|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
Common Usage |
|
1 |
Yaygın Kullanım |
kapı mandalı |
latch i.
|
|
2 |
Yaygın Kullanım |
kapı çalmak |
knock f.
|
|
3 |
Yaygın Kullanım |
açılmak (kapı) |
be opened f.
|
|
4 |
Yaygın Kullanım |
açık (kapı) |
open s.
|
|
5 |
Yaygın Kullanım |
eşik (kapı için) |
sill i.
|
|
General |
|
6 |
Genel |
arka kapı |
postern door i.
|
|
7 |
Genel |
kapı kanadı |
valve i.
|
|
8 |
Genel |
kapı aralığı |
gateway i.
|
|
9 |
Genel |
çarpma kapı |
swinging door i.
|
|
|
10 |
Genel |
kapı pencere süngeri |
weather strip i.
|
|
11 |
Genel |
kapı anahtarı |
latchkey i.
|
|
12 |
Genel |
açık kapı |
open door i.
|
|
13 |
Genel |
kapı veya pencerenin dik yanı veya kenar pervazı |
jamb i.
|
|
14 |
Genel |
kapı kolu |
doorknob i.
|
|
15 |
Genel |
kapı dikmesi |
doorpost i.
|
|
16 |
Genel |
kapı mandalı |
door latch i.
|
|
17 |
Genel |
kapı çalınması |
knock i.
|
|
18 |
Genel |
kapı sürgü |
staple i.
|
|
19 |
Genel |
kapı (tavla) |
point i.
|
|
20 |
Genel |
açık kapı politikası |
open door policy i.
|
|
21 |
Genel |
güverteye açılan kapı ağzı ve koridor |
companionway i.
|
|
22 |
Genel |
arka kapı |
backdoor i.
|
|
23 |
Genel |
kasa (kapı, pencere) |
casing i.
|
|
24 |
Genel |
kapı çerçevesi |
doorframe i.
|
|
25 |
Genel |
kapı eşiği |
door sill i.
|
|
26 |
Genel |
kapı pencere yalıtımı |
weather stripping i.
|
|
27 |
Genel |
yarım kapı |
wicket i.
|
|
28 |
Genel |
kapı anahtarı |
latch key i.
|
|
29 |
Genel |
kapı çalınması |
rap i.
|
|
30 |
Genel |
küçük kapı |
wicket i.
|
|
31 |
Genel |
kapı dikmesi |
gatepost i.
|
|
32 |
Genel |
kapı üstü yelpaze şeklinde pencere |
fanlight i.
|
|
33 |
Genel |
sürme kapı |
sliding door i.
|
|
34 |
Genel |
kapı kolu |
doorhandle i.
|
|
35 |
Genel |
ana kapı |
portal i.
|
|
36 |
Genel |
kapı tokmağı |
doorknob i.
|
|
37 |
Genel |
kapı babası |
gate post i.
|
|
38 |
Genel |
kapı kolu |
door handle i.
|
|
39 |
Genel |
yana kayarak açılan kapı |
sliding door i.
|
|
40 |
Genel |
kapı panosu |
door panel i.
|
|
41 |
Genel |
kapı tokmağı |
doorhandle i.
|
|
42 |
Genel |
kapı menteşesi |
door hinge i.
|
|
43 |
Genel |
kapı üstü penceresi |
transom i.
|
|
44 |
Genel |
armonik kapı |
folding door i.
|
|
45 |
Genel |
kapı sövesi |
gatepost i.
|
|
46 |
Genel |
kapı kilidi |
door lock i.
|
|
47 |
Genel |
kapı topuzu |
doorknob i.
|
|
48 |
Genel |
kapı çevresindeki izleme |
portal perimeter monitoring i.
|
|
49 |
Genel |
giriş (kapı önündeki) |
porch i.
|
|
|
50 |
Genel |
kapı (kapı aralığını kapayan kanat) |
gate i.
|
|
51 |
Genel |
kapı dikmesi |
doorjamb i.
|
|
52 |
Genel |
kapı kapı dolaşarak sipariş toplama |
canvass door to door i.
|
|
53 |
Genel |
çift kapı |
double door i.
|
|
54 |
Genel |
kapı komşu |
next door neighbor i.
|
|
55 |
Genel |
iki tarafa açılır kapı |
swing door i.
|
|
56 |
Genel |
kapı zili |
door bell i.
|
|
57 |
Genel |
iç kapı |
interior door i.
|
|
58 |
Genel |
yan kapı |
side door i.
|
|
59 |
Genel |
çakma kapı |
batten door i.
|
|
60 |
Genel |
kapı topuzu |
door knob i.
|
|
61 |
Genel |
kapı komşu |
next door neighbour i.
|
|
62 |
Genel |
kapı mandalı ipi |
latchstring i.
|
|
63 |
Genel |
kapı tokmağı |
doorknocker i.
|
|
64 |
Genel |
kapı komşu |
next door i.
|
|
65 |
Genel |
açılır kapanır kapı |
folding door i.
|
|
66 |
Genel |
akordion kapı |
dutch door i.
|
|
67 |
Genel |
ahşaptan yapılmış kapı topuzu |
door knob i.
|
|
68 |
Genel |
ara kapı |
communicating door i.
|
|
69 |
Genel |
kapı kilidi |
door latch i.
|
|
70 |
Genel |
kapı çerçevesi |
doorcase i.
|
|
71 |
Genel |
sundurma (kapı önündeki yanları açık) |
porch i.
|
|
72 |
Genel |
kapı tokmağı |
knocker i.
|
|
73 |
Genel |
akordeon kapı |
folding door i.
|
|
74 |
Genel |
arka kapı |
back door i.
|
|
75 |
Genel |
kapı aralığı |
doorway i.
|
|
76 |
Genel |
arka kapı |
postern i.
|
|
77 |
Genel |
kapı arası |
doorway i.
|
|
78 |
Genel |
kapı mandalı |
fasteners i.
|
|
79 |
Genel |
kapı hırsızı |
picklock i.
|
|
80 |
Genel |
kapı yüzü |
door face i.
|
|
81 |
Genel |
kilitli kapı |
locked door i.
|
|
82 |
Genel |
kapı zili |
doorbell i.
|
|
83 |
Genel |
kapı takımları |
doorsets i.
|
|
84 |
Genel |
kapı contası |
weatherstrip i.
|
|
85 |
Genel |
kapı paspası |
doormat i.
|
|
86 |
Genel |
kapı eşiği |
sill i.
|
|
87 |
Genel |
körüklü kapı |
folding door i.
|
|
88 |
Genel |
kapı tokmağı |
door handle i.
|
|
89 |
Genel |
katlanır kapı |
folding door i.
|
|
90 |
Genel |
dış kapı |
exterior door i.
|
|
91 |
Genel |
markiz (kapı önündeki) |
marquee i.
|
|
92 |
Genel |
kasa kapı veya pencere |
casing i.
|
|
93 |
Genel |
döner kapı |
revolving door i.
|
|
94 |
Genel |
kapı basamağı |
doorstep i.
|
|
95 |
Genel |
kapı üstü penceresi |
fanlight i.
|
|
96 |
Genel |
kapı isim plakası |
doorplate i.
|
|
97 |
Genel |
japon stili beyaz kağıt ile kaplanmış geleneksel kapı |
fusuma i.
|
|
98 |
Genel |
kapak şeklinde kapı (tavanda/çatıda/yerde) |
trapdoor i.
|
|
99 |
Genel |
kapı tamponu |
doorstopper i.
|
|
100 |
Genel |
yağlı kapı |
rich employer i.
|
|
101 |
Genel |
asansör kapı açma magneti |
retiring cam i.
|
|
102 |
Genel |
kapı kapı dolaşarak oy toplama |
canvass door to door i.
|
|
103 |
Genel |
iki tarafa açılır kapı |
bidirectional doors i.
|
|
104 |
Genel |
kapı yeri |
doorway i.
|
|
105 |
Genel |
kapı (harcama) |
cause i.
|
|
106 |
Genel |
kapı sürgüsü |
latch i.
|
|
107 |
Genel |
kapı veya pencerenin yana yatmış iç tarafı |
scuncheon i.
|
|
108 |
Genel |
hızla çarpan kimse (kapı vb) |
slammer i.
|
|
109 |
Genel |
sürgü (kapı, pencere) |
snib i.
|
|
110 |
Genel |
kapı kapı dolaşarak satış yapan pazarlamacı |
doorstep salesman i.
|
|
111 |
Genel |
kapı kapı satış işi |
doorstep trading i.
|
|
112 |
Genel |
kapı eşiği |
doorsill i.
|
|
113 |
Genel |
kapı kapı dolaşarak satış yapan kimse |
doorstep salesman i.
|
|
114 |
Genel |
kapı tamponu |
doorstop i.
|
|
115 |
Genel |
kapı dikmesi |
reveal i.
|
|
116 |
Genel |
kapı zili |
tintinabulum i.
|
|
117 |
Genel |
küçük kapı |
guichet i.
|
|
118 |
Genel |
yukarı kayar kapı |
overhead sectional door i.
|
|
119 |
Genel |
arka kapı (çıkış) |
rear exit i.
|
|
120 |
Genel |
kapı boşluğu |
opening i.
|
|
121 |
Genel |
kapı aynası |
panel i.
|
|
122 |
Genel |
kapı tutucusu |
catch i.
|
|
123 |
Genel |
kapı dürbünü |
peephole i.
|
|
124 |
Genel |
gizli kapı |
back door i.
|
|
125 |
Genel |
çift kanatlı sürme kapı |
biparting door i.
|
|
126 |
Genel |
yalancı kapı |
blank door i.
|
|
127 |
Genel |
kör kapı |
blank door i.
|
|
128 |
Genel |
kapı kontrol ünitesi |
door control unit i.
|
|
129 |
Genel |
kapı önü |
doorstep i.
|
|
130 |
Genel |
kapı açıklığı |
door aperture i.
|
|
131 |
Genel |
kapı eşik basamağı |
doorstep i.
|
|
132 |
Genel |
ön kapı |
front door i.
|
|
133 |
Genel |
kapı yanı kulesi |
gate tower i.
|
|
134 |
Genel |
metal kapı |
metal door i.
|
|
135 |
Genel |
kapı kontrol yapısı |
gatehouse i.
|
|
136 |
Genel |
kapı kulesi |
gate tower i.
|
|
137 |
Genel |
cam kapı |
glass door i.
|
|
138 |
Genel |
büyük kapı |
gate i.
|
|
139 |
Genel |
kapı telefonu |
entry-phone i.
|
|
140 |
Genel |
yarım camlı kapı |
half-glass door i.
|
|
141 |
Genel |
yangına dayanır kapı |
fire-proof door i.
|
|
142 |
Genel |
yüzdeki kapı tekniği adı verilen bir tür ikna etme yöntemi |
door-in-the-face technique i.
|
|
143 |
Genel |
ön kapı |
front-entrance door i.
|
|
144 |
Genel |
kapı telefonu |
door-phone i.
|
|
145 |
Genel |
tel kafesli kapı |
removable wire-mesh frame i.
|
|
146 |
Genel |
sızdırmaz kapı |
infitting door i.
|
|
147 |
Genel |
kapı gıcırtısı |
door creaking/creak i.
|
|
148 |
Genel |
kapı boşluğu |
doorway i.
|
|
149 |
Genel |
binanın iç tarafındaki kapı ve pencere çerçeveleri |
woodwork i.
|
|
150 |
Genel |
kapı ya da pencere kilidi |
fastening i.
|
|
151 |
Genel |
sol kapı kilidi |
left-hand lock i.
|
|
152 |
Genel |
sol kapı |
left-hand door i.
|
|
153 |
Genel |
dış kapı |
outer door i.
|
|
154 |
Genel |
camlı kapı perde kornişi |
pelmet i.
|
|
155 |
Genel |
kapı tokmağı |
rapper i.
|
|
156 |
Genel |
kapı askısı |
runner bracket i.
|
|
157 |
Genel |
arka kapı |
rear door i.
|
|
158 |
Genel |
camlı kapı |
sash door i.
|
|
159 |
Genel |
kapı eşiği |
threshold i.
|
|
160 |
Genel |
kapı mandalı |
tumbler i.
|
|
161 |
Genel |
kapı aralığı |
vestibule i.
|
|
162 |
Genel |
kapı görevlisi |
porter i.
|
|
163 |
Genel |
kapı görevlisi |
ostiary i.
|
|
164 |
Genel |
kapı görevlisi |
doorkeeper i.
|
|
165 |
Genel |
otel kapı görevlisi |
hall porter i.
|
|
166 |
Genel |
kapı görevlisi |
gatekeeper i.
|
|
167 |
Genel |
kapı görevlisi |
doorman i.
|
|
168 |
Genel |
kapı görevlisi |
door guard i.
|
|
169 |
Genel |
endüstriyel kapı |
industrial door i.
|
|
170 |
Genel |
çelik kapı |
steel door i.
|
|
171 |
Genel |
kapı numarası |
door number i.
|
|
172 |
Genel |
aslanlı kapı |
lion gate i.
|
|
173 |
Genel |
yanlara açılan kapı |
sliding door i.
|
|
174 |
Genel |
çift kanatlı kapı |
double door i.
|
|
175 |
Genel |
çift kanatlı kapı |
double-leaf door i.
|
|
176 |
Genel |
tek kanatlı kapı |
single door i.
|
|
177 |
Genel |
sürgülü kapı |
sliding door i.
|
|
178 |
Genel |
kapı zinciri |
door chain i.
|
|
179 |
Genel |
demir parmaklı kapı |
barred door i.
|
|
180 |
Genel |
kapı mili ve pimi |
door pivot and pin i.
|
|
181 |
Genel |
kapı genişliği |
door width i.
|
|
182 |
Genel |
kapı genişliği |
width of a door i.
|
|
183 |
Genel |
anahtar ve kapı |
key and door i.
|
|
184 |
Genel |
cadılar bayramında çocukların kapı kapı dolaşıp şeker veya para istemeleri |
trick-or-treating i.
|
|
185 |
Genel |
tek kanatlı kapı |
single-leaf door i.
|
|
186 |
Genel |
kapı arması/amblemi |
gate seal i.
|
|
187 |
Genel |
görüntülü kapı telefonu |
video door phone i.
|
|
188 |
Genel |
kapı gözü |
door viewer i.
|
|
189 |
Genel |
kapı kelepçesi |
door guard i.
|
|
190 |
Genel |
gizli kayar kapı |
pocket door i.
|
|
191 |
Genel |
(garaj/depo için) yukarı açılır-kapanır kapı |
up-and-over-door i.
|
|
192 |
Genel |
kapı standartı |
door standard i.
|
|
193 |
Genel |
sineklikli kapı |
screen door i.
|
|
194 |
Genel |
tel örgülü kapı |
screen door i.
|
|
195 |
Genel |
ipten kapı sapı |
rope handle i.
|
|
196 |
Genel |
ipten kapı/pencere sapı |
rope handle i.
|
|
197 |
Genel |
kapı kasası/çerçevesi |
door buck i.
|
|
198 |
Genel |
kapı güvenliği |
door safety i.
|
|
199 |
Genel |
masonlarda dış kapı gözcüsü |
tyler i.
|
|
200 |
Genel |
masonlarda dış kapı gözcüsü |
tiler i.
|
|
201 |
Genel |
sürgülü kapı |
slide gate i.
|
|
202 |
Genel |
tahta (çit) kapı |
fence gate i.
|
|
203 |
Genel |
tamamlayıcı kapı |
statement door i.
|
|
204 |
Genel |
tasarıma veya temaya uygun kapı |
statement door i.
|
|
205 |
Genel |
kapı gibi belge |
an undeniable/indisputable document i.
|
|
206 |
Genel |
kapı gibi belge |
an airtight document i.
|
|
207 |
Genel |
kapı gibi belge |
an irrefutable document i.
|
|
208 |
Genel |
kapı lastiği (buzdolabı vb) |
door liner i.
|
|
209 |
Genel |
kapı girişi |
door entrance i.
|
|
210 |
Genel |
kapı no |
door number i.
|
|
211 |
Genel |
kapı kamerası |
door cam i.
|
|
212 |
Genel |
kapı teslim |
door delivery i.
|
|
213 |
Genel |
demir kapı |
iron door i.
|
|
214 |
Genel |
yüzer kapı |
floating gate i.
|
|
215 |
Genel |
kapı deliği |
peephole i.
|
|
216 |
Genel |
kapı açma aparatı |
door opening tool i.
|
|
217 |
Genel |
kapı dili |
latch bolt i.
|
|
218 |
Genel |
kapı yüzeyi |
door surface i.
|
|
219 |
Genel |
pencere/kapı pervazı |
backband i.
|
|
220 |
Genel |
kapı tıklatma sesi |
rat-tat i.
|
|
221 |
Genel |
kapı tıklatma sesi |
rat-tat-tat i.
|
|
222 |
Genel |
kanatlı kapı |
swing door i.
|
|
223 |
Genel |
kapı görevlisi |
chaprassi [indian] i.
|
|
224 |
Genel |
kapı hidroliği |
door check i.
|
|
225 |
Genel |
brandalı kapı |
tarpaulin door i.
|
|
226 |
Genel |
çocukların kapı ya da pencereyi uzaktan çalarken kullandığı şaka aleti |
ticktack i.
|
|
227 |
Genel |
çocukların kapı ya da pencereyi uzaktan çalarken kullandığı şaka aleti |
tictac i.
|
|
228 |
Genel |
kapak biçiminde kapı |
trap i.
|
|
229 |
Genel |
kapı üstü penceresi |
transome i.
|
|
230 |
Genel |
(tavlada) her bir oyuncunun sahasındaki dıştan üçüncü kapı |
trois point i.
|
|
231 |
Genel |
döner kapı |
turnabout [obsolete] i.
|
|
232 |
Genel |
kapı süsü |
door ornament i.
|
|
233 |
Genel |
arkasında kapı bulunmayan yük vagonu |
blind baggage i.
|
|
234 |
Genel |
arkasında kapı bulunmayan posta arabası |
blind baggage i.
|
|
235 |
Genel |
kapı menteşesi |
band [obsolete] i.
|
|
236 |
Genel |
kapı demiri direği |
barpost i.
|
|
237 |
Genel |
bariyer kapı |
barrier gate i.
|
|
238 |
Genel |
kapı zili ipi |
bell pull i.
|
|
239 |
Genel |
kapı zili ipi |
bellpull i.
|
|
240 |
Genel |
eve caddeden veya sokaktan girişi sağlayan kapı |
maindoor i.
|
|
241 |
Genel |
kapı girişinde yer alan yükseltilmiş döşeme tahtası |
saddle i.
|
|
242 |
Genel |
zeminde bulunan küçük kapı |
trap door i.
|
|
243 |
Genel |
zeminde bulunan küçük kapı |
trapdoor i.
|
|
244 |
Genel |
kapı pervazı |
ledge i.
|
|
245 |
Genel |
yarım kapı |
half door i.
|
|
246 |
Genel |
kapı tokmağı |
hammer [obsolete] i.
|
|
247 |
Genel |
sürgülü kapı askısı |
hanger i.
|
|
248 |
Genel |
kapı kilidi |
hasp i.
|
|
249 |
Genel |
düğme, kapı kolu yapmada kullanılan, mineral veya bitkisel maddelerle karıştırılmış ve kandan yapılmış bir alaşım |
hemacite i.
|
|
250 |
Genel |
kapı mandalı |
hook i.
|
|
251 |
Genel |
kapı kapı dolaşarak satma |
huckstery i.
|
|
252 |
Genel |
döner kapı sistemi |
revolving door i.
|
|
253 |
Genel |
kilitlenebilir kapı |
lock-gate i.
|
|
254 |
Genel |
kilitlenebilir kapı |
lock gate i.
|
|
255 |
Genel |
kiler ve koridor arasındaki yarım kapı |
buttery hatch i.
|
|
256 |
Genel |
kapı görevlisi |
chokidar [india] i.
|
|
257 |
Genel |
kapı dikmesi |
dern i.
|
|
258 |
Genel |
kapı sövesi |
dern i.
|
|
259 |
Genel |
kamp veya ev girişindeki fırtınaya karşı konulmuş dış kapı |
dingle i.
|
|
260 |
Genel |
ızgaralı yatay kapı |
grind [scotland] i.
|
|
261 |
Genel |
noel zamanı kapı kapı dolaşan kostümlü amatör oyuncu |
guiser [scotland] i.
|
|
262 |
Genel |
iç kapı |
heck [dialect] [uk] i.
|
|
263 |
Genel |
yavru kapı |
loke [dialect] [uk] i.
|
|
264 |
Genel |
kapı aralığı |
door i.
|
|
265 |
Genel |
kapı zili sesi |
doorbell i.
|
|
266 |
Genel |
kapı pervazı |
doorcheek [dialect] [uk] i.
|
|
267 |
Genel |
kapı aralığı |
doorcheek [dialect] [uk] i.
|
|
268 |
Genel |
kapı çerçevesi |
dooring [obsolete] i.
|
|
269 |
Genel |
kapı pervazı |
dooring [obsolete] i.
|
|
270 |
Genel |
kapı kasası |
dooring [obsolete] i.
|
|
271 |
Genel |
(kapı kapı dolaşılan) bağış kampanyası |
doorknock [australia] i.
|
|
272 |
Genel |
kapı kanadı |
doorplane i.
|
|
273 |
Genel |
kapı görevlisi |
doorsman [uk] i.
|
|
274 |
Genel |
kapı girişi |
doorstead i.
|
|
275 |
Genel |
kapı yeri |
doorstead i.
|
|
276 |
Genel |
(reklam veya mülakat için) kapı kapı dolaşan kimse |
doorstepper i.
|
|
277 |
Genel |
boşluktan hava girmemesi için kapı altına yerleştirilen esnek şerit |
draught excluder i.
|
|
278 |
Genel |
(tavanda, çatıda veya yerde) kapak şeklinde kapı |
drop i.
|
|
279 |
Genel |
çat kapı gelen kimse |
drop-in i.
|
|
280 |
Genel |
kapı sövesi |
durn [dialect] [uk] i.
|
|
281 |
Genel |
kapı çerçevesi |
durn [dialect] [uk] i.
|
|
282 |
Genel |
kapı mandalı |
pin i.
|
|
283 |
Genel |
kapı kolu |
pin i.
|
|
284 |
Genel |
kapı mandalı |
click [dialect] [uk] i.
|
|
285 |
Genel |
dış kapı anahtarı |
clicket [dialect] [uk] i.
|
|
286 |
Genel |
kapı tokmağı |
crow [obsolete] i.
|
|
287 |
Genel |
iç kapı kilidi |
inlock i.
|
|
288 |
Genel |
(kurgu) boyutlar arası geçiş sağlayan kapı |
portal i.
|
|
289 |
Genel |
kadın kapı görevlisi |
porteress i.
|
|
290 |
Genel |
kapı görevlisi kadın |
portress i.
|
|
291 |
Genel |
kapı ağzı |
salutatory [obsolete] i.
|
|
292 |
Genel |
kapı girişlerine asılan saçaklı bambu perde |
chick i.
|
|
293 |
Genel |
birbirine açılan iki oda arasındaki sürme kapı çiftinden her biri |
folding door i.
|
|
294 |
Genel |
kapı ile kapatılabilen giriş veya yol |
gateway i.
|
|
295 |
Genel |
dış kapı |
outside door i.
|
|
296 |
Genel |
(özellikle pencere ve kapı camları için) koruyucu plastik örtü |
screen i.
|
|
297 |
Genel |
(özellikle pencere ve kapı camları için) koruyucu plastik örtü |
screening i.
|
|
298 |
Genel |
çat kapı yapan kimse |
showerer i.
|
|
299 |
Genel |
(kapının üzerine kapandığı) kapı dikmesi |
shutting post i.
|
|
300 |
Genel |
kapı yanındaki ufak pencere |
sidelight i.
|
|
301 |
Genel |
kapı penceresi |
sidelight i.
|
|
302 |
Genel |
(kapı pervazında) yan direk |
sidepiece i.
|
|
303 |
Genel |
kapı dürbünü |
sight-hole i.
|
|
304 |
Genel |
siyah kapı |
black door i.
|
|
305 |
Genel |
kapı görevlisi |
key holder i.
|
|
306 |
Genel |
kapı zili |
sleigh bell i.
|
|
307 |
Genel |
kapı menteşe cıvatası |
slot [dialect] [uk] i.
|
|
308 |
Genel |
kapı sürgüsü |
slot [dialect] [uk] i.
|
|
309 |
Genel |
kapı sürgüsü |
snacket [dialect] [uk] i.
|
|
310 |
Genel |
kapı kilidi |
snacket [dialect] [uk] i.
|
|
311 |
Genel |
yaylı kapı mandalı |
snaphance [obsolete] i.
|
|
312 |
Genel |
yaylı kapı mandalı |
snaphaunce [obsolete] i.
|
|
313 |
Genel |
yaylı kapı mandalı |
snaphaan [obsolete] i.
|
|
314 |
Genel |
kapı sürgüsüne takılan ip |
sneck band i.
|
|
315 |
Genel |
kapı sürgüsünü taşıyan platform |
sneck drawing i.
|
|
316 |
Genel |
kapı sürgüsü |
snecket i.
|
|
317 |
Genel |
kapı mandalı |
snecket i.
|
|
318 |
Genel |
kapı pervazı |
sole i.
|
|
319 |
Genel |
kapı eşiği |
sole i.
|
|
320 |
Genel |
kapı kapı gezen pazarlamacı |
solicitor i.
|
|
321 |
Genel |
kapı kapı dolaşan işportacı |
solicitor i.
|
|
322 |
Genel |
ahşap kapı |
stick i.
|
|
323 |
Genel |
kapı lentosu |
supercilium i.
|
|
324 |
Genel |
açık kapı bırakmak |
leave with some room for choice f.
|
|
325 |
Genel |
bakmak (kapı/telefon) |
answer f.
|
|
326 |
Genel |
dönmek (kapı/köprü vb bir eksen üzerinde) |
swing f.
|
|
327 |
Genel |
kapı dışarı etmek |
dismiss f.
|
|
328 |
Genel |
sürmelemek (kapı) |
bolt f.
|
|
329 |
Genel |
birini kapı dışarı etmek |
kick someone out f.
|
|
330 |
Genel |
çat kapı ziyaret etmek |
drop in f.
|
|
331 |
Genel |
açmak (kapı, pencere) |
open f.
|
|
332 |
Genel |
kapı kapı dolaşarak satmak |
peddle f.
|
|
333 |
Genel |
birini kapı dışarı etmek |
show someone the door f.
|
|
334 |
Genel |
açık kapı bırakmak |
leave someone some leeway f.
|
|
335 |
Genel |
kapı dışarı etmek |
throw out f.
|
|
336 |
Genel |
kapı kapı dolaşmak |
go from door door f.
|
|
337 |
Genel |
yanlış kapı çalmak |
bark up the wrong tree f.
|
|
338 |
Genel |
açık kapı bırakmak |
leave the door open f.
|
|
339 |
Genel |
çalmak (kapı) |
rap f.
|
|
340 |
Genel |
kapı ziline basmak |
press the doorbell f.
|
|
341 |
Genel |
kapı ziline basmak |
ring the doorbell f.
|
|
342 |
Genel |
çalınmadık kapı bırakmamak |
leave no stone unturned f.
|
|
343 |
Genel |
kapı çalmak |
beat on the door f.
|
|
344 |
Genel |
kapı çalmak |
knock the door f.
|
|
345 |
Genel |
kapı çalmak |
beat at the door f.
|
|
346 |
Genel |
kapı kilitlemek |
lock the door f.
|
|
347 |
Genel |
çalmadık kapı bırakmamak |
move heaven and earth f.
|
|
348 |
Genel |
kapı dışarı etmek |
turf out f.
|
|
349 |
Genel |
kapı kapı dolaşmak |
go from door to door f.
|
|
350 |
Genel |
kapı kapı gezmek |
go from door to door f.
|
|
351 |
Genel |
karga tulumba kapı dışarı etmek |
toss someone out of the door f.
|
|
352 |
Genel |
(kapı vb) otomatik kapanmak |
swing shut f.
|
|
353 |
Genel |
çat kapı gelmek |
drop in unexpectedly f.
|
|
354 |
Genel |
çat kapı gelmek |
come by unexpectedly f.
|
|
355 |
Genel |
çat kapı gelmek |
drop by unexpectedly f.
|
|
356 |
Genel |
kapı komşusu olmak |
live next door to someone f.
|
|
357 |
Genel |
kapı dışarı edilmek |
be locked out f.
|
|
358 |
Genel |
kapı takmak |
install a door f.
|
|
359 |
Genel |
(kapı) hemen merdivene açılmak |
swing over stairs f.
|
|
360 |
Genel |
karga tulumba kapı dışarı etmek |
frogmarch f.
|
|
361 |
Genel |
(kapı) çalmak |
chap [scottish] f.
|
|
362 |
Genel |
(mason toplantısına) kapı gözcülüğü yapmak |
tile f.
|
|
363 |
Genel |
(mason toplantısına) kapı gözcülüğü yapmak |
tyle f.
|
|
364 |
Genel |
kapı mandalı veya pim ile tıkırtı sesi çıkarmak |
tirl [scottish] f.
|
|
365 |
Genel |
(kapı, pencere) kilitli olup olmadığına bakmak için açmayı denemek |
try f.
|
|
366 |
Genel |
(tavlada) kapı almak |
make f.
|
|
367 |
Genel |
kapı mandalını açmak |
unsneck [scotland] f.
|
|
368 |
Genel |
çat kapı gitmek |
horn f.
|
|
369 |
Genel |
(kapı) zorlayarak açmak |
burst f.
|
|
370 |
Genel |
(kapı) içeri açılmak |
open on to f.
|
|
371 |
Genel |
(kapı) kapamak |
condemn f.
|
|
372 |
Genel |
(aynı anda haber vermek için) çok sayıda kapı zilini çalmak |
doorbell f.
|
|
373 |
Genel |
(kapı kapı gezerek) reklam yapmak |
doorstep f.
|
|
374 |
Genel |
(kapı kapı dolaşarak) anket yapmak |
doorstep f.
|
|
375 |
Genel |
çat kapı gelmek |
plump f.
|
|
376 |
Genel |
(kapı sürgüsü) oynatmak |
shut [obsolete] f.
|
|
377 |
Genel |
az açık (kapı) |
ajar s.
|
|
378 |
Genel |
kapı gibi |
large s.
|
|
379 |
Genel |
aralık (kapı) |
ajar s.
|
|
380 |
Genel |
kapı gibi |
colossal s.
|
|
381 |
Genel |
kapı gibi |
big s.
|
|
382 |
Genel |
kapı gibi |
husky s.
|
|
383 |
Genel |
kapı (ile ilgili) |
portal s.
|
|
384 |
Genel |
arka kapı |
backdoor s.
|
|
385 |
Genel |
çapraz kirişli (kapı, pencere) |
transomed s.
|
|
386 |
Genel |
kapı kapı dolaşan |
door-to-door s.
|
|
387 |
Genel |
kapı ile çevrelenen |
ported s.
|
|
388 |
Genel |
kapak veya kapı ile kontrol edilen |
gated s.
|
|
389 |
Genel |
(kapı, paravan) duman geçişini engelleyen |
smokeproof s.
|
|
390 |
Genel |
(kapı) duman geçirmez |
smoketight s.
|
|
391 |
Genel |
(kapı) dumanı tutan |
smoketight s.
|
|
392 |
Genel |
(kapı) duman sızdırmaz |
smoketight s.
|
|
393 |
Genel |
kapı kapı (dolaşma) |
from pillar to post zf.
|
|
394 |
Genel |
çat kapı |
knocking at the door unexpectedly zf.
|
|
395 |
Genel |
kapı kapı dolaşarak |
door-to-door zf.
|
|
396 |
Genel |
kapı işlevi görerek |
gatewise zf.
|
|
397 |
Genel |
kapı tıklatma sesi |
rat-a-tat ünl.
|
|
398 |
Genel |
kapı tıklatma sesi |
rat-a-tat-tat ünl.
|
|
399 |
Genel |
kapı kapanmıyor |
the door won't close expr.
|
|
400 |
Genel |
kapı kitlenmiyor |
the door won't lock expr.
|
|
401 |
Genel |
kapı açılmıyor |
the door won't open expr.
|
|
Phrasals |
|
402 |
Öbek Fiiller |
kapı dışarı etmek |
cast by f.
|
|
403 |
Öbek Fiiller |
(kapı/pencere) çarpmak |
blow in f.
|
|
404 |
Öbek Fiiller |
kapı dışarı etmek |
turf off [brit] f.
|
|
405 |
Öbek Fiiller |
çat kapı gitmek |
intrude oneself into f.
|
|
406 |
Öbek Fiiller |
kapı dışarı etmek |
chuck out f.
|
|
407 |
Öbek Fiiller |
kapı dışarı etmek |
chuck out of f.
|
|
408 |
Öbek Fiiller |
(kapı aralığı gibi bir yerden) bir gözünü kısmen kısarak bakmak |
squint out of something f.
|
|
409 |
Öbek Fiiller |
(kapı vb) birine çarpmak |
hit against f.
|
|
410 |
Öbek Fiiller |
bir şeyi aralık/hafif açık bırakmak (perde, kapı) |
draw something to f.
|
|
411 |
Öbek Fiiller |
kapı dışarı etmek |
sling out f.
|
|
412 |
Öbek Fiiller |
çat kapı gelmek |
land in on f.
|
|
413 |
Öbek Fiiller |
(birini bir şeyden/yerden) kapı dışarı etmek |
put (one) out of (something or some place) f.
|
|
414 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir hayvanı) bir şeyden/yerden kapı dışarı etmek |
put (someone or an animal) out of something f.
|
|
415 |
Öbek Fiiller |
(birini/bir hayvanı) bir şeyden/yerden kapı dışarı etmek |
put (someone or an animal) out f.
|
|
416 |
Öbek Fiiller |
(kapı vb.) çalmak |
beat on f.
|
|
417 |
Öbek Fiiller |
kapı dışarı etmek |
boot or an animal out f.
|
|
418 |
Öbek Fiiller |
birini/bir hayvanı kapı dışarı etmek |
boot someone or an animal out f.
|
|
419 |
Öbek Fiiller |
bir yerden kapı dışarı etmek |
chuck out of some place f.
|
|
420 |
Öbek Fiiller |
(birini) çat kapı ziyaret etmek |
drop in on (someone) f.
|
|
421 |
Öbek Fiiller |
(birinin evine/yaşadığı yere bir şey için) çat kapı gelmek |
invite (oneself) over (for something) f.
|
|
Phrases |
|
422 |
İfadeler |
kapı ağzında |
on the doorstep zf.
|
|
423 |
İfadeler |
bir kapı kapanırsa diğeri açılır |
as one door closes, another (one) opens expr.
|
|
424 |
İfadeler |
bir kapı kapanırsa diğeri açılır |
as one door closes, another one opens expr.
|
|
425 |
İfadeler |
bir kapı kapanırsa diğeri açılır |
one door closes and another one opens expr.
|
|
426 |
İfadeler |
bir kapı kapanırsa diğeri açılır |
as one door closes, another opens expr.
|
|
427 |
İfadeler |
gümüş kapı kapanırsa altın kapı açılır |
as one door closes, another (one) opens expr.
|
|
428 |
İfadeler |
gümüş kapı kapanırsa altın kapı açılır |
as one door closes, another one opens expr.
|
|
429 |
İfadeler |
gümüş kapı kapanırsa altın kapı açılır |
one door closes and another one opens expr.
|
|
430 |
İfadeler |
gümüş kapı kapanırsa altın kapı açılır |
as one door closes, another opens expr.
|
|
431 |
İfadeler |
bir kapı kapandığında, başka bir kapı açılır |
when one door closes, a window opens expr.
|
|
432 |
İfadeler |
bir kapı kapanır diğeri açılır |
when one door closes, a window opens expr.
|
|
433 |
İfadeler |
çat kapı |
out of the blue expr.
|
|
434 |
İfadeler |
işte kapı işte sapı |
my way or the highway expr.
|
|
Proverb |
|
435 |
Atasözü |
allah bir kapıyı kapatırsa başka bir kapı açar |
when god closes a door, he opens a window i.
|
|
436 |
Atasözü |
paranın açamayacağı kapı yoktur |
a golden key can open any door
|
|
437 |
Atasözü |
bir kapı kapanır bir kapı açılır |
when one door shuts, another opens
|
|
438 |
Atasözü |
bir kapı kapanır bir kapı açılır |
when one door shuts another opens
|
|
439 |
Atasözü |
bir kapı kapanır bir diğeri açılır |
when one door shuts another opens
|
|
440 |
Atasözü |
bir kapı kapanırken başka bir kapı açılır |
as one door closes, another opens
|
|
441 |
Atasözü |
bir kapı ya açık durmalı ya kapalı |
a door must be either shut or open
|
|
442 |
Atasözü |
bir kapı kapanır diğeri açılır |
as one door closes, another (one) opens
|
|
443 |
Atasözü |
bir kapı kapanır diğeri açılır |
one door closes and another one opens
|
|
444 |
Atasözü |
bir kapı kapanır, diğeri açılır |
one door closes, another opens
|
|
445 |
Atasözü |
bir kapı kapanırsa diğeri açılır |
one door closes, another opens
|
|
446 |
Atasözü |
gümüş kapı kapanırsa altın kapı açılır |
one door closes, another opens
|
|
447 |
Atasözü |
tanrı bir kapıyı kapatırsa başka bir kapı açar |
when god closes a door, he opens a window
|
|
448 |
Atasözü |
bir kapı kapanırsa diğeri açılır |
when one door closes, another (one/door) opens
|
|
449 |
Atasözü |
gümüş kapı kapanırsa altın kapı açılır |
when one door closes, another (one/door) opens
|
|
450 |
Atasözü |
bir kapı kapanır diğeri açılır |
when one door closes, another (one/door) opens
|
|
451 |
Atasözü |
bir kapı kapanırsa diğeri açılır |
when one door shuts, another (one/door) opens
|
|
452 |
Atasözü |
gümüş kapı kapanırsa altın kapı açılır |
when one door shuts, another (one/door) opens
|
|
453 |
Atasözü |
bir kapı kapanır diğeri açılır |
when one door shuts, another (one/door) opens
|
|
Colloquial |
|
454 |
Konuşma Dili |
kapı önüne koyma |
the heave-ho i.
|
|
455 |
Konuşma Dili |
kapı önüne koyma |
the old heave-ho i.
|
|
456 |
Konuşma Dili |
kapı kapı dolaşarak satış yapan kişi |
fuller brush man i.
|
|
457 |
Konuşma Dili |
kapı kapı/ev ev dolaşan satıcı |
fuller brush man i.
|
|
458 |
Konuşma Dili |
kapı önünde sigara içerken flört etme durumu |
smirting i.
|
|
459 |
Konuşma Dili |
kapı komşusu |
one's next-door neighbor i.
|
|
460 |
Konuşma Dili |
yağlı kapı |
milch i.
|
|
461 |
Konuşma Dili |
cadılar bayramında kostümle kapı kapı dolaşıp şeker toplayan kimse/çocuk |
trick-or-treater i.
|
|
462 |
Konuşma Dili |
kapı dışarı etmek |
give the boot f.
|
|
463 |
Konuşma Dili |
kapı dışarı edilmek |
get the boot f.
|
|
464 |
Konuşma Dili |
kapı dışarı edilmek |
get the bullet f.
|
|
465 |
Konuşma Dili |
kapı dışarı etmek |
give the push f.
|
|
466 |
Konuşma Dili |
kapı dışarı edilmek |
get turfed [uk] f.
|
|
467 |
Konuşma Dili |
bir açık kapı bırakmak |
give (someone) an out f.
|
|
468 |
Konuşma Dili |
bir adayın destekçilerini oy kullanmaya ikna etmek için seçim günü kapı kapı dolaşmak |
knock up [uk] f.
|
|
469 |
Konuşma Dili |
kapı dışarı edilmek |
get turfed out f.
|
|
470 |
Konuşma Dili |
kapı baca açık |
unprotected s.
|
|
471 |
Konuşma Dili |
kapı dışarı edilmeden çık git |
don't let the doorknob hit you where the dog should have bit you expr.
|
|
472 |
Konuşma Dili |
kapı eşiğinde |
at doorstep expr.
|
|
Idioms |
|
473 |
Deyim |
kapı önüne konulma |
the business i.
|
|
474 |
Deyim |
kapalı kapı |
a closed door i.
|
|
475 |
Deyim |
kapalı kapı |
closed door i.
|
|
476 |
Deyim |
yeni bir çağa açılan kapı |
the door to a new age i.
|
|
477 |
Deyim |
kapı gıcırtısı gibi ses |
a good voice to beg bacon i.
|
|
478 |
Deyim |
kapı gıcırtısı gibi ses |
a good voice to beg bacon i.
|
|
479 |
Deyim |
(ilerideki fırsatlar için) aralanan kapı |
a foot in the door i.
|
|
480 |
Deyim |
yağlı kapı |
a gravy train i.
|
|
481 |
Deyim |
(ilerideki fırsatlar için) aralanan kapı |
a leg in the door i.
|
|
482 |
Deyim |
(ilerideki fırsatlar için) aralanan kapı |
a toe in the door i.
|
|
483 |
Deyim |
açık kapı |
an open invitation i.
|
|
484 |
Deyim |
(birine) açık kapı |
an open invitation (to somebody) i.
|
|
485 |
Deyim |
kapı dışarı etmek |
lay on the shelf f.
|
|
486 |
Deyim |
kapı dışarı edilmek |
be given the gate f.
|
|
487 |
Deyim |
kapı dışarı edilmek/atılmak |
be turfed [uk] f.
|
|
488 |
Deyim |
kapı dışarı edilmek/atılmak |
be turfed out [uk] f.
|
|
489 |
Deyim |
(çalışanını) kapı dışarı etmek |
give (one) the air f.
|
|
490 |
Deyim |
(çalışanını) kapı önüne koymak |
give (one) the air f.
|
|
491 |
Deyim |
(çalışanını) kapı dışarı etmek |
give someone the air f.
|
|
492 |
Deyim |
(çalışanını) kapı önüne koymak |
give someone the air f.
|
|
493 |
Deyim |
(çalışanını) kapı dışarı etmek |
give someone the brush off f.
|
|
494 |
Deyim |
(çalışanını) kapı önüne koymak |
give someone the brush off f.
|
|
495 |
Deyim |
(çalışanını) kapı dışarı etmek |
give someone the gate f.
|
|
496 |
Deyim |
(çalışanını) kapı önüne koymak |
give someone the gate f.
|
|
497 |
Deyim |
(çalışanını) kapı dışarı etmek |
give someone the old heave-ho f.
|
|
498 |
Deyim |
(çalışanını) kapı önüne koymak |
give someone the old heave-ho f.
|
|
499 |
Deyim |
kapı önüne konulmak |
get the air f.
|
|
500 |
Deyim |
kapı önüne konulmak |
get the brush off f.
|
|