|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
dumana maruz bırakmak |
expose to smoke f.
|
|
2 |
Genel |
radyasyona maruz bırakmak |
expose to radiation f.
|
|
3 |
Genel |
güneşe maruz bırakmak |
insolate f.
|
|
4 |
Genel |
tehlikeye maruz bırakmak |
expose to risk f.
|
|
|
5 |
Genel |
ışına maruz bırakmak |
ray f.
|
|
6 |
Genel |
yeniden maruz bırakmak |
re-expose f.
|
|
7 |
Genel |
işkenceye maruz bırakmak |
put to the rack f.
|
|
8 |
Genel |
ceza olarak kötü eylemlere maruz bırakmak |
hang f.
|
|
9 |
Genel |
serin havaya maruz bırakmak |
vent f.
|
|
10 |
Genel |
incelemeye maruz bırakmak |
ventilate f.
|
|
11 |
Genel |
aşırı sıcağa maruz bırakmak |
blister f.
|
|
12 |
Genel |
yüksek ısıya maruz bırakmak |
broil f.
|
|
13 |
Genel |
tehlikeye maruz bırakmak |
object [obsolete] f.
|
|
14 |
Genel |
kendini maruz bırakmak |
go f.
|
|
15 |
Genel |
ateşe maruz bırakmak |
ignite f.
|
|
16 |
Genel |
mühendislik sürecine gereğinden fazla maruz bırakmak |
overengineer f.
|
|
17 |
Genel |
teknik sürece gereğinden fazla maruz bırakmak |
overengineer f.
|
|
18 |
Genel |
aşırı gerilime maruz bırakmak |
overstress f.
|
|
19 |
Genel |
perkolasyona maruz bırakmak |
displace f.
|
|
20 |
Genel |
(birini) hava hücresinde basınca maruz bırakmak |
compress f.
|
|
21 |
Genel |
bir kültürün etkisine maruz bırakmak |
culturalize f.
|
|
22 |
Genel |
bir kültürün etkisine maruz bırakmak |
culturalise f.
|
|
23 |
Genel |
(tahıl, malt ve elyaf gibi ürünleri) arazide hava ve güneşe maruz bırakmak |
field f.
|
|
24 |
Genel |
önceden maruz bırakmak |
pre-expose f.
|
|
|
25 |
Genel |
önceden maruz bırakmak |
preexpose f.
|
|
26 |
Genel |
(ağrıya, acıya) maruz bırakmak |
put f.
|
|
27 |
Genel |
güneş ve rüzgara maruz bırakmak |
sunder [dated] f.
|
|
28 |
Genel |
maruz bırakmak anlamı veren son ek |
-ise snk.
|
|
Phrasals |
|
29 |
Öbek Fiiller |
bir fotoğrafın veya negatifin alanlarını karartmak için ışığa maruz bırakmak |
burn in f.
|
|
30 |
Öbek Fiiller |
bir fotoğrafın veya negatifin alanlarını karartmak için ışığa maruz bırakmak |
burn into f.
|
|
31 |
Öbek Fiiller |
bir bitkiyi açık havada yaşayabilsin diye açık hava şartlarına maruz bırakmak |
harden off f.
|
|
32 |
Öbek Fiiller |
(kendini/birini/bir şeyi birine veya bir şeye) maruz bırakmak |
expose (someone, something, or oneself) to (someone or something) f.
|
|
33 |
Öbek Fiiller |
negatif bir etkiye maruz bırakmak |
place under f.
|
|
34 |
Öbek Fiiller |
(bir şeyi bir şeye) maruz bırakmak |
taint (something) with (something) f.
|
|
35 |
Öbek Fiiller |
birini/bir şeyi bir şeye maruz bırakmak |
subject someone or something to something f.
|
|
36 |
Öbek Fiiller |
(birini bir şeye) maruz bırakmak |
impose on (someone) f.
|
|
37 |
Öbek Fiiller |
(birini bir şeye) maruz bırakmak |
put (someone) through (something) f.
|
|
38 |
Öbek Fiiller |
(birini birine/bir şeye) maruz bırakmak |
subject (one) to (someone or something) f.
|
|
Colloquial |
|
39 |
Konuşma Dili |
kendini bir şeye maruz bırakmak |
lay oneself open to f.
|
|
40 |
Konuşma Dili |
kendini eleştiriye maruz bırakmak |
lay oneself open to criticism f.
|
|
Idioms |
|
41 |
Deyim |
baskıya maruz bırakmak |
put under the screw f.
|
|
42 |
Deyim |
bir şeye maruz bırakmak |
subject something to f.
|
|
43 |
Deyim |
birini bir şeye maruz bırakmak |
subject someone to f.
|
|
44 |
Deyim |
birini eleştiriye maruz bırakmak |
lay somebody open to criticism f.
|
|
45 |
Deyim |
kendini eleştiriye maruz bırakmak |
open oneself to criticism f.
|
|
46 |
Deyim |
(birini/bir şeyi/kendini bir şeye) maruz bırakmak |
leave (someone, something, or oneself) (wide) open for (something) f.
|
|
47 |
Deyim |
(birini/bir şeyi/kendini bir şeye) maruz bırakmak |
leave (someone, something, or oneself) (wide) open to (something) f.
|
|
48 |
Deyim |
'-e maruz bırakmak |
leave oneself wide open for f.
|
|
49 |
Deyim |
kendini bir şeye maruz bırakmak |
leave yourself wide open to something f.
|
|
50 |
Deyim |
kendini bir şeye maruz bırakmak |
leave yourself open to something f.
|
|
Politics |
|
51 |
Siyasal |
etnik temizliğe maruz bırakmak |
cleanse f.
|
|
Technical |
|
52 |
Teknik |
(bir şeyi) merkezkaç kuvvetine maruz bırakmak |
centrifugalize f.
|
|
53 |
Teknik |
(bir şeyi) merkezkaç kuvvetine maruz bırakmak |
centrifugalise f.
|
|
54 |
Teknik |
ultrasona maruz bırakmak |
insonate f.
|
|
55 |
Teknik |
lazer ışığına maruz bırakmak |
lase f.
|
|
56 |
Teknik |
(birini veya bir şeyi) lazere maruz bırakmak |
laser f.
|
|
57 |
Teknik |
(metali) bileşenlerinin homojen dağılmasını sağlamak için yüksek sıcaklığa maruz bırakmak |
homogenise f.
|
|
58 |
Teknik |
güçlü su akışına maruz bırakmak |
hydraulic f.
|
|
59 |
Teknik |
(hava gibi gazları) x ışınlarına maruz bırakmak |
rontgenize f.
|
|
60 |
Teknik |
(hava gibi gazları) x ışınlarına maruz bırakmak |
rontgenise f.
|
|
61 |
Teknik |
(camı) dumana maruz bırakmak |
smoke f.
|
|
Textile |
|
62 |
Tekstil |
dokuma veya örme sırasında iplerin dolaşmasını önlemek için (iplikleri) buhara maruz bırakmak |
twist-set f.
|
|
63 |
Tekstil |
(kumaşı) mordan veya benzeri bir kimyasal maddeye maruz bırakmak |
mordant f.
|
|
Dyeing |
|
64 |
Boyacılık |
(iyice koyultmak için) çok uzun süre boyama işlemine maruz bırakmak |
overdye f.
|
|
|
Medical |
|
65 |
Medikal |
(hastayı) güneş ışığına maruz bırakmak |
solarize [us] f.
|
|
66 |
Medikal |
(hastayı) güneş ışığına maruz bırakmak |
solarise [uk] f.
|
|
Pharmaceutics |
|
67 |
Eczacılık |
uyuşturucu ilaca maruz bırakmak |
opiate f.
|
|
Food Engineering |
|
68 |
Gıda |
bakterileri öldürüp bozulmayı geciktirmek için (yiyecekleri) elektromanyetik radyasyona maruz bırakmak |
irradiate f.
|
|
Gastronomy |
|
69 |
Mutfak |
(etin dış kısmını) iç kısmındaki suyu muhafaza etmek için şiddetli ısıya maruz bırakmak |
seal f.
|
|
Physics |
|
70 |
Fizik |
radyasyona maruz bırakmak |
illuminate f.
|
|
71 |
Fizik |
radyoaktiviteye maruz bırakmak |
contaminate f.
|
|
Chemistry |
|
72 |
Kimya |
amonolize maruz bırakmak |
ammonolyze f.
|
|
73 |
Kimya |
atmolize maruz bırakmak |
atmolyze f.
|
|
74 |
Kimya |
sülfürik aside maruz bırakmak |
vitriol f.
|
|
75 |
Kimya |
klorüre maruz bırakmak |
chloridate f.
|
|
76 |
Kimya |
klorüre maruz bırakmak |
chlorinize f.
|
|
77 |
Kimya |
klorüre maruz bırakmak |
chlorinise f.
|
|
78 |
Kimya |
degradasyona maruz bırakmak |
degrade f.
|
|
79 |
Kimya |
(hidrokarbonu) parçalanmaya maruz bırakmak |
crack f.
|
|
80 |
Kimya |
(kimyasal bileşik) pirolize maruz bırakmak |
crack f.
|
|
81 |
Kimya |
tersinmeye maruz bırakmak |
invert f.
|
|
Biology |
|
82 |
Biyoloji |
bakterilere maruz bırakmak |
bacterise f.
|
|
83 |
Biyoloji |
bakterilere maruz bırakmak |
bacterize f.
|
|
84 |
Biyoloji |
hücresel değişime maruz bırakmak |
transform f.
|
|
85 |
Biyoloji |
(hücreyi, dnayı) mutasyona neden olan mutajenlere maruz bırakmak |
mutagenize f.
|
|
86 |
Biyoloji |
(hücreyi, dnayı) mutasyona neden olan mutajenlere maruz bırakmak |
mutagenise f.
|
|
87 |
Biyoloji |
immünoblota maruz bırakmak |
immunoblot f.
|
|
88 |
Biyoloji |
(genleri) kotransdüksiyona maruz bırakmak |
cotransduce f.
|
|
Biochemistry |
|
89 |
Biyokimya |
(mesajcı rna'yı) kalıt okumaya maruz bırakmak |
translate f.
|
|
Astronomy |
|
90 |
Gökbilim |
yıldız etkisine maruz bırakmak |
constellate [obsolete] f.
|
|
Zoology |
|
91 |
Zooloji |
(yengeç veya ıstakoz uzvunu) ototomiye maruz bırakmak |
shoot f.
|
|
Agriculture |
|
92 |
Tarım |
tohumları düşük sıcaklıklara maruz bırakmak |
vernalize f.
|
|
93 |
Tarım |
tohumları düşük sıcaklıklara maruz bırakmak |
vernalise f.
|
|
Military |
|
94 |
Askeri |
yıldırım bombardımanına maruz bırakmak |
blitzkrieg f.
|
|
95 |
Askeri |
(askerleri) ateşe maruz bırakmak |
blood f.
|
|
Sport |
|
96 |
Spor |
(sporda) oyuncuyu gereksiz şiddete maruz bırakmak |
rough f.
|
|
Photography |
|
97 |
Fotoğrafçılık |
(fotografik negatifi veya pozitifi) detayları veya tonu değiştirmek için ışığa ilaveten maruz bırakmak |
flash f.
|
|
Slang |
|
98 |
Argo |
radyasyona maruz bırakmak |
zap f.
|
|