Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
clean
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"clean"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 214 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
clean
f.
temizlemek
2
Yaygın Kullanım
clean
s.
temiz
General
3
Genel
clean
i.
temizlik
4
Genel
clean
i.
temizleme
5
Genel
clean
f.
almak
6
Genel
clean
f.
parlatmak
7
Genel
clean
f.
bitirmek
8
Genel
clean
f.
boşaltmak
9
Genel
clean
f.
arıtma yapmak
10
Genel
clean
f.
tanzif etmek
11
Genel
clean
f.
yıkamak
12
Genel
clean
f.
arıtmak
13
Genel
clean
f.
arındırmak
14
Genel
clean
f.
paklamak
15
Genel
clean
f.
temizlenmek
16
Genel
clean
f.
temizlemek
17
Genel
clean
f.
kuru temizleme yapmak
18
Genel
clean
f.
kuru temizlemek
19
Genel
clean
f.
kabuklarını çıkarmak
20
Genel
clean
f.
(pulda kullanılmamış etkisi yaratmak için) damga işaretini çıkarmak
21
Genel
clean
f.
soymak
22
Genel
clean
f.
budamak
23
Genel
clean
f.
muaf tutmak
24
Genel
clean
f.
fazla kısımları atmak
25
Genel
clean
f.
toparlamak
26
Genel
clean
f.
düzenlemek
27
Genel
clean
f.
derleyip toparlamak
28
Genel
clean
s.
yazısız
29
Genel
clean
s.
masum
30
Genel
clean
s.
arı
31
Genel
clean
s.
mevzun
32
Genel
clean
s.
açık
33
Genel
clean
s.
alnı açık
34
Genel
clean
s.
biçimli
35
Genel
clean
s.
pak
36
Genel
clean
s.
kusursuz
37
Genel
clean
s.
saf
38
Genel
clean
s.
ruhsatlı
39
Genel
clean
s.
safi
40
Genel
clean
s.
ak
41
Genel
clean
s.
katışıksız
42
Genel
clean
s.
düzgün
43
Genel
clean
s.
engelsiz
44
Genel
clean
s.
budaksız
45
Genel
clean
s.
ayna gibi
46
Genel
clean
s.
yenebilir (av eti vb)
47
Genel
clean
s.
temiz ahlaklı
48
Genel
clean
s.
adaletli
49
Genel
clean
s.
lekesiz
50
Genel
clean
s.
mükemmel
51
Genel
clean
s.
kaçak olmayan
52
Genel
clean
s.
temiz
53
Genel
clean
s.
virüssüz
54
Genel
clean
s.
net
55
Genel
clean
s.
şifresiz
56
Genel
clean
s.
pürüzsüz
57
Genel
clean
s.
güvenli
58
Genel
clean
s.
bariz
59
Genel
clean
s.
enfekte olmayan
60
Genel
clean
s.
sade
61
Genel
clean
s.
düz
62
Genel
clean
s.
yedek
63
Genel
clean
s.
abartısız
64
Genel
clean
s.
oynanmamış
65
Genel
clean
s.
üzerinde çok az düzeltme yapılmış
66
Genel
clean
s.
açık
67
Genel
clean
s.
okunur
68
Genel
clean
s.
anlaşılır
69
Genel
clean
s.
genel okuyucuya uygun
70
Genel
clean
s.
genel izleyiciye uygun
71
Genel
clean
s.
genel dinleyiciye uygun
72
Genel
clean
s.
uygun içerikli
73
Genel
clean
s.
dürüst
74
Genel
clean
s.
hakkaniyetli
75
Genel
clean
s.
şeffaf
76
Genel
clean
s.
yeni yıkanmış
77
Genel
clean
s.
taze
78
Genel
clean
s.
ustaca yapılan
79
Genel
clean
s.
becerikli bir şekilde yapılan
80
Genel
clean
s.
eli çabuk şekilde yapılan
81
Genel
clean
s.
boş
82
Genel
clean
s.
yeterli
83
Genel
clean
s.
başarılı
84
Genel
clean
s.
eksiksiz
85
Genel
clean
s.
doğası gereği sade
86
Genel
clean
s.
doğası gereği düzenli
87
Genel
clean
s.
(engelli atlayışta) engele dokunmadan yapılan
88
Genel
clean
zf.
iyice
89
Genel
clean
zf.
tamamen
90
Genel
clean
zf.
bütünüyle
91
Genel
clean
zf.
temiz olarak
92
Genel
clean
zf.
adil bir şekilde
93
Genel
clean
zf.
adaletli bir şekilde
94
Genel
clean
zf.
hatasız bir şekilde
95
Genel
clean
zf.
bozulmadan
96
Genel
clean
zf.
bozulmaksızın
97
Genel
clean
zf.
uzakta
98
Genel
clean
zf.
uzaktan
Colloquial
99
Konuşma Dili
clean
s.
(uyuşturucu madde kullanmamak anlamında) temiz
100
Konuşma Dili
clean
s.
uyuşturucu el sürmeme
101
Konuşma Dili
clean
s.
(alkol/uyuşturucu) ayık
102
Konuşma Dili
clean
s.
(sicili) temiz
103
Konuşma Dili
clean
s.
hiçbir suçu olmayan
104
Konuşma Dili
clean
s.
sicili temiz
105
Konuşma Dili
clean
s.
sabıkası olmayan
106
Konuşma Dili
clean
s.
herhangi gibi kabahati olmayan
107
Konuşma Dili
clean
s.
suça karışmamış
108
Konuşma Dili
clean
s.
(üzerinde silah/bıçak olmama anlamında) temiz
109
Konuşma Dili
clean
s.
şık
110
Konuşma Dili
clean
s.
iyi giyinmiş
111
Konuşma Dili
clean
s.
üzerinde yasa dışı bir şey taşımayan/olmayan
112
Konuşma Dili
clean
s.
üzerinde yasak bir şey taşımayan
113
Konuşma Dili
clean
s.
üstü temiz
114
Konuşma Dili
clean
s.
dopingsiz
Trade/Economic
115
Ticaret/Ekonomi
clean
s.
belgesiz
116
Ticaret/Ekonomi
clean
s.
belge eklenmemiş
117
Ticaret/Ekonomi
clean
s.
(stok) yavaş hareket eden ürünlerden muaf
118
Ticaret/Ekonomi
clean
s.
(stok) yavaş hareket eden envanterden muaf
119
Ticaret/Ekonomi
clean
s.
(nakit para) elde bulunan
120
Ticaret/Ekonomi
clean
s.
(nakit para) herhangi bir yere teminat olarak sunulmayan
121
Ticaret/Ekonomi
clean
s.
(nakit para) elde tutulan
122
Ticaret/Ekonomi
clean
s.
(senet) cirodan muaf
123
Ticaret/Ekonomi
clean
s.
(senet) cirosuz
124
Ticaret/Ekonomi
clean
s.
(senet) işaretlerden muaf
125
Ticaret/Ekonomi
clean
s.
(döviz satışları) döviz kuru manipülasyonundan etkilenmeyen
Law
126
Hukuk
clean
s.
hilesiz
127
Hukuk
clean
s.
muntazam
128
Hukuk
clean
s.
masum
129
Hukuk
clean
s.
pürüzsüz
130
Hukuk
clean
zf.
kurallara uygun bir şekilde
131
Hukuk
clean
zf.
kanunlar ile paralel bir şekilde
132
Hukuk
clean
zf.
dolandırmaksızın
133
Hukuk
clean
zf.
aldatmaksızın
Technical
134
Teknik
clean
f.
temizlemek
135
Teknik
clean
f.
temzilemek
136
Teknik
clean
f.
yıkayarak çıkarmak (kir vb)
Computer
137
Bilgisayar
clean
s.
şifresiz
138
Bilgisayar
clean
s.
virüssüz
139
Bilgisayar
clean
expr.
temizle
Telecom
140
Telekom
clean
s.
(radyo ve televizyon) çözünür
141
Telekom
clean
s.
(radyo ve televizyon) bozunumsuz
Aeronautic
142
Havacılık
clean
s.
aerodinamik
143
Havacılık
clean
s.
türbülans yaratmayan
144
Havacılık
clean
s.
(hava aracı) çıkıntısız
145
Havacılık
clean
s.
(hava aracı) fırlatma nesnesi olmayan
Marine
146
Denizcilik
clean
f.
(gemi tabanına yapışan kabukluları) temizlemek
147
Denizcilik
clean
s.
(gemi) temiz tabanlı
148
Denizcilik
clean
s.
(gemi) sağlık raporu olan
Medical
149
Medikal
clean
s.
cinsel yolla bulaşan hastalığı bulunmayan
Dentistry
150
Diş Hekimliği
clean
f.
(diş macunu ile) diş fırçalamak
151
Diş Hekimliği
clean
f.
(diş üzerinde) dental profilaksi uygulamak
Gastronomy
152
Mutfak
clean
f.
ayıklamak
153
Mutfak
clean
s.
(şarap) alışılmışın dışında ferah ve yumuşak tadı olan
Zoology
154
Zooloji
clean
s.
(at bacağı) açık
155
Zooloji
clean
s.
(at bacağı) engelsiz
156
Zooloji
clean
s.
(at bacağı) bağsız
Agriculture
157
Tarım
clean
f.
(pamuğun) çekirdeklerini ayırmak
158
Tarım
clean
f.
pamuğu çırçırdan geçirmek
159
Tarım
clean
s.
otlardan arındırılmış
160
Tarım
clean
s.
çöpleri ayrılmış
161
Tarım
clean
s.
otları temizlenmiş
162
Tarım
clean
s.
tehlikeli otlardan muaf
Breeding
163
Hayvancılık
clean
s.
(evcil hayvan) hiç doğurmamış
164
Hayvancılık
clean
s.
(evcil hayvan) hiç çiftleşmemiş
Religious
165
Dini
clean
s.
(kişiler) günahsız
166
Dini
clean
s.
(kişiler) saf
167
Dini
clean
s.
(hayvan, kuş ve balık) helal
168
Dini
clean
s.
(hayvan, kuş ve balık) eti yenebilir
169
Dini
clean
s.
(kişi) iffetli
Environment
170
Çevre
clean
s.
kirlilik yaratmayan
171
Çevre
clean
s.
kirletmeyen
172
Çevre
clean
s.
çevre dostu
173
Çevre
clean
s.
çok az radyoaktif atık üreten
174
Çevre
clean
s.
çok az kontaminasyon yaratan
175
Çevre
clean
zf.
kirletmeden
176
Çevre
clean
zf.
kirlilik yaratmadan
Sport
177
Spor
clean
f.
(tırmanma rotasından) ekipman çıkarmak
178
Spor
clean
f.
(körling) buzu hafifçe fırçalamak
179
Spor
clean
s.
faulsüz
180
Spor
clean
s.
mert
Baseball
181
Beysbol
clean
f.
(tüm kale koşucuların skor yapmasını sağlayarak) kaleleri boşaltmak
Weight Lifting
182
Halter
clean
i.
(halterde) atış
183
Halter
clean
i.
halterin omuz seviyesine çıkarılması sonrası baş üzerine kaldırıldığı hareket
184
Halter
clean
f.
(halter) tek harekette omzuna kaldırmak
185
Halter
clean
f.
(halter) atış hareketi yapmak
Art
186
Sanat
clean
s.
(sanat) yalın
187
Sanat
clean
s.
(sanat) öz
188
Sanat
clean
s.
(sanat) doğrudan
Music
189
Müzik
clean
s.
temiz (ses)
Printery
190
Matbaa
clean
s.
(kanıt çıktısı) hatasız
191
Matbaa
clean
s.
kolayca okunabilir
192
Matbaa
clean
s.
hatadan muaf
193
Matbaa
clean
s.
(prova) düzeltilmiş
Ottoman Turkish
194
Osmanlıca
clean
s.
tahir
Archaic
195
Eski Kullanım
clean
s.
(seçim bileti) düz
196
Eski Kullanım
clean
s.
(seçim bileti) bir siyasi partinin bütün adaylarını içeren
197
Eski Kullanım
clean
zf.
açık olarak
198
Eski Kullanım
clean
zf.
tam olarak
199
Eski Kullanım
clean
zf.
eksiksiz biçimde
200
Eski Kullanım
clean
zf.
hatasızca
Slang
201
Argo
clean
f.
tüm parayı cukkalamak
202
Argo
clean
f.
tüm varlıklarını almak
203
Argo
clean
s.
parasız
204
Argo
clean
s.
meteliksiz
205
Argo
clean
s.
çulsuz
206
Argo
clean
s.
beş parasız
207
Argo
clean
s.
şık giyimli
208
Argo
clean
s.
fiyakalı
209
Argo
clean
s.
ciks giyinen
210
Argo
clean
s.
çıkarı bulunmayan
211
Argo
clean
s.
doğrudan ilişkisi bulunmayan
212
Argo
clean
s.
ön yargısız
Metallurgy
213
Metallurgy
clean
f.
çatlakları gidermek
214
Metallurgy
clean
f.
damarları gidermek
"clean"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
clean up
f.
temizlemek
2
Yaygın Kullanım
very clean
s.
tertemiz
General
3
Genel
clean air duct
i.
temiz hava kanalı
4
Genel
clean cut
i.
pürüzsüz kesik
5
Genel
clean room
i.
temiz oda
6
Genel
clean speech
i.
düzgün konuşma
7
Genel
clean energy
i.
temiz enerji
8
Genel
clean environment
i.
temiz çevre
9
Genel
clean slate
i.
yeni bir başlangıç
10
Genel
clean slate
i.
temiz bir sayfa
11
Genel
clean life
i.
temiz yaşam
12
Genel
clean copy
i.
temiz kopya
13
Genel
clean workstation
i.
temiz işyeri
14
Genel
clean air act
i.
havanın temiz tutulması kanunu
15
Genel
clean acceptance
i.
koşulsuz kabul
16
Genel
clean water
i.
temizsu
17
Genel
clean space
i.
temiz hacim
18
Genel
clean air
i.
temiz hava
19
Genel
clean sand
i.
temiz kum
20
Genel
clean future
i.
temiz gelecek
21
Genel
clean-up
i.
temizleme
22
Genel
spring-clean
i.
bahar temizliği
23
Genel
clean house
i.
temiz ev
24
Genel
clean tech
i.
temiz teknoloji
25
Genel
clean technology
i.
temiz teknoloji
26
Genel
clean sheets
i.
temiz çarşaflar
27
Genel
clean sheet
i.
temiz çarşaf
28
Genel
clean-cut man
i.
efendi (adam)
29
Genel
clean-cut guy
i.
efendi (adam)
30
Genel
clean-cut man
i.
efendi adam
31
Genel
clean-cut guy
i.
efendi adam
32
Genel
clean heart
i.
temiz kalp
33
Genel
clean teeth
i.
temiz dişler
34
Genel
eye clean diamond
i.
içinde hiçbir leke görülmeyecek şekilde kesilmiş elmas
35
Genel
clean job
i.
temiz iş
36
Genel
very clean
i.
çok temiz
37
Genel
clean the windows
i.
pencereleri temizlemek
38
Genel
clean out
f.
silip süpürmek
39
Genel
clean up
f.
temizlik yapmak
40
Genel
clean up
f.
kırmak
41
Genel
make clean
f.
temizlemek
42
Genel
clean up
f.
yoluna koymak
43
Genel
clean out
f.
bir yeri temizlemek
44
Genel
clean up
f.
kurtarmak
45
Genel
wipe something clean
f.
bir şeyi silerek temizlemek
46
Genel
make a clean breast of it
f.
her şeyi itiraf etmek
47
Genel
clean the slate
f.
geçmişe sünger çekmek
48
Genel
steam clean
f.
buharla temizlemek
49
Genel
clean up
f.
vurgun vurmak
50
Genel
clean somebody out
f.
soyup soğana çevirmek
51
Genel
clean up
f.
bitirmek
52
Genel
clean up
f.
düzeltmek
53
Genel
clean out
f.
soymak
54
Genel
clean down
f.
yıkamak
55
Genel
clean something up
f.
tertemiz yapmak
56
Genel
run somebody clean off his feet
f.
iki ayağını bir pabuca sokmak
57
Genel
lick clean
f.
yalayıp temizlemek
58
Genel
clean somebody out of something
f.
soyup soğana çevirmek
59
Genel
vacuum clean
f.
vakumla temizlemek
60
Genel
become clean
f.
arınmak
61
Genel
clean oneself
f.
yıkanmak
62
Genel
clean by sweeping
f.
süpürerek temizlemek
63
Genel
keep it clean
f.
temiz tutmak
64
Genel
keep one's nose clean
f.
etliye sütlüye karışmamak
65
Genel
clean something up
f.
kırmak
66
Genel
clean up
f.
tertemiz yapmak
67
Genel
come clean
f.
suçunu itiraf etmek
68
Genel
make a clean breast of
f.
her şeyi itiraf etmek
69
Genel
clean out
f.
ayıklamak
70
Genel
rush somebody clean off his feet
f.
iki ayağını bir pabuca sokmak
71
Genel
clean out
f.
temizlemek
72
Genel
clean out
f.
para sızdırmak
73
Genel
clean out
f.
boşaltmak
74
Genel
clean up
f.
toparlamak
75
Genel
clean out
f.
içini silmek
76
Genel
clean off
f.
yüzeyini silmek
77
Genel
clean the fish
f.
balığı temizlemek
78
Genel
clean the fish
f.
balık temizlemek
79
Genel
clean a wound
f.
yara temizlemek
80
Genel
come clean
f.
itiraf etmek
81
Genel
start with a clean slate
f.
beyaz bir sayfa açmak
82
Genel
start with a clean slate
f.
beyaz sayfa açmak
83
Genel
clean off the dirt
f.
kir çözmek
84
Genel
wipe the slate clean
f.
geçmişe sünger çekmek
85
Genel
clean the house
f.
evi temizlemek
86
Genel
clean the table
f.
boşları almak
87
Genel
clean the table
f.
(masanın) boşlarını almak
88
Genel
make a clean breast
f.
içini dökmek
89
Genel
dry-clean
f.
kuru temizlemek
90
Genel
spring-clean
f.
bahar temizliği yapmak
91
Genel
clean out all the drawers
f.
tüm çekmeceleri boşaltmak
92
Genel
clean stain
f.
leke temizlemek
93
Genel
not to keep clean
f.
temiz tutmamak
94
Genel
keep clean
f.
temiz tutmak
95
Genel
clean the garden
f.
bahçeyi temizlemek
96
Genel
keep the environment clean
f.
çevreyi temiz tutmak
97
Genel
clean the fish
f.
balık ayıklamak
98
Genel
have a clean criminal record
f.
sabıkasız olmak
99
Genel
have a clean criminal record
f.
sabıkası temiz olmak
100
Genel
smell clean
f.
temiz kokmak
101
Genel
seem clean
f.
temiz görünmek
102
Genel
look clean
f.
temiz görünmek
103
Genel
clean the room
f.
odayı temizlemek
104
Genel
clean the kitchen
f.
mutfağı temizlemek
105
Genel
clean the place out
f.
mekanı silip süpürmek
106
Genel
clean the table
f.
boşları toplamak
107
Genel
give clean bill of health
f.
sağlam raporu vermek
108
Genel
clean with a vacuum cleaner
f.
elektrik süpürgesiyle temizlemek
109
Genel
clean with a vacuum cleaner
f.
elektrik süpürgesi ile temizlemek
110
Genel
clean the oven
f.
fırını temizlemek
111
Genel
come up clean
f.
(bir araştırmadan vb) temiz çıkmak
112
Genel
clean the bathroom
f.
banyoyu temizlemek
113
Genel
come up clean
f.
(gbt vb) temiz çıkmak
114
Genel
clean one's nose
f.
burnunu temizlemek
115
Genel
clean the cage
f.
kafesi temizlemek
116
Genel
clean rice
f.
pirinç ayıklamak
117
Genel
clean up the house
f.
evi temizlemek
118
Genel
clean the board
f.
tahtayı silmek
119
Genel
burn something clean
f.
birşeyi yakarak temizlemek
120
Genel
clean a toilet
f.
tuvalet temizlemek
121
Genel
clean up
f.
ortalığı toparlamak
122
Genel
clean the barn
f.
ahırı temizlemek
123
Genel
keep clean
f.
ki̇rletmemek
124
Genel
vacuum-clean
f.
elektrik süpürgesi ile temizlemek
125
Genel
clean the window
f.
pencereyi temizlemek
126
Genel
clean house
f.
evi ve mobilyalarını temizlemek
127
Genel
clean house
f.
ev temizliği yapmak
128
Genel
dry clean
f.
kimyasal maddelerle temizlemek
129
Genel
clean up
f.
harabelikten kurtarmak
130
Genel
clean up
f.
düzensizlikten kurtarmak
131
Genel
clean up
f.
enkazı ortadan kaldırmak
132
Genel
clean up
f.
kusurları gidermek
133
Genel
clean up
f.
hataları gidermek
134
Genel
clean up
f.
üstünü başını düzeltmek
135
Genel
clean up
f.
bağımlılıktan kurtulmak
136
Genel
spotlessly clean
s.
tertemiz
137
Genel
very clean
s.
pırıl pırıl
138
Genel
sparkingly clean
s.
temiz pak
139
Genel
clean-cut
s.
hoş görünümlü
140
Genel
clean limbed
s.
endamlı
141
Genel
very clean
s.
pirüpak
142
Genel
white and clean
s.
süt gibi
143
Genel
very clean
s.
ak pak
144
Genel
very clean
s.
arı sili
145
Genel
crisp and clean
s.
tiril tiril
146
Genel
very clean
s.
çiçek gibi
147
Genel
easy clean
s.
temizlenmesi kolay
148
Genel
clean shaven
s.
temiz tıraşlanmış
149
Genel
ritually clean
s.
abdestli
150
Genel
clean hearted
s.
temizkalpli
151
Genel
clean hearted
s.
kalbi temiz
152
Genel
clean hearted
s.
temiz yürekli
153
Genel
clean-cut
s.
düzenli
154
Genel
clean-cut
s.
açık
155
Genel
clean-cut
s.
hoş
156
Genel
clean-cut
s.
biçimli
157
Genel
clean-cut
s.
düzgün
158
Genel
clean-cut
s.
pürüzsüz
159
Genel
clean-living
s.
temiz kalmış
160
Genel
clean-living
s.
pirüpak
161
Genel
clean-bred
s.
safkan
162
Genel
clean-cut
s.
kesin
163
Genel
clean-handed
s.
temiz
164
Genel
clean-bred
s.
katışıksız
165
Genel
clean-shaven
s.
sinek kaydı (tıraşlı)
166
Genel
clean-cut
s.
sınırları belli
167
Genel
clean-cut
s.
sınırlayıcı
168
Genel
clean-cut
s.
açık seçik
169
Genel
clean-cut
s.
erdemli ve temiz
170
Genel
clean-cut
s.
çok kaliteli
171
Genel
clean-handed
s.
suçsuz
172
Genel
clean-handed
s.
kabahatsiz
173
Genel
clean-limbed
s.
vücudu orantılı
174
Genel
clean-living
s.
ahlaki açıdan temiz
175
Genel
clean-living
s.
erdemli
176
Genel
clean-tech
s.
temiz teknoloji kullanan
177
Genel
clean-timbered [obsolete]
s.
vücudu orantılı
178
Genel
the room isn't clean
expr.
oda temizlenmemiş
Phrasals
179
Öbek Fiiller
clean out
f.
yormak
180
Öbek Fiiller
clean out
f.
(birinin) tüm parasıyla sıvışmak
181
Öbek Fiiller
clean out
f.
hepsini yok etmek
182
Öbek Fiiller
clean up
f.
etrafa çekidüzen vermek
183
Öbek Fiiller
clean up
f.
(suçtan) arındırmak
184
Öbek Fiiller
clean up
f.
kolay zafer kazanmak
185
Öbek Fiiller
clean up
f.
güle oynaya kazanmak
186
Öbek Fiiller
clean up
f.
rahat rahat kazanmak
187
Öbek Fiiller
clean up
f.
(metin, yazı) hatalardan arındırmak
188
Öbek Fiiller
clean up
f.
(metin, yazı) tashih yapmak
189
Öbek Fiiller
clean up
f.
düzeltmek
190
Öbek Fiiller
clean up
f.
toparlamak
191
Öbek Fiiller
clean up
f.
tamamlamak
192
Öbek Fiiller
come clean about (something)
f.
(bir konu hakkında) gerçeği söylemek
193
Öbek Fiiller
come clean about (something)
f.
itiraf etmek
194
Öbek Fiiller
come clean about (something)
f.
yaptığını kabullenmek
195
Öbek Fiiller
clean up
f.
büyük kazanç sağlamak
196
Öbek Fiiller
clean out
f.
birşeyin içini boşaltmak
197
Öbek Fiiller
clean up on
f.
bozguna uğratmak
198
Öbek Fiiller
clean out
f.
boşaltıp temizlemek
199
Öbek Fiiller
clean down
f.
baştan aşağı temizlemek
200
Öbek Fiiller
clean somebody out
f.
birisini soyup soğana çevirmek
201
Öbek Fiiller
clean up somewhere
f.
bir yeri (pislikten/suçtan) arındırmak
202
Öbek Fiiller
come clean (with someone) (about something)
f.
birisine dürüst olmak
203
Öbek Fiiller
come clean (with someone) (about something)
f.
birisine karşı dürüst olmak
204
Öbek Fiiller
clean down
f.
dip bucak temizlemek
205
Öbek Fiiller
clean up
f.
düşmandan temizlemek
206
Öbek Fiiller
clean up
f.
düşmandan arındırmak
207
Öbek Fiiller
clean somebody out
f.
her şeyini almak
208
Öbek Fiiller
clean up on
f.
hezimete uğratmak
209
Öbek Fiiller
clean something off
f.
kiri çözmek/çıkarmak
210
Öbek Fiiller
clean something off something
f.
kiri çözmek/çıkarmak
211
Öbek Fiiller
clean up on
f.
kar sağlamak
212
Öbek Fiiller
clean up
f.
parayı bulmak
213
Öbek Fiiller
clean up
f.
silip süpürmek
214
Öbek Fiiller
clean something off something
f.
silerek/temizleyerek çıkarmak
215
Öbek Fiiller
clean up
f.
parsayı toplamak
216
Öbek Fiiller
clean down
f.
silip süpürmek
217
Öbek Fiiller
clean up
f.
para kazanmak
218
Öbek Fiiller
clean up on
f.
para kazanmak
219
Öbek Fiiller
clean something off
f.
silerek/temizleyerek çıkarmak
220
Öbek Fiiller
clean something down
f.
(fırçayla vb) temizlemek
221
Öbek Fiiller
clean (something) out of (something)
f.
(bir şeyin) içini (bir şeyden) temizlemek
222
Öbek Fiiller
clean (something) out of (something)
f.
(bir şeyin) içini (bir şeyden) arındırmak
223
Öbek Fiiller
clean (something) out of (something)
f.
(bir şeyin) içinden (bir şeyi) atmak/çıkarmak
224
Öbek Fiiller
clean (someone) out of (something)
f.
(birini bir şeyden) atmak
225
Öbek Fiiller
clean (someone) out of (something)
f.
(birini) işten çıkarmak
226
Öbek Fiiller
clean (someone) out of (something)
f.
(bir şeyi/yeri birinden) temizlemek
227
Öbek Fiiller
clean someone or something down
f.
birini/bir şeyi yıkamak
228
Öbek Fiiller
clean someone or something down
f.
birini/bir şeyi baştan aşağı temizlemek
229
Öbek Fiiller
clean off
f.
(bir maddeden) temizlemek
230
Öbek Fiiller
clean off
f.
(bir şeyini) silmek
231
Öbek Fiiller
clean out
f.
soyup soğana çevirmek
232
Öbek Fiiller
clean out
f.
bütün parasını ütmek
233
Öbek Fiiller
clean out
f.
ceplerini boşaltmak
234
Öbek Fiiller
clean out
f.
bitirmek
235
Öbek Fiiller
clean out
f.
dibini buldurmak
236
Öbek Fiiller
clean out
f.
tüketmek
237
Öbek Fiiller
clean out
f.
bağırsaklarının boşalmasına neden olmak
238
Öbek Fiiller
clean something out
f.
bir şeyin içini temizlemek
239
Öbek Fiiller
clean out of
f.
tüketmek
240
Öbek Fiiller
clean out of
f.
soyup soğana çevirmek
241
Öbek Fiiller
clean up
f.
yasa dışı faaliyetlerden temizlemek
242
Öbek Fiiller
clean up
f.
yasa dışı faaliyetlere son vermek
243
Öbek Fiiller
clean up
f.
temize çekmek
244
Öbek Fiiller
clean someone or something up
f.
birini/bir şeyi temizlemek
245
Öbek Fiiller
clean someone or something up
f.
birini/bir şeyi yıkamak
246
Öbek Fiiller
clean up after (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) arkasını toplamak/temizlemek
247
Öbek Fiiller
clean up after (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) yasa dışı bir eylemini/suçunu örtbas etmek
248
Öbek Fiiller
clean up on (something)
f.
(bir şeyden) parsayı toplamak
249
Öbek Fiiller
clean up
f.
kurtulmak
250
Öbek Fiiller
clean up
f.
elden çıkarmak
251
Öbek Fiiller
clean up
f.
tüketmek
252
Öbek Fiiller
clean up
f.
halletmek
253
Öbek Fiiller
clean up
f.
rahatlatmak
254
Öbek Fiiller
clean up
f.
hafifletmek
255
Öbek Fiiller
clean up
f.
istenmeyen kişilerden kurtulmak
256
Öbek Fiiller
clean up
f.
yakasından atmak
257
Öbek Fiiller
clean up
f.
yakasından sıyırmak
258
Öbek Fiiller
clean up
f.
istenmeyen özellikleri defetmek
259
Öbek Fiiller
clean (up)
f.
(topraktan) otları ayıklamak
260
Öbek Fiiller
clean (up)
f.
(topraktan) çer çöpü ayırmak
261
Öbek Fiiller
clean out (of/from)
f.
(bir şeyi) uzaklaştırmak
262
Öbek Fiiller
clean out (of/from)
f.
(bir şeyi) ortadan kaldırmak
Phrases
263
İfadeler
keep our environment clean
expr.
çevremizi temiz tutalım
264
İfadeler
keep the environment clean
expr.
çevreyi temiz tutalım
265
İfadeler
keep the school clean
expr.
okulu temiz tut
266
İfadeler
keep the school clean
expr.
okulu temiz tutun
267
İfadeler
keep the classroom clean
expr.
sınıfı temiz tutun
268
İfadeler
keep the classroom clean
expr.
sınıfı temiz tut
269
İfadeler
keep the class clean
expr.
sınıfı temiz tut
270
İfadeler
keep it clean
expr.
temiz tut
Proverb
271
Atasözü
a new broom sweeps clean
işbaşına yeni gelen kimse iyi iş görür
272
Atasözü
a new broom sweeps clean
işe yeni başlamış kişi canla başla işini yapar
273
Atasözü
a new broom sweeps clean
bir işe yeni başlayan kimse kendini kabul ettirmek için elinden geleni yapar
274
Atasözü
new brooms sweep clean
bir işe yeni başlayan kimse kendini kabul ettirmek için elinden geleni yapar
275
Atasözü
a new broom sweeps clean
yeni süpürge iyi süpürür
276
Atasözü
new brooms sweep clean
yeni süpürge iyi süpürür
277
Atasözü
a clean conscience is a good pillow
vicdanı temiz olan rahat uyur
278
Atasözü
a new broom sweeps clean
işe yeni başlamış kişi işini canla başla yapar
279
Atasözü
new brooms sweep clean
işe yeni başlamış kişi işini canla başla yapar
280
Atasözü
a clean conscience is a good pillow
iyi bir vicdan en rahat yastıktır
281
Atasözü
a clean conscience is a good pillow
vicdanı rahat olanın uykusu da rahat olur
282
Atasözü
a clean conscience makes a soft pillow
vicdanı temiz olan rahat uyur
283
Atasözü
a clean conscience makes a soft pillow
vicdanı temiz olan başını yastığa rahat koyar
284
Atasözü
a clean conscience makes a soft pillow
vicdanı rahat olan rahat uyur
285
Atasözü
a clean conscience makes a soft pillow
vicdanı rahat olanın uykusu da rahat olur
Colloquial
286
Konuşma Dili
mr clean
i.
bay dürüst
287
Konuşma Dili
mr clean
i.
bay doğru
288
Konuşma Dili
day-clean
i.
şafaktan hemen sonraki zaman
289
Konuşma Dili
day-clean
i.
güneşin parlamaya başladığı an
290
Konuşma Dili
clean up nice
f.
şık olmak
291
Konuşma Dili
clean up nice
f.
giyinip kuşanmak
292
Konuşma Dili
clean up nice
f.
süslenip püslenmek
293
Konuşma Dili
clean up nice
f.
şekil yapmak
294
Konuşma Dili
clean up nicely
f.
şık olmak
295
Konuşma Dili
clean up nicely
f.
giyinip kuşanmak
296
Konuşma Dili
clean up nicely
f.
süslenip püslenmek
297
Konuşma Dili
clean up nicely
f.
şekil yapmak
298
Konuşma Dili
clean baby's bottom/bum
f.
bebeğin altını temizlemek
299
Konuşma Dili
clean baby's bottom/bum
f.
bebeğin altını değiştirmek
300
Konuşma Dili
clean baby's bottom/bum
f.
bebeğin altını almak
301
Konuşma Dili
clean the pool
f.
havuzu temizlemek
302
Konuşma Dili
come clean
f.
itiraf etmek
303
Konuşma Dili
come clean
f.
kabul etmek
304
Konuşma Dili
clean oneself up
f.
temizlenmek
305
Konuşma Dili
clean oneself up
f.
yıkanıp yeni giysi giymek
306
Konuşma Dili
let someone walk by with a clean conscience
f.
vicdanı rahat bir şekilde gezmesini sağlamak
307
Konuşma Dili
clean someone out
f.
birini soyup soğana çevirmek
308
Konuşma Dili
clean someone out
f.
birinin ceplerini boşaltmak
309
Konuşma Dili
clean someone out
f.
birinin tüm parasını bitirmek
310
Konuşma Dili
clean someone out
f.
bağırsaklarını boşaltmak
311
Konuşma Dili
clean someone out
f.
lavman yapmak
312
Konuşma Dili
clean out
f.
zorla uzaklaştırmak
313
Konuşma Dili
clean out
f.
zorla göndermek
314
Konuşma Dili
clean out
f.
birini istifaya zorlamak
315
Konuşma Dili
get clean away
f.
kaçıp gitmek
316
Konuşma Dili
get clean away
f.
paçasını kurtarmak
317
Konuşma Dili
get clean away
f.
sıvışmak
318
Konuşma Dili
get clean away
f.
kaçıp kurtulmak
319
Konuşma Dili
clean out
f.
(stok, mal) tamamen tüketmek
320
Konuşma Dili
clean and tidy
s.
derli toplu
321
Konuşma Dili
clean-shaven
s.
sıfıra kazınmış (saç)
322
Konuşma Dili
clean-shaven
s.
saçlarını sıfıra vurdurmuş
323
Konuşma Dili
swept clean
s.
süpürülerek temizlenmiş
324
Konuşma Dili
swept clean
s.
tertemiz (mecazi)
325
Konuşma Dili
clean and tidy
s.
temiz ve düzenli
326
Konuşma Dili
clean-shaven
s.
tam kazınmış (saç)
327
Konuşma Dili
squeaky-clean
s.
erdemli
328
Konuşma Dili
squeaky-clean
s.
asil
329
Konuşma Dili
squeaky-clean
s.
ahlaklı
330
Konuşma Dili
squeaky-clean
s.
sözüne güvenilir
331
Konuşma Dili
squeaky-clean
s.
faziletli
332
Konuşma Dili
squeaky-clean
s.
dürüst
333
Konuşma Dili
squeaky-clean
s.
namuslu
334
Konuşma Dili
clean and fresh
expr.
buz gibi
335
Konuşma Dili
keep your hands clean
expr.
ellerini temiz tut
336
Konuşma Dili
keep your room clean
expr.
odanızı temiz tutun
337
Konuşma Dili
clean out your office
expr.
ofisini boşalt
338
Konuşma Dili
keep the room clean
expr.
odayı temiz tut
339
Konuşma Dili
keep your room clean
expr.
odanı temiz tut
340
Konuşma Dili
so clean you could eat off the floor
expr.
tertemiz
Idioms
341
Deyim
clean code
i.
temiz kod
342
Deyim
clean code
i.
kolay okunup anlaşılabilen düzenli, işler kod
343
Deyim
clean sweep
i.
net galibiyet
344
Deyim
clean sweep
i.
kesin zafer
345
Deyim
clean sweep
i.
açık ara galibiyet/zafer
346
Deyim
white and clean
i.
ak pak
347
Deyim
a clean bill of health
i.
garanti belgesi
348
Deyim
clean sweep
i.
kökten temizlik
349
Deyim
a clean bill of health
i.
sağlık belgesi
350
Deyim
a clean bill of health
i.
sağlamlık belgesi
351
Deyim
the slate wiped clean
i.
temiz defter
352
Deyim
a clean sheet
i.
temiz bir sayfa
353
Deyim
a clean page
i.
temiz bir sayfa
354
Deyim
clean copy
i.
temiz kopya
355
Deyim
clean sheet
i.
temiz sayfa
356
Deyim
a clean break
i.
tam anlamıyla ayrılma
357
Deyim
a clean break
i.
tamamen ayrılma
358
Deyim
a clean-up operation
i.
temizleme harekatı
359
Deyim
a clean slate
i.
temiz bir sayfa
360
Deyim
clean-up operation
i.
temizleme operasyonu
361
Deyim
a clean sheet
i.
yeni bir başlangıç
362
Deyim
a clean slate
i.
yeni bir sayfa
363
Deyim
a clean sheet
i.
yeni bir sayfa
364
Deyim
a clean slate
i.
yeni bir başlangıç
365
Deyim
a clean break
i.
(geçmişe vb.) sünger çekme
366
Deyim
so clean you could eat off the floor
i.
(o kadar temiz ki) bal dök yala
367
Deyim
a clean sheet
i.
maçta hiç gol yememe
368
Deyim
a clean sheet
i.
maçta rakibe hiç sayı vermeme
369
Deyim
a clean sheet
i.
maçta rakibin hanesine hiç sayı yazdırmama
370
Deyim
a clean sheet/slate
i.
temiz bir sayfa
371
Deyim
a clean sheet/slate
i.
yeni bir başlangıç
372
Deyim
a clean sheet/slate
i.
yeni bir sayfa
373
Deyim
a clean sheet/slate
i.
maçta hiç gol yememe
374
Deyim
a clean sheet/slate
i.
maçta rakibe hiç sayı vermeme
375
Deyim
a clean sheet/slate
i.
maçta rakibin hanesine hiç sayı yazdırmama
376
Deyim
clean bill of health
i.
bir yerin sağlıklı/düzgün işlediğine dair teminat
377
Deyim
clean bill of health
i.
bir kurumun belli standartlara uygun işlediğine dair teminat
378
Deyim
clean break
i.
tamamen ayrılma
379
Deyim
clean break
i.
tam anlamıyla ayrılma
380
Deyim
clean break
i.
(geçmişe) sünger çekme
381
Deyim
clean break
i.
tamamen geride bırakma
382
Deyim
clean break
i.
defteri kapatma
383
Deyim
clean sheet [uk]
i.
bir tarafın sayı kaydedemediği oyun/maç
384
Deyim
clean sheet [uk]
i.
bir tarafın sayı elde edemediği oyun/maç
385
Deyim
clean sheet [uk]
i.
bir tarafın skor hanesine sayı yazdıramadığı oyun/maç
386
Deyim
clean-up operation
i.
derinlemesine/kökten temizlik
387
Deyim
make a clean breast
f.
her şeyi itiraf etmek
388
Deyim
be (as) clean as a whistle
f.
hiçbir suçu olmamak
389
Deyim
be (as) clean as a whistle
f.
hiçbir pis işe bulaşmamış olmak
390
Deyim
be (as) clean as a whistle
f.
hiçbir illegal faaliyette yer almamış olmak
391
Deyim
be (as) clean as a whistle
f.
o taraklarda bezi olmamak
392
Deyim
keep (one's) slate clean
f.
beladan uzak durmak
393
Deyim
keep (one's) slate clean
f.
hiçbir suça bulaşmamak
394
Deyim
keep (one's) slate clean
f.
temiz bir sicili olmak
395
Deyim
keep (one's) slate clean
f.
adı herhangi bir olaya karışmamak
396
Deyim
keep a clean sheet
f.
futbolda bir maçta ya da peş peşe birkaç maçta hiç gol yememek
397
Deyim
keep a clean sheet
f.
sporda rakibe hiç sayı vermeden kazanma ya da artarda böyle galibiyetler almak
398
Deyim
keep a clean sheet
f.
futbolda rakip takıma gol şansı vermemek
399
Deyim
pick something clean
f.
eti kemiğinden sıyırmak
400
Deyim
pick something clean
f.
geriye bir tek kemikler kalana dek yenmek
401
Deyim
pick something clean
f.
ortalıkta hiçbir şey bırakmamak
402
Deyim
pick something clean
f.
geride hiçbir şey bırakmamak
403
Deyim
pick something clean
f.
silip süpürmek
404
Deyim
pick something clean
f.
yalayıp yutmak
405
Deyim
pick something clean
f.
ne var ne yok alıp götürmek
406
Deyim
pick something clean
f.
her şeyi toplamak
407
Deyim
come clean
f.
açığa vurmak
408
Deyim
clean the floor up with someone
f.
birisine dayak atmak
409
Deyim
keep one's nose clean
f.
başını belaya sokmamak
410
Deyim
clean someone's plow
f.
birisini pataklamak
411
Deyim
clean someone's clock
f.
birisini paspas gibi çiğnemek
412
Deyim
clean someone's clock
f.
birini mat etmek
413
Deyim
clean someone's clock
f.
birini mağlup etmek
414
Deyim
clean up after someone
f.
birinin arkasını toplamak
415
Deyim
clean someone's plow
f.
birisine dayak atmak
416
Deyim
show a clean pair of heels
f.
birisinden hızla kaçmak
417
Deyim
start over with a clean slate
f.
beyaz bir sayfa açmak
418
Deyim
clean the floor up with someone
f.
birisini paspas gibi çiğnemek
419
Deyim
keep one's nose clean
f.
beladan uzak durmak
420
Deyim
clean the floor up with someone
f.
birisini pataklamak
421
Deyim
start off with a clean slate
f.
beyaz bir sayfa açmak
422
Deyim
keep your nose clean
f.
beladan uzak durmak
423
Deyim
keep nose clean
f.
başını belaya sokmamak
424
Deyim
clean the floor up with someone
f.
birisini yerlerde sürüklemek
425
Deyim
make a clean break
f.
defteri kapamak
426
Deyim
make a clean sweep
f.
derinlemesine/kökten temizlik yapmak
427
Deyim
show a clean pair of heels
f.
hızla uzaklaşmak
428
Deyim
come clean
f.
gerçeği bütün açıklığıyla söylemek
429
Deyim
keep one's nose clean
f.
etliye sütlüye karışmamak
430
Deyim
keep one's hands clean
f.
ellerini kirletmemek
431
Deyim
scrub the slate clean
f.
geçmişe sünger çekmek
432
Deyim
make a clean break
f.
geride bırakmak
433
Deyim
make a clean break
f.
geçmişte bırakmak
434
Deyim
wipe someone's slate clean
f.
geçmişe sünger çekmek
435
Deyim
make a clean sweep
f.
ezip geçmek
436
Deyim
have clean hands
f.
ellerini kirletmemek
437
Deyim
make a clean breast of
f.
içini dökmek
438
Deyim
come clean
f.
itiraf etmek
439
Deyim
clean out the dead wood
f.
ıskartaya çıkarmak
440
Deyim
clean one's act up
f.
kendisine çeki-düzen vermek
441
Deyim
clean one's act up
f.
kendisini yenilemek
442
Deyim
clean up one’s act
f.
kendisini yenilemek
443
Deyim
clean up one’s act
f.
kendisine çeki-düzen vermek
444
Deyim
have clean hands
f.
suçtan/beladan uzak durmak
445
Deyim
make a clean breast of
f.
suçunu vb kabul etmek
446
Deyim
have clean hands
f.
suça bulaşmamak
447
Deyim
keep one's hands clean
f.
suça bulaşmamak
448
Deyim
clean up one’s act
f.
performansını ilerletmek
449
Deyim
make a clean breast of it
f.
suçu itiraf etmek
450
Deyim
keep your nose clean
f.
pis işlere bulaşmamak
451
Deyim
have clean hands
f.
suçu olmamak
452
Deyim
wipe the slate clean
f.
sil baştan yapmak
453
Deyim
keep one's hands clean
f.
suçtan/beladan uzak durmak
454
Deyim
start with a clean slate
f.
sil baştan yapmak
455
Deyim
keep one's nose clean
f.
pis işlere bulaşmamak
456
Deyim
clean one's act up
f.
performansını ilerletmek
457
Deyim
make a clean sweep
f.
silip süpürmek
458
Deyim
have clean hands
f.
suçsuz olmak
459
Deyim
start off with a clean slate
f.
temiz bir sayfa açmak
460
Deyim
get a clean bill of health
f.
temiz kağıdı almak
461
Deyim
start over with a clean slate
f.
temiz bir sayfa açmak
462
Deyim
be as clean as a whistle
f.
tertemiz olmak
463
Deyim
be as clean as a new pin
f.
tertemiz olmak
464
Deyim
clean out (of something)
f.
tüketmek
465
Deyim
show somebody a clean pair of heels
f.
tur bindirmek
466
Deyim
show a clean pair of heels
f.
tabanları yağlamak
467
Deyim
show somebody a clean pair of heels
f.
toz yutturmak
468
Deyim
clean one's plate
f.
tabağını sıyırmak
469
Deyim
clean one's plate
f.
tabağında yemek bırakmamak
470
Deyim
clean up one's plate
f.
tabağını sıyırmak
471
Deyim
clean up one's plate
f.
tabağında yemek bırakmamak
472
Deyim
clean out (of something)
f.
(elinde) olmamak/kalmamak (henüz tükenmiş)
473
Deyim
make a clean break
f.
yeni bir sayfa açmak
474
Deyim
clean up on something
f.
(bir şeyden) çok para kazanmak
475
Deyim
show somebody a clean pair of heels
f.
(bir yarışta) birisini geçmek
476
Deyim
start over with a clean slate
f.
yeni bir başlangıç yapmak
477
Deyim
show somebody a clean pair of heels
f.
(bir yarışta vb.) tozunu attırmak
478
Deyim
have a clean conscience about something
f.
vicdanı rahat olmak
479
Deyim
start off with a clean slate
f.
yeni bir başlangıç yapmak
480
Deyim
show a clean pair of heels
f.
uçarcasına kaçmak
481
Deyim
clean house
f.
sorunlu/yetersiz kişileri veya grupları defetmek
482
Deyim
clean house
f.
sorunlu/yetersiz politikalardan kurtulmak
483
Deyim
clean house
f.
sorunlu/yetersiz kişileri veya grupları temizlemek
484
Deyim
clean house
f.
sorunlu/yetersiz kişilerden veya gruplardan kurtulmak
485
Deyim
clean house
f.
istenmeyen çalışanlardan kurtulmak
486
Deyim
clean house
f.
tensikat yapmak
487
Deyim
clean house
f.
bir temiz dövmek
488
Deyim
clean house
f.
çok fena benzetmek/vurmak
489
Deyim
clean house
f.
içerideki yolsuzluktan/yolsuzluklardan kurtulmak
490
Deyim
clean house
f.
yolsuzluğu/yolsuzlukları temizlemek
491
Deyim
clean house
f.
bir kurumu düzenlemek/nizama sokmak
492
Deyim
clean house
f.
verimli hale getirmek
493
Deyim
clean house
f.
faydasız/gereksiz şeylerden temizlemek
494
Deyim
clean house
f.
cezalandırmak
495
Deyim
clean house
f.
ortalığı başına yıkmak
496
Deyim
clean house
f.
bir temiz dayak atmak/pataklamak
497
Deyim
clean house
f.
yolsuzluğu temizlemek/ortadan kaldırmak
498
Deyim
clean house
f.
verimsizliği gidermek
499
Deyim
clean house [us]
f.
istenmeyen/gereksiz kişileri görevden almak
500
Deyim
clean house [us]
f.
istenmeyen/gereksiz şeyleri ortadan kaldırmak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of clean
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy