karnı - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

karnı



"karnı" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

Türkçe İngilizce
General
karnı belly i.

"karnı" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 107 sonuç

Türkçe İngilizce
General
karnı burnunda in the club i.
fıçı karnı bilge i.
dalga karnı antinode i.
atın karnı veya beli barrel i.
karnı ağrımak have a stomachache f.
karnı burnunda olmak be pregnant f.
karnı burnunda olmak have a bun in the oven f.
karnı aç olmak be hungry f.
karnı acıkmak get hungry f.
karnı zil çalmak be famished f.
karnı acıkmak be hungry f.
karnı üzerinde sürünmek slide along f.
karnı zil çalmak be starving f.
karnı şişmek (one's stomach) to protrude f.
karnı doymak be full up f.
karnı şişmek (one's stomach) to stick out f.
karnı doymak eat one's fill f.
karnı guruldamak rumble f.
karnı ağrımak grype [obsolete] f.
karnı ağrıyarak bellyached s.
karnı aç peckish s.
karnı deşilmiş embowelled s.
karnı tok full s.
karnı aç hungry s.
karnı burnunda pregnant s.
karnı geniş lighthearted s.
karnı deşilmiş emboweled s.
karnı geniş carefree s.
karnı aç empty s.
karnı burnunda very pregnant s.
karnı geniş light-hearted s.
karnı aç ahungry s.
karnı zil çalan ahungered s.
karnı aç empty-bellied s.
açlıktan karnı içine çökmüş belly-pinched s.
karnı yırtılmış broken-bellied s.
karnı burnunda gravidated [obsolete] s.
(açlıktan) karnı sırtına yapışmış clung [dialect] [uk] s.
karnı çıkıntılı olmayan flat-bellied s.
karnı zil çalarak famishedly zf.
Phrasals
karnı/göbeği (giysiden) fırlamak burst out f.
karnı/göbeği (giysiden) fırlamak burst out (of something) f.
Colloquial
karnı burnunda olma baby bump i.
(gebelik nedeniyle) karnı belli olmak show f.
karnı yok etmeye yönelik gut-busting s.
karnı büyümüş/şişmiş (hamile) pillowed s.
karnı burnunda big with s.
karnı burnunda big with child s.
karnı burnunda a heavily pregnant woman expr.
Idioms
karnı çıkmaya/belirmeye başlama baby bump i.
birinin yumuşak karnı a chink in someone's armour i.
karnı doyuncaya kadar yemek have a bellyful (of something) f.
karnı şişmek have a bellyful (of something) f.
karnı zil çalmak feel peckish f.
gülmekten karnı ağrımak laugh yourself silly f.
gülmekten karnı ağrımak laugh yourself sick f.
karnı zil çalmak be starving (for something) f.
karnı zil çalmak be starved (for something) f.
karnı doymak eat fill f.
karnı tok under (one's) belt s.
karnı tok under one's belt s.
karnı burnunda great with child s.
karnı tok ve rahat fat and happy s.
karnı tok sırtı pek fat and happy s.
açlıktan karnı sırtına yapışmış narrow at the equator s.
karnı doysa da gözü doymayan somebody's eyes are bigger than their stomach expr.
karnı tok sırtı pek a full belly and a happy heart expr.
karnı burnunda up the spout expr.
karnı burnunda in the family way expr.
karnı doysa da gözü doymayan somebody's eyes are bigger than their belly expr.
sırtı pek karnı tok in easy circumstances expr.
Trade/Economic
domuz karnı almak için yapılan vadeli sözleşmeler bellies i.
Technical
fıçı karnı bilge i.
yüksek fırın karnı bosh i.
balık karnı gibi çıkıntılı olan fish-bellied s.
Architecture
kemer karnı intrados i.
Traffic
kemer karnı intrados i.
Medical
ana karnı mother's womb i.
anne karnı mother's womb i.
Anatomy
üst karın duvarı, alt kaburgalar arası boşluk ve karnı boşaltan damarlar vena musculophrenica i.
üst karın duvarı, alt kaburgalar arası boşluk ve karnı boşaltan damarlar musculophrenic vein i.
Physics
dalga karnı antinode i.
dalga karnı loop i.
Biology
karnı kıllı solucan flatworm i.
Marine Biology
atlantik'e özgü koyu mavi sırtı, gümüşi karnı ve koyu benekli sırt yüzgeci bulunan bir atlantik kılıçbalığı white marlin (tetrapturus albidus) i.
kabuklu bir deniz canlısının karnı pleon i.
kabuklu bir deniz canlısının karnı ile ilişkili pleonal s.
Zoology
örümceğimsiler sınıfının karnı halkalı canlıları içeren bir kolu arthrogastra i.
başında turuncu süsler bulunan sırtı mavi-kara, göğsü ve karnı ak bir penguen rock hopper i.
karnı kıllı solucanlar şubesine mensup hayvan gastrotrich i.
Apiculture
göğüs ile karnı bağlayan ince boyun peduncle i.
Music
kemanın karnı plate i.
Ornithology
amerika'da bulunan pas kırmızısı renkte göğsü ve karnı olan büyük bir ardıç kuşu robin (turdus migratorius) i.
amerika'da bulunan pas kırmızısı renkte göğsü ve karnı olan büyük bir ardıç kuşu american robin i.
amerika'da bulunan göğsü ve karnı pas-kırmızı renkte büyük bir ardıç kuşu american robin (turdus migratorius) i.
amerika'da bulunan göğsü ve karnı pas-kırmızı renkte büyük bir ardıç kuşu robin i.
sırtı, kafası, boynu ve göğsü mavi siyah, kanatları siyah ve karnı beyaz olan asya'ya özgü ötücü bir kuş magrie robin (corsycus saularis) i.
kırmızı göğüslü kum kuşunun bir alt türü olan, siyah benekli sırtı gri ve kahverengi olup soluk kahverengi başı ve karnı bulunan amerika'ya özgü bir kumkuşu maybird i.
sırtı grimsi kahverengi, karnı ise beyaz olup kanatlarında ve kuyruğunda beyaz çizgiler bulunan, kuzeydoğu asya'da üreyip kışı avustralya'da geçiren bir kumkuşu maybird i.
siyah çizgili kafası, kahverengi sırtı ve beyaz karnı bulunan yaygın bir yağmurkuşu ringed plover (charadrius hiaticula) i.
siyah çizgili kafası, kahverengi sırtı ve beyaz karnı bulunan yaygın bir yağmurkuşu sea dotterel [dialect] [uk] i.
Reptiles
avustralya'ya özgü, karnı kırmızımsı renkte olan çok zehirli bir kara yılan red-bellied black snake (pseudechis porphyriacus) i.
Entomology
başı, göğsü ve karnı derin kanallarla ayrılmış disjoined s.
başı, göğsü ve karnı derin kanallarla ayrılmış disjointed s.
başı, göğsü ve karnı derin kanallarla ayrılmış disjunct s.
uzuvları/segmentli karnı olmayan (kuluçkadaki larva) protopod s.
Slang
hamile karnı/göbeği bump i.