Geçmiş

visible

"visible" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 24 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	visible s.	görünür
General
2	Genel	visible s.	görünen
3	Genel	visible s.	gözle görülür
4	Genel	visible s.	peyda
5	Genel	visible s.	belli
6	Genel	visible s.	gözle görülebilir
7	Genel	visible s.	açık
8	Genel	visible s.	görünebilir
9	Genel	visible s.	göze çarpan
10	Genel	visible s.	görünür
11	Genel	visible s.	görülebilir
12	Genel	visible s.	gözle görünen
13	Genel	visible s.	görülür
14	Genel	visible s.	apaçık
15	Genel	visible s.	besbelli
16	Genel	visible s.	aşikar
17	Genel	visible s.	zihinsel olarak algılanabilir
18	Genel	visible s.	ziyaretçi kabul eden
19	Genel	visible s.	belirli bir kısmın veya parçanın görülebileceği şekilde tasarlanmış
Technical
20	Teknik	visible s.	gözle görülebilen
21	Teknik	visible s.	görülen
22	Teknik	visible s.	görünür
Telecom
23	Telekom	visible s.	görülebilir
Medical
24	Medikal	visible s.	görülebilir

"visible" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 88 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	visible light i.	görünebilir ışık
2	Genel	visible radiation i.	görünebilir radyasyon
3	Genel	visible writing i.	görünür yazı
4	Genel	visible horizon i.	görünen ufuk
5	Genel	visible effect i.	gözle görülür etki
6	Genel	visible leadership i.	görünürlük liderlik
7	Genel	visible leadership i.	şeffaf liderlik
8	Genel	visible panty line i.	iç çamaşırı hatlarının belli olması
9	Genel	visible result i.	görülebilir sonuç
10	Genel	become visible f.	belirmek
11	Genel	become visible f.	zuhur etmek
12	Genel	make visible f.	görünür kılmak
13	Genel	become visible f.	netleşmek
14	Genel	make visible f.	belirgin kılmak
15	Genel	become visible f.	belli olmak
16	Genel	become visible f.	belirmeye başlamak
17	Genel	become visible f.	görünürlük kazanmak
18	Genel	become visible f.	görünür hale gelmek
19	Genel	make it visible f.	görünür kılmak
20	Genel	non visible s.	görünmeyen
21	Genel	hardly visible s.	belli belirsiz
22	Genel	barely visible s.	zar zor görünebilen
23	Genel	distinctly visible s.	çok rahat/kolayca görünen/görülebilen
24	Genel	plainly visible s.	açık şekilde görünen
Speaking
25	Konuşma	it's not visible to the human eye expr.	insan gözüyle görülmez
Trade/Economic
26	Ticaret/Ekonomi	visible balance i.	ithalat ve ihracat arasındaki değer farkı
27	Ticaret/Ekonomi	visible reserve i.	açık yedek
28	Ticaret/Ekonomi	visible trade balance i.	görünen mal ticareti dengesi
29	Ticaret/Ekonomi	visible merchandise i.	görünen mal
30	Ticaret/Ekonomi	visible trade i.	görünen ticaret
31	Ticaret/Ekonomi	visible items of trade i.	görünen kalemler
32	Ticaret/Ekonomi	visible trade i.	görünen mal ticareti
33	Ticaret/Ekonomi	visible deficit i.	görünen açık
34	Ticaret/Ekonomi	visible trade i.	görünür ticaret
35	Ticaret/Ekonomi	visible trade i.	nesnel mal ticareti
36	Ticaret/Ekonomi	visible items of trade i.	ticaret dengesi kalemleri
Technical
37	Teknik	visible light transmission i.	görünür ışık geçişi
38	Teknik	determination of visible defects i.	gözle görülen kusurların tayini
39	Teknik	visible combustion i.	görünen yanma
40	Teknik	visible light i.	görünür ışık
41	Teknik	visible integration i.	görünür bütünlük
42	Teknik	visible line i.	görünür çizgi
43	Teknik	light microscopy method in the visible spectral range i.	görünür spektral bölgede ışık mikroskopi metodu
44	Teknik	visible area i.	görülebilir saha
45	Teknik	visible-light wavelength i.	görünür ışığın dalga boyu
46	Teknik	visible spectrum i.	görünür ışık görüngesi
47	Teknik	visible penetrant i.	görünür giringen
48	Teknik	visible radiation i.	görünür radyasyon
49	Teknik	radiation visible i.	görünür radyasyon
50	Teknik	visible joint i.	görünür ek
51	Teknik	visible defects i.	görünür kusurlar
52	Teknik	ultraviolet-visible spectroscopy i.	morötesi görünür ışık görünge gösterimi
53	Teknik	visible alarm i.	optik alarm
54	Teknik	visible light communication i.	görünür ışık haberleşmesi
55	Teknik	visible to the naked eye s.	çıplak gözle görülebilir
Computer
56	Bilgisayar	not visible s.	görünmez
57	Bilgisayar	folder visible s.	klasör görünebilir
58	Bilgisayar	never visible expr.	hiçbir zaman görünmesin
59	Bilgisayar	make visible expr.	görünür kıl
60	Bilgisayar	select visible cells expr.	görünür hücreleri seç
61	Bilgisayar	always visible expr.	her zaman görünsün
62	Bilgisayar	plot visible cells only expr.	sadece görünen hücreleri çiz
63	Bilgisayar	visible cells only expr.	yalnızca görünür hücreler
Telecom
64	Telekom	visible queue i.	görünen kuyruk
Construction
65	İnşaat	visible spectrum i.	görünür izge
Lighting
66	Aydınlatma	visible radiation i.	görünür ışınım
Psychology
67	Psikoloji	visible light i.	görünür ışık
68	Psikoloji	visible spectrum i.	görünür tayf
Optics
69	Optik	minimum visible angle i.	minimum görme açısı
70	Optik	ageing by exposure to uv and visible radiation i.	uv ve görünür ışımaya maruz bırakarak yaşlandırma
Physics
71	Fizik	visible radiation i.	görünür radyasyon
72	Fizik	visible radiation i.	görünür ışınım
73	Fizik	visible spectrum i.	görünür spektrum
74	Fizik	visible spectrum i.	görünür izge
Chemistry
75	Kimya	visible region i.	görünür bölge
Marine Biology
76	Deniz Biyolojisi	visible implant elastomer tag i.	görünür elastik ekme marka
77	Deniz Biyolojisi	visible implant tag i.	görünür ekme marka
Astronomy
78	Gökbilim	depression of the visible horizon i.	(gerçek veya doğal ufkun altında kalan) gözle görülür açısal ufuk çöküntüsü
79	Gökbilim	depression of the visible horizon i.	ufuk depresyonu
Linguistics
80	Dilbilim	visible speech i.	konuşma sesleri çizimlemesi
Religious
81	Dini	visible church i.	yeryüzündeki inançlı hristiyanlar topluluğu
82	Dini	church visible i.	yeryüzündeki inançlı hristiyanlar topluluğu
Environment
83	Çevre	visible radiation i.	gözle görünür radyasyon
84	Çevre	visible pollutants i.	görülebilir kirleticiler
85	Çevre	emission of visible pollutants i.	görülebilir kirleticilerin yayınımı
Geology
86	Jeoloji	uv visible spectroscopy i.	uv görünür bölge spekroskopisi
Ottoman Turkish
87	Osmanlıca	become visible f.	taayyün etmek
Slang
88	Argo	vpl (visible panty line) kısalt.	iç çamaşırı hatlarının belli olması