con- - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

con-

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"con-" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 5 sonuç

İngilizce Türkçe
General
con- ök. ile anlamı veren ön ek
con- ök. birlikte anlamı veren ön ek
con- ök. ilişkili anlamı veren ön ek
con- ök. koni anlamı veren ön ek
Music
con- ök. ile anlamı veren ön ek

"con-" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 223 sonuç

İngilizce Türkçe
General
con i. dolandırıcılık
con i. aleyhtar
con i. hilekar
con i. aleyhteki nokta
con i. suçlu
con i. dubaracı
con i. aleyhte oy
con i. karşı tartışma
con man i. hilekar
con i. dolandırma
con i. alavere dalavere
con game i. alavere dalavere
con i. aleyhte nokta
con i. kazık
con i. mahkum
con i. aleyhte kimse
con i. üçkağıt
body-con i. vücuda yapışan kıyafet
mod con i. modern kolaylık
mod con i. bir konunun tüm açılardan tamam hale geldiğini belirtmek için kullanılan ifade
con i. yalan
con i. abartı
con i. şişirme
con i. çıkarcı konuşma
con [dialect] [england] i. muştayla vurma
con [dialect] [england] i. muştayla dövme
con i. yasadışı bir şekilde paraya el koyma
con i. dolandırarak paraya el koyma
con f. kandırmak
con f. aldatmak
con f. dikkatle okumak
con f. dolandırmak
con f. hile yapmak
con f. okumak
con f. dümen kullanmak
con f. sahtekarlık yapmak
con dense f. özetlemek
con f. yutturmak
con f. incelemek
con somebody out of f. mahrum etmek
con f. kafalamak
con the housewives f. ev hanımlarını dolandırmak
con answer f. cevap verebilmek
con thanks f. teşekkür etmek
con thanks f. şükretmek
con thanks f. yükümlülüğü kabul etmek
con f. öğrenmek
con f. ezberlemek
con [obsolete] f. bilgi sahibi olmak
con [obsolete] f. bilmek
con f. düşünmek
con f. kafa yormak
con f. ölçüp tartmak
con f. ölçüp biçmek
body-con s. vücuda yapışan tarzda
con s. dolandırıcılığa ait
con s. dolandırıcılıkla ilgili
con s. sahtekarlığa ait
con s. sahtekarlıkla ilgili
pro and con zf. lehte ve aleyhte olarak
nem. con zf. nemine contradicente
con zf. aleyhte
nem con zf. itirazsız
pro and con zf. lehte ve aleyhte
con zf. karşı
con amore zf. bağlılıkla
con amore zf. fedakarlıkla
con amore zf. şevkle
con amore zf. istekle
Phrasals
con (someone) into (something) f. (birini belli bir şeyi yapmak üzere) kandırmak
con (someone) into (something) f. birini bir şey yapması için aldatmak
con (someone) into (something) f. birini tezgaha getirmek
con (someone) into (something) f. birini oyuna getirmek
con (someone) out of (something) f. birini yolmak
con (someone) out of (something) f. para söğüşlemek
con (someone) out of (something) f. (para, mal) çarpmak
con (someone) out of (something) f. (para, takı) çökmek
con someone into something f. birini belli bir şeyi yapmak üzere kandırmak
con someone into something f. birini bir şey yapması için aldatmak
con someone into something f. birini tezgaha getirmek
con someone into something f. birini oyuna getirmek
con someone out of something f. birini yolmak
con someone out of something f. para söğüşlemek
con someone out of something f. (para, mal) çarpmak
con someone out of something f. (para, takı) çökmek
con into f. kandırmak
con into f. aldatmak
con into f. tezgaha getirmek
con into f. oyuna getirmek
con out of f. mahrum etmek
con out of f. yolmak
con out of f. söğüşlemek
con out of f. çarpmak
con out of f. çökmek
Colloquial
air-con i. klima
air-con i. havalandırma
con job i. hilekarlık
con job i. sahtekarlık
con job i. dolap (sahtekarlık)
con job i. tezgah (sahtekarlık)
con job i. kaltabanlık
con job i. düzmecilik
con i. bir kimseyi güveninden yararlanarak dolandırma
con game i. bir kimseyi güveninden yararlanarak dolandırma
con i. dolandırıcılık
con game i. dolandırıcılık
con i. güveni suistimal suçu
con game i. güveni suistimal suçu
con i. siyaseten muhafazakar kimse
con i. siyasette muhafazakarlığı destekleyen kimse
con i. fan buluşması
con i. toplanma
pull heartstrings con job on f. kendini acındırmak
pull heartstrings con job on f. kendini acındırma numarası yapmak
con [uk] f. çarpmak
con [uk] f. vurmak
con [uk] f. hafifçe vurmak
con [uk] f. (çivi, dübel) çakmak
con [uk] f. silahla vurmak
con [uk] f. dövmek
con [uk] f. pataklamak
every con has a pro expr. her şerde bir hayır vardır
Idioms
put a con on (one) i. (birini) aldatmak
put a con on (one) i. kandırmak
put a con on (one) i. oyuna getirmek
put a con on (one) i. tezgaha getirmek
put a con on (one) i. üçkağıda getirmek
put a con on (one) i. dolandırmak
put a con on (one) i. tokatlamak (dolandırmak)
put a con on (one) i. kafeslemek (dolandırmak)
put a con on (one) i. ketenpereye getirmek
the pros and con i. avantaj ve dezavantajlar
put a con on someone f. (birini) aldatmak
put a con on someone f. kandırmak
put a con on someone f. oyuna getirmek
put a con on someone f. tezgaha getirmek
put a con on someone f. üçkağıda getirmek
put a con on someone f. dolandırmak
put a con on someone f. tokatlamak (dolandırmak)
put a con on someone f. kafeslemek (dolandırmak)
put a con on someone f. ketenpereye getirmek
et con. (and husband) kısalt. ve eşi
et con. (and husband) kısalt. ve kocası
Trade/Economic
pro and con expr. lehinde ve aleyhinde
Law
con man i. düzenbaz
con artist i. dolandırıcı
con man i. dolandırıcı
con artist i. düzenbaz
ex-con i. eski mahkum
ex-con i. eski hükümlü
con i. hükümlü
pro and con i. lehte veya aleyhte
pro and con i. lehte ve aleyhte
con man i. sahtekar
con artist i. sahtekar
ex-con i. sabıkalı
con man i. üçkağıtçı
con artist i. üçkağıtçı
long con i. uzun süreli dolandırma
con s. hüküm giymiş
Politics
con pua i. kon pua
con pua i. puak
con pua i. pua
con pua i. sinh mun
con pua i. vietnam ve laos’da yaşayan etnik bir grup
neo-con i. yeni muhafazakar
con-dem s. (birleşik krallık'ta) muhafazakar parti ile liberal demokratlar partisinin 2010'da oluşturduğu koalisyon hükümetine ait
con-lib s. (birleşik krallık'ta) muhafazakar parti ile liberal demokratlar partisinin 2010'da oluşturduğu koalisyon hükümetine ait
lib-con s. (birleşik krallık'ta) muhafazakar parti ile liberal demokratlar partisinin 2010'da oluşturduğu koalisyon hükümetine ait
Technical
con rod i. biyel
con rod assy i. biyel kol komple
vent con-denser i. kaçak buhar kondenseri
con rod i. krank kolu
con f. bir gemiyi yönetmek
Computer
con i. klavye ve ekran ikilisi
active code page not available from con device expr. etkin kod sayfası con aygıtından kullanılamıyor
Automotive
master con rod i. ana piston kolu
con rod boring machine i. biyel kolu bara makinesi
slave con rod i. yardımcı biyel kolu
Marine
con i. kaptan köşkü
con i. dümen kumanda odası
con i. kaptanlık
con i. kaptanın yetkisi
con i. gemiyi kullanma
con i. gemiyi yönetme
con i. gemiyi yöneltme
con f. gemiyi kullanmak
con f. gemiyi yöneltmek
Medical
con classification i. cori sınıflaması
con disease i. cori hastalığı
con cycle i. cori siklusu
Gastronomy
chilli con carne i. acı sosta pişmiş fasulye ve kıyma
arroz con leche i. içine bazen kuru üzüm de katılan tarçın aromalı sütlaç
arroz con pollo i. safran ile aromalandırılmış ispanyol usulü tavuklu pilav
chili con carne i. baharatlı ve acılı bir et yemeği
Physics
cardioid con denser i. kardiyot kondansatör
Marine Biology
green con i. kömür balığı
Music
allegro con spirito zf. canlı
allegro con spirito zf. neşeli
allegro con spirito zf. civelek
con amore zf. tutkulu bir şekilde çalarak
con bravura zf. baskın ve coşkulu bir tonda
con brio zf. canlı bir tonda
con brio zf. hareketli bir tempoda
con dolore zf. kederli bir tonda
con espressione zf. duygulu bir tonda
con fuoco zf. ateşli bir tonda
con moto zf. canlı bir şekilde
con moto zf. enerjik olarak
con sordino zf. müzik aletine surdin takılı şekilde
con spirito zf. neşe ve enerjiyle
Abbreviation
nem. con. (nemine contradicente) zf. oybirliğiyle
Latin
nem con zf. oybirliğiyle
Slang
con-trick i. aldatma
con-trick i. dolandırıcılık
con-trick i. üçkağıtçılık
con i. tren mürettebatını denetleyip yolculardan ücret toplayan demiryolu çalışanı
con i. verem
con i. ince hastalık
con i. veremli silikoz
Modern Slang
air-con fatigue s. klima çarpmış
air-con fatigue s. klimadan etkilenmiş
air-con fatigue s. klimanın havayı çok fazla soğutmasından etkilenmiş