Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
rahatlatmak
"rahatlatmak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 62 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
rahatlatmak
relax
f.
2
Yaygın Kullanım
rahatlatmak
relieve
f.
3
Yaygın Kullanım
rahatlatmak
ease
f.
General
4
Genel
rahatlatmak
let one's hair down
f.
5
Genel
rahatlatmak
unwind
f.
6
Genel
rahatlatmak
comfort
f.
7
Genel
rahatlatmak
relieve
f.
8
Genel
rahatlatmak
thaw out
f.
9
Genel
rahatlatmak
disburden
f.
10
Genel
rahatlatmak
unbend
f.
11
Genel
rahatlatmak
pacify
f.
12
Genel
rahatlatmak
relieve one's mind
f.
13
Genel
rahatlatmak
ease
f.
14
Genel
rahatlatmak
disembarrass
f.
15
Genel
rahatlatmak
soothe
f.
16
Genel
rahatlatmak
facilitate
f.
17
Genel
rahatlatmak
set somebody's mind at rest
f.
18
Genel
rahatlatmak
help
f.
19
Genel
rahatlatmak
thaw
f.
20
Genel
rahatlatmak
reassure
f.
21
Genel
rahatlatmak
straighten somebody out
f.
22
Genel
rahatlatmak
set
f.
23
Genel
rahatlatmak
lighten
f.
24
Genel
rahatlatmak
lighten up
f.
25
Genel
rahatlatmak
salve
f.
26
Genel
rahatlatmak
de-stress
f.
27
Genel
rahatlatmak
free
f.
28
Genel
rahatlatmak
favour
f.
29
Genel
rahatlatmak
favor
f.
30
Genel
rahatlatmak
unknot
f.
31
Genel
rahatlatmak
accoy [obsolete]
f.
32
Genel
rahatlatmak
addulce [obsolete]
f.
33
Genel
rahatlatmak
cheer
f.
34
Genel
rahatlatmak
allegge
f.
35
Genel
rahatlatmak
easy
f.
36
Genel
rahatlatmak
encalm [obsolete]
f.
37
Genel
rahatlatmak
unlax
f.
38
Genel
rahatlatmak
unsnag
f.
39
Genel
rahatlatmak
besoothe
f.
40
Genel
rahatlatmak
heal
f.
41
Genel
rahatlatmak
liss
f.
42
Genel
rahatlatmak
debarrass
f.
43
Genel
rahatlatmak
demulce
f.
44
Genel
rahatlatmak
lax
f.
45
Genel
rahatlatmak
disemburden
f.
46
Genel
rahatlatmak
instimulate
f.
47
Genel
rahatlatmak
unstrain
f.
48
Genel
rahatlatmak
dill [dialect] [uk]
f.
49
Genel
rahatlatmak
dulce
f.
50
Genel
rahatlatmak
disbend [obsolete]
f.
51
Genel
rahatlatmak
still
f.
Phrasals
52
Öbek Fiiller
rahatlatmak
set off
f.
53
Öbek Fiiller
rahatlatmak
loosen up
f.
54
Öbek Fiiller
rahatlatmak
clean up
f.
55
Öbek Fiiller
rahatlatmak
wind down
f.
Colloquial
56
Konuşma Dili
rahatlatmak
decompress
f.
Idioms
57
Deyim
rahatlatmak
set at ease
f.
58
Deyim
rahatlatmak
put at ease
f.
59
Deyim
rahatlatmak
lay at rest
f.
60
Deyim
rahatlatmak
steady the ship
f.
Archaic
61
Eski Kullanım
rahatlatmak
disburthen
f.
Slang
62
Argo
rahatlatmak
mellow out
f.
"rahatlatmak"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 88 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
halka açık alanlarda insanları rahatlatmak için çalınan müzik
muzak
i.
2
Genel
içini rahatlatmak
relieve
f.
3
Genel
rahatlatmak (mideyi)
settle
f.
4
Genel
vicdanını rahatlatmak
salve one's conscience
f.
5
Genel
birini rahatlatmak
set someone's mind at rest
f.
6
Genel
birini rahatlatmak
set someone at ease
f.
7
Genel
(vicdan vb) rahatlatmak
unburden
f.
8
Genel
içini rahatlatmak
reprieve
f.
9
Genel
rahatlatmak (vicdan)
unburthen
f.
10
Genel
maddi olarak destekleyerek kurtarmak/rahatlatmak
bail somebody out
f.
11
Genel
maddi olarak destekleyerek kurtarmak/rahatlatmak
bail out somebody
f.
12
Genel
vicdanını rahatlatmak
ease one’s conscience
f.
13
Genel
vicdanını rahatlatmak
clear one's conscience
f.
14
Genel
birini rahatlatmak
relieve someone
f.
15
Genel
kendini rahatlatmak
relieve oneself
f.
16
Genel
kendini rahatlatmak
relax oneself
f.
17
Genel
kendini rahatlatmak
set the heart at rest
f.
18
Genel
içini rahatlatmak
reprive
f.
19
Genel
kendini rahatlatmak
deliver
f.
Phrasals
20
Öbek Fiiller
(birini/kendini) rahatlatmak
relieve (someone or oneself) of (something)
f.
21
Öbek Fiiller
meşgul olan bir şeyi rahatlatmak
free up
f.
22
Öbek Fiiller
birini (bir konuda) rahatlatmak
ease someone into (something)
f.
23
Öbek Fiiller
birini rahatlatmak
loosen someone up
f.
24
Öbek Fiiller
öperek rahatlatmak
kiss away
f.
25
Öbek Fiiller
(birini bir konuda) rahatlatmak
assure (one) of (something)
f.
26
Öbek Fiiller
(birini bir konuda) rahatlatmak
console (one) on (something)
f.
27
Öbek Fiiller
(birini/kendini bir şeyle) rahatlatmak
console (someone or oneself) with (something)
f.
28
Öbek Fiiller
(bir konuda) rahatlatmak
console on
f.
29
Öbek Fiiller
ile rahatlatmak
console with
f.
30
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi rahatlatmak
freshen someone or something up
f.
31
Öbek Fiiller
birini (bir şeyden/yükten) rahatlatmak/kurtarmak
relieve someone of
f.
Colloquial
32
Konuşma Dili
ile içini rahatlatmak
console oneself with
f.
33
Konuşma Dili
birinin içini rahatlatmak
do one good
f.
34
Konuşma Dili
her hırsızın vicdanını rahatlatmak için bir mazereti vardır
every thief has some excuse to ease their conscience
expr.
Idioms
35
Deyim
ortamı rahatlatmak
clear the atmosphere
f.
36
Deyim
birini rahatlatmak
put at one's ease
f.
37
Deyim
birini rahatlatmak
put one at one's ease
f.
38
Deyim
birinin içini rahatlatmak
do somebody the world of good
f.
39
Deyim
birini rahatlatmak
put one at ease
f.
40
Deyim
birisini rahatlatmak
set someone's mind at rest
f.
41
Deyim
birisini rahatlatmak
put somebody at ease
f.
42
Deyim
birisini rahatlatmak
put mind at rest
f.
43
Deyim
birisini rahatlatmak
set mind at rest
f.
44
Deyim
birisini rahatlatmak
put someone's mind at rest
f.
45
Deyim
içini rahatlatmak
ease one's mind
f.
46
Deyim
içini rahatlatmak
do someone's heart good
f.
47
Deyim
içini rahatlatmak
put one at (one's) ease
f.
48
Deyim
midesini rahatlatmak
settle your stomach
f.
49
Deyim
rahatlatmak (içki, yiyecek, vb. ile)
take the edge off
f.
50
Deyim
(elini tutarak) birini rahatlatmak
hold someone's hand
f.
51
Deyim
ortamı rahatlatmak
cut the ice
f.
52
Deyim
(bir şeyi) yatıştırmak/sakinleştirmek/rahatlatmak
lay (something) at rest
f.
53
Deyim
bir vaizin uyanış toplantısında günahlarını affettirmek, ıslah olmak veya ruhunu rahatlatmak için hristiyanlığa dönmek/hristiyanlığı kabul etmek
hit the sawdust trail [us]
f.
54
Deyim
(birini) rahatlatmak
set (one's) mind to rest
f.
55
Deyim
(birinin) içini rahatlatmak
set (one's) mind to rest
f.
56
Deyim
(birinin) zihnini/içini rahatlatmak
take a lot off (of) (one's) mind
f.
57
Deyim
(birini) rahatlatmak
take a lot off (of) (one's) mind
f.
58
Deyim
öperek acıyı rahatlatmak
kiss the pain away
f.
59
Deyim
öperek birinin acısını rahatlatmak
kiss one's pain away
f.
60
Deyim
öperek ağlayan birinin rahatlatmak/sakinleştirmek
kiss (one's) tears away
f.
61
Deyim
(birini/bir şeyi birinden) alıp onu rahatlatmak/özgür bırakmak
take (someone or something) off (one's) hands
f.
62
Deyim
birini/bir şeyi birinden alıp onu rahatlatmak/özgür bırakmak
take someone or something off someone'shands
f.
63
Deyim
birini/bir şeyi birinden alıp onu rahatlatmak/özgür bırakmak
take something/somebody off somebody’s hands
f.
64
Deyim
birinin/bir şeyin sorumluluğunu üstüne alıp birini rahatlatmak
take something/somebody off somebody’s hands
f.
65
Deyim
(birini) rahatlatmak
put (one's) mind to rest
f.
66
Deyim
kafasını rahatlatmak
take a load off somebody's mind
f.
67
Deyim
kafasını rahatlatmak
take a weight off somebody's mind
f.
68
Deyim
zihnini/kafasını rahatlatmak
be a load off (one's) mind
f.
69
Deyim
zihnini/kafasını rahatlatmak
be a weight off (one's) mind
f.
70
Deyim
zihnini/kafanı rahatlatmak
be a weight off your shoulders
f.
71
Deyim
içini rahatlatmak
do heart good
f.
72
Deyim
(elini tutup) rahatlatmak
hold somebody's hand
f.
73
Deyim
öperek ağlayan birini rahatlatmak/sakinleştirmek
kiss (one's) tears away
f.
74
Deyim
(birinin) içini rahatlatmak
put (one's) mind at ease
f.
75
Deyim
(birinin) içini rahatlatmak
put (one's) mind at rest
f.
76
Deyim
(kendini) rahatlatmak
put (oneself) at (one's) ease
f.
77
Deyim
(birini) rahatlatmak
set (one) at (one's) ease
f.
78
Deyim
(birini) rahatlatmak
set (one's) heart at rest
f.
79
Deyim
(bir şeyi) rahatlatmak
set (something) at rest
f.
80
Deyim
içini rahatlatmak
set mind at ease
f.
81
Deyim
midesini rahatlatmak
settle (one's) stomach
f.
82
Deyim
midesini rahatlatmak
settle stomach
f.
83
Deyim
kafayı rahatlatmak
take a load off mind
f.
Trade/Economic
84
Ticaret/Ekonomi
piyasaları rahatlatmak
relieve the markets
f.
Law
85
Hukuk
vicdanını rahatlatmak için verilen para
conscience money
i.
Automotive
86
Otomotiv
gaz akışını rahatlatmak
relieve
f.
Medical
87
Medikal
boğulmuş fıtığın yapısını rahatlatmak için yapılan kesme operasyonu
celotomy
i.
Archaic
88
Eski Kullanım
(vicdan vb.) rahatlatmak
unburthen
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of rahatlatmak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy