Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
Military | ||
Askeri | patlayacak! | fire in the hole! expr. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | patlayacak hale gelme | simmer i. |
Genel | sinirden patlayacak halde | loaded s. |
Phrases | ||
İfadeler | (birine) pahalıya patlayacak | it/that will cost (one) expr. |
İfadeler | (birine) pahalıya patlayacak | it/that will cost (one) expr. |
İfadeler | pahalıya patlayacak | it will cost you expr. |
İfadeler | pahalıya patlayacak | it will cost you expr. |
Colloquial | ||
Konuşma Dili | dokunsan patlayacak | on edge s. |
Konuşma Dili | birisi patlayacak | something's got to give expr. |
Konuşma Dili | (biri) patlayacak | got to give expr. |
Idioms | ||
Deyim | (hava) patlayacak olmak | breed up a storm f. |
Deyim | öfkeden patlayacak halde olmak | get hot under the collar f. |
Military | ||
Askeri | (füze vb.) belirli zamanda patlayacak şekilde kurmak | arm f. |
Slang | ||
Argo | et yemekten patlayacak kadar şişmanlamış | bacon-fed [obsolete] s. |
British Slang | ||
İngiliz Argosu | patlayacak/altına edecek gibi (çişi gelmiş) | bursting s. |