kalın

"kalın" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 42 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	kalın	thick s.
The walls are thicker than they seem. Duvarlar göründüğünden daha kalın. More Sentences
General
2	Genel	kalın	deep s.
Tom has a deep voice. Tom'un kalın bir sesi var. More Sentences
3	Genel	kalın	fat s.
My fingers are too fat to fit into these gloves. Parmaklarım bu eldivenlere sığmayacak kadar kalın. More Sentences
4	Genel	kalın	thick s.
She offered me a thick slice of pizza. Bana kalın bir pizza dilimi uzattı. More Sentences
5	Genel	kalın	bold s.
The keywords are in bold type. Anahtar sözcükler kalın puntolarla yazılmıştır. More Sentences
6	Genel	kalın	husky s.
Siberian Huskies have a thick fur coat. Sibirya Husky'lerinin kalın bir kürkü vardır. More Sentences
Technical
7	Teknik	kalın	thick s.
My heart goes out to the Galicians, and to the people who are clearing up the oil, which is now more than a metre thick. Kalbim Galiçyalılarla ve şu anda bir metreden daha kalın olan petrolü temizleyen insanlarla birlikte. More Sentences
Computer
8	Bilgisayar	kalın	bold s.
All verbs are indicated in bold text. Tüm fiiller kalın yazıyla belirtilmiştir. More Sentences
Common Usage
9	Yaygın Kullanım	kalın	coarse s.
General
10	Genel	kalın	fruitiness i.
11	Genel	kalın	cavernous s.
12	Genel	kalın	rich s.
13	Genel	kalın	dense s.
14	Genel	kalın	stout s.
15	Genel	kalın	thicker s.
16	Genel	kalın	gross s.
17	Genel	kalın	full s.
18	Genel	kalın	massive s.
19	Genel	kalın	soupy s.
20	Genel	kalın	girthy s.
21	Genel	kalın	raploch s.
22	Genel	kalın	blubber s.
23	Genel	kalın	mothered s.
24	Genel	kalın	limous s.
25	Genel	kalın	lubber s.
26	Genel	kalın	riley s.
27	Genel	kalın	depectible [obsolete] s.
28	Genel	kalın	fast [obsolete] s.
29	Genel	kalın	squab s.
30	Genel	kalın	pachy- ök.
Technical
31	Teknik	kalın	massive s.
Computer
32	Bilgisayar	kalın	boldface s.
33	Bilgisayar	kalın	bold on expr.
Informatics
34	Bilişim	kalın	boldface s.
Mechanic
35	Mekanik	kalın	course s.
Forestry
36	Ormancılık	kalın	tulgey s.
Linguistics
37	Dilbilim	kalın	back s.
38	Dilbilim	kalın	velarised s.
39	Dilbilim	kalın	velarized s.
Music
40	Müzik	kalın	low s.
Abbreviation
41	Kısaltma	kalın	thk i.
Archaic
42	Eski Kullanım	kalın	blabber s.

"kalın" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	kalın bıyık	thick mustache i.
Growing this thick mustache has taken me quite a while. Bu kalın bıyığı büyütmek epey zamanımı aldı. More Sentences
2	Genel	kalın harf	bold letter i.
This morning at the station, her attention was caught by a poster with bold letters. Bu sabah istasyonda, kalın harflerle yazılmış bir poster dikkatini çekti. More Sentences
3	Genel	kalın giysiler	warm clothes i.
Wear warm clothes in the winter. Kışın kalın giysiler giyin. More Sentences
4	Genel	kalın sis	thick fog i.
The thick fog prevented the plane from taking off. Kalın sis uçağın kalkmasını engelledi. More Sentences
5	Genel	kalın kıyafetler	thick clothes i.
Sami dressed in thick clothes to protect himself from the cold. Sami kendini soğuktan korumak için kalın kıyafetler giymişti. More Sentences
6	Genel	kalın harfler	boldface i.
The title of the book was printed in boldface. Kitabın başlığı kalın harflerle basılmıştı. More Sentences
7	Genel	kalın kafalı	philistine i.
He was a philistine who showed no appreciation for art or culture. Sanata ya da kültüre değer vermeyen kalın kafalının biriydi. More Sentences
8	Genel	kalın kafalı	thick s.
Is it just me, or is she a bit thick? Bana mı öyle geliyor, yoksa biraz kalın kafalı biri mi? More Sentences
9	Genel	kalın kafalı	thickheaded s.
Tom is thickheaded. Tom kalın kafalıdır. More Sentences
10	Genel	kalın (elbise)	heavy s.
Tom is wearing a heavy coat and gloves. Tom kalın bir palto ve eldivenler giyiyor. More Sentences
11	Genel	daha kalın	thicker s.
The Earth is thicker around the equator. Dünya ekvator çevresinde daha kalındır. More Sentences
12	Genel	kalın kafalı	dense s.
Are you that dense? O kadar kalın kafalı mısınız? More Sentences
13	Genel	kalın kafalı	thick-headed s.
He is thick-headed. O kalın kafalı. More Sentences
14	Genel	ensesi kalın	minted s.
The young entrepreneur became minted. Genç girişimci ensesi kalınlardan olmuş. More Sentences
15	Genel	kalın yazılmış	bold s.
The walls were decorated with bold yellow stripes. Duvarlar kalın sarı çizgilerle süslenmişti. More Sentences
16	Genel	kalın olacak şekilde	thick zf.
The cheese in my hamburger was sliced thick. Hamburgerimdeki peynir kalın dilimlenmişti. More Sentences
17	Genel	kalın tabaka halinde	thickly zf.
The sauce was spread thickly over the pizza. Aşçı, sosu pizzanın üzerine kalın bir tabaka halinde sürdü. More Sentences
18	Genel	hoşça kalın!	goodbye! ünl.
Goodbye! Hoşça kalın. More Sentences
Speaking
19	Konuşma	bizimle kalın	stay with us expr.
Tom wanted to stay with us until next Monday. Tom önümüzdeki pazartesi gününe kadar bizimle kalmak istedi. More Sentences
20	Konuşma	lütfen hatta kalın	please hold expr.
For all other requests, please hold the line. Diğer tüm istekler için, lütfen hatta kalın. More Sentences
General
21	Genel	kalın perde	drape i.
22	Genel	akarsuların iki yakasına gerilen ve geçisi önleyen kalın zincir	boom i.
23	Genel	kalın bir dilim et	steak i.
24	Genel	tezgah (kasabın üstünde et kestiği kalın tahta)	slab i.
25	Genel	kalın pançeta	thick skirt i.
26	Genel	kalın kafalı	woodenhead i.
27	Genel	kısa ve kalın sopa	bludgeon i.
28	Genel	kalın palto	greatcoat i.
29	Genel	kalın ve kapalı tava	dutch oven i.
30	Genel	kalın sapları olan geniş bir bambu	krooman i.
31	Genel	kalın kafalı	chucklehead i.
32	Genel	kalın kafalı	numskull i.
33	Genel	kalın saplı mantar	thick footed morel i.
34	Genel	kalın ses	deep voice i.
35	Genel	kısa ve kalın sopa	truncheon i.
36	Genel	kalın mutfak tezgahı	chunky worktop i.
37	Genel	kalın bir parça	chunk i.
38	Genel	en kalın kadın sesi	contralto i.
39	Genel	yünlü kalın kumaş	beaver i.
40	Genel	kalın kafalı	bonehead i.
41	Genel	kalın dilim (ekmek/kek için)	slab i.
42	Genel	kalın tabaka	slab i.
43	Genel	ayakkabı pençesi kalın	clump i.
44	Genel	kalın diz	thick knee i.
45	Genel	ekstra kalın mutfak tezgahı	extra chunky worktop i.
46	Genel	kalın fincan	thick cup i.
47	Genel	kalın yapılı kimse	thickset i.
48	Genel	kalın bir çeşit yünlü kumaş	kersey i.
49	Genel	ipekli kalın kumaş	samite i.
50	Genel	en kalın kadın sesi	alto i.
51	Genel	kruvaze kalın ceket	reefer i.
52	Genel	kalın arabacı paltosu	box coat i.
53	Genel	kısa ve kalın şey	spud i.
54	Genel	kalın siyah harfler	boldface i.
55	Genel	kalın cilt	thick skin i.
56	Genel	kalın çelik halat	cable i.
57	Genel	kalın derili hayvan	pachyderm i.
58	Genel	kısa ve kalın parça	chunk i.
59	Genel	kalın dokuma kayış	webbing i.
60	Genel	kısa ve kalın sopa	cudgel i.
61	Genel	kısa kalın tüyleri olan bir kedi türü	shorthair i.
62	Genel	kalın bağırsak	large bowel i.
63	Genel	kalın dilim	slab i.
64	Genel	kalın ve dayanıklı ayakkabı	brogue i.
65	Genel	kalın işçi tulumu	dungarees i.
66	Genel	kalın diz	thick-knee i.
67	Genel	kısa kalın direk	bollard i.
68	Genel	kalın karton	cardboard i.
69	Genel	kalın parça	chunk i.
70	Genel	kalın tüylü kaban	duffel coat i.
71	Genel	kartvizit yapımında kullanılan kalın bir kağıt	cover stock i.
72	Genel	kalın sicim	twine i.
73	Genel	el dokuması kalın yün yunan halısı	flokati i.
74	Genel	kalın giysiler	heavy clothes i.
75	Genel	kalın bağırsak	large/lower intestine i.
76	Genel	kozanın kalın kabuğu	thick hide of the cocoon i.
77	Genel	kalın ve sağlam bir ayakkabı	clodhopper i.
78	Genel	kalın ve sağlam bir ayakkabı	brogan i.
79	Genel	kalın ve sağlam bir ayakkabı	wingtips i.
80	Genel	kalın ve sağlam bir ayakkabı	brogue i.
81	Genel	kalın sis/pus	thick haze i.
82	Genel	kalın kıyafetler	warm/heavy clothing i.
83	Genel	kalın elbiseler	thick clothes i.
84	Genel	kalın elbiseler	warm/heavy clothing i.
85	Genel	kalın kafalılık	density i.
86	Genel	kısa kalın ceket	donkey jacket i.
87	Genel	kalın kafalı	dizzard i.
88	Genel	yoğun duman (kalın duman bulutu)	pall of smoke i.
89	Genel	kalın kesme tahtası	butcher's block i.
90	Genel	kalın kıyafet	thick clothes i.
91	Genel	kalın kaş	thick eyebrow i.
92	Genel	kalın palto	thick coat i.
93	Genel	kalın dudak	thick lip i.
94	Genel	kalın dudak	full lip i.
95	Genel	kalın bacak	thick leg i.
96	Genel	kalın bir tuğla duvar	brick-and-half wall i.
97	Genel	kalın halat	thick rope i.
98	Genel	uzun ve kalın saç örgüsü	locs i.
99	Genel	uzun ve kalın saç örgüsü	dreads i.
100	Genel	uzun ve kalın saç örgüsü	dreadlocks i.
101	Genel	kalın ceket	heavy jacket i.
102	Genel	kalın palto	heavy coat i.
103	Genel	kalın yünlü bir kumaş, iplik yada şerit	caddis i.
104	Genel	kalın yünlü bir kumaş, iplik yada şerit	caddice i.
105	Genel	bir tür kalın şayak	cadis i.
106	Genel	şehri kuşatan kalın duvarlar	ceinture i.
107	Genel	kısa ve kalın topuklu kadın ayakkabısı	court shoes i.
108	Genel	bir şeyin kalın kısmı	thickness i.
109	Genel	kalın kafa	thickskull i.
110	Genel	en kalın kısmı	thick i.
111	Genel	kalın kafalı kimse	underhead i.
112	Genel	yuvarlak kalın bir somun ekmek	fade [scotland] i.
113	Genel	büyük ve kalın parça	junk i.
114	Genel	kalın yün ceket	blanket–coat i.
115	Genel	gemi donanımını aşınmadan korumak için kullanılan kalın bir halat ağı	mat i.
116	Genel	kalın kafa	blockhead [obsolete] i.
117	Genel	kalın kafalılık	blockheadism i.
118	Genel	kalın tabanlı ve ağır bir ayakkabı	work shoe i.
119	Genel	kalın bir oxford ayakkabı	brogue shoe i.
120	Genel	sıcak mutfak aletlerini tutmak için kullanılan kalın bez	holder i.
121	Genel	kalın sis	misle i.
122	Genel	kalın veya gür saç	mop head i.
123	Genel	kalın veya gür saçlı kimse	mop head i.
124	Genel	kalın ve kabarık saçlı kimse	mophead i.
125	Genel	kalın seslilik	reverberance i.
126	Genel	kalın seslilik	plangency i.
127	Genel	kalın seslilik	sonorousness i.
128	Genel	kalın parçalar	hunks i.
129	Genel	kalın toz	bull dust [australia] i.
130	Genel	kalın toz	bulldust [australia] i.
131	Genel	kısa, kalın ve güçlü boyun	bull neck i.
132	Genel	kısa, kalın ve güçlü boyun	bullneck i.
133	Genel	(saç) kalın favori	burnsides [us] i.
134	Genel	(kütüğün, tüfeğin,) geniş veya kalın ucu	but end i.
135	Genel	eskiden irlandalı erkeklerin alın kısmında bıraktığı keçeleşmiş kalın saç tutamı	glib i.
136	Genel	kalın kaplama malzemesi	overcoating i.
137	Genel	kalın okunaklı el yazısı	round hand i.
138	Genel	kalın okunaklı el yazısı	roundhand i.
139	Genel	(özellikle et parçasında) kalın ve küt uç	chump i.
140	Genel	kalın tabanlı, geniş ağızlı ve 7-8 ons hacimli kısa ve geniş bir bardak	old-fashioned i.
141	Genel	kalın tabanlı, geniş ağızlı ve 7-8 ons hacimli kısa ve geniş bir bardak	old-fashioned i.
142	Genel	kalın tahta parçası	clog [dialect] [uk] i.
143	Genel	kalın yapılı bodur kız	cutty i.
144	Genel	kalın tabanlı bir tür iş ayakkabısı	dom pedro i.
145	Genel	kalın ve şekilsiz nesne	dump [dialect] [uk] i.
146	Genel	kalın madeni para	piedfort i.
147	Genel	kalın madeni para	piefort i.
148	Genel	bazı köpeklerde kalın alt tüyler	pile i.
149	Genel	(üniforma) üst giysilerinin yapımında kullanılan kalın ve mavi kumaş	pilot cloth i.
150	Genel	kalın tabanlı bağcıklı bir ayakkabı türü	polish i.
151	Genel	kalın kafalı	fathead i.
152	Genel	kalın dudaklı	pouch-mouthed i.
153	Genel	ipekli kalın kumaş	samette i.
154	Genel	ipekli kalın bir kumaş türü	sarsnet i.
155	Genel	cenaze töreni öncesi ölünün başında beklerken kullanılan kalın mum	corpse candle i.
156	Genel	kerestecilerin giydiği kalın botlar	over i.
157	Genel	eskiden at binerken kullanılan kalın kumaş veya deriden yapılmış koruyucu tayt	sherryvallies i.
158	Genel	kalın ve gür öbek	shock i.
159	Genel	kalın ve gür ses çıkarmak	thunder f.
160	Genel	kalın giyinmek (soğuğa karşı)	wrap up f.
161	Genel	kalın tabaka yapmak	slab f.
162	Genel	kalın sesle söylemek	roll out f.
163	Genel	çok kalın giyinmek	overdress f.
164	Genel	(çocuğu vb.) çok kalın giydirmek	overdress f.
165	Genel	çok kalın giyinmek	overclothe f.
166	Genel	(çocuğu vb) çok kalın giydirmek	overclothe f.
167	Genel	kalın elbiseler giymek	wear thick clothes f.
168	Genel	kalın elbiseler giymek	wear warm clothes f.
169	Genel	kalın veya yağlı bir şeyle sıvamak	beslubber f.
170	Genel	kalın bir astarla kaplamak	overlard f.
171	Genel	kalın yapılı	thickset s.
172	Genel	kalın kabuklu	thickskinned s.
173	Genel	kalın (kar tabakası)	heavy s.
174	Genel	en kalın	thickest s.
175	Genel	ensesi kalın	rich s.
176	Genel	kalın derili	thickskinned s.
177	Genel	kısa ve kalın	chunky s.
178	Genel	ensesi kalın	influential s.
179	Genel	kalın kafalı	dull s.
180	Genel	kalın kafalı	thickwitted s.
181	Genel	kalın kafalı	stupid s.
182	Genel	en kalın olanı	densest s.
183	Genel	ensesi kalın	powerful s.
184	Genel	kadar kalın	as thick as s.
185	Genel	kalın kafalı	thickskulled s.
186	Genel	en kalın kafalı olanı	dimmest s.
187	Genel	kalın sesli	bass s.
188	Genel	kalın kafalı	dim s.
189	Genel	kalın kafalı	wooden s.
190	Genel	kısa ve kalın	stubby s.
191	Genel	kalın (ses)	deep s.
192	Genel	kalın kafalı	woodenheaded s.
193	Genel	kalın kabuklu	pachydermatous s.
194	Genel	kalın kafalı	slowwitted s.
195	Genel	kalın kafalı	obtuse s.
196	Genel	kalın derili	pachydermatous s.
197	Genel	kalın olmayan	thin s.
198	Genel	yeterince kalın	thick enough s.
199	Genel	kalın kafalı	dumb s.
200	Genel	en kalın	heaviest s.
201	Genel	kalın kafalı	bone-headed s.
202	Genel	kalın kafalı	fat-headed s.
203	Genel	kalın kabuklu	thick-shelled s.
204	Genel	kalın kafalı	slow-witted s.
205	Genel	ensesi kalın	well-off s.
206	Genel	başında yukarı dikilmiş sık ve kalın saçlara sahip olan	shockheaded s.
207	Genel	kalın kabuklu	indurate s.
208	Genel	kalın derili	indurate s.
209	Genel	kalın kabuklu	callous s.
210	Genel	kalın derili	callous s.
211	Genel	kalın dilimli	thick-sliced s.
212	Genel	kalın dilimlenmiş	thick-sliced s.
213	Genel	kalın kafalı	half-witted s.
214	Genel	kalın bağırsak ile ilgili	colonic s.
215	Genel	kalın dudaklı	thick-lipped s.
216	Genel	kalın dudaklı	full-lipped s.
217	Genel	kısa ve kalın boyunlu	bullnecked s.
218	Genel	kısa ve kalın boyunlu	bull-necked s.
219	Genel	ucu kalın	club-shaped s.
220	Genel	nispeten kalın	thickish s.
221	Genel	kalın kafalı	thick-witted s.
222	Genel	kalın tonlu	base s.
223	Genel	kısa boylu, kalın yapılı ve kısa geniş yüzlü olan	lateral s.
224	Genel	(yazı tipi) kalın	bold type s.
225	Genel	kısa ve kalın	low-set s.
226	Genel	kalın kafalı	lumbering s.
227	Genel	kalın kafalı	lumberly s.
228	Genel	kalın yapılı	lumpy s.
229	Genel	kalın ve yuvarlak	globby s.
230	Genel	kalın kafalı	gross-headed s.
231	Genel	kalın paltolu	heavy-coated s.
232	Genel	kısa ve kalın	heavy-set s.
233	Genel	ortalamadan kalın	heavyweight s.
234	Genel	kalın kafalı	opaque s.
235	Genel	çok kalın giyinmiş	overclad s.
236	Genel	çok kalın	overthick s.
237	Genel	aşırı kalın	overthick s.
238	Genel	kalın dokulu	rough-grained s.
239	Genel	kalın lifli	rough-grained s.
240	Genel	kalın saçlı	rough-haired s.
241	Genel	kalın ve küt uçlu	chump s.
242	Genel	(özellikle örme giysiler) kalın ve ağır malzemeden yapılmış	chunky [uk] s.
243	Genel	kalın parçalarla dolu	chunky s.
244	Genel	yüzeyi kuru ve kalın bir tabakayla kaplı olan	caked s.
245	Genel	kalın (yüzük vb.)	belcher s.
246	Genel	kalın kafalı	drowsy s.
247	Genel	kalın duvarlı	pachydermous s.
248	Genel	kalın kafalı	fatbrained s.
249	Genel	yuvarlak, kalın ve net (el yazısı)	roman s.
250	Genel	kalın dokulu saçları olan	shag-haired s.
251	Genel	yukarı dikilmiş sık ve kalın saçları olan	shock-headed s.
252	Genel	kısa ve kalın	snub s.
253	Genel	kısa ve kalın	snubbed s.
254	Genel	kısa ve kalın yapılı	spuddy s.
255	Genel	çok kalın	superthick s.
256	Genel	aşırı kalın	superthick s.
257	Genel	kalın bir halde	thick zf.
258	Genel	kalın kafalı gibi	woodenly zf.
259	Genel	kalın bir sesle	bassly zf.
260	Genel	kalın ve koyu puntoyla	big and bold zf.
261	Genel	kalın bir şekilde	grossly zf.
262	Genel	esen kalın	good bye ünl.
263	Genel	hoşça kalın!	bye-bye! ünl.
264	Genel	hoşça kalın	valete ünl.
265	Genel	sağlıcakla kalın	bv (bene vale) kısalt.
Phrasals
266	Öbek Fiiller	uzun ve kalın saç örgüsü	jata (sanskritçe) i.
267	Öbek Fiiller	kalın şeyler giyinmek	bundle up f.
268	Öbek Fiiller	at eyerinin altına halı gibi kalın bir madde koymak	rug up f.
269	Öbek Fiiller	kalın ve yüksek bir sesle söylemek/bildirmek	drone (something) out f.
270	Öbek Fiiller	kalın ve monoton bir sesle söylemek/bildirmek	drone (something) out f.
271	Öbek Fiiller	basılı malzemeyi üstüne daha kalın baskı yaparak iptal etmek	block out f.
Phrases
272	İfadeler	hoşça kalın arkadaşlar	adios muchachos expr.
273	İfadeler	takipte kalın	stay tuned expr.
Colloquial
274	Konuşma Dili	kilolu bir kimsenin baldırı ile bileği arasında kalan kalın bölge	cankle i.
275	Konuşma Dili	ensesi kalın kimse	big daddy i.
276	Konuşma Dili	ensesi kalın kişi	big hitter i.
277	Konuşma Dili	ensesi kalın kişi	heavy hitter i.
278	Konuşma Dili	önde büyük cepleri olan kapüşonlu svetşört/kalın üst	bunny hug i.
279	Konuşma Dili	kalın kafa	dumb cluck i.
280	Konuşma Dili	kalın kafa	cluckhead i.
281	Konuşma Dili	kalın kafa	clucky i.
282	Konuşma Dili	kalın kafa	clunkhead i.
283	Konuşma Dili	kalın kafalı	thick head i.
284	Konuşma Dili	kalın kafalı	chowderhead i.
285	Konuşma Dili	kalın kafalı	dough-head i.
286	Konuşma Dili	ensesi kalın kişi	face card i.
287	Konuşma Dili	ensesi kalın kişi	face card i.
288	Konuşma Dili	kışladaki askerlerin giydiği kalın ve dayanıklı elbise/kıyafet	fattygews i.
289	Konuşma Dili	kalın kafalı	dipwad i.
290	Konuşma Dili	kalın kafalı	hamburger i.
291	Konuşma Dili	kalın kafalı kimse	newt i.
292	Konuşma Dili	kısa, kalın telli ve kıvırcık saç	wool i.
293	Konuşma Dili	kalın kafalı kimse	log i.
294	Konuşma Dili	üzerine daha kalın şeyler giymek	wear something warmer f.
295	Konuşma Dili	kalın yapılı (kimse)	nuggety [aus] s.
296	Konuşma Dili	kalın kafalı	a bit obtuse s.
297	Konuşma Dili	çok kalın kafalı	daft as a brush [uk] s.
298	Konuşma Dili	kalın kafalı	loggerheaded s.
299	Konuşma Dili	kalın kafalı	duncical s.
300	Konuşma Dili	kalın kafalı	duncish s.
301	Konuşma Dili	kalın kafalı	thick-skulled s.
302	Konuşma Dili	kalın kafalı	pudding-headed s.
303	Konuşma Dili	hatta kalın lütfen	please hold ünl.
304	Konuşma Dili	olduğunuz yerde kalın	stay where you are expr.
305	Konuşma Dili	sağlıcakla kalın	take care of yourself expr.
306	Konuşma Dili	sevgiyle kalın!	so long! expr.
307	Konuşma Dili	sevgiyle kalın	take care expr.
308	Konuşma Dili	şimdilik hoşça kalın	(goodbye) till later expr.
309	Konuşma Dili	şimdilik hoşça kalın	(goodbye) till then expr.
310	Konuşma Dili	şimdilik hoşça kalın	(goodbye) until later expr.
311	Konuşma Dili	şimdilik hoşça kalın	(goodbye) until next time expr.
312	Konuşma Dili	bir dahaki sefere kadar hoşça kal/hoşça kalın	(goodbye) until next time expr.
313	Konuşma Dili	hatta kalın lütfen!	could you hold(, please)? expr.
314	Konuşma Dili	şimdilik hoşça kal/hoşça kalın	goodbye for now expr.
315	Konuşma Dili	kalın yazı tipi	bld (boldface) kısalt.
Idioms
316	Deyim	ensesi kalın kimse	a (person) of substance i.
317	Deyim	kalın kafalı	bean head i.
318	Deyim	kalın kafalı	a bean head i.
319	Deyim	kalın/küt bacak	beef to (the) heel [ireland] i.
320	Deyim	kalın/küt bacak	beef to (the) heel like a mullingar heifer [ireland] i.
321	Deyim	kalın/küt bacak	beef to the hoof [ireland] i.
322	Deyim	ensesi kalın kişi	big white chief i.
323	Deyim	ensesi kalın kişi	a (person) of substance i.
324	Deyim	ensesi kalın kişi	a woman, man, person of substance i.
325	Deyim	ensesi kalın kimse	a big fish i.
326	Deyim	kalın kafalı olmak	not have two brain cells to rub together f.
327	Deyim	bir şeyi birinin kalın kafasına sokmak	get something through someone's thick skull f.
328	Deyim	bir şeyi birinin kalın kafasına sokmak	get something into someone's thick head f.
329	Deyim	kalın kafalı olmak	have a thick head f.
330	Deyim	kalın kafalı olmak	have a hard head f.
331	Deyim	derisi kalın olmak	have a hide like a rhinoceros f.
332	Deyim	derisi kalın olmak	have a skin like a rhinoceros f.
333	Deyim	kalın kafalı olmak	have a thick skull f.
334	Deyim	(bir şeyi birinin) kalın kafasına iyice sokmak	hammer (something) into (one's) thick skull f.
335	Deyim	(bir şeyi birinin) kalın kafasına sokmak	pound (something) into (one's) thick skull f.
336	Deyim	(bir şeyi) tekrar ede ede (birinin) kalın kafasına sokmak	pound (something) into (one's) thick skull f.
337	Deyim	kalın bir tabaka halinde yaymak/sürmek	spread something on thick f.
338	Deyim	kalın kafalı olmak	be (as) thick as a brick f.
339	Deyim	kalın kafalı olmak	be (as) thick as a short plank f.
340	Deyim	kalın kafalı olmak	be (as) thick as two short planks f.
341	Deyim	(bir şeyi) kalın kafasına sokmak	get (something) into (one's) thick head f.
342	Deyim	(bir şeyi birinin) kalın kafasına sokmak	get (something) into (one's) thick head f.
343	Deyim	(bir şeyi) kalın kafasına sokmak	get (something) into (someone's) thick skull f.
344	Deyim	(bir şeyi birinin) kalın kafasına sokmak	get (something) into (someone's) thick skull f.
345	Deyim	bir şeyi birinin (kalın) kafasına sokmak	get something into somebody's (thick) head f.
346	Deyim	kalın kafasına sokmak	get through thick skull f.
347	Deyim	hatta kal/kalın	hold the wire f.
348	Deyim	kalın bir tabaka halinde yaymak/sürmek	spread on thick f.
349	Deyim	kalın derili	thick-skinned s.
350	Deyim	kalın kabuklu	thick-skinned s.
351	Deyim	kalın kafalı	slow on the draw s.
352	Deyim	kalın kafalı	out to lunch expr.
353	Deyim	koyu ve kalın (sis)	thick as pea soup expr.
354	Deyim	koyu ve kalın (sis)	as thick as pea soup expr.
355	Deyim	kalın kafalı	slow on the uptake expr.
356	Deyim	kalın kafalı	three bricks shy of a load expr.
357	Deyim	kalın kafalı	slow off the mark expr.
358	Deyim	kalın kafalı	as thick as a brick expr.
359	Deyim	hoşça kalın	so long, and thanks for all the fish expr.
360	Deyim	hoşça kalın ve her şey için teşekkürler	so long, and thanks for all the fish expr.
Speaking
361	Konuşma	hoşça kalın	be good i.
362	Konuşma	hatta kalın lütfen	hold please ünl.
363	Konuşma	hatta kalın lütfen	hold the line please ünl.
364	Konuşma	hatta kalın lütfen	hold the phone please ünl.
365	Konuşma	hatta kalın lütfen	hold the wire please ünl.
366	Konuşma	bunu o kalın kafana sok	get that through your thick skull expr.
367	Konuşma	bunu o kalın kafana sok	get this into your thick head expr.
368	Konuşma	bunu o kalın kafana sok	get something into your thick head expr.
369	Konuşma	bunu o kalın kafana sok	get it into your thick skull expr.
370	Konuşma	bunu o kalın kafana sok	get this through your thick skull expr.
371	Konuşma	hatta kalın lütfen!	will you hold? expr.
372	Konuşma	hatta kalın lütfen!	can you hold? expr.
373	Konuşma	esenlikler dilerim/esen kalın	peace be with you expr.
374	Konuşma	hatta kalın	please hold expr.
375	Konuşma	hatta kalın lütfen!	could you hold? expr.
376	Konuşma	lütfen hatta kalın	hold the line please expr.
377	Konuşma	lütfen hatta kalın	hold the phone please expr.
378	Konuşma	lütfen hatta kalın	hold the wire please expr.
379	Konuşma	lütfen hatta kalın	hold please expr.
380	Konuşma	sağlıkla ve güvende kalın	be safe and healthy expr.
Industry
381	Sanayi	kalın mukavvaları kesmede kullanılan bıçaklı bir makine	ripper i.
Technical
382	Teknik	taş veya tuğladan yapılan kalın kiriş	raggle [scotland] i.
383	Teknik	buhar kazanlarının yapımında kullanılan, çelik levhadan ince fakat sac ya da soba borusundan kalın olan sac levha	tank iron i.
384	Teknik	bir hortumdan oksijen ile beslendiğinde kalın metal kesmek için ısı veren demir boru	lance i.
385	Teknik	baklavalı kalın sac	checker plate i.
386	Teknik	çok kalın metal levha	platina i.
387	Teknik	çembersel kalın saclar	circular plates i.
388	Teknik	çok kalın boru	extra heavy pipe i.
389	Teknik	darçıkımlı kalın çubuk	extruded rod i.
390	Teknik	dokuma kalın şerit	webbing i.
391	Teknik	dört ayaklı ve sonsuz dikişli düz kalın dokuma sapanlar	four-leg and endless sewn flat woven webbing sling i.
392	Teknik	döşemelik kalın kadife kumaş	moquette i.
393	Teknik	geminin demirlemesinde kullanılan kalın yoma halatı	hawser i.
394	Teknik	kalın kauçuk	thick rubber i.
395	Teknik	kalın hatve	coarse pitch i.
396	Teknik	kalın numune	bulk specimen i.
397	Teknik	kalın etli boru	thick-walled pipe i.
398	Teknik	kalın mukavva	millboard i.
399	Teknik	kalın dişli cıvata	stove bolt i.
400	Teknik	kalın parlatma çarkı	mop i.
401	Teknik	kalın eğe	bastard file i.
402	Teknik	kalın eğe	coarse file i.
403	Teknik	kalın filtre yöntemiyle sabitlik kontrolü	constancy check by the thick filter method i.
404	Teknik	kalın kabuk	heavy case i.
405	Teknik	kalın yazıyüzü	boldface i.
406	Teknik	kalın doku	deep case i.
407	Teknik	kalın Ethernet	thick Ethernet i.
408	Teknik	kalın kalem	blunt pencil i.
409	Teknik	kalın sesleri düzenleme	bass compensation i.
410	Teknik	kalın gövde	heavy panel i.
411	Teknik	kalın düz cam	thick sheet glass i.
412	Teknik	kalın karton	cardboard i.
413	Teknik	kalın diş	coarse thread i.
414	Teknik	kalın yer	thick section i.
415	Teknik	kalın zımpara	coarse emery i.
416	Teknik	kalın pencere camı	extra heavy sheet glass i.
417	Teknik	kalın yağ	thick oil i.
418	Teknik	kalın petrol yağı	heavy oil i.
419	Teknik	kalın taneli kum	coarse sand i.
420	Teknik	kalın folyo	thick foil i.
421	Teknik	kalın dip	heavy bottom i.
422	Teknik	kalın zar algılıyıcıları	thick-film sensors i.
423	Teknik	kalın havlı yünlü kumaş	duffle i.
424	Teknik	kalın tel	heavy gauge wire i.
425	Teknik	kalın zar yağlaması	thick film lubrication i.
426	Teknik	kalın taneli çakıl	coarse gravel i.
427	Teknik	kalın cidarlı döküm	heavy-walled casting i.
428	Teknik	kalın kenarlı savak	broad crested weir i.
429	Teknik	kalın cidarlı kaymalı yatak	thick-walled plain bearing i.
430	Teknik	kalın düzcam	crystal sheet glass i.
431	Teknik	kalın pencere camı	extra thick sheet glass i.
432	Teknik	kalın mercek	thick lens i.
433	Teknik	kalın kesit	thick section i.
434	Teknik	kalın tel	thick wire i.
435	Teknik	kalın zımpara bezi	coarse emery i.
436	Teknik	kalın gres	consistent grease i.
437	Teknik	kalın filmli yağlama	thick-film lubrication i.
438	Teknik	kalın cam	plate glass i.
439	Teknik	kısa kalın sopa	singlestick i.
440	Teknik	mavi tavlı kalın sac	blue annealed plate i.
441	Teknik	ortası kalın pencere camı	crown glass i.
442	Teknik	paslanmaz çelik kalın çubuk	stainless steel rod i.
443	Teknik	soğuk çekilmiş kalın çubuk	cold-drawn rod i.
444	Teknik	sıkımlı kalın çubuk	extruded rod i.
445	Teknik	sıcak haddelenmiş çelik kalın çubuklar	hot-rolled steel rods i.
446	Teknik	suni liflerden yapılan düz kalın dokuma sapan	flat-woven webbing sling made of man-made fibers i.
447	Teknik	taşlanmış kalın cam	thick polished plate glass i.
448	Teknik	üniversal kalın sac haddesi	universal plate mill i.
449	Teknik	ucu kalın sopa	bludgeon i.
450	Teknik	yünde kalın kıl	kemp i.
451	Teknik	yüzeyi pürüzlü kalın dökme cam	thick rough cast plate glass i.
452	Teknik	yüksek ve orta ısıl dirençli kalın mamuller	thick products of high and medium thermal resistance i.
453	Teknik	kalın parça	junk [dated] i.
454	Teknik	koyu renkli kalın camdan yapılan bira şişesi	junk bottle i.
455	Teknik	keskin ve sivri çıkıntıları olan kalın eğe	wood file i.
456	Teknik	(kalın kauçuk) ayakkabı tabanı	lug sole i.
457	Teknik	levhanın kalın ucu	butt i.
458	Teknik	çubuğun kalın ucu	butt i.
459	Teknik	panonun kalın ucu	butt i.
460	Teknik	padavranın kalın ucu	butt i.
461	Teknik	kalın dosya	rubber i.
462	Teknik	kalın sert kauçuk lastik	cushion tire i.
463	Teknik	küçük ve çok kalın sikke	dump i.
464	Teknik	kalın tahta ucu	butt i.
465	Teknik	kalın petrol yağı	dead oil i.
466	Teknik	kalın uçlu ahşap keskisi	slick i.
467	Teknik	kalın kaymak	double cream f.
468	Teknik	üzerine kalın katmanlar halinde eklemek	slab f.
469	Teknik	kalın katmanlar halinde uygulamak	slab f.
470	Teknik	bir kasnağı diğerinden daha kalın olan (halat takımı)	thick-and-thin s.
471	Teknik	kalın duvarlı	heavy walled s.
472	Teknik	kalın cidarlı	thick-wall s.
473	Teknik	kalın film entegreli	thick film integrated s.
474	Teknik	kalın gibi	thickish s.
475	Teknik	kalın duvarlı	thick-walled s.
476	Teknik	kalın cidarlı	heavy walled s.
477	Teknik	kalın çift katmanlı	thick double layering s.
478	Teknik	kalın cidarlı	thick-walled s.
479	Teknik	(madeni para) küçük ve kalın	dumpy s.
Computer
480	Bilgisayar	arial kalın	arial bold i.
481	Bilgisayar	çok kalın sol kenarlık	xl left border i.
482	Bilgisayar	çok kalın	extra thick i.
483	Bilgisayar	gizli kalın	hidden bold i.
484	Bilgisayar	kalın dalga	thick wave i.
485	Bilgisayar	kalın yazıtipi	boldface type i.
486	Bilgisayar	kalın metin	bold text i.
487	Bilgisayar	kalın nokta çizgi	thick dot dash i.
488	Bilgisayar	kalın italik	bold italic i.
489	Bilgisayar	karmaşık kalın	complex bold i.
490	Bilgisayar	kalın alt çizgi	thick underline i.
491	Bilgisayar	kalın anahat	thick outline i.
492	Bilgisayar	kalın nokta-çizgi	thick dot-dash i.
493	Bilgisayar	kalın boşluk	thick space i.
494	Bilgisayar	kalın kağıt	thicker paper i.
495	Bilgisayar	kalın kağıt	thick paper i.
496	Bilgisayar	kalın çizgi	thick dash i.
497	Bilgisayar	kalın ok	thick arrow i.
498	Bilgisayar	kalın kenarlı mercek	concave lens i.
499	Bilgisayar	kalın nokta	thick dot i.
500	Bilgisayar	kalın oblik	bold oblique i.