Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Geçmiş
uzanmak
"uzanmak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 74 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
uzanmak
reach out
f.
2
Yaygın Kullanım
uzanmak
stretch out
f.
3
Yaygın Kullanım
uzanmak
lie down
f.
4
Yaygın Kullanım
uzanmak
reach
f.
5
Yaygın Kullanım
uzanmak
lie
f.
6
Yaygın Kullanım
uzanmak
lengthen
f.
General
7
Genel
uzanmak
sweep
f.
8
Genel
uzanmak
lain
f.
9
Genel
uzanmak
hand up
f.
10
Genel
uzanmak
loll
f.
11
Genel
uzanmak
reach out for
f.
12
Genel
uzanmak
reach
f.
13
Genel
uzanmak
skirt along
f.
14
Genel
uzanmak
kip
f.
15
Genel
uzanmak
extend along
f.
16
Genel
uzanmak
repose oneself
f.
17
Genel
uzanmak
kip down
f.
18
Genel
uzanmak
recline
f.
19
Genel
uzanmak
be couched
f.
20
Genel
uzanmak
jut
f.
21
Genel
uzanmak
stream
f.
22
Genel
uzanmak
go over to
f.
23
Genel
uzanmak
reach forth
f.
24
Genel
uzanmak
lounge
f.
25
Genel
uzanmak
go to
f.
26
Genel
uzanmak
grasp at
f.
27
Genel
uzanmak
sprawl
f.
28
Genel
uzanmak
snatch at
f.
29
Genel
uzanmak
stretch
f.
30
Genel
uzanmak
extend
f.
31
Genel
uzanmak
rest
f.
32
Genel
uzanmak
trail
f.
33
Genel
uzanmak
run
f.
34
Genel
uzanmak
spread
f.
35
Genel
uzanmak
range
f.
36
Genel
uzanmak
outstretch
f.
37
Genel
uzanmak
be ranging to the
f.
38
Genel
uzanmak
go
f.
39
Genel
uzanmak
run along
f.
40
Genel
uzanmak
repose
f.
41
Genel
uzanmak
lie
f.
42
Genel
uzanmak
dispread
f.
43
Genel
uzanmak
overreach
f.
44
Genel
uzanmak
lie awake
f.
45
Genel
uzanmak
accumb
f.
46
Genel
uzanmak
rax
f.
47
Genel
uzanmak
reach into
f.
48
Genel
uzanmak
recumb
f.
49
Genel
uzanmak
reest [dialect]
f.
50
Genel
uzanmak
undouble
f.
51
Genel
uzanmak
bestride
f.
52
Genel
uzanmak
ligge
f.
53
Genel
uzanmak
lill
f.
54
Genel
uzanmak
overget [dialect] [uk]
f.
55
Genel
uzanmak
overhang
f.
56
Genel
uzanmak
overspan
f.
57
Genel
uzanmak
roll
f.
58
Genel
uzanmak
outlie
f.
59
Genel
uzanmak
outreach
f.
60
Genel
uzanmak
sit
f.
61
Genel
uzanmak
snug
f.
62
Genel
uzanmak
streek
f.
63
Genel
uzanmak
lay
f.
Phrasals
64
Öbek Fiiller
uzanmak
hold out
f.
65
Öbek Fiiller
uzanmak
reach over
f.
66
Öbek Fiiller
uzanmak
stretch out to
f.
67
Öbek Fiiller
uzanmak
string out
f.
Idioms
68
Deyim
uzanmak
make a long arm for (something)
f.
69
Deyim
uzanmak
catch a snooze
f.
70
Deyim
uzanmak
get (one's) head down
f.
71
Deyim
uzanmak
take a load off
f.
72
Deyim
uzanmak
take the weight off (one's) feet
f.
73
Deyim
uzanmak
take the weight off (one's) legs
f.
Technical
74
Teknik
uzanmak
lie
f.
"uzanmak"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 242 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
uyumak üzere uzanmak
go to sleep
f.
2
Yaygın Kullanım
uyumak üzere uzanmak
go to bed
f.
General
3
Genel
tembelce uzanmak
lounge
f.
4
Genel
ileriye uzanmak
reach ahead
f.
5
Genel
üzerinde kemer gibi uzanmak
arch over
f.
6
Genel
boylu boyunca uzanmak
recline
f.
7
Genel
her iki tarafında uzanmak
bestride
f.
8
Genel
tatlı bir sıcaklığın karşısında uzanmak
bask
f.
9
Genel
daha iyi uzanmak
outreach
f.
10
Genel
sere serpe uzanmak
sprawl
f.
11
Genel
göz alabildiğine uzanmak
spread
f.
12
Genel
kıvrılarak uzanmak (nehir)
ramble
f.
13
Genel
almak üzere uzanmak
reach out for
f.
14
Genel
iki seksen uzanmak
lick the dust
f.
15
Genel
kadar uzanmak
go back to
f.
16
Genel
üzerinde kemer gibi uzanmak
arch above
f.
17
Genel
bir yandan öbür yana uzanmak
traverse
f.
18
Genel
yatağa uzanmak
lie in the bed
f.
19
Genel
yatağa uzanmak
lie on the bed
f.
20
Genel
yatağa uzanmak
lie down the bed
f.
21
Genel
yatağa uzanmak
sit on the bed
f.
22
Genel
iki seksen uzanmak
be flattened (by a fisticuff)
f.
23
Genel
iki seksen uzanmak
be tickled pink
f.
24
Genel
iki seksen uzanmak
loll
f.
25
Genel
uçsuz bucaksız uzanmak
endlessly stretch (out)
f.
26
Genel
uçsuz bucaksız uzanmak
endlessly extend along
f.
27
Genel
-e uzanmak
grasp at
f.
28
Genel
-e uzanmak
go down to
f.
29
Genel
-e kadar uzanmak
extend over
f.
30
Genel
-den yukarı uzanmak
stick up through
f.
31
Genel
-den dışarı uzanmak
project from
f.
32
Genel
-den dışarı uzanmak
stick out
f.
33
Genel
-den içeri uzanmak
stick in through
f.
34
Genel
uzanmak (geçmişte belirli bir zamana kadar)
trace to
f.
35
Genel
gökyüzüne uzanmak
dispread through the sky
f.
36
Genel
sahile uzanmak
lie on the beach
f.
37
Genel
kanepeye uzanmak
lie on the sofa
f.
38
Genel
kanepede uzanmak
lie on the sofa
f.
39
Genel
güneşte uzanmak
lay in the sun
f.
40
Genel
bir ağacın altına/altında uzanmak
lay down under a tree
f.
41
Genel
turna gibi uzanmak
crane
f.
42
Genel
güneşte uzanmak
bask in the sun
f.
43
Genel
kımıldamadan uzanmak
lie still
f.
44
Genel
sırt üstü uzanmak
lie flat
f.
45
Genel
geçmişe uzanmak
retroject
f.
46
Genel
(dinlenmek amacıyla) uzanmak
lie awake
f.
47
Genel
çime uzanmak
lie down on the grass
f.
48
Genel
çimene uzanmak
lie down on the grass
f.
49
Genel
çimlere uzanmak
lie down on the grass
f.
50
Genel
kan revan içinde uzanmak
welter
f.
51
Genel
dışarı uzanmak
outjut
f.
52
Genel
üzerinde uzanmak
surmount
f.
53
Genel
gerisinde/arkasında uzanmak
back
f.
54
Genel
kanepeye yeniden uzanmak
recouch [obsolete]
f.
55
Genel
iki seksen uzanmak
be sprawled
f.
56
Genel
iki seksen uzanmak
lie sprawled
f.
57
Genel
iki seksen uzanmak
sit sprawled
f.
58
Genel
iki seksen uzanmak
be sprawled out
f.
59
Genel
iki seksen uzanmak
lie sprawled out
f.
60
Genel
iki seksen uzanmak
sit sprawled out
f.
61
Genel
bir şeyin/bir yerin derinliğine/içlerine kadar uzanmak/varmak
reach deep into something/somewhere
f.
62
Genel
(nesnenin) üzerinde uzanmak
thwart [obsolete]
f.
63
Genel
altında uzanmak
underrun
f.
64
Genel
yukarıya doğru uzanmak
upjet
f.
65
Genel
yukarı uzanmak
upreach
f.
66
Genel
boylu boyunca uzanmak
bestride
f.
67
Genel
paralel veya bitişik olarak uzanmak
march
f.
68
Genel
engin bir şekilde uzanmak
march
f.
69
Genel
sınır oluşturacak şekilde boylu boyunca uzanmak
margin
f.
70
Genel
rahatsız pozisyonda uzanmak
mislie
f.
71
Genel
yıllar öncesine uzanmak
mount
f.
72
Genel
geçmişe uzanmak
mount
f.
73
Genel
bir şeyden destek alarak uzanmak
repose
f.
74
Genel
aşağıya uzanmak
descend
f.
75
Genel
sere serpe uzanmak
grabble [dialect]
f.
76
Genel
öteye uzanmak
overreach
f.
77
Genel
yukarı uzanmak
overreach
f.
78
Genel
'-e kadar uzanmak
overspan
f.
79
Genel
üzerinde kemer gibi uzanmak
concamerate
f.
80
Genel
çıkıntı yapmadan düz çizgi halinde uzanmak
plane
f.
81
Genel
yüz üstü uzanmak
plank
f.
82
Genel
hızla uzanmak
dive
f.
83
Genel
önünde uzanmak
forelie
f.
84
Genel
ötesine uzanmak
outstretch
f.
85
Genel
öne doğru uzanmak
poke
f.
86
Genel
dışarı uzanmak
poke out
f.
87
Genel
(coğrafi şekil) uzanmak
push
f.
88
Genel
süresince uzanmak
span
f.
89
Genel
boyunca uzanmak
span
f.
90
Genel
bir yerden diğerine uzanmak
span
f.
91
Genel
sere serpe uzanmak
spread-eagle
f.
92
Genel
elle uzanmak
streek [obsolete]
f.
93
Genel
kıvrılarak uzanmak
sweep
f.
94
Genel
üstüne doğru uzanmak
jut
f.
95
Genel
üzerinden uzanmak
overhang
f.
Phrasals
96
Öbek Fiiller
(bina) uzanmak/gitmek (bir yere)
ramble on
f.
97
Öbek Fiiller
aşağıya doğru uzanmak
slope away from
f.
98
Öbek Fiiller
aşağıya doğru uzanmak
slope down (to something or some place)
f.
99
Öbek Fiiller
aşağıya doğru uzanmak
slope (down) toward something
f.
100
Öbek Fiiller
aşağıya doğru uzanmak
slope away from something
f.
101
Öbek Fiiller
aşağıya doğru uzanmak
fall away toward something
f.
102
Öbek Fiiller
bir şeyin üstüne uzanmak/yatmak
lie down on something
f.
103
Öbek Fiiller
bir şeyin altına/altında uzanmak/yatmak
lie down beneath something
f.
104
Öbek Fiiller
birinin yanına uzanmak/yatmak
lie alongside of someone
f.
105
Öbek Fiiller
boylu boyunca uzanmak
stretch out
f.
106
Öbek Fiiller
bir şeyin altına/altında uzanmak/yatmak
lie down under something
f.
107
Öbek Fiiller
boyunca uzanmak
stretch across (something)
f.
108
Öbek Fiiller
bir şeyin üzerine uzanmak/yatmak
lie down on something
f.
109
Öbek Fiiller
boyunca uzanmak
extend across
f.
110
Öbek Fiiller
boylu boyunca uzanmak
lie down
f.
111
Öbek Fiiller
birinin yanına uzanmak/yatmak
lie next to someone
f.
112
Öbek Fiiller
boyunca uzanmak
extend along
f.
113
Öbek Fiiller
önünde uzanmak
lie ahead of
f.
114
Öbek Fiiller
önünde uzanmak
lie before
f.
115
Öbek Fiiller
önünde uzanmak
lie ahead
f.
116
Öbek Fiiller
-e kadar uzanmak
stretch away to
f.
117
Öbek Fiiller
(bir yerin içine kadar) uzanmak
project into something
f.
118
Öbek Fiiller
yukarı doğru uzanmak
slope up (to something)
f.
119
Öbek Fiiller
'e uzanmak
repose on
f.
120
Öbek Fiiller
(bir yerin içine kadar) uzanmak
extend into something
f.
121
Öbek Fiiller
zamanın derinliklerine kadar uzanmak
go back to
f.
122
Öbek Fiiller
(koltuğa/sedire vs.) gömülmek/uzanmak
sink back into something
f.
123
Öbek Fiiller
'e uzanmak
repose in
f.
124
Öbek Fiiller
(yerdeki/aşağıdaki) bir şeye uzanmak
reach down to something
f.
125
Öbek Fiiller
-e kadar uzanmak
go back to
f.
126
Öbek Fiiller
(bir şeyin) içine/doğru uzanmak/dalmak
reach out into something
f.
127
Öbek Fiiller
'e uzanmak/davranmak
reach toward
f.
128
Öbek Fiiller
(boylu boyunca) uzanmak
stretch away
f.
129
Öbek Fiiller
(bir noktadan diğer noktaya) kadar uzanmak
extend (from something) (to something)
f.
130
Öbek Fiiller
içine uzanmak
dip in
f.
131
Öbek Fiiller
bir şeye uzanmak
get to something
f.
132
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) kadar uzanmak
jut out over (someone or something)
f.
133
Öbek Fiiller
yan yana yatmak/uzanmak
lay together
f.
134
Öbek Fiiller
(bir şeyin) üstüne uzanmak
repose on (something)
f.
135
Öbek Fiiller
(bir şeyin) üstüne uzanmak
repose upon (something)
f.
136
Öbek Fiiller
-e uzanmak
stretch away
f.
137
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) önünde uzanmak
stretch away from (someone or something)
f.
138
Öbek Fiiller
dışarı uzanmak
lay out
f.
139
Öbek Fiiller
açık havada yatmak/uzanmak
lay out
f.
140
Öbek Fiiller
(bir şeye) uzanmak/yatmak
repose in (something)
f.
141
Öbek Fiiller
(bir biçimde) uzanmak
repose in (something)
f.
142
Öbek Fiiller
(bir durumda) boylu boyunca yatmak/uzanmak
repose in (something)
f.
143
Öbek Fiiller
(bir şeyin) içinde ölü olarak yatmak/uzanmak
repose in (something)
f.
144
Öbek Fiiller
-e kadar uzanmak
project into
f.
145
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) kadar uzanmak
reach to (someone or something)
f.
146
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) uzanmak
reach to (someone or something)
f.
147
Öbek Fiiller
bir şeye kadar uzanmak
reach to something
f.
148
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) kadar uzanmak
stretch away to (someone or something)
f.
149
Öbek Fiiller
eğilerek uzanmak
lean across (someone or something)
f.
150
Öbek Fiiller
eğilerek uzanmak
lean across someone or something
f.
151
Öbek Fiiller
(birinin) yanında/yanına uzanmak
lie with (one)
f.
152
Öbek Fiiller
(biriyle) birlikte yatmak/uzanmak
lie with (one)
f.
153
Öbek Fiiller
(biriyle) yan yana yatmak/uzanmak
lie with (one)
f.
154
Öbek Fiiller
(biriyle) uzanmak
lie with (one)
f.
155
Öbek Fiiller
birinin yanında/yanına uzanmak
lie with someone
f.
156
Öbek Fiiller
biriyle birlikte yatmak/uzanmak
lie with someone
f.
157
Öbek Fiiller
biriyle yan yana yatmak/uzanmak
lie with someone
f.
158
Öbek Fiiller
biriyle uzanmak
lie with someone
f.
159
Öbek Fiiller
üşengeç/miskin bir şekilde sağa sola uzanmak
loll about
f.
160
Öbek Fiiller
(bir yerde) uzanmak
loll about (some place)
f.
161
Öbek Fiiller
yüz üstü uzanmak
prone out
f.
162
Öbek Fiiller
yüzükoyun uzanmak
prone out
f.
163
Öbek Fiiller
dalgayla sahile ulaşmak için sörf tahtasının üzerine yüz üstü uzanmak
prone out
f.
164
Öbek Fiiller
sörf tahtasına yatmak/uzanmak
prone out
f.
165
Öbek Fiiller
(birinin/bir hayvanın) yanında/yanına uzanmak
lie alongside (of someone or an animal)
f.
166
Öbek Fiiller
(birinin/bir hayvanın) yanında/yanına uzanmak
lie alongside (of someone or an animal)
f.
167
Öbek Fiiller
güneşte uzanmak
bask in (something)
f.
168
Öbek Fiiller
güneşte uzanmak
bask in
f.
169
Öbek Fiiller
(bir şeyle) rahatça uzanmak
curl up with (something)
f.
170
Öbek Fiiller
(bir şey) boyunca uzanmak
extend across (something)
f.
171
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) kadar uzanmak
extend over (someone or something)
f.
172
Öbek Fiiller
-e uzamak/uzanmak
extend to
f.
173
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) uzanmak
extend to (someone or something)
f.
174
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) kadar uzanmak
extend to (someone or something)
f.
175
Öbek Fiiller
aşağıya doğru uzanmak
fall away toward
f.
176
Öbek Fiiller
-e doğru uzanmak
fall away toward
f.
177
Öbek Fiiller
eğilerek uzanmak
lean across
f.
178
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) önünde uzanmak
lie ahead of (someone or something)
f.
179
Öbek Fiiller
yanına uzanmak/yatmak
lie alongside
f.
180
Öbek Fiiller
yanında uzanmak
lie alongside
f.
181
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) yanına uzanmak/yatmak
lie alongside (someone or something)
f.
182
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) yanında uzanmak
lie alongside (someone or something)
f.
183
Öbek Fiiller
boş boş uzanmak/yatmak
lie around
f.
184
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) önünde uzanmak
lie before (someone or something)
f.
185
Öbek Fiiller
'-e uzanmak
lie down on
f.
186
Öbek Fiiller
'-in üstüne uzanmak/yatmak
lie down on
f.
187
Öbek Fiiller
'-in altına/altında uzanmak/yatmak
lie down under
f.
188
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) uzanmak
reach for (someone or something)
f.
189
Öbek Fiiller
içine uzanmak
reach in
f.
190
Öbek Fiiller
(bir şeyin) içine uzanmak
reach into (something)
f.
191
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) uzanmak
reach out after (someone or something)
f.
192
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) uzanmak
reach out for (someone or something)
f.
193
Öbek Fiiller
içine doğru uzanmak/dalmak
reach out into
f.
194
Öbek Fiiller
-e kadar uzanmak
reach to
f.
195
Öbek Fiiller
-e uzanmak
reach to
f.
196
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) uzanmak
reach toward (someone or something)
f.
197
Öbek Fiiller
(birine/bir şeye) doğru uzanmak
reach toward (someone or something)
f.
198
Öbek Fiiller
yukarıdaki (birine/bir şeye) doğru uzanmak
reach up to (someone or something)
f.
199
Öbek Fiiller
(bir şeye) uzanmak/yatmak
rest on (something)
f.
200
Öbek Fiiller
(bir şeye) uzanmak/yatmak
rest upon (something)
f.
201
Öbek Fiiller
(bir şeyin) eteğinde uzanmak
skirt around (something)
f.
202
Öbek Fiiller
aşağıya doğru uzanmak
slope away
f.
203
Öbek Fiiller
yokuş aşağı uzanmak
slope away
f.
204
Öbek Fiiller
-e doğru uzanmak
slope toward
f.
205
Öbek Fiiller
aşağıya doğru uzanmak
slope toward
f.
206
Öbek Fiiller
yokuş aşağı uzanmak
slope toward
f.
207
Öbek Fiiller
(bir şeye) doğru yokuş aşağı uzanmak
slope toward (something)
f.
208
Öbek Fiiller
(birine, bir şeye, bir yere) doğru uzanmak
stretch out to (someone, something, or some place)
f.
209
Öbek Fiiller
(bir şeyden/bir yerden) dışarı doğru uzanmak/çıkmak
thrust out of (something or some place)
f.
210
Öbek Fiiller
(bir şeyden/birinden) dışarı doğru uzanmak/çıkmak
thrust through (someone or something)
f.
211
Öbek Fiiller
(bir şeyden/birinden) yukarı doğru uzanmak/çıkmak
thrust up through (something)
f.
212
Öbek Fiiller
(bir şeyden) sarkmak/uzanmak
trail over (something)
f.
Colloquial
213
Konuşma Dili
boylu boyunca uzanmak
measure one's length
f.
214
Konuşma Dili
yıldızların altında uzanmak
lie out underneath the stars
f.
215
Konuşma Dili
uyumak üzere uzanmak
bed
f.
Idioms
216
Deyim
aniden uzanmak
throw one's self down
f.
217
Deyim
anılara uzanmak
take a stroll down memory lane
f.
218
Deyim
anılara uzanmak
take a trip down memory lane
f.
219
Deyim
eski anılara dalmak/uzanmak
take a walk down memory lane
f.
220
Deyim
eski anılara dalmak/uzanmak
walk down memory lane
f.
221
Deyim
içinde boylu boyunca uzanmak
lie in
f.
222
Deyim
yatakta uzanmak
lie in [us]
f.
223
Deyim
elinde güzel bir kitapla rahatça uzanmak
curl up with a (good) book
f.
224
Deyim
boylu boyunca uzanmak
measure your length [obsolete]
f.
225
Deyim
iki seksen uzanmak
measure your length [obsolete]
f.
226
Deyim
(birinin/bir şeyin) ilerisine/ötesine uzanmak
reach past (someone or something)
f.
227
Deyim
anılara uzanmak
stroll down memory lane
f.
Marine
228
Denizcilik
kıyı boyunca uzanmak
lie along the shore
f.
Agriculture
229
Tarım
(toprak, tahıl) uzanmak
lodge
f.
Geography
230
Coğrafya
denize dik uzanmak
run perpendicular to the sea
f.
231
Coğrafya
kıyıya paralel uzanmak
run parallel along coastline
f.
232
Coğrafya
kıyıya paralel uzanmak
run parallel to coastline
f.
Archaic
233
Eski Kullanım
yamuk bir şekilde uzanmak
thwart
f.
234
Eski Kullanım
yakınına uzanmak
snug
f.
Slang
235
Argo
uyumak üzere uzanmak
turn in
f.
236
Argo
uyumak üzere uzanmak
crawl in
f.
237
Argo
uyumak üzere uzanmak
kip down
f.
238
Argo
uyumak üzere uzanmak
hit the hay
f.
239
Argo
uyumak üzere uzanmak
hit the sack
f.
240
Argo
uyumak üzere uzanmak
retire
f.
241
Argo
uyumak üzere uzanmak
sack out
f.
242
Argo
(birinin/bir şeyin) yanına kadar gelmek/uzanmak
butt (up) against (someone or something)
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of uzanmak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy