prisoner

Significados de "prisoner" en diccionario turco inglés : 20 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
Common Usage
1	Common Usage	prisoner n.	esir
Show us that Greece, and this also goes for Turkey, is not a prisoner of the past. Bize Yunanistan'ın, ki bu Türkiye için de geçerli, geçmişin esiri olmadığını gösterin. More Sentences
2	Common Usage	prisoner n.	tutuklu
However, we must insist that political and religious prisoners are released. Ancak, siyasi ve dini tutukluların serbest bırakılması konusunda ısrarcı olmalıyız. More Sentences
3	Common Usage	prisoner n.	tutsak
Sami took another girl prisoner. Sami başka bir kızı daha tutsak olarak aldı. More Sentences
General
4	General	prisoner n.	hapis
I'm prisoner for a crime I didn't commit. İşlemediğim bir suçtan dolayı hapisteyim. More Sentences
5	General	prisoner n.	hükümlü
He tortured a prisoner. O bir hükümlüye işkence etti. More Sentences
6	General	prisoner n.	mahpus
Some prisoners have declared that they will resist being moved to the new prisons. Bazı mahpuslar, yeni cezaevlerine götürülmeye karşı direneceklerini beyan etmişlerdir. More Sentences
7	General	prisoner n.	mahkum
Bautista Barandalla, a Navarrian prisoner, suffers from an incurable illness. Navarralı bir mahkum olan Bautista Barandalla, tedavisi mümkün olmayan bir hastalıktan muzdarip. More Sentences
8	General	prisoner n.	tutsak
Sami took another girl prisoner. Sami başka bir kızı daha tutsak olarak aldı. More Sentences
9	General	prisoner n.	tutuklu
However, we must insist that political and religious prisoners are released. Ancak, siyasi ve dini tutukluların serbest bırakılması konusunda ısrarcı olmalıyız. More Sentences
Law
10	Law	prisoner n.	mahpus
Some prisoners have declared that they will resist being moved to the new prisons. Bazı mahpuslar, yeni cezaevlerine götürülmeye karşı direneceklerini beyan etmişlerdir. More Sentences
11	Law	prisoner n.	sanık
The prisoner was found guilty by the judge. Sanık, yargıç tarafından suçlu bulundu. More Sentences
12	Law	prisoner n.	tutuklu
However, we must insist that political and religious prisoners are released. Ancak, siyasi ve dini tutukluların serbest bırakılması konusunda ısrarcı olmalıyız. More Sentences
Military
13	Military	prisoner n.	esir
Show us that Greece, and this also goes for Turkey, is not a prisoner of the past. Bize Yunanistan'ın, ki bu Türkiye için de geçerli, geçmişin esiri olmadığını gösterin. More Sentences
14	Military	prisoner n.	tutuklu
However, we must insist that political and religious prisoners are released. Ancak, siyasi ve dini tutukluların serbest bırakılması konusunda ısrarcı olmalıyız. More Sentences
General
15	General	prisoner n.	zorla tutulan kimse
16	General	prisoner n.	kurtuluşçuluk idealine inanma
17	General	prisoner n.	volan jantına takılan metal bağlantı
18	General	prisoner n.	girintili metal bağlantı
19	General	prisoner n.	esir tutulan şey
Law
20	Law	prisoner n.	mevkuf

Significados de "prisoner" con otros términos en diccionario inglés turco: 74 resultado(s)

	Categoría	Inglés	Turco
General
1	General	prisoner of war n.	savaş esiri
Yet he is taken hostage and treated as a prisoner of war. Yine de rehin alındı ve savaş esiri muamelesi gördü. More Sentences
2	General	political prisoner n.	siyasi tutuklu
It calls for the immediate release of all political prisoners. Tüm siyasi tutukluların derhal serbest bırakılması çağrısında bulunuyor. More Sentences
3	General	prisoner of war n.	savaş tutsağı
He's a prisoner of war. O bir savaş tutsağıdır. More Sentences
4	General	take prisoner v.	esir almak
Tom was taken prisoner by the Germans. Tom Almanlar tarafından esir alındı. More Sentences
Law
5	Law	prisoner of war n.	savaş tutsağı
He's a prisoner of war. O bir savaş tutsağıdır. More Sentences
Politics
6	Politics	prisoner of war n.	savaş tutsağı
He's a prisoner of war. O bir savaş tutsağıdır. More Sentences
7	Politics	prisoner of war n.	savaş esiri
Yet he is taken hostage and treated as a prisoner of war. Yine de rehin alındı ve savaş esiri muamelesi gördü. More Sentences
8	Politics	political prisoner n.	siyasi mahkum
He spent six years as a political prisoner in South Africa. Altı yılını Güney Afrika'da siyasi mahkum olarak geçirdi. More Sentences
General
9	General	prisoner of war n.	esir
10	General	political prisoner n.	siyasi suçlu
11	General	prisoner of conscience n.	siyasi suçlu
12	General	prisoner of conscience n.	görüşlerinden ötürü hapis cezasına çarptırılmış kimse
13	General	sick prisoner n.	hasta mahkum
14	General	awaiting-trial prisoner n.	yargılanmayı bekleyen mahkum
15	General	prisoner of war medal n.	amerikan savaş tutsaklarına verilen madalya
16	General	state prisoner n.	siyasi suçlu kimse
17	General	take prisoner v.	tutuklamak
18	General	take prisoner v.	tevkif etmek
19	General	be taken prisoner v.	esir düşmek
20	General	capture prisoner v.	tutsak almak
21	General	take prisoner v.	tutsak almak
22	General	be taken prisoner v.	tutsak alınmak
23	General	be taken prisoner by v.	tarafından esir alınmak
24	General	sacrifice the prisoner to the gods v.	esiri tanrılara kurban etmek
25	General	prisoner-of-war adj.	savaş esiri
26	General	prisoner-of-war adj.	harp esiri
27	General	prisoner-of-war adj.	savaş tutsağı
Colloquial
28	Colloquial	ghost prisoner n.	(özellikle abd askeriyesinde) gizli tutuklu
Law
29	Law	ordinary prisoner n.	adli tutuklu
30	Law	prisoner of thought n.	cezaevindeki fikir suçlusu
31	Law	prisoner of thought n.	cezaeveindeki düşünce suçlusu
32	Law	prisoner of thought n.	cezaevindeki düşünce suçlusu
33	Law	sentenced prisoner n.	hükümlü mahpus
34	Law	convicted prisoner n.	hükümlü mahpus
35	Law	prisoner on remand n.	hükmen tutuklu
36	Law	sentenced prisoner n.	hüküm giymiş mahpus
37	Law	nonrestorable prisoner n.	ıslah edilmeyen mahkum
38	Law	prisoner on remand n.	mahkeme kararı ile tutuklu
39	Law	pris (prisoner) n.	tutuklu
40	Law	pris (prisoner) n.	hükümlü
Politics
41	Politics	prisoner of war n.	harp esiri
42	Politics	prisoner exchange n.	tutuklu mübadelesi
43	Politics	prisoner exchange n.	esir değişimi
44	Politics	prisoner swap n.	esir değişimi
Military
45	Military	united states prisoner of war information centre n.	abd harp esirleri danışma merkezi
46	Military	branch american prisoner of war information bureau n.	amerikan harp esirleri danışma bürosu tali kısmı
47	Military	restorable prisoner n.	askeri hakları iade edilen mahkum
48	Military	garrison prisoner n.	askeri hükümlü
49	Military	military prisoner n.	askeri tutuklu
50	Military	prisoner team n.	çatışmada ele geçen esirlerin sorumluluğunu alan tim
51	Military	enemy prisoner of war/civilian enternee support company n.	düşman harp esirleri/sivil enternelere destek bölüğü
52	Military	enemy prisoner of war n.	düşman harp esiri
53	Military	enemy prisoner of war information bureau n.	düşman harp esirleri danışma bürosu
54	Military	prisoner of war enclosure n.	esir kampı tali bölümü
55	Military	prisoner of war cage n.	geçici harp esir nezaret yeri
56	Military	general prisoner n.	genel mahpus
57	Military	prisoner of war n.	harp esiri
58	Military	prisoner of war collecting point n.	harp esirleri toplama noktası
59	Military	prisoner of war censorship n.	harp esirlerine uygulanan sansür
60	Military	prisoner of war processing station n.	harp esirleri işlem istasyonu
61	Military	prisoner of war compound n.	harp esirleri tali bölüm
62	Military	prisoner of war camp n.	harp esiri kampı
63	Military	prisoner of war information bureau n.	harp esirleri danışma bürosu
64	Military	prisoner of war processing company n.	harp esirleri işlem bölüğü
65	Military	prisoner of war personnel record n.	harp esiri personel kaydı
66	Military	prisoner guard n.	muhafız
67	Military	prisoner guard n.	muhafız grubu
68	Military	prisoner of war branch camp n.	tali harp esir kampı
69	Military	pow (prisoner of war) n.	savaş esiri
70	Military	prisoner-of-war camp n.	harp esiri kampı
71	Military	pw (prisoner-of-war) abrev.	savaş esiri
72	Military	pw (prisoner-of-war) abrev.	harp esiri
73	Military	pw (prisoner-of-war) abrev.	savaş tutsağı
Star Wars
74	Star Wars	jx-09 secured prisoner transport n.	jx-09 güvenli mahkum nakliyesi