ring - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

ring

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"ring" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 156 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
ring i. yüzük
ring i. halka
ring f. çalmak (telefon/zil)
General
ring i. gösteri alanı
ring i. telefon sesi
ring i. çınlak
ring i. hale
ring i. çınlama sesi
ring i. sirk
ring i. çalma sesi
ring i. çember
ring i. ring
ring i. klik
ring i. etki
ring i. izlenim
ring i. çıkar grubu
ring i. daire
ring i. meydan
ring i. çan sesi
ring i. pist
ring i. tröst
ring i. ahenk
ring i. zil sesi
ring i. kartel
ring i. bahis oynanan yer
ring i. çete
ring i. halka
ring i. şebeke
ring i. bilezik
ring i. halka şeklinde yiyecek
ring i. halka biçiminde cisim
ring f. çınlatmak
ring f. çınlamak (kulak)
ring f. telefon etmek
ring f. etrafını çevirmek
ring f. şıngırdamak
ring f. çınlamak
ring f. zili çalmak
ring f. çalınmak (zil/çan)
ring f. halka biçiminde doğramak
ring f. daire içine almak
ring f. tınlamak
ring f. etrafını sarmak
ring f. çember içine almak
ring f. çağrı atmak
ring f. halka geçirmek
ring f. yüzük takmak
ring f. çalmak (zili/çanı)
ring f. çalmak (zil/çan)
ring f. çevrelemek
ring f. çembere almak
ring f. kuşatmak
ring f. çalmak
ring f. zil çalmak
ring f. at sırtında daireler çizerek hayvanların etrafını çevirmek
ring f. (sikke) bir şeye vurup çıkardığı sesle kalitesini ölçmek
ring f. yankılanmak
ring f. aksetmek
ring f. yansımak
ring f. zillerle müzik yapmak
ring f. halka halka yükselmek
ring f. kıvrılarak ilerlemek
Irregular Verb
ring f. rang - rung
Colloquial
ring i. mücevher ya da koşum halkası yapan kimse
Trade/Economic
ring i. borsa salonunda vadeli işlem sözleşmelerinin alınıp satılmasına ayrılan salon
ring i. istifçi şebekesi
ring i. kartel
ring i. tröst
ring i. geçici süre işbirliği yapan grup
ring i. çalışma grubu
Law
ring i. yüzük
Politics
ring i. siyasi yarış
ring i. siyasi müsabaka
Insurance
ring i. bağa
Tourism
ring i. daire
Technical
ring i. bilezik
ring i. burç
ring i. daire
ring i. işaret bileziği
ring i. kafa kalıbı
ring i. kasnak
ring i. segman
ring i. simit
ring i. şişe kafası
ring i. yaylı segman
ring i. zil
ring i. yüzer şamot
ring i. ödül için dövüşme
ring f. çember ile çevrelemek
ring f. çember şekli vermek
Computer
ring i. veriyi ve işlevselliği koruma amaçlı kullanılan önceliklendirme sisteminde hiyerarşik bir seviye
Mechanic
ring i. piston segmanı
Textile
ring i. ring
ring i. ring iplik makinası
ring i. iplik üretmeye yarayan dairesel çelik bantlı düzenek
ring i. mekik oyasında desen yapmak için kullanılan işlenmiş halka
ring i. halkalı eğirme makinesi
ring i. halkalı çıkrık makinesi
ring i. dönebilen bobinlerle çalışan bir tür eğirme makinesi
Architecture
ring i. yarım daire kemer taşından oluşan başkemer
ring i. yarım ay şeklinde kemer oluşturan bir sıra paralel yarım tuğla veya küçük kemer taşı
ring i. yapıyı çevreleyen mimari unsur
Automotive
ring i. bilezik
ring i. segman
ring i. segman
Marine
ring i. anele
Petrol
ring i. sızan sıvıyı yakalayıp yönlendirmesi için maden kuyusu duvarının etrafındaki kayaya oyulmuş eğimli kanal
Gastronomy
ring i. halka şeklindeki pişmiş gıda
ring i. halka sosis
ring i. halka sucuk
Math
ring i. halka
ring i. soyut cebirde tamsayıların soyutlaması
ring i. (cebirde) halka yapısı
Geometry
ring i. eş merkezli iki dairenin arasında yer alan düzlemsel şekil
ring i. daire halkası
Physics
ring f. keskin girdi tranzisyonu uygulayıp sönük salınımlı dalga üretmek
Chemistry
ring i. birbirlerine bağlanış şekilleri çokgen olarak temsil edilen atom grubu
Biology
ring i. uç uca eklenmiş mayotik kromozom çifti
Biochemistry
ring i. dolam
Astronomy
ring i. devasa bir gezegenin yörüngesinde küçük cisimlerin meydana getirdiği halka şeklindeki ince şerit
ring i. gezegen halkası
ring i. eskiden güneş'in yüksekliğini ölçmek için kullanılan bir araç
Botanic
ring i. (ağaçta) yıl halkası
ring i. ağacın yaşını gösteren halka
ring i. eğreltiotlarının spor keselerini çevreleyen esnek şerit
ring i. yaş halkası
ring f. ağaç gövdesini veya dalını çevreleyen dairesel kabuk parçasını çıkarmak
ring f. halka biçiminde soymak
Agriculture
ring i. atların ve besi hayvanlarının sergilenip açık arttırmayla satıldığı yuvarlak çevrili yer
ring f. (hayvanın burnuna) halka takmak
Breeding
ring f. daha kolay güdebilmek için boğa, domuz gibi besi hayvanlarının burnuna halka takmak
Forestry
ring i. ağaç gövdesinden veya dalından kesilen daire şeklindeki kabuk
ring f. kontrolsüz büyümeyi önlemek için ağaç gövdesinden halka kesmek
History
ring i. ingiltere'de kullanılmış eski bir hububat ölçü birimi
Archaeology
ring i. sütun bileziği
Hunting
ring i. gece görüşü sağlamak üzere gezin yanlarına ve arpacığın ortasına konan parlak halka
Sport
ring i. boks ringi
ring i. direk ve halatlarla çevrili, boks veya güreş müsabakalarının yapıldığı dikdörtgen alan
ring i. boks sporu
ring i. jimnastik egzersizlerinde kullanılan iple sarkıtılmış deri kaplı metal halka
ring i. kayak sopasının kara saplanmasını önleyen yuvarlak disk
ring f. (doğanla avlanmada) havada spiral şeklinde yükselmek
Wagering
ring i. bahisçiler
ring f. tahta çiviye halka fırlatmak
ring f. yarış atının yerine hileyle başka at geçirmek
Printery
ring i. (tipografide) harfin üzerinde veya altında yer alan çember şeklindeki harf tamamlama imi
Archaic
ring f. sesli şekilde tekrar etmek
ring f. sık sık tekrar etmek
ring f. ısrarla tekrar etmek
Ornithology
ring f. kimlik tespiti için kuşa halka veya klips takmak
Slang
ring f. kullanılmayan bir aracın plaka, seri numarası gibi bilgilerini kullanarak çalıntı aracın kimliğini değiştirmek
British Slang
ring i. anüs
ring i. göt
ring i. göt deliği
ring i. kıç deliği
ring i. kıç

"ring" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 7 sonuç

Türkçe İngilizce
General
ring ring i.
ring boxing ring i.
ring circle i.
ring loop i.
Technical
ring loop i.
Textile
ring ring i.
Sport
ring boxing ring i.

"ring" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 500 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
wedding ring i. alyans
wedding ring i. evlilik yüzüğü
General
annual ring i. yaş halkası
ring road i. yan yol
ring pull i. çek aç kapak
ring finger i. yüzük parmağı
ring pull i. kutu kola'nın çekilerek açılan kapağı
steel ring i. çelik çember
metal ring i. bilezik
basket ring i. çember
wedding ring i. nikah yüzüğü
teething ring i. bebeklerin dişlerini kaşıması için plastik halka
key ring i. anahtarlık
ring road i. çevre yolu
lubricating ring i. yağlama halkası
annual ring i. yılhalkası
seal ring i. mühür yüzüğü
waldeyer's ring i. waldeyer halkası
wooden ring i. çember
ring ouzel i. boğmaklı ardıç
annual ring i. yıl halkası
boxing ring i. ring
ring spanner i. yıldız anahtarı
ring binder i. klasör
curtain ring i. perde halkası
signet ring i. mühür yüzüğü
signet ring i. mühür
napkin ring i. peçete halkası
ring mold i. halka şeklindeki kalıp
ring finger i. adsız parmak
wrestling ring i. güreş ringi
file protection ring i. dosya koruma halkası
diamond ring i. elmas yüzük
ring put around a stove pipe i. boru bileziği
kayser fleischer ring i. kayser fleischer halkası
diamond ring i. pırlanta yüzük
ring fence i. çit
engagement ring i. nişan yüzüğü
ring back i. geri arama
ring formation i. halka oluşumu
chain ring i. zincir halkası
ring tone i. çalma tonu
ring tone i. zil tonu
ear ring i. küpe
perforated ring i. delikli halka
ring cartilage i. kıkırdak
ring binder i. telli defter
ring-worm i. mantar hastalığı
ring-shaped bread covered with sesame seeds i. simit
ring-necked parakeet i. yeşilpapağan
nose-ring i. hırızma
mooring ring i. palamar halkası
rear bearing ring i. arka aralık halkası
magic ring i. sihirli yüzük
gold ring i. altın yüzük
golden ring i. altın yüzük
nose ring i. hızma
promise ring i. söz yüzüğü
pre-engagement ring i. söz yüzüğü
ring of bells i. zil takımı
ring size i. yüzük ölçüsü
round ring i. yuvarlak halka
circular ring i. yuvarlak halka
ring box i. yüzük kutusu
ring bearer i. (nikah töreninde) yüzük taşıyıcısı
ring-bearer i. (nikah töreninde) yüzük taşıyıcısı
mood ring i. haleti ruhiye yüzüğü
mood ring i. takan kişinin sıcaklığına/hislerine göre renk değiştiren yüzük
solitaire ring i. tek taş yüzük
knuckle ring i. muşta
ring pop candy i. halka/halkalı şeker
ring candy i. halka/halkalı şeker
candy ring i. halka/halkalı şeker
ring of fire i. ateş halkası
ring of fire i. ateş çemberi
three-ring binder i. üç halkalı klasör
teething ring i. ısırma emziği
teething ring i. bebek ısırma halkası
teething ring i. diş kaşıma halkası
growth ring i. ağacın yaşını gösteren halka
annual ring i. ağacın yaşını gösteren halka
clamping ring i. kelepçe halkası
clamp ring i. kelepçe halkası
kisby ring i. cankurtaran simidi
life ring i. cankurtaran simidi
ring buoy i. cankurtaran simidi
pull ring i. çekme halkası
ring gauge i. (puroda) yüzük kalınlığı
thumb ring used to draw the bow in the ottoman empire i. zihgir
bell ring i. zil çanı
joint ring i. eklem yüzüğü
half eternity ring i. yarımtur yüzük
half eternity ring i. yarım tur yüzük
navel ring i. göbek piercingi
three-ring circus i. üç ayrı gösterinin eşzamanlı yapıldığı sirk
thumb ring i. baş parmak yüzüğü
toe ring i. ayak parmağı yüzüğü
toe ring i. atların egzersiz yaparak ısındığı küçük padok
alliance ring i. gelin ve damadın isimlerinin baş harfleri ve düğün tarihini içeren alyans
keeper ring i. yüzüğün parmaktan çıkmasını önlemek için önüne takılan ikinci yüzük
eternity ring i. tamtur yüzük
junk ring i. taraftar
junk ring i. takipçi
junk ring i. destekçi
horseshoe nail ring i. at nalı halkası
horseshoe nail ring i. at nalı çivi halkası
mourning ring i. merhumun anısına takılan yüzük
gemel ring i. iki veya daha fazla bağlantılı yüzük
gemel ring i. askılı bağlantı
ring [uk] i. mutfak ocağının gaz memesi
ring [scotland] i. saltanat
ring [scotland] i. saltanat devri
ring dropper i. kendi düşürdüğü değersiz bir yüzüğü bulmuş gibi yapıp başkasına değerli gibi satmaya çalışan üçkağıtçı
ring in i. yabancı
ring taw i. oyuncuların birbirlerinin bilyelerini halkanın dışına çıkarmaya çalıştıkları eski bir oyun
ring-a-ring-a-roses i. çocukların çember oluşturup söyledikleri şarkının sonunda hep birlikte çömeldikleri bir oyun
ring-a-ring-a-roses i. çocukların çember oluşturup dans ettikleri bir oyunda söyledikleri şarkı
ring-a-rosy i. çocukların çember oluşturup dans ettikleri ve işaret gelince hep birlikte çömeldikleri bir oyun
ring-around-a-rosy i. çocukların çember oluşturup dans ettikleri ve işaret gelince hep birlikte çömeldikleri bir oyun
ring-around-the-rosy i. çocukların çember oluşturup dans ettikleri ve işaret gelince hep birlikte çömeldikleri bir oyun
ring-in [australia] i. (at yarışında) başka atın yerine geçen at
ring-in [australia/new zealand] i. normalde belirli bir grubun üyesi olmayan kimse
ring-in [australia/new zealand] i. normalde belirli bir gruba ait olmayan unsur
ring-in [australia/new zealand] i. bir grubun dışında olan kimse
ring-in [australia/new zealand] i. yabancı
claddagh ring [ireland] i. claddagh yüzüğü
claddagh ring [ireland] i. iki el tarafından tutulan kalp tasarımlı bir yüzük
guard ring i. değerli bir yüzüğün parmaktan çıkmasını önlemek için üzerine takılan yüzük
ring buoy i. can simidi
cramp ring i. eskiden kramp ve epilepsi gibi hastalıkları tedavi ettiğine inanılan bir yüzük
cramp ring [obsolete] i. engel
cramp ring [obsolete] i. mani
pixy ring i. cadı halkası
serviette ring i. peçete halkası
show-ring i. (büyükbaş gösterisinde) hayvanların sergilendiği halka
smoke ring i. duman halkası
bishop ring i. bishop halkası
bishop ring i. teorik bir dev yapı
ring off f. konuşmaya son vermek
ring up f. çaldırmak (telefonla arayarak)
give a ring f. telefon etmek
ring out f. çınlamak
ring back f. geri aramak
toss one's hat into the ring f. adaylığını ilan etmek
give someone a ring f. birine telefon etmek
ring somebody up f. telefon etmek
ring the changes on f. aynı şeyi tekrar tekrar söylemek
ring a bell f. kampana çalmak
ring a bell f. yabancı gelmemek
ring someone up f. birine telefon etmek
ring for a servant f. hizmetçiyi çağırmak
ring in f. çevrelemek
cause to ring f. çalmasına neden olmak
ring up f. telefon etmek
ring back f. gelen çağrıyı görüp aramak
ring up f. açmak
ring in f. etrafını sarmak
throw one's hat into the ring f. politikada yarışa girmek
ring a bell or gong f. çan çalmak
ring up f. telefon açmak
ring somebody (up) f. birine telefon etmek
give somebody a ring f. birine telefon etmek
ring back f. daha sonra aramak
wear a ring f. yüzük takmak
ring a bell f. ışık yakmak
ring a bell f. bir şeyi hatırlamak
ring the bell f. zile basmak
ring the bell f. zili çalmak
ring the doorbell f. kapı ziline basmak
ring on the doorbell f. zile basmak
ring the doorbell f. zile basmak
(phone) to ring f. telefon çalmak
ring the bell f. zil çalmak
(the bell) ring f. zil çalmak
make (someone's ears) ring f. kulağını çınlatmak
give somebody a ring f. birini aramak
ring somebody up f. birine telefon etmek
ring off f. telefonu kapatmak
ring somebody f. birine telefon etmek
toss one's hat into the ring f. yarışta ben de varım demek
toss one's hat into the ring f. ağırlığını koymak
ring off f. telefonu kapamak
ring from a private number f. gizli numaradan çağrı atmak
ring from a withheld number f. gizli numaradan çağrı atmak
ring someone f. çağrı atmak
ring someone f. (telefonla) çaldırmak
ring from a private number f. gizli numaradan çağrı bırakmak
make (someone's ears) ring f. kulak çınlatmak
wear an engagement ring f. nişan yüzüğü takmak
want one’s ring back f. yüzüğünü geri istemek
pick (it) up on the first ring f. ilk çaldırışta telefona cevap vermek
pick (it) up on the first ring f. ilk çaldırışta telefona bakmak
pick (it) up on the first ring f. ilk çaldırışta telefonu açmak
wait for the phone to ring f. telefonun çalmasını beklemek
buy a ring f. yüzük satın almak
ring the bells backward f. (tehlike bildirmek için) çanları tersten çalmak
ring-fence f. çitlerle korumak
ring-fence f. çitle çevrelemişçesine korumak
ring in f. başlamak
ring in f. açmak
ring in f. başlatmak
having a metal ring s. bilezikli
ring-shaped s. halka biçimli
ring-streaked s. üzerinde halka şeklinde çizgiler olan
ring-streaked s. gövdesinin çevresinde renkli şeritler bulunan
double-ring s. çiftlerin yeminlerini okurken birbirlerine alyans taktıkları (düğün töreni)
Phrasals
ring in f. zil çalarak kutlamak
ring in f. zil sesiyle karşılamak
ring in f. (işi) birine yıkmak
ring in f. kakalamak
ring in f. yutturmak
ring in f. bir kimsenin varışını zil sesi ile bildirmek
ring in f. işe başlamak
ring up f. birisine telefon etmek
ring around something f. çevresinde daire oluşturarak toplanmak
ring someone back f. (telefonla) tekrar aramak
ring with f. (bir ses) ile çınlamak/çın çın ötmek
ring out f. törenlerle uğurlamak
ring out f. çalgı ve zillerle uğurlamak
ring out f. çınlayan yüksek bir ses yaymak
ring up f. başarıyla tamamlamak
ring up f. sonuçlandırmak
ring up f. elde etmek
ring up f. başarmak
ring up f. (birinin) aleyhinde resmi bir karar vermek
ring around f. etrafında daire oluşturmak
ring around f. etrafında daire şeklinde toplanmak
ring around f. etrafını sarmak
ring around f. sağı solu aramak
ring around f. farklı kişileri/numaraları aramak
ring round f. etrafını sarmak
ring round f. etrafında daire oluşturmak
ring round f. etrafında daire şeklinde toplanmak
ring round f. sağı solu aramak
ring round f. farklı kişileri/numaraları aramak
Phrases
the name doesn't ring any bells expr. bu isim bende hiç bir şey çağrıştırmıyor
a ring of authenticity expr. gerçeklik/doğruluk hissi
Colloquial
three-ring circus i. kafa karıştırıcı ve eğlenceli durum
ring in [australia/new zealand] i. normalde belirli bir grubun üyesi olmayan kimse
ring in [australia/new zealand] i. normalde belirli bir gruba ait olmayan unsur
ring in [australia/new zealand] i. grubun dışında olan kimse
throw one's hat into the ring f. aday olmak
throw one's hat into the ring f. bir yarışmaya yarışmacı olarak katılmak
ring in [australia/new zealand] f. işe almak
ring in [australia/new zealand] f. (bir kimseyi) dahil etmek
ring a bell? expr. bir şeyler çağrıştırdı mı?
don't ring us, we'll ring you expr. siz bizi aramayın biz sizi ararız
Idioms
the brass ring i. başarının karşılığı
the brass ring i. büyük ödül
a three-ring circus i. dingonun ahırı
the brass ring i. elde edilen başarı karşılığı alınan ödül
the ring of truth i. gerçeğin sesi
ring of steel i. etten duvar
ring of steel i. silahlı korumalardan oluşan duvar
ring of steel i. birinin/bir şeyin etrafını korumak için ya da kaçmasın diye çeviren silahlı koruma grubu
ring of steel i. birinin/bir şeyin etrafını saran silahlı korumalar
ring of steel i. birinin/bir şeyin etrafında halka/duvar oluşturan silahlı korumalar
ring of steel i. şehrin çevresine kurulan güvenlik kamerası sistemi
ring of steel i. genellikle girip çıkan arabaların plakalarını tespit etmek için şehri çevreleyen güvenlik kamerası sistemi
ring of steel i. şehri çevreleyen güvenlik kamerası sistemi
ring of steel i. şehrin çevresindeki güvenlik kamerası sistemi
ring of steel i. giriş çıkışı engelleyen etten duvar
ring of steel i. giriş çıkışı engellemek için etrafını saran kolluk kuvvetleri
brass ring i. başarının karşılığı
brass ring i. ödül
brass ring i. mükafat
brass ring i. başarıya/zenginliğe ulaşma şansı
brass ring i. başarıyı/zenginliği elde etme şansı
ring-tailed snorter [old-fashioned] i. domuz
ring-tailed snorter [old-fashioned] i. gösterişli kimse
ring-tailed snorter [old-fashioned] i. eksantrik kimse
ring-tailed snorter [old-fashioned] i. tuhaf/acayip tip
ring-tailed snorter [old-fashioned] i. enerjik kimse
ring-tailed snorter [old-fashioned] i. hareketli kimse
ring-tailed snorter [old-fashioned] i. kıpır kıpır kimse
ring-tailed snorter [old-fashioned] i. hevesli kimse
ring-tailed snorter [old-fashioned] i. ateşli kimse
ring-tailed snorter [old-fashioned] i. şevkli kimse
ring-tailed snorter [old-fashioned] i. tutkulu/coşkulu kimse
ring-tailed snorter [old-fashioned] i. kibirli/küstah kimse
ring-tailed snorter [old-fashioned] i. burnu havada tip
ring-tailed snorter [old-fashioned] i. domuz gibi tip
ring-tailed snorter [old-fashioned] i. ters kimse
ring-tailed snorter [old-fashioned] i. kendini beğenmiş tip
vice ring i. yasa dışı grup
vice ring i. yasa dışı örgüt
ring changes f. aynı şeyi çeşitli şekillerde tekrar söylemek
ring the changes on f. bir iş için çeşitli varyasyonları denemek
ring the changes upon f. aynı şeyi çeşitli şekillerde tekrar söylemek
ring changes f. bir iş için çeşitli varyasyonları denemek
ring the changes upon f. bir iş için çeşitli varyasyonları denemek
ring (one's) bell f. saksıyı kırdırmak
ring (one's) bell f. beyni dağılmak
ring (one's) bell f. kafasına şiddetli bir darbe almak/yemek
ring (one's) bell f. gözlerinde şimşek/şimşekler çaktıracak bir yumruk yemek
ring (one's) bell f. kendinden geçecek/yere yığılacak kadar şiddetli bir yumruk yemek
ring (one's) bell f. kafası kırılmak
ring (one's) bell f. kafasını/beynini uçurmak
ring (one's) bell f. gözünü morartmak
ring (one's) bell f. (birine) göre/uygun olmak
ring (one's) bell f. (birinin) istediği gibi (bir şey) olmak
ring (one's) bell f. (birinin) aradığı gibi (bir şey) olmak
ring (one's) bell f. (birinin) hoşlandığı (bir şey) olmak
ring (one's) bell f. (birinin) hoşuna gidecek bir tarzda olmak
ring (one's) bell f. (birinin) seveceği bir tarzda olmak
ring (one's) bell f. (birine) istediğini/ihtiyaç duyduğunu vermek
ring (one's) bell f. (birinin) kafasına uymak
ring (one's) bell f. (birine) ilginç/enteresan gelmek
ring (one's) bell f. (birinin) aklını başından almak
ring (one's) bell f. (birini) tahrik etmek/heyecanlandırmak
ring (one's) bell f. (birinde) cinsel istek uyandırmak
ring (one's) bell f. (birinin) ilgisini/dikkatini çekmek
ring (one's) bell f. (birine) seksi/çekici gelmek
ring someone's bell [us] f. (birine) göre/uygun olmak
ring someone's bell [us] f. (birinin) istediği gibi (bir şey) olmak
ring someone's bell [us] f. (birinin) aradığı gibi (bir şey) olmak
ring someone's bell [us] f. (birinin) hoşlandığı (bir şey) olmak
ring someone's bell [us] f. (birinin) hoşuna gidecek bir tarzda olmak
ring someone's bell [us] f. (birinin) seveceği bir tarzda olmak
ring someone's bell [us] f. (birine) istediğini/ihtiyaç duyduğunu vermek
ring someone's bell [us] f. (birinin) kafasına uymak
ring someone's bell [us] f. (birine) ilginç/enteresan gelmek
ring someone's bell [us] f. (birinin) aklını başından almak
ring someone's bell [us] f. (birini) tahrik etmek/heyecanlandırmak
ring someone's bell [us] f. (birinde) cinsel istek uyandırmak
ring someone's bell [us] f. (birinin) ilgisini/dikkatini çekmek
ring someone's bell [us] f. (birine) seksi/çekici gelmek
ring (one's) chimes f. duman etmek
ring (one's) chimes f. sersemletmek
ring (one's) chimes f. afallatmak
ring (one's) chimes f. aklını karıştırmak
ring (one's) chimes f. sarsmak
ring (one's) chimes f. aklını başından almak
ring (one's) chimes f. dikkatini çekmek
ring (one's) chimes f. heyecanlandırmak
ring (one's) chimes f. eteklerini tutuşturmak
ring (one's) chimes f. cezbetmek
ring (one's) chimes f. ilgisini çekmek
throw one's hat in the ring f. aday olmak
toss one's hat into the ring f. aday olmak
toss one's hat in the ring f. aday olmak
throw one's hat in the ring f. adaylığını açıklamak
toss one's hat into the ring f. adaylığını açıklamak
throw one's hat in the ring f. adaylığını koymak
toss one's hat into the ring f. adaylığını koymak
ring a bell f. aklına getirmek
ring alarm bells f. alarm zillerini çalmak
ring a bell f. anımsamasına neden olmak
ring a bell f. anımsatmak
hold the ring f. anlaşmazlığa çözüm bulmak
hold the ring f. anlaşmazlığa çözüm bulmak
hold the ring f. arabuluculuk yapmak
hold the ring f. arabuluculuk yapmak
ring the curtain down on something f. bir dönemi bitirmek/sona erdirmek
toss one's hat in the ring f. bir yarışmaya yarışmacı olarak katılmak
give someone a ring f. birisine telefon açmak
toss one's hat into the ring f. bir yarışmaya yarışmacı olarak katılmak
give someone a ring f. birisini telefonla aramak
throw one's hat in the ring f. bir yarışmaya yarışmacı olarak katılmak
ring a bell f. bir şeyler çağrıştırmak
make ring round f. birini kolayca yenmek
have a familiar ring (to it) f. bir yerden tanıdık gelmek
give someone a ring f. birisine telefon etmek
ring the changes f. birbirinden farklı yollar denemek
ring the changes f. değişiklik yapmak
ring the changes f. değiştirmek
ring the changes f. çeşit yapmak
ring true f. doğru gibi gelmek
ring the changes f. değişikliğe gitmek
ring a bell f. çağrıştırmak
throw one's hat into the ring f. hodri meydan demek
ring hollow f. inandırıcı gelmemek
ring true f. inandırıcı olmak
ring the bell f. ilaç gibi gelmek
ring false f. inandırıcı gelmemek
have a ring to it f. ilginç/iyi/cazip bir fikir olmak
ring in someone's ears f. kulaklarında çınlamak
ring true f. kulağa mantıklı gelmek
make ring round f. kolayca alt etmek
make ring round f. kolayca hezimete uğratmak
have a ring to it f. kulağa hoş/güzel gelmek
ring in someone's mind f. kulaklarında çınlamak
hold the ring f. müdahil olmadan taraflar arasındaki soruna çözüm aramak
hold the ring f. müdahil olmadan taraflar arasındaki soruna çözüm aramak
ring alarm bells f. tehlike çanlarını çalmak
alarm bells start to ring f. tehlike arz etmek
have a familiar ring to it f. tanıdık gelmek
ring the bell f. turnayı gözünden vurmak
alarm bells start to ring f. tehlike çanları çalmak
have a familiar ring (to it) f. tanıdık gelmek
ring alarm bells f. tehlike arz etmek
have a familiar ring f. tanıdık gelmek
ring false f. yanlış gelmek
ring in the new year f. yeni yılı kutlamak
ring the curtain down on something f. (oyunun sonunda) perdeyi indirmek
ring the changes f. yeni bir hava vermek
ring hollow f. yanlış gelmek
ring the curtain up f. (tiyatro) perdesini açmak
ring the curtain up f. (dönem/çağ) bir şeyi başlatmak
ring out the old f. yeni yılı kutlamak
ring off the hook f. (telefon) acı acı çalmak
ring in (one's) head f. sesi kulaklarında çınlamak
ring in (one's) head f. hala etkisinde olmak
ring in your ears/head f. sesi kulaklarda çınlamak
put one's hat in the ring f. yarışmaya girmek
put one's hat in the ring f. bir yarışmaya yarışmacı olarak katılmak
put one's hat in the ring f. aday olmak
put one's hat in the ring f. adaylığını koymak
put one's hat in the ring f. seçimlere adaylığını koymak
throw one's hat in the ring f. yarışmaya girmek
throw one's hat in the ring f. bir yarışmaya yarışmacı olarak katılmak
throw one's hat in the ring f. aday olmak
throw one's hat in the ring f. adaylığını koymak
throw one's hat in the ring f. seçimlere adaylığını koymak
put one's hat in the ring f. yarışmaya girmek
put one's hat in the ring f. adaylığını ilan etmek
put one's hat in the ring f. aday olmak
put one's hat in the ring f. adaylığını koymak
put one's hat in the ring f. seçimlere adaylığını koymak
put one's hat into the ring f. yarışmaya girmek
put one's hat into the ring f. adaylığını ilan etmek
put one's hat into the ring f. aday olmak
put one's hat into the ring f. adaylığını koymak
put one's hat into the ring f. seçimlere adaylığını koymak
ring the bell f. tam aradığı şey olmak
ring the bell f. tam ihtiyacı olan şey olmak
ring the bell f. özellikle akılda kalıcı olmak
ring the bell f. kayda değer olmak
ring the bell f. etkili/etkileyici olmak
ring the bell f. özellikle dikkat çekmek
ring the bell f. endişe verici olmak
ring the bell f. panik yaratmak
ring the bell f. korku verici olmak
ring the bell f. telaşlandırıcı olmak
ring the bell f. ürkütücü olmak
ring the bell f. harekete geçirici olmak
ring the bell f. çanları çalmak
ring the bell f. sinyalini vermek
ring the bell f. habercisi olmak
ring the bell f. haberini vermek
ring the bell f. uyarmak
ring the bell f. göstergesi olmak
ring the bell f. işaret etmek
jump into the ring f. -in içine dalmak
jump into the ring f. -e girişmek
jump into the ring f. -e hevesle dalmak
jump into the ring f. -in içine tereddütsüz/korkusuzca atlamak
ring the knell of (something) [old-fashioned] f. (bir şeyin) sonunun/bitişinin habercisi olmak
ring the knell of (something) [old-fashioned] f. (bir şeyin) sonunun/bitişinin işareti olmak
ring the knell of (something) [old-fashioned] f. (bir şeyin) sonunun/bitişinin ilanı olmak
make the welkin ring f. yeri göğü çınlatmak
make the welkin ring f. çok yüksek bir ses çıkarmak/gürültü yapmak
make the welkin ring f. ortalığı çınlatmak
ring the knell of (something) [old-fashioned] f. (bir şeyin) sonunun habercisi olmak
ring the knell of (something) [old-fashioned] f. (bir şeyin) sonun işareti olmak
ring the knell of (something) [old-fashioned] f. (bir şeyin) sonunun geldiğinin göstergesi olmak
ring the knell of (something) [old-fashioned] f. (bir şeyin) sonuna işaret olmak
ring the knell of (something) [old-fashioned] f. (bir şeyin) sonunun geldiğini ilan etmek
ring the knell of (something) [old-fashioned] f. (bir şeyin) sonunun geldiğini bildirmek
ring the knell of f. sonun habercisi olmak
ring the knell of f. sonun işareti olmak
ring the knell of f. sonunun geldiğinin göstergesi olmak
ring the knell of f. sonuna işaret olmak
ring the knell of f. sonunun geldiğini ilan etmek
ring the knell of f. sonunun geldiğini bildirmek
ring out the old and ring in the new f. geçen yıla güle güle yeni yıla hoş geldin demek
ring out the old and ring in the new f. geçen yılı uğurlayıp yeni yılı karşılamak/kutlamak
ring out the old and ring in the new f. eskiyi geride bırakıp yeninin başlangıcı olmak
ring out the old and ring in the new f. eskiden yeniye geçiş olmak
ring out the old and ring in the new f. iki evre/aşama arasında geçiş olmak
ring out the old (year) and ring in the new f. geçen yılın bitişini yeni yılın gelişini/başlangıcını kutlamak
alarm bells start to ring f. tehlikenin farkına varmak
alarm bells start to ring f. tehlikeye uyanmak/ayılmak
alarm bells start to ring f. tehlikenin farkına varmak
alarm bells start to ring f. tehlikeye uyanmak/ayılmak
ring down the curtain (on something) f. (bir şeyi) bitirmek
ring down the curtain (on something) f. (bir şeyi) sona erdirmek
ring down the curtain (on something) f. (bir şeyin sonunda) perdeyi indirmek
bring/ring down the curtain f. bitirmek
bring/ring down the curtain f. kepenkleri indirmek
bring/ring down the curtain f. son vermek
bring/ring down the curtain f. perdeyi kapatmak
bring/ring down the curtain f. (oyunun sonunda) perdeyi indirmek
bring/ring down the curtain f. sona erdirmek
ring down the curtain f. bitirmek
ring down the curtain f. kepenkleri indirmek
ring down the curtain f. son vermek
ring down the curtain f. perdeyi kapatmak
ring down the curtain f. (oyunun sonunda) perdeyi indirmek
ring up the curtain f. başlatmak
ring up the curtain f. kepenkleri açmak
ring up the curtain f. start vermek
ring up the curtain f. perdeyi açmak
ring up the curtain f. (oyunun başında) perdeyi açmak
bring/ring down the curtain (on something) f. (bir şeyi) bitirmek
bring/ring down the curtain (on something) f. (bir şeye) son vermek
bring/ring down the curtain (on something) f. (bir şeyi) sona erdirmek
bring/ring the curtain down (on something) f. (bir şeyi) bitirmek
bring/ring the curtain down (on something) f. (bir şeye) son vermek
bring/ring the curtain down (on something) f. (bir şeyi) sona erdirmek