Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
leap
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"leap"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 52 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
leap
i.
sıçrayış
2
Yaygın Kullanım
leap
i.
sıçrama
3
Yaygın Kullanım
leap
i.
atılım
4
Yaygın Kullanım
leap
f.
sıçratmak
5
Yaygın Kullanım
leap
f.
atlamak
6
Yaygın Kullanım
leap
f.
sıçramak
General
7
Genel
leap
i.
fırlayış
8
Genel
leap
i.
atlayış
9
Genel
leap
i.
atlanılan yer
10
Genel
leap
i.
atlanılan uzaklık
11
Genel
leap
i.
sekme
12
Genel
leap
i.
atlama
13
Genel
leap
i.
zıplama
14
Genel
leap
i.
hamle
15
Genel
leap
i.
atlama mesafesi
16
Genel
leap
i.
sıçrama mesafesi
17
Genel
leap
i.
üzerinden atlanılan yer
18
Genel
leap
i.
fırlama
19
Genel
leap
i.
yükselme
20
Genel
leap
i.
ani yükseliş
21
Genel
leap
i.
ani artış
22
Genel
leap
i.
şelalede balıkların sıçrayabileceği kısım
23
Genel
leap
i.
nehrin aniden seviyesinin azalması
24
Genel
leap
i.
ani geçiş
25
Genel
leap
i.
ani değişiklik
26
Genel
leap
i.
çiftleşme
27
Genel
leap
i.
bir saniyeden uzun süren melodik hareket
28
Genel
leap
f.
üzerinden atlamak
29
Genel
leap
f.
fırlatmak
30
Genel
leap
f.
atılmak
31
Genel
leap
f.
hoplamak
32
Genel
leap
f.
zıplamak
33
Genel
leap
f.
sekmek
34
Genel
leap
f.
fırlamak
35
Genel
leap
f.
(acele sonuca) varmak
36
Genel
leap
f.
aşmak
37
Genel
leap
f.
geçmek
38
Genel
leap
f.
zıplatmak
39
Genel
leap
f.
hoplatmak
40
Genel
leap
f.
atlatmak
41
Genel
leap
f.
(at) dişi ata binmek
42
Genel
leap
f.
(erkek hayvan) (dişi hayvan ile) çiftleşmek
43
Genel
leap
f.
(bir işe, etkinliğe) büyük bir istekle girişmek
44
Genel
leap
f.
hoplayıp zıplayarak dans etmek
45
Genel
leap
f.
havaya sıçramak
46
Genel
leap
f.
kalbi çarpmak
47
Genel
leap
f.
aniden geçmek
48
Genel
leap
f.
aniden ve hızla artmak
49
Genel
leap
f.
çiftleşmek
Irregular Verb
50
Irregular Verb
leap
f.
leaped/leapt - leaped/leapt
Technical
51
Teknik
leap
f.
sıçramak
Geography
52
Coğrafya
leap
i.
irlanda'da yerleşim yeri
"leap"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 162 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
quantum leap
i.
önemli bir atılım
2
Genel
leap year
i.
artık sene
3
Genel
leap year
i.
artıkyıl
4
Genel
leap year
i.
ekliyıl
5
Genel
leap day
i.
artıkgün
6
Genel
leap in the dark
i.
tehlikeli girişim
7
Genel
leap year
i.
artık yıl
8
Genel
leap year
i.
dört yılda bir gelen ve 366 gün olan yıl
9
Genel
leap in the dark
i.
sonu belirsiz iş
10
Genel
leap-frog
i.
oyuncuların diğer oyunculardan daha yükseğe zıplamaya çalışıtıkları bir tür çocuk oyunu
11
Genel
leap-year day
i.
artıkgün
12
Genel
leap day
i.
artık gün
13
Genel
leap day
i.
29 şubat
14
Genel
leap of faith
i.
inanılan bir şeyden vazgeçip ona zıt başka bir şeye inanabilme
15
Genel
leap of faith
i.
inanç sıçraması
16
Genel
big leap
i.
büyük sıçrama
17
Genel
leap year
i.
sene-i kebise
18
Genel
leap [dialect] [uk]
i.
balık tuzağı
19
Genel
leap [dialect] [uk]
i.
balık ağı
20
Genel
leap [dialect] [uk]
i.
anız sepeti
21
Genel
leap-frog
i.
birdirbir (oyunu)
22
Genel
leap up
f.
fırlamak
23
Genel
leap out
f.
dışarı fırlamak
24
Genel
leap to the eye
f.
göze çarpmak
25
Genel
leap over
f.
yüksekten atlamak
26
Genel
leap for joy
f.
sevinçten havalara uçmak
27
Genel
leap at
f.
atlamak
28
Genel
leap out
f.
göze çarpmak
29
Genel
leap at
f.
havada kapmak
30
Genel
leap over
f.
üzerinden atlamak
31
Genel
leap off
f.
yüksekten atlamak
32
Genel
leap up
f.
sıçramak
33
Genel
leap something over something
f.
atlatmak
34
Genel
leap in action
f.
meydana atılmak
35
Genel
leap out of the bed
f.
yataktan kalkmak
36
Genel
leap forward
f.
ileri doğru zıplamak
37
Genel
leap down from the stage
f.
(zıplayarak) sahneden aşağıya inmek
38
Genel
leap out of a window
f.
pencereden atlamak
39
Genel
leap (at)
f.
paldır küldür yapmak
40
Genel
leap (at)
f.
üstüne atlamak
Phrasals
41
Öbek Fiiller
leap forward
f.
atılım yapmak
42
Öbek Fiiller
leap forward
f.
büyük aşama kaydetmek
43
Öbek Fiiller
leap forward
f.
ileri doğru sıçramak
44
Öbek Fiiller
leap forward
f.
ilerlemek
45
Öbek Fiiller
leap forward
f.
ileri atılmak
46
Öbek Fiiller
leap forward
f.
öne doğru sıçramak
47
Öbek Fiiller
leap at
f.
sıçramak
48
Öbek Fiiller
leap forward
f.
sıçrama yapmak
49
Öbek Fiiller
leap at
f.
zıplamak
50
Öbek Fiiller
leap in
f.
-e atılmak
51
Öbek Fiiller
leap in
f.
-e atlamak
52
Öbek Fiiller
leap in
f.
-e zıplamak
53
Öbek Fiiller
leap in
f.
devam eden bir şeye dahil olmak
54
Öbek Fiiller
leap in
f.
aradan girmek
55
Öbek Fiiller
leap in
f.
müdahil olmak
56
Öbek Fiiller
leap in
f.
sonradan dahil olmak
57
Öbek Fiiller
leap at someone or something
f.
birinin/bir şeyin üstüne atlamak
58
Öbek Fiiller
leap at someone or something
f.
birinin/bir şeyin üstüne zıplamak
59
Öbek Fiiller
leap at someone or something
f.
birini/bir şeyi havada kapmak
60
Öbek Fiiller
leap down
f.
zıplayıp/hoplayıp inmek
61
Öbek Fiiller
leap down
f.
aşağı zıplamak/hoplamak
62
Öbek Fiiller
leap down
f.
atlayıp inmek
63
Öbek Fiiller
leap down
f.
aşağı atlamak
64
Öbek Fiiller
leap from (something) to (something)
f.
(bir şeyden bir şeye) zıplamak/hoplamak
65
Öbek Fiiller
leap from (something) to (something)
f.
(bir şeyden bir şeye) atlamak
66
Öbek Fiiller
leap from (something) to (something)
f.
(bir şeyden aşağıdaki bir şeye) hoplamak/atlamak
67
Öbek Fiiller
leap from (something) to (something)
f.
(bir şeyden) aşağı (bir şeye) atlamak
Phrases
68
İfadeler
one small step for a man one giant leap for mankind
expr.
benim için küçük ama insanlık için büyük bir adım
69
İfadeler
that's one small step for man one giant leap for mankind
expr.
benim için küçük ama insanlık için büyük bir adım
Proverb
70
Atasözü
look before you leap
yapmadan önce iyice düşün!
71
Atasözü
look before you leap
bin düşün bir söyle
72
Atasözü
look before you leap
iki ölç bir biç
Colloquial
73
Konuşma Dili
a leap in the dark
i.
riskli girişim
74
Konuşma Dili
leap in the dark
i.
riskli girişim
75
Konuşma Dili
a leap in the dark
i.
sonucundan emin olunmayan girişim
76
Konuşma Dili
leap in the dark
i.
tehlikeli iş
77
Konuşma Dili
a leap in the dark
i.
tehlikeli hamle
78
Konuşma Dili
leap out
f.
birden ortaya çıkmak
79
Konuşma Dili
leap out
f.
birden önüne çıkmak
80
Konuşma Dili
leap out
f.
pat diye önüne çıkmak
81
Konuşma Dili
a leap in the dark
expr.
karanlıkta atılan adım
Idioms
82
Deyim
a quantum leap
i.
büyük bir gelişme
83
Deyim
a quantum leap
i.
çok önemli bir gelişme
84
Deyim
a leap in the dark
i.
körü körüne atılma
85
Deyim
leap out of one's skin
f.
aklı başından gitmek
86
Deyim
leap to conclusions
f.
alelacele fikir beyan etmek
87
Deyim
leap to conclusions
f.
anlamadan hüküm vermek
88
Deyim
leap to conclusions
f.
anlamadan yargıda bulunmak
89
Deyim
leap at
f.
atlamak
90
Deyim
leap to mind
f.
bir anda akla gelmek
91
Deyim
leap up
f.
coşmak
92
Deyim
leap up
f.
hareketlenmek
93
Deyim
leap at the opportunity to do something
f.
fırsata balıklama atlamak
94
Deyim
leap at the chance to do something
f.
fırsata balıklama atlamak
95
Deyim
leap at
f.
havada kapmak
96
Deyim
leap at the opportunity
f.
fırsata balıklama atlamak
97
Deyim
leap at the chance
f.
fırsata balıklama atlamak
98
Deyim
leap at
f.
hazır olmak
99
Deyim
leap up
f.
oturduğu yerden sıçramak
100
Deyim
leap at the chance to do something
f.
sunulan fırsatı hiç düşünmeden kabul etmek
101
Deyim
leap at the opportunity to do something
f.
sunulan fırsatı hiç düşünmeden kabul etmek
102
Deyim
leap for joy
f.
sevinçten zıplamak
103
Deyim
take the leap
f.
şansını denemek
104
Deyim
leap to mind
f.
(birdenbire) hatırlamak
105
Deyim
leap at
f.
üzerine atlamak
106
Deyim
take a leap of faith
f.
(bir düşünceyi benimsemek için) gözünü karartmak
107
Deyim
leap to conclusions
f.
yeterince bilmeden/düşünmeden hemen bir sonuca/karara varmak
108
Deyim
leap up
f.
üstüne sıçramak
109
Deyim
leap up
f.
üzerinde sıçramak
110
Deyim
leap up
f.
yerinden fırlamak
111
Deyim
leap off the deep end
f.
kafayı yemek
112
Deyim
leap off the deep end
f.
balatayı sıyırmak
113
Deyim
leap off the deep end
f.
keçileri kaçırmak
114
Deyim
leap off the deep end
f.
çıldırmak
115
Deyim
leap off the deep end
f.
deliye dönmek
116
Deyim
leap off the deep end
f.
kafayı üşütmek
117
Deyim
leap off the deep end
f.
önünü arkasını düşünmeden bir işe atılmak
118
Deyim
leap off the deep end
f.
ye herrü ya merrü diye başlamak
119
Deyim
leap to (one's) defense
f.
araya girip (birini) savunmak
120
Deyim
leap to (one's) defense
f.
(birisinin) avukatlığını yapmak
121
Deyim
leap to (one's) defense
f.
(birini) savunmak üzere atılmak
122
Deyim
leap off the deep end
f.
deliye dönmek
123
Deyim
leap off the deep end
f.
çıldırmak
124
Deyim
leap off the deep end
f.
aklını kaçırmak
125
Deyim
leap off the deep end
f.
öfkelenmek
126
Deyim
leap off the deep end
f.
kendini/aklını kaybetmek
127
Deyim
leap off the deep end
f.
çılgına dönmek
128
Deyim
leap off the deep end
f.
şalteri/sigortası atmak
129
Deyim
leap off the deep end
f.
kan beynine sıçramak
130
Deyim
leap off the deep end
f.
sinirleri zıplamak
131
Deyim
leap off the deep end
f.
karmaşık/zor bir işe bodoslama girmek/dalmak
132
Deyim
leap off the deep end
f.
karmaşık/zor bir işin altına düşünmeden girmek
133
Deyim
leap off the deep end
f.
karmaşık/zor bir işe hemen dalmak
134
Deyim
leap off the deep end
f.
karmaşık/zor bir işe tek başına atlamak
135
Deyim
leap to (one's) feet
f.
bir anda ayağa kalkmak
136
Deyim
leap to (one's) feet
f.
ayaklarının üstüne fırlamak
137
Deyim
leap to (one's) feet
f.
ayağa fırlamak
138
Deyim
leap to (one's) feet
f.
ayağa zıplamak
139
Deyim
leap on the bandwagon
f.
iyi gün dostu olmak
140
Deyim
leap on the bandwagon
f.
çıkar için kazananın yanında yer almak
141
Deyim
leap on the bandwagon
f.
galip geleceği anlaşılan tarafa katılmak
142
Deyim
leap clear (of something)
f.
sıçrayıp/atlayıp (bir şeyin önünden) çekilmek
143
Deyim
leap clear (of something)
f.
sekip/zıplayıp (bir şeyin önünden) çekilmek
144
Deyim
leap to (someone's) mind
f.
(birinin) aklına gelmek
145
Deyim
make a leap of faith
f.
(bir düşünceyi benimsemek için) gözünü karartmak
Speaking
146
Konuşma
look before you leap
expr.
iyi düşün sonra giriş
Trade/Economic
147
Ticaret/Ekonomi
leap day
i.
artık gün
148
Ticaret/Ekonomi
leap year
i.
artık yıl
149
Ticaret/Ekonomi
sales leap
i.
satış fırlaması
150
Ticaret/Ekonomi
leap in the dark
i.
tehlikeli iş
Law
151
Hukuk
leap year
i.
kebise sene
Politics
152
Siyasal
great leap forward
i.
büyük ileri atılım
153
Siyasal
great leap forward
i.
çin halk cumhuriyeti'nin ekonomik sorunları çözmek için 1959-60'ta yürüttüğü emek yoğun sanayileşme projesi
Technical
154
Teknik
crippled leap-frog test
i.
topal kurbağa sıçrayışı denemesi
Computer
155
Bilgisayar
leap second
i.
artık saniye
Marine
156
Denizcilik
leap frog method
i.
sonlu elemanlar çözümünde kullanılan bir yöntem
Physics
157
Fizik
quantum leap
i.
kuantum sıçraması
Astronomy
158
Gökbilim
leap year
i.
artıkyıl
159
Gökbilim
leap year
i.
ekliyıl
Fishery
160
Balıkçılık
salmon leap
i.
balık merdiveni
161
Balıkçılık
salmon leap
i.
balık geçidi
162
Balıkçılık
salmon leap
i.
balık savağı
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of leap
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy