiller familyasına ait tuzcul bitki türü salicornia n.
bayanlara ait tuvalet powder room n.
batı afrika'ya ait muska juju n.
bünye (vücuda ait) frame n.
bir kuruma ait iş yeri premises n.
yararlı bir yan (bir meseleye ait) pro n.
arka kapak (yük arabasına/steyşına ait menteşeli) tailgate n.
atlı arabaya ait ok shaft n.
saray veya otelde devlete ait oda stateroom n.
spermaya ait photo n.
batıya ait dış kamuoyu occidental foreign public opinion n.
yanak (otomobil lastiğine ait) sidewall n.
koklama duyusuna ait epithelia n.
ait olma reference n.
ders (okul/lise veya üniversitede belirli bir bilim dalına ait) subject n.
banyoya ait sabit eşya bathroom fixtures n.
özel ad (bir ürüne ait) brand n.
başlık (büyük bir mermiye ait) warhead n.
bir üniversiteye ait lisansüstü eğitim birimi graduate school n.
belli bir şehre ait olmanın hissettirdiği gurur civic pride n.
sabit eşya (bir yapıya/odaya ait) fixture n.
cephe (havaya ait) front n.
vınlama (kurşuna ait) whine n.
sap (bitkiye ait) stalk n.
papazlığa ait olma durumu pastoralness n.
iletici (telgrafa ait) transmitter n.
üsse ait sayı exponential n.
farisilere ait olma pharisaicalness n.
kütüphanelerde bir kitabın üzerindeki ait olduğu rafı gösteren damga call mark n.
büyüklük (zarara ait) severity n.
erkek üniversite öğrencilerine ait birlik fraternity n.
ahlaka ait olma ethicality n.
halka ait bina public buildings n.
perilere ait fairy n.
zambak ailesine ait bir meksika bitkisi sabadilla n.
otomobil farlarına ait uzunlar bright lights n.
tapa (top mermisine ait) fuze n.
yüz (suya/sıvıya ait) surface n.
sorumluluğu müşteriye ait caveat emptor n.
iskelet (binaya ait) framing n.
arazi (bir kuruma veya kişiye ait) premises n.
tırtıl (tank vb tırtıllı araçlara ait) track n.
bir ürüne ait özel ad brand name n.
kürek (kanoya ait) paddle n.
tuvalete ait rezervuar flush tank n.
eksen (teleğe ait) shaft n.
çadıra ait etek flap n.
sivri uçlu kule (kiliseye ait) steeple n.
lanthanoid serisine ait bir element lanthanide n.
omurgalı balık familyasına ait balık cinsi selachian n.
avrupa ve kuzey amerika'ya ait olan bir yıl yaşayan ot türü shadflower n.
(roma dönemine ait) sikke sesterce n.
tüzel kişiye/kişiliğe ait kayıt evrakları registration documents of the legal entity n.
(toprağa ait) mülkiyet tenure n.
neolitik çağa ait yontma taş alet neolith n.
bir ilim veya fen dalına ait terimler nomenclature n.
isim türünden veya isme ait olan nominal n.
ait olduğu makam the position where one belongs to n.
eski zamanlara ait bir kayık caracore n.
kendi hayatını kurtarmak için kutsal yazıtları veya kiliseye ait malları düşmana teslim eden kimse traditor n.
kitabın kime ait olduğunu gösteren yafta ex-libris n.
karı-kocaya ait işletmeler couple-owned business enterprises n.
batı atlantikte yaşayan grunt türüne ait birkaç balık çeşidi sailor's-choice n.
kadınlara ait işletmeler women-owned business enterprises n.
bir meseleye ait yararlı bir yan pro n.
bir meseleye ait olumlu bir yan pro n.
doris'e ait doria n.
neolitik çağa ait alet neolith n.
poe familyasına ait bir ot bluegrass n.
amerika birleşik devletlerinin tarihine ve kültürüne ait eserler americana n.
(yahudilere ait) hamursuz bayramı yemeği seder n.
(yahudilere ait) hamursuz bayramı yemeği passover supper n.
eski zamanlara ait bilgelik ancient wisdom n.
şii'lere ait bir dini tatil arba'een n.
şii'lere ait bir dini tatil chehlum n.
şii'lere ait bir dini tatil arbaeen n.
tarih öncesine ait kabile kayıtları winter counts n.
hayvanlara ait ilk izler the first ever animal trails n.
maydanoz familyasına ait bir bitki sanicle n.
hayranların kendilerine ait olmayan orijinal eserler üzerinde herhangi bir kazanç beklentisi olmadan eğlence amaçlı yazdıkları kurgu öyküler fan-fiction n.
hayranların kendilerine ait olmayan orijinal eserler üzerinde herhangi bir kazanç beklentisi olmadan eğlence amaçlı yazdıkları kurgu öyküler fanfic n.
hayranların kendilerine ait olmayan orijinal eserler üzerinde herhangi bir kazanç beklentisi olmadan eğlence amaçlı yazdıkları kurgu öyküler fanfiction n.
(ölüye ait) kül saklama küpü urn n.
yunanistan'a ait bir reçine şarabı retsina n.
sorumluluğun alıcıya ait olması caveat emptor n.
serf veya özgür çiftçiye ait olmayan lord toprağı demesne n.
(özellikle vücudun bronzlaşmayan kısımlarına ait) bikini/mayo izi tan line n.
tapa (top mermisine ait) fuse n.
kişiye ait özellik idiosyncrasy n.
(kişiye ait) değerli eşyalar valuable belongings n.
(kişiye ait) kıymetli eşyalar valuable belongings n.
belli bir sınıfa ait insanlar için ayrılan yerleşim bölgesi planned community n.
bir yere ait olmama duygusu monachopsis n.
bir yere ait olamama duygusu monachopsis n.
antik çin'e ait, kaplumbağa kabukları kullanıldığı bir kehanet türü plastromancy n.
karbonifer döneme ait atkuyruğu bitkisine benzer bitki fosilleri calamite [equisetum] n.
ortaçağa ait kale veya hisar duvarının dışı veya bu duvarla çevrelenen boş alan ballium n.
ortaçağa ait kale veya hisar duvarının dışı veya bu duvarla çevrelenen boş alan bailey n.
ortalamanın üstünde satış başarısı göstermesi beklenen kitapların listesi (yayıncıya ait) midlist n.
bir düşünceye ait olmayan söylev acroama [obsolete] n.
bir yazara ait olduğu kanıtlanmış eserler canon n.
işverenin bulundurduğu çalışana ait sigorta ve diğer evraklar cards n.
ait olduğu kişinin adını gösteren rozet rebus n.
merkeze ait olma centricalness n.
merkeze ait olma centricity n.
kraliyete ait olan şey regal [obsolete] n.
kraliyete ait olma regalness n.
krala ait olma regalness n.
kişinin giydiği karşı cinse ait elbise drag n.
kaleye ait arazi castellany n.
ait olan kimse/şey relater n.
belçika, lüksemburg ve hollanda'yı kapsayan coğrafi bölgedeki ülkelere ait veya ilgili (özellikle sanatçılar ve sanat eserlerinde kullanılır) netherlandish n.
belirli bir kategoriye ait olmama neutrality n.
dünyaya ait kimse tellurian n.
döneme ait olan şey temporal n.
dünyaya ait terranean n.
işverene ait, çalışanın kullanımına sunulmuş ev veya yazlık tied cottage [brit] n.
işverene ait, çalışanın kullanımına sunulmuş ev veya yazlık tied house n.
mezozoik çağ'da yaşamış bir kafadan bacaklı olan belemnitlere ait fosillerin çokça bulunduğu alan belemnite battlefield n.
eski yüzyıllara ait hareketli bir köylü dansı trenchmore [obsolete] n.
amerika'da yerlilere ait en geniş tarih öncesi topraklar cahokia mounds n.
(bir habere/yazıya ait) fikir angle n.
bir kimsenin geçmişine ait unsurlar antecedents n.
başkasına ait şeyleri kendine mal eden kimse arrogator n.
saraya ait ifade aulicism [obsolete] n.
kapan kimseye ait hale gelen değerli şeyler topluluğu lucky bag n.
iskoçya'ya ait düz yuvarlak bir şapka bal n.
hiçbir sosyal sınıfa ait olmayan kimseler untouchables n.
mutfağa ait alan kitchendom n.
(ölüye ait) kül saklama vazosunun alabileceği miktar urnful n.
bir kişiye ait kitapların tamamı library n.
kütüphaneye ait kitap library book n.
bir şey veya yere ait kimse child n.
dışarıya ait olan şeylere duyulan ilgi externalism n.
bir makama ait asayı taşıyan görevli macebearer n.
nelson mandela'ya verilmiş, kökeni ait olduğu xhosa klanına dayanan bir saygı unvanı madiba [south africa] n.
batı virginia'da belediyeye ait olmayan bir alan magnolia n.
wicca inancına ait tasvirlerde yaşlı kadın ve anne figürlerine eşlik eden, kız veya genç kadını simgeleyen tanrıça maiden n.
bir topu sokağın sonuna asılmış demir bir halkadan geçirme üzerine kurulu 17. yüzyıla ait bir oyunda kullanılan çekiç mall n.
(komedyen, müzisyen gibi sanatçılara ait) repertuar material n.
hurda olarak satılan eski bir gemiye ait malzemeler marine store n.
(orta çağ'da kral veya asillere ait) şato hall n.
ünlü kişilere ait hatıraların bulunduğu bina hall of fame n.
alt sınıfa ait uğrak mekan hangout n.
bana ait olan me [dialect] n.
bazı amerikan yerlileri tarafından kullanılan, içinde kişisel veya kabileye ait dini nesnelerin bulunduğu kapalı veya sarılı bohça medicine bundle n.
florida'da belediyeye ait olmayan bölge meridian n.
yeni ayın tarihini ayarlamak için her 134 yılda bir artık yıla ait günü ortadan kaldırma uygulaması metemptosis n.
belirli bir sınıfa ait şey brother n.
hershey şirketine ait sütlü kalıp çikolata hershey bar® n.
antik mısır rahiplerine ait resim yazı hieroglyphic n.
avustralya'ya ait bir döner çamaşır ipi markası hills hoist® n.
eve ait şey homeling n.
dans müziği ritmine ait ezgi hornpipe n.
dansa ait ritim hornpipe n.
dini oluşumlara ait konukevi hospitium n.
maorilere ait dövme sistemi moko n.
kraliyet ailesine ait ayak işlerini yerine getiren görevli yeoman n.
galerites cinsine ait deniz kestanesi fosili galerite n.
belirli bir döneme ait ilahiler hymnography n.
belirli bir döneme ait ilahiler hymnology n.
asil dul kadına ait üzerinde unvan rozetleri çizili fayton lozenge coach n.
iki farklı basıma ait kalıptan çıkan madeni para mule n.
iki farklı basıma ait kalıptan çıkan jeton mule n.
genellikle isa'nın yaşamı, ölümü ve dirilişi temalarını ve kutsal kitapta geçen olayları işleyen orta çağ'a ait bir piyes türü mystery n.
belirli bir topluluğa ait doğaüstü unsurlar taşıyan hikayelerdeki tanrılar, yarı tanrılar ve efsanevi kahramanlarla ilişkili olan mitler mythoi n.
somongillere ait balık game fish n.
belirli bir sınıfa ait insanlar gentry n.
ingiltere'nin george adındaki ilk üç kralının hüküm sürdüğü döneme ait mobilya tarzı georgian style n.
kanat şeklinde asimetrik kasası olan, 19. yüzyıla ait bir duvar piyanosu giraffe n.
bölge kilisesine ait arazi glebe land n.
hayır kurumuna ait yerel şube lodge n.
normalde belirli bir gruba ait olmayan unsur ring-in [australia/new zealand] n.
farklı iki gruba ait kimse go-between n.
(hindistan'da) bir makama ait asayı taşıyan görevli chobdar [india] n.
sihlere ait uzun ve bol gömlekten oluşan geleneksel kıyafet chola n.
(sanatçı, eser sahibi ve benzerine ait) imza chop n.
mısır'da hıdiv veya ailesine ait değerli mülk daira n.
mryland'de bulunan, belediyeye ait olmayan bir alan darlington n.
devlet veya hükümdara ait topraklar demean [obsolete] n.
devlet veya hükümdara ait topraklar demeane [obsolete] n.
devlet veya hükümdara ait topraklar demeanes n.
iki ayrı türe ait canlının özelliklerini kendinde toplayan canlı dimorphic n.
(abd'nin kentucky eyaletinde) belediyeye ait olmayan topluluk grace n.
(abd'nin mississippi eyaletinde) belediyeye ait olmayan topluluk grace n.
kırsalda yer alan, manastıra veya derebeyine ait çiftlik evi grange n.
napoli'ye ait eski bir para birimi grano n.
malta'ya ait eski bir para birimi grano n.
büyük ustaya ait sanat eseri great master n.
büyük ustaya ait tablo great master n.
aynı sınıfa ait veya benzer çıkarları ve hedefleri olan kimselerden oluşan birlik guild n.
suudi arabistan'a ait altın bir sikke guinea n.
geçmişe ait olma historicalness n.
bir gruba ait değerleri içselleştirme identification n.
(kişiye, kuruluşa ait) imza nitelik idiograph n.
(kişiye, kuruluşa ait) özellik idiograph n.
(kişiye, kuruluşa ait) simge idiograph n.
ait olduğu çağın öncüsü avant-garde n.
ait olmak appertain v.
ait olmak regard v.
ait olmak appertain to v.
ait olmak pertain v.
bir şey birinin belirli bir gruba ait olduğunu göstermek stamp someone as v.
birine ait olmak belong to somebody v.
ait olmak concern v.
ait saymak refer v.
ait olmak reside v.
meşgul olmak (belirli bir yere ait işlerle) tend v.
bir şey artık geçmişe ait bir şey olmak be a thing of the past v.
ait olmak relate v.
kendisine ait olmak belong to one v.
sorumluluğu -e ait olmak be incumbent on v.
-e ait olmak reside in v.
-e ait olmak pertain to v.
bir dile ait bir yazıyı başka bir dilin harfleriyle yazmak transliterate into v.
ait olduğu yere geri bırakmak replace v.
ait olduğu yere geri bırakmak put something back where it belongs v.
ait olmak be bound up v.
söz ve müziği kendisine ait olmak be written and composed by himself v.
kendine ait odası olmak have his/her own room v.
kendini bir yere ait hissetmek feel that you belong in a place v.
ait olmak rely to [obsolete] v.
başkasına ait telgrafın içeriğini kendi çıkarına kullanmak milk a telegram v.
ait olduğu yüzyıldan çıkarmak uncentury v.
başkasına ait yazıyı kendisininmiş gibi yayınlamak lift v.
ait olmasına neden olmak blanket (in) v.
ait olmasına neden olmak blanket (into) v.
işyerinde beraber yemek yenen bir gruba ait olmak mess v.
işyerinde beraber yemek yenilen bir gruba ait olmak mess v.
(geçmişe ait nesneyi) hatırlamak represent v.
ait olmak rine [dialect] [uk] v.
cinsiyete ait tüm atıfları kaldırmak desex v.
kitabı mukaddes'e ait biblical adj.
otlara ait olan herbal adj.
alp dağlarına ait alpine adj.
yarı küreye ait hemispherical adj.
yeryuvarlağına ait terrestrial adj.
pencereye ait fenestral adj.
dram sanatına ait dramaturgic adj.
ele ait manual adj.
nikaha ait bridal adj.
sosyalistliğe ait socialistic adj.
dışkıya ait faecal adj.
eski suriyeye ait aramaic adj.
incile ait biblical adj.
doğum öncesine ait prenatal adj.
yörüngeye ait orbital adj.
tuna nehrine ait danubian adj.
balıkçılığa ait piscatorial adj.
tırtıla ait larval adj.
enseste ait incestuous adj.
manastıra ait monastic adj.
kır hayatına ait pastoral adj.
başa ait head adj.
ağaçlara ait arboreal adj.
papaz sınıfına ait hieratic adj.
haritacılığa ait cartographic adj.
dağlara ait veya onlarla ilgili alpine adj.
gündüze ait diurnal adj.
hanedana ait dynastic adj.
ad çekimine ait declinational adj.
konsolosa ait consular adj.
krala ait royal adj.
ismin hitap haline ait vocative adj.
pelvise ait pelvic adj.
dile ait linguistic adj.
metropolite ait metropolitan adj.
kabileye ait clannish adj.
iradeye ait volitive adj.
engizisyona ait inquisitorial adj.
duvara ait mural adj.
ayaktarağına ait metatarsal adj.
gramere ait grammatical adj.
rahibe ait druidic adj.
pigmelere ait pygmean adj.
komünyona ait liturgic adj.
şövalyeye ait chivalrous adj.
cennete ait paradisiac adj.
pastele ait pastel adj.
evlada ait filial adj.
anonim şirkete ait corporate adj.
sinire ait neural adj.
tahıla ait cereal adj.
tufana ait cataclysmal adj.
yükleniciye ait contractual adj.
emir kipine ait jussive adj.
merkeze ait centrical adj.
vücudun belirli bir parçası veya özel bir alanına ait local adj.
devlete ait political adj.
papazlığa ait pastoral adj.
canlılara ait biotic adj.
dinsel törene ait ritual adj.
incil'e ait evangelic adj.
süte ait lactic adj.
defne familyasına ait olan lauraceous adj.
çevreye ait environmental adj.
patlamaya ait explosive adj.
hücuma ait offensive adj.
ırkçılığa ait rassistic adj.
sömürgeye ait colonial adj.
zatürreeye ait pneumonic adj.
ilk çağa ait primitive adj.
eskiden filistin'e yerleşmiş olan sami halkına ait hebrew adj.
evliliğe ait marital adj.
sekreteryaya ait secretarial adj.
dördüncü çağa ait quaternary adj.
belirli bir bölgeye ait territorial adj.
beş yüzlüye ait pentahedral adj.
rektuma ait rectal adj.
pisliğe ait fecal adj.
çöle ait desertic adj.
nikaha ait spousal adj.
epikür felsefesine ait epicurean adj.
alman filozofu kant'a veya felsefesine ait kantian adj.
klana ait clannish adj.
einstein'a ait einsteinian adj.
kana ait hemal adj.
yahudilere ait judaic adj.
muhite ait environmental adj.
ilkbahara ait vernal adj.
çobanlara ait pastoral adj.
ırmaklara ait fluvial adj.
okyanusa ait oceanic adj.
vilayete ait provincial adj.
krala ait kingly adj.
açılış törenine ait inaugural adj.
birliğe ait associative adj.
ortama ait ambient adj.
sağ ele ait dextromanual adj.
aktörlere ait histrionic adj.
hayali görünüşlere ait phantasmagoric adj.
elektrik vererek idam etmeye ait electrocutional adj.
bedene ait fleshly adj.
aşai rabbaniye ait eucharistical adj.
sonbahara ait autumnal adj.
söğüde ait salicaceous adj.
museviliğe ait veya onunla ilgili olan judaic adj.
vahye ait apocalyptic adj.
hattatlığa ait calligraphic adj.
eczacılığa ait pharmaceutical adj.
siyasal ve sosyal eşitliliğe ait egalitarian adj.
yüze ait facial adj.
şövalyeye ait knightly adj.
memeli hayvana ait mammalian adj.
manastıra ait conventual adj.
manastıra ait monastical adj.
ölçüye ait mensural adj.
sol ele ait lefthand adj.
kıymetli taş kesme sanatına ait lapidary adj.
mesleğe ait vocational adj.
vücuda ait bodily adj.
baküse ait bacchic adj.
sekretere ait clerical adj.
babaya ait paternal adj.
yıldızlara ait stellar adj.
savaşa ait martial adj.
memuriyete ait official adj.
triyas devrine ait triassic adj.
yürümeye ait pedestrian adj.
ölüme ait mortuary adj.
düğüne ait bridal adj.
kadastroya ait cadastral adj.
dünyanın birçok yerine ait olan veya oraları bilen cosmopolitan adj.
karaya ait territorial adj.
dönem sonuna ait terminal adj.
içişlerine ait home adj.
hukuk ilmine ait jurisprudential adj.
taşlara ait lapidary adj.
bağışa ait donative adj.
aşai rabbaniye ait eucharistic adj.
sözbilime ait rhetorical adj.
pigmelere ait pygmy adj.
kışa ait hibernal adj.
dekana ait decanal adj.
eve ait domiciliary adj.
göçebeye ait nomadic adj.
britanya'ya ait british adj.
trajediye ait tragic adj.
cama ait glass adj.
karara ait decisional adj.
kuruluşa ait institutional adj.
yüzmeye ait natatorial adj.
farka ait differential adj.
yontma taş devrine ait palaeolithic adj.
bölgeye ait zonal adj.
devlete ait civil adj.
güneye ait southern adj.
katrana ait tarry adj.
kongreye ait congressional adj.
tarikata ait religious adj.
ateşe ait igneous adj.
yönetime ait directorial adj.
mesihe ait messianic adj.
doğu medeniyeti ve ona ait olan oriental adj.
insan sesine ait vocal adj.
eflatun veya felsefesine ait platonic adj.
pişmanlığa ait penitentiary adj.
soya ait genealogical adj.