bitmiş

"bitmiş" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 81 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	bitmiş	finished s.
I had a trialogue here in the House that has only just finished. Burada, Meclis'te henüz yeni bitmiş olan bir deneme görüşmesi yaptım. More Sentences
2	Yaygın Kullanım	bitmiş	over s.
But we must not forget that, though it represents a huge step forward, in some sectors the work is not over. Ancak unutmamalıyız ki, bu ileriye doğru atılmış büyük bir adım olsa da, bazı sektörlerde iş henüz bitmemiştir. More Sentences
General
3	Genel	bitmiş	exhausted s.
After that I was totally exhausted. Ondan sonra tamamen ölmüş bitmiştim. More Sentences
4	Genel	bitmiş	out s.
We're out of ammunition. Cephanemiz bitti. More Sentences
5	Genel	bitmiş	final s.
Nothing is final yet. Henüz hiçbir şey bitmiş değil. More Sentences
6	Genel	bitmiş	done s.
We should not just vote and then move on to other issues, believing that our work is done. Sadece oy verip sonra da işimizin bittiğine inanarak diğer konulara geçmemeliyiz. More Sentences
7	Genel	bitmiş	over s.
It is unwise to treat the Balkan countries as if the race were already over. Balkan ülkelerine sanki yarış çoktan bitmiş gibi davranmak akıllıca değildir. More Sentences
8	Genel	bitmiş	through s.
We must be vigilant in monitoring what is happening through our schools and in society in general. Okullarımızda ve genel olarak toplumda neler olup bittiğini izlemek konusunda uyanık olmalıyız. More Sentences
9	Genel	bitmiş	up s.
Time is up now. Süre şu an bitmiştir. More Sentences
10	Genel	bitmiş	gone s.
All the money is gone. Bütün para bitti. More Sentences
11	Genel	bitmiş	closed s.
The joint debate is closed. Ortak tartışma bitmiştir. More Sentences
12	Genel	bitmiş	done up s.
I'm done up. Ben bittim. More Sentences
13	Genel	bitmiş	sold-out s.
Apples have sold-out! Elmalar satılarak bitti! More Sentences
Colloquial
14	Konuşma Dili	bitmiş	tapped out s.
I'm tapped out. Bittim ben. More Sentences
General
15	Genel	bitmiş	extinct s.
16	Genel	bitmiş	all over s.
17	Genel	bitmiş	lapsed s.
18	Genel	bitmiş	used up s.
19	Genel	bitmiş	spent s.
20	Genel	bitmiş	complete s.
21	Genel	bitmiş	depleted s.
22	Genel	bitmiş	terminatory s.
23	Genel	bitmiş	departed s.
24	Genel	bitmiş	past s.
25	Genel	bitmiş	washed-up s.
26	Genel	bitmiş	consummate s.
27	Genel	bitmiş	through with s.
28	Genel	bitmiş	all [dialect] s.
29	Genel	bitmiş	bankrupt s.
30	Genel	bitmiş	by [scotland] s.
31	Genel	bitmiş	ower [geordie] s.
32	Genel	bitmiş	combust [obsolete] s.
33	Genel	bitmiş	done in s.
34	Genel	bitmiş	foregone s.
35	Genel	bitmiş	over all s.
36	Genel	bitmiş	self-abandoned s.
37	Genel	bitmiş	shot s.
38	Genel	bitmiş	off the stocks s.
39	Genel	bitmiş	surfoot [obsolete] s.
40	Genel	bitmiş	home free zf.
41	Genel	bitmiş	behind ed.
42	Genel	bitmiş	ext (extinct) kısalt.
Phrases
43	İfadeler	bitmiş	out of stock s.
Colloquial
44	Konuşma Dili	bitmiş	gone goose i.
45	Konuşma Dili	bitmiş	burned s.
46	Konuşma Dili	bitmiş	over (with) s.
47	Konuşma Dili	bitmiş	cashed s.
48	Konuşma Dili	bitmiş	cashed s.
49	Konuşma Dili	bitmiş	done and dusted s.
50	Konuşma Dili	bitmiş	played out s.
51	Konuşma Dili	bitmiş	creased s.
52	Konuşma Dili	bitmiş	down s.
53	Konuşma Dili	bitmiş	drown in self-pity s.
54	Konuşma Dili	bitmiş	done for s.
55	Konuşma Dili	bitmiş	phfft s.
56	Konuşma Dili	bitmiş	over (and done) with s.
57	Konuşma Dili	bitmiş	over with s.
58	Konuşma Dili	bitmiş	over (and done) with s.
59	Konuşma Dili	bitmiş	over with s.
60	Konuşma Dili	bitmiş	dead 'n' buried s.
61	Konuşma Dili	bitmiş	deaded s.
62	Konuşma Dili	bitmiş	puckerood [new zealand] s.
63	Konuşma Dili	bitmiş	over and done with expr.
Idioms
64	Deyim	bitmiş	dead beat i.
65	Deyim	bitmiş	dead meat i.
66	Deyim	bitmiş	dead and buried s.
67	Deyim	bitmiş	(all) washed up s.
68	Deyim	bitmiş	ready for the knacker's yard s.
69	Deyim	bitmiş	washed up s.
70	Deyim	bitmiş	at an end expr.
71	Deyim	bitmiş	it is all up with expr.
72	Deyim	bitmiş	hatched, matched, and despatched expr.
Trade/Economic
73	Ticaret/Ekonomi	bitmiş	out of stock s.
Linguistics
74	Dilbilim	bitmiş	terminated s.
Slang
75	Argo	bitmiş	clanked s.
76	Argo	bitmiş	crapped out s.
77	Argo	bitmiş	cream-crackered s.
78	Argo	bitmiş	stick a fork in it expr.
British Slang
79	İngiliz Argosu	bitmiş	snookered s.
80	İngiliz Argosu	bitmiş	fubared s.
81	İngiliz Argosu	bitmiş	cream crackered s.

"bitmiş" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 195 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General
1	Genel	bitmiş olmak	be over f.
Life will already be over before you know it. Sen farkına varmadan hayat çoktan bitmiş olacak. More Sentences
2	Genel	bitmiş (pil)	flat s.
Your car won't start if it has a flat battery. Aküsü bitmişse, arabanız çalışmaz. More Sentences
3	Genel	işi bitmiş	through s.
I'm through with you. Seninle işim bitti. More Sentences
Colloquial
4	Konuşma Dili	işi bitmiş	done for s.
Such a grandmother would be done for. Böyle bir büyükannenin işi bitmiş olurdu. More Sentences
5	Konuşma Dili	(bir şeyi) bitmiş	out of (something) expr.
We're out of soap. Sabunumuz bitmiş. More Sentences
Idioms
6	Deyim	bitmiş sayılır	good as done s.
It's as good as done. Bu bitmiş sayılır. More Sentences
Trade/Economic
7	Ticaret/Ekonomi	bitmiş ürün	finished product i.
An exception is made for mixtures of spices or herbs constituting less than 2% of the finished product. Bitmiş ürünün %2'sinden daha azını oluşturan baharat veya bitki karışımları için bir istisna yapılır. More Sentences
Technical
8	Teknik	bitmiş ürün	finished product i.
Additives and technological adjuvants whose presence cannot be proved in the finished product should not be labelled. Bitmiş üründe varlığı kanıtlanamayan katkı maddeleri ve teknolojik yardımcı maddeler etiketlenmemelidir. More Sentences
Textile
9	Tekstil	bitmiş ürün	finished product i.
Especially where no traces of these substances are left in the finished product. Özellikle de bitmiş üründe bu maddelerin hiçbir izinin kalmadığı durumlarda. More Sentences
Linguistics
10	Dilbilim	işi bitmiş	finished s.
Are you all finished here? Burada işiniz bitti mi? More Sentences
Slang
11	Argo	şarjı bitmiş	out of juice s.
My mobile ran out of juice. Cebin şarjı bitti. More Sentences
General
12	Genel	olmuş bitmiş iş	fait accompli i.
13	Genel	tüyleri henüz bitmiş yavru kuş	fledgling i.
14	Genel	olmuş bitmiş bir şey	an accomplished fact i.
15	Genel	bitmiş ürün	end product i.
16	Genel	aküsü bitmiş motorun aküsünden başka bir motorun aküsüne tel bağlayarak aracı çalıştırma	jump-start i.
17	Genel	yakın zamanda bitmiş bir anlaşmazlık veya mücadeleyi anlamlı bir şekilde yansıtan olay	epilog i.
18	Genel	yakın zamanda bitmiş bir anlaşmazlık veya mücadeleyi anlamlı bir şekilde yansıtan olay	epilogue i.
19	Genel	bitmiş kağıdın şeklini bozan gözle görünür yabancı madde	dirt i.
20	Genel	bitmiş olmak	be up f.
21	Genel	mevsimi bitmiş olmak	be out of season f.
22	Genel	bitmiş olmak (hafta/ay)	be out f.
23	Genel	aküsü bitmiş aracın motorunu takviye kablosuyla ya da vurdurmak suretiyle çalıştırmak	jump-start f.
24	Genel	aküsü bitmiş aracın motorunu takviye kablosuyla ya da vurdurmak suretiyle çalıştırmak	jumpstart f.
25	Genel	mevcudu bitmiş	out of print s.
26	Genel	eriyip bitmiş (hastalıktan/açlıktan)	wasted s.
27	Genel	işi bitmiş	broken-down s.
28	Genel	görevi bitmiş	off duty s.
29	Genel	dilinde tüy bitmiş	tired of repeating s.
30	Genel	işi bitmiş	dished s.
31	Genel	henüz bitmiş	raw [usa] s.
32	Genel	mesleki olarak bitmiş	broken s.
33	Genel	gazı bitmiş	high s.
34	Genel	işi bitmiş	disjaskit [scotland] s.
35	Genel	bitmiş zemin seviyesinin altında bulunan	subgrade s.
36	Genel	bitmiş bir şekilde	in zf.
Phrasals
37	Öbek Fiiller	iğneyi bitmiş bir ilmeğin içine sokarak (örgü veya dikişi) başlatmak	pick up f.
Proverb
38	Atasözü	iyi başlayan işin yarısı bitmiş demektir	well begun is half done
39	Atasözü	olmuş bitmiş/geçmiş gitmiş şeye üzülmenin faydası yok	(there's) no point crying over spilt milk
Colloquial
40	Konuşma Dili	bitmiş kimse/şey	a goner i.
41	Konuşma Dili	bitmiş pil/akü	dead battery i.
42	Konuşma Dili	bitmiş gitmiş mesele	dead issue i.
43	Konuşma Dili	işi bitmiş olmak	be tickets (for someone or something) [south africa] f.
44	Konuşma Dili	işi bitmiş olmak	be tickets [south africa] f.
45	Konuşma Dili	bitmiş olmak	be through f.
46	Konuşma Dili	pili bitmiş	cashed s.
47	Konuşma Dili	çok önceden bitmiş	long gone s.
48	Konuşma Dili	bitmiş gitmiş	dead-catty s.
49	Konuşma Dili	işi bitmiş	dead-catty s.
50	Konuşma Dili	borcu bitmiş	even s.
51	Konuşma Dili	işi bitmiş	gone moggy [south africa] s.
52	Konuşma Dili	enerjisi bitmiş	empty s.
53	Konuşma Dili	mesaisi bitmiş	off of work s.
54	Konuşma Dili	günlük mesaisi bitmiş	off of work s.
55	Konuşma Dili	işi bitmiş	phfft s.
56	Konuşma Dili	olup bitmiş	over (and done) with s.
57	Konuşma Dili	olup bitmiş	over with s.
58	Konuşma Dili	tamamen bitmiş	over with s.
59	Konuşma Dili	olup bitmiş	over (and done) with s.
60	Konuşma Dili	olup bitmiş	over with s.
61	Konuşma Dili	tamamen bitmiş	over with s.
62	Konuşma Dili	bitmiş gitmiş	dead 'n' buried s.
63	Konuşma Dili	tamamen bitmiş	dead 'n' buried s.
64	Konuşma Dili	çoktan bitmiş	dead 'n' buried s.
65	Konuşma Dili	(biriyle/bir şeyle) işi bitmiş	done with (someone or something) s.
66	Konuşma Dili	(biriyle/bir şeyle) olan ilişkisi bitmiş	done with (someone or something) s.
67	Konuşma Dili	tepesinde bitmiş	plonked s.
68	Konuşma Dili	yanında bitmiş	plonked s.
69	Konuşma Dili	karşısında bitmiş	plonked s.
70	Konuşma Dili	tepesinde bitmiş	plonked up s.
71	Konuşma Dili	yanında bitmiş	plonked up s.
72	Konuşma Dili	karşısında bitmiş	plonked up s.
73	Konuşma Dili	(biriyle/bir şeyle) işi bitmiş	through with (someone or something) s.
74	Konuşma Dili	(birine/bir şeye) uyguladığı işlem bitmiş	through with (someone or something) s.
75	Konuşma Dili	(biriyle/bir şeyle) ilişkisi bitmiş/sona ermiş	through with (someone or something) s.
76	Konuşma Dili	tümü/hepsi bitmiş	all gone expr.
77	Konuşma Dili	bitmiş olmalı	that should do it expr.
78	Konuşma Dili	olmuş bitmiş	done and done expr.
79	Konuşma Dili	işi bitmiş	it's all over with expr.
80	Konuşma Dili	(birinin/bir şeyin) işi bitmiş	it is all up with (someone or something) expr.
Idioms
81	Deyim	bitmiş bi mevzu	dead horse i.
82	Deyim	bitmiş bi mevzu	dead horse i.
83	Deyim	kariyeri bitmiş kimse	yesterday's man i.
84	Deyim	bitmiş iş	a done deal i.
85	Deyim	olmuş bitmiş	a fait accompli [french] i.
86	Deyim	olmuş bitmiş şey hakkında yorum yapan/ahkam kesen kimse	a nonday morning quarterback [us] i.
87	Deyim	işi bitmiş olmak	be beyond someone or something f.
88	Deyim	iki kişi arasındaki ilişki bitmiş olmak	be through with f.
89	Deyim	olmayan/bitmiş bir şeyin peşinde koşmak	go to the well too often f.
90	Deyim	bitmiş olmak	be all over bar the shouting [uk/australia] f.
91	Deyim	(bir şey) olduğunda (başka bir şey) daha yeni/henüz bitmiş/olmuş olmak	no sooner (do something) than (do something else) f.
92	Deyim	benzini bitmiş	out of gas s.
93	Deyim	işi bitmiş	played out s.
94	Deyim	bir arzu/tutku uğruna ölüp bitmiş	consumed by desire s.
95	Deyim	bir şey için ölüp bitmiş	consumed by desire s.
96	Deyim	işi bitmiş	gone a million [australia] s.
97	Deyim	yanmış bitmiş	burnt to a cinder s.
98	Deyim	yanmış bitmiş	burnt to a crisp s.
99	Deyim	çoktan bitmiş	dead and buried s.
100	Deyim	bitmiş gitmiş	dead and buried s.
101	Deyim	tamamen bitmiş	dead and buried s.
102	Deyim	çoktan bitmiş	dead and gone s.
103	Deyim	bitmiş gitmiş	dead and gone s.
104	Deyim	tamamen bitmiş	dead and gone s.
105	Deyim	ömrü erken bitmiş	dead on arrival s.
106	Deyim	işi bitmiş	done like (a) dinner [australia] s.
107	Deyim	işi bitmiş	done like a dog's dinner [australia] s.
108	Deyim	işi bitmiş	done like dinner [australia] s.
109	Deyim	taze bitmiş	fresh out s.
110	Deyim	bitmiş gibi	good as done s.
111	Deyim	mesaisi bitmiş	off the clock s.
112	Deyim	bitmiş durumda	in the can zf.
113	Deyim	her şey bitmiş değil	all is not lost expr.
114	Deyim	hiçbir şey bitmiş değil	all is not lost expr.
115	Deyim	baştan aşağıya bitmiş	hatched, matched, and despatched expr.
116	Deyim	bitmiş sayılır	as good as done expr.
117	Deyim	bitmiş gibi	as good as done expr.
118	Deyim	çalışmayan/mesaisi bitmiş (taksi)	not for hire expr.
119	Deyim	son kozu oynamadan her şey bitmiş sayılmaz	it's not over until the fat lady sings expr.
120	Deyim	sonucu artık belli olacak biçimde neredeyse bitmiş	it's all over bar the shouting expr.
121	Deyim	sonucu artık belli olacak biçimde neredeyse bitmiş	all over bar the shouting expr.
122	Deyim	sonucu artık belli olacak biçimde neredeyse bitmiş	all over but the shouting expr.
123	Deyim	yakıtı bitmiş	out of gas expr.
124	Deyim	bitmiş tükenmiş	the well has run dry expr.
125	Deyim	olmuş bitmiş	accompli expr.
126	Deyim	bitmiş bir konuyu açıp durma	don't beat a dead horse expr.
127	Deyim	her şey bitmiş sayılmaz	it isn't over till/until the fat lady sings expr.
128	Deyim	her şey bitmiş sayılmaz	it isn't over until the fat lady sings expr.
129	Deyim	her şey bitmiş sayılmaz	it's not over till the fat lady sings expr.
130	Deyim	her şey bitmiş sayılmaz	it's not over until the fat lady sings expr.
131	Deyim	pili bitmiş	out of steam expr.
132	Deyim	her şey bitmiş sayılmaz	till the fat lady sings expr.
Speaking
133	Konuşma	bu bitmiş bir iş	this is a done deal i.
134	Konuşma	her şey bitmiş sayılmaz	it isn't over till the fat lady sings expr.
135	Konuşma	her şey bitmiş sayılmaz	it's not over till it's over expr.
136	Konuşma	parası bitmiş olmalı	he must be out of money expr.
137	Konuşma	şarjım bitmiş	my battery's out expr.
138	Konuşma	şarj bitmiş	the battery died expr.
Trade/Economic
139	Ticaret/Ekonomi	bitmiş mamuller	finished goods i.
140	Ticaret/Ekonomi	mal stoğunun bitmiş olması	stockout i.
Law
141	Hukuk	ağır hapis cezası bitmiş mahkum	expiree i.
142	Hukuk	görevi bitmiş yönetimin halefi gelmeden önce apar topar çıkardığı yasa	midnight regulation i.
143	Hukuk	süresi bitmiş	expired s.
Technical
144	Teknik	çivi yapımında bitmiş çivileri delikten çıkaran küçük metal parça	tit i.
145	Teknik	bitmiş boyut	actual size i.
146	Teknik	montajı bitmiş rotor	built-up rotor i.
147	Teknik	montajı bitmiş rotor	built rotor i.
148	Teknik	neredeyse bitmiş iş	finished work i.
149	Teknik	genellikle yarı bitmiş olan kupa şeklindeki sac levha parçası	shell i.
150	Teknik	gazı bitmiş	unfueled s.
151	Teknik	gazı bitmiş	unfuelled s.
152	Teknik	yarı bitmiş	semifinished s.
153	Teknik	yarı bitmiş	half-finished s.
154	Teknik	bitmiş yüzeyli	ground s.
155	Teknik	şarjı bitmiş (pil)	drained s.
Textile
156	Tekstil	bitmiş dikişten dikiş payının bir kısmını kırpmak	grade f.
Construction
157	İnşaat	bitmiş yüzey	finish surface i.
158	İnşaat	bitmiş boy	finished size i.
159	İnşaat	bitmiş döşeme	finished floor i.
160	İnşaat	bitmiş zemin	finished grade i.
161	İnşaat	bitmiş döşeme düzeyi	finished floor level i.
162	İnşaat	proje bitmiş düzeyi	formation level i.
163	İnşaat	bir yanı kapalı ve bitmiş duvarın diğer yanını hazırlamada kullanılan çıta	counterlath i.
Automotive
164	Otomotiv	aküsü bitmiş araba	flat car i.
165	Otomotiv	aküsü bitmiş bir aracı başka bir aracın aküsü yardımıyla çalıştırma	jumpstart i.
Aeronautic
166	Havacılık	bitmiş baca çapı	constructed vent diameter i.
167	Havacılık	bitmiş alan	constructed area i.
168	Havacılık	bitmiş çap	constructed diameter i.
169	Havacılık	daha fazla ısı ve itme gücü üretebilmesi amacıyla yakıtı bitmiş uçağın jet motoruna yakıt eklemek	reheat f.
Medical
170	Medikal	bitmiş ürün spesifikasyonu	finished product specification i.
171	Medikal	bitmiş işlem materyali	finished process material i.
172	Medikal	bitmiş ürün	finished good i.
173	Medikal	hastalık sebebiyle eriyip bitmiş	consumptive s.
Optics
174	Optik	kesilmemiş bitmiş gözlük mercekleri	uncut finished spectacle lenses i.
Veterinary
175	Veterinerlik	(sığırlarda) yeni bitmiş taze otlarla beslenmekten kaynaklanabilen ve ölüm oranı yüksek olan akut bir solunum hastalığı	fog fever i.
Chemistry
176	Kimya	bitmiş etkinin izi	completed exposure pathway i.
Agriculture
177	Tarım	(hayvanları) yeni ot bitmiş olan bir arazide otlatmak	fog [uk] f.
178	Tarım	(sığırı) yeni bitmiş otlarla beslemek	fog [uk] f.
Linguistics
179	Dilbilim	bitmiş sınav	final form i.
180	Dilbilim	konuşma anında bitmiş (eylem, durum)	perfect s.
Military
181	Askeri	ordudaki görevi bitmiş	ex-service s.
Sport
182	Spor	takımıyla sözleşmesi bitmiş oyuncu	free agent i.
Photography
183	Fotoğrafçılık	bitmiş solüsyonda develope etmek	underdevelop f.
184	Fotoğrafçılık	bitmiş solüsyonda açındırmak	underdevelop f.
185	Fotoğrafçılık	bitmiş solüsyonda işlemek	underdevelop f.
Latin
186	Latince	tarihte olmuş bitmiş olaylar	res gestae i.
Slang
187	Argo	bitmiş olan şey	toast i.
188	Argo	bitmiş olmak	be dead meat f.
189	Argo	enerjisi bitmiş	out of juice s.
190	Argo	yakıtı bitmiş	out of juice s.
191	Argo	(yorgunluktan) bitmiş	crapped out s.
192	Argo	(yorgunluktan) bitmiş	crapped s.
193	Argo	işi bitmiş	gone goose [obsolete] [us] s.
194	Argo	pili bitmiş	cream-crackered s.
Modern Slang
195	Modern Argo	cinsel enerjisi bitmiş/tükenmiş	all fucked out s.