ihlal - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

ihlal



"ihlal" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 36 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
ihlal breach i.
ihlal infringement i.
ihlal violation i.
General
ihlal derogation i.
ihlal delict i.
ihlal negligence i.
ihlal infringe i.
ihlal delictum i.
ihlal contravention i.
ihlal invasion i.
ihlal transgression i.
ihlal intrusion i.
ihlal violation i.
ihlal infraction i.
ihlal break i.
ihlal brike i.
ihlal impingement i.
ihlal infidelity i.
ihlal intrenchment [obsolete] i.
ihlal scape [obsolete] i.
ihlal prevarication i.
Colloquial
ihlal ignore [australia] i.
Trade/Economic
ihlal infringements i.
ihlal violation i.
Law
ihlal aggravated trespass i.
ihlal aggression i.
ihlal trespass i.
ihlal breach i.
ihlal infringement i.
Politics
ihlal infringement i.
ihlal violation i.
ihlal transgression i.
Technical
ihlal infraction i.
Computer
ihlal violation i.
Literature
ihlal alteration i.
Geology
ihlal transgression i.

"ihlal" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 298 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
ihlal etmek violate f.
General
ihlal eden kimse infringer i.
kanunları ihlal eden kimse lawbreaker i.
ihlal etme violation i.
ihlal edilmemiş olma inviolateness i.
yapıcı ihlal constructive breach i.
ihlal etme infringing i.
hukuku ihlal nedeniyle verilen ceza sanction i.
küçümseyerek yasaları ihlal eden scofflaw i.
ihlal etme transgression i.
ihlal etme effraction i.
ihlal eden violator i.
ihlal eden effractor i.
ihlal eden transgressor i.
ihlal eden infringer i.
ihlal etmeme nonintrusion i.
ihlal niteliği taşımayan şey nonviolation i.
ihlal etme violating i.
idari ihlal administrative violation i.
yemini ihlal oathbreaking i.
ihlal edilemez şey untouchable i.
ihlal etme evildoing i.
kanunu ihlal etme malum i.
bir şeyi ihlal eden kimse breacher i.
dini hukuku ihlal eden kimse offender i.
ihlal edilemezlik infrangibility i.
ihlal edilemezlik infrangibleness i.
sosyal norm ve beklentileri ihlal eden kasıtsız hareket barbecue stopper i.
ihlal etme constupration [obsolete] i.
adab-ı muaşereti veya ahlaki kuralları ihlal eden kimse scandal i.
ihlal etmek trespass on f.
ihlal etmek derogate from f.
ihlal etmek disturb f.
ihlal etmek transgress f.
ihlal etmek mar f.
ihlal etmek (sözleşme maddesi) infringe f.
ihlal etmek invade f.
ihlal etmek break f.
ihlal etmek contravene f.
hava sahasını ihlal etmek violate airspace f.
ihlal etmek violate f.
ihlal etmek infringe f.
ihlal etmek infract f.
anlaşmayı ihlal etmek go back on the agreement f.
anlaşmayı ihlal etmek break the agreement f.
sözleşmeyi ihlal etmek go back on the contract f.
sözleşmeyi ihlal etmek break the contract f.
anlaşmayı ihlal etmek renege on the agreement f.
sözleşmeyi ihlal etmek violate the contract f.
sözleşmeyi ihlal etmek renege on the contract f.
anlaşmayı ihlal etmek violate the agreement f.
sözleşme hükümlerini ihlal etmek break the terms of a contract f.
hakkını ihlal etmek violate one's right f.
hakkını ihlal etmek infringe one's right f.
kuralı ihlal etmek break the rule f.
kuralı ihlal etmek be in breach of the rule f.
kuralı ihlal etmek disregard the rule f.
kuralı ihlal etmek flout the rule f.
kuralı ihlal etmek fall foul of the rule f.
kuralı ihlal etmek violate the rule f.
ihlal etmek derange f.
ihlal etmek derogate f.
vasiyeti ihlal etmek break a will f.
(bir yasayı, kuralı veya politikayı) ihlal ederek veya uymayarak göstermek honor in the breach f.
kuralları ihlal etmek break the rules f.
ihlal etmek traduce f.
sınırı ihlal etmek encroach f.
ihlal etmek entrench f.
(inancı) ihlal etmemek hold [obsolete] f.
ihlal etmek misguggle [scotland] f.
yeniden ihlal etmek reviolate f.
yasağı ihlal etmek violate the ban f.
kuralı ihlal etmek offend f.
yasayı ihlal etmek offend f.
ihlal etmek importune f.
(güvenlik sistemini) ihlal etmek compromise f.
ihlal etmek crack f.
ihlal etmek digress [obsolete] f.
ihlal etmek falsify [obsolete] f.
grevi ihlal etmek fink f.
ihlal etmek flaunt f.
ihlal etmek flaw f.
ihlal etmek prevaricate [obsolete] f.
ihlal edici derogatory s.
ihlal eden derogating s.
ihlal edilmiş violated s.
ihlal eden violating s.
ihlal edilmemiş unbroken s.
ihlal eden prejudicial s.
ihlal edilmiş outraged s.
ihlal edilebilir violable s.
ihlal edilmiş broken s.
ihlal etmeyen offenceless s.
ihlal etmeyen offenseless s.
ihlal edilemez intransgressible s.
ihlal edilemeyen uninfringible s.
ihlal edilemez uninfringible s.
kanunu ihlal eden unlawlike s.
ihlal edilmemiş unprofaned s.
ihlal edilmemiş unviolated s.
ihlal eden violative s.
ihlal edici violative s.
(güven, söz, sözleşme) ihlal edilmiş broken s.
yasayı ihlal eden offending s.
kuralı ihlal eden offending s.
yasal düzenin kurallarını ihlal eden disordinate [obsolete] s.
ihlal edilemez infractible s.
gizliliği ihlal eden invasive s.
adil oyun şartlarını ihlal eden dirty s.
kabul edilebilir kural veya standartları ihlal eden out-of-bounds s.
kuralları ihlal eden foul s.
ihlal içinde in violation zf.
ihlal edilmeksizin inviolately zf.
Phrasals
ihlal etmek impose on [obsolete] f.
ihlal etmek impose upon [obsolete] f.
(birisine belli bir ihlal yüzünden) celpname vermek cite (one) for (something) f.
ihlal etmek/girmek muscle in on f.
ihlal etmek intrude on f.
ihlal etmek intrude upon f.
bir şeyi ihlal etmek impinge upon something f.
bir şeyi ihlal etmek impinge on something f.
bir şeyi ihlal etmek infringe upon something f.
mülkiyet haklarını çiğnemek/ihlal etmek infringe upon something f.
bir şeyi ihlal etmek infringe on something f.
mülkiyet haklarını çiğnemek/ihlal etmek infringe on something f.
(bir şeyin) sınırını ihlal etmemek keep within (something) f.
bir şey sınırını ihlal etmemek keep within something f.
ihlal etmek break in on f.
ihlal etmek break in on f.
ihlal etmek break upon f.
(bir şeyi) ihlal etmek encroach upon (something) f.
(bir şeyi) ihlal etmek encroach on (something) f.
ihlal etmek obtrude upon f.
ihlal etmek run afoul f.
(bir şeyi) ihlal etmek intrude upon (something) f.
(bir şeyi) ihlal etmek intrude on (something) f.
(yasak bölgeyi) ihlal etmek trespass on (something) f.
(özel hayatı/alanı) ihlal etmek trespass on (something) f.
(yasak bölgeyi) ihlal etmek trespass upon (something) f.
(özel hayatı/alanı) ihlal etmek trespass upon (something) [old-fashioned] f.
Phrases
-i ihlal edecek şekilde in violation of expr.
Proverb
yasayı bilmiyor olmak onu ihlal etmek için mazeret değildir ignorance of the law is no excuse
Colloquial
anlaşmayı bozan/ihlal eden/çiğneyen durum deal breaker i.
yasayı bilmiyor olmak onu ihlal etmek için mazeret değildir ignorance of the law is no excuse for breaking it expr.
Idioms
nezaket/görgü kurallarını ihlal etme breach of decorum i.
nezaket/görgü kurallarını ihlal etme breach of etiquette i.
birisine belli bir ihlal yüzünden celpname vermek cite someone for something f.
birinin sınırını ihlal etmek poach on someone's territory f.
trafik ışıklarını ihlal etmek shoot the lights f.
Trade/Economic
esaslı ihlal material breach i.
grevi ihlal eden blackleg i.
görevi ihlal etme laches i.
grevi ihlal eden strikebreaker i.
ihlal etme annulment i.
ihlal maliyeti tazminatı breakage costs indemnity i.
ihlal etme infringement i.
kanunu ihlal breach of the law i.
kuralları ihlal violation of rules i.
patent alameti farika gibi ihlal infringement i.
(ihlal durumunda) itiraz hakkından feragat etme waiver of breach i.
bir tür ihlal cezası chui i.
anlaşmayı ihlal etmek break a contract f.
ihlal etmek infring f.
ihlal etmek break f.
ihlal etmek infringe f.
Law
açık ihlal clear violation i.
açık ihlal open breach of i.
açık ihlal flagrant violation i.
ağır ihlal gross breach i.
ağır ihlal grave violation i.
ağır ihlal grave breach i.
aleni ihlal flagrant violation i.
aleni ihlal open breach of i.
başkasının haklarını ihlal eden davranış wrongful act i.
esaslı ihlal material breach i.
haberleşmenin gizliliğini ihlal violation of confidentiality of communication i.
hürriyeti ihlal etme liberticide i.
hürriyeti ihlal eden kimse liberticide i.
ihlal eden taraf party in breach i.
ihlal cezası break penalty i.
ihlal davası infringement suit i.
ihlal durumunun olmaması noninfringement i.
ihlal edilmezlik inviolability i.
ihlal davası infringement case i.
ihlal iddiası alleged violation i.
ihlal tehdidi threatened breach i.
ihlal etmeme noninfringement i.
ihlal davası action for infringement i.
ihlal edildiği iddiası alleged violation i.
ihlal tarihi date of breach i.
kanunu ihlal suçu offense against the law i.
kanunu ihlal etme contravention i.
kanunu ihlal suçu offence against the law i.
kanunu ihlal etme breach of law i.
kanunu ihlal offense i.
kanunu ihlal offence i.
kanunun ihmal sonucu ihlal edilmesi negligent violation of statute i.
konut dokunulmazlığını ihlal violation of dwelling immunity i.
kusurlu ihlal culpable violation i.
mesken masuniyetini ihlal eden şahıs effractor i.
özel hayatın gizliliğini ihlal violation of privacy i.
önceden ihlal halinde çareler remedies upon anticipatory reputation i.
önceden yapılan ihlal anticipatory breach i.
özel bir hakkı ihlal eden kusurlu fiil private wrong i.
resmi bir görevin ihlal edilmesi breach of official duty i.
sözleşmenin ihlal edilmesi nedeniyle açılan zarar ziyan davası action of assumpsit i.
sözleşmeden feragat edilmesi ile ihlal waiver of breach i.
sözleşmenin ihlal edilmesi nedeniyle açılan zarar ziyan davası assumpsit i.
sözleşmenin esasına ilişkin ihlal material breach i.
uyulması gereken şartların fail tarafından ihlal edilmesi breach of the conditions to be observed by the offender i.
yasal ihlal legal infringement i.
yasal ihlal legal violation i.
yasal ihlal legal breach i.
yaygın ve kapsamlı şekilde ihlal widespread and gross violation i.
kanunu ihlal wyte i.
ihlal edilen veya tehdit edilen bir hakkın mahkemece hak arayan lehine sonuçlandırılmasını talep eden bir tür dava declarator i.
kanunları ihlal eden kimse delinquent i.
sözleşmenin değerini ortadan kaldırmayıp tazminat istemine sebep olabilecek türdeki ihlal partial breach i.
savunmada adab-ı muaşereti ihlal eden unsur scandal i.
hafif çaplı ihlal cezası shido i.
atış çemberi dışında yapılan ihlaller için ihlal yapmayan tarafa verilen ödül free hit i.
akdi ihlal edecek şekilde davranmak impair f.
anayasa hükümlerini ihlal etmek violate the provisions of the constitution f.
asayişi ihlal etmek break the peace f.
ihlal etmek violate f.
ihlal etmek breach f.
ihlal etmek infringe f.
ihlal etmek prejudice f.
ihlal nedeniyle dava açmak bring an action for an infringement f.
ihlal etmek transgress f.
ihlal etmek impair f.
kanunu ihlal etmek infringe the law f.
kanunu ihlal etmek contravene f.
kanunu ihlal etmek violate the law f.
sokağa çıkma yasağını ihlal etmek defy the curfew f.
sokağa çıkma yasağını ihlal etmek break the curfew f.
sözleşmeyi ihlal ederek işi bırakmak jump f.
başkalarının hakkını ihlal ederek ele geçirmek jump f.
uzaklaştırma kararını ihlal etmek loiter f.
ihlal bildiriminde bulunmak cite f.
(eski ingiliz hukukunda) yükümlülüğü gizlice ihlal etmek prevaricate f.
asayişi ihlal edici disorderly s.
ihlal edilemez inviolable s.
(sözleşme/düzenleme) ihlal cezasına ilişkin madde içeren penalty s.
(madde) ihlal cezasına atıfta bulunan penalty s.
kuralları ihlal ederek routously zf.
ihlal edilemez shall not be violated expr.
işbu sözleşmenin ihlal edilmesi veya ihlal tehditi altında bulunması veya bilinçli ve kasıtlı ihlali durumunda in the event of a breach or threatened breach or intended breach of this agreement expr.
işbu sözleşmenin ihlal edilmesi veya ihlal riski altında bulunması veya bilinçli ve kasıtlı ihlali durumunda in the event of a breach or threatened breach or intended breach of this agreement expr.
işbu anlaşmanın ihlal edilmesi veya ihlal tehditi altında bulunması veya bilinçli ve kasıtlı ihlali durumunda in the event of a breach or threatened breach or intended breach of this agreement expr.
Politics
ateşkesi ihlal eden kimse trucebreaker i.
barışı ihlal breach of the peace i.
bağımsızlığı ihlal violation of sovereignty i.
ihlal durumu case of infringement i.
idari ihlal administrative infraction i.
ihlal davası action for infringement i.
sözleşmeden doğan yükümlülüğünün ihlal edilmesi breach of contractual obligation i.
ihlal etmek abuse f.
Institutes
işçi sendikası ile işverenin anlaştığı prosedürleri ihlal eden iş bırakma eylemi unconstitutional strike i.
Industry
üretim ve kalite güvencesi ortamlarında mevcut prosedürleri ihlal ederek programlama kodunu değiştirme freestyle i.
işten çıkarılmayı gerektirecek kadar ciddi (suç, ihlal) sackable s.
Advertising
yasal şartları ihlal ederek markalamak misbrand f.
Technical
ihlal altyordamları violation subroutines i.
Computer
ihlal altyordamları violation subroutines i.
güvenliği ihlal edilmiş bilgisayar, oturum veya çevrimiçi hesap hijacked i.
ihlal yok no breach expr.
oyun kurallarını ihlal ettiniz ve hesabınız askıya alındı you violated the game rules and your account is suspended expr.
Automotive
trafik kuralını ihlal traffic violation i.
Traffic
trafik kurallarını ihlal violation of the traffic rules i.
Psychology
perhizi ihlal etkisi abstinence violation effect i.
Physics
heisenberg'in belirsizlik ilkesine göre kısa bir süre için var olan ve varlığının devamı enerjinin korunumu yasasını ihlal edecek olan atom altı parçacık virtual particle i.
enerji harcamaksızın sıcak molekülleri soğuk moleküllerden ayıran ve entropide genel bir azalmaya yol açarak termodinamiğin ikinci yasasını ihlal eden hayali bir yaratık maxwell's demon i.
Linguistics
dil bilgisi kurallarını ihlal eden kullanım ingrammaticism [rare] i.
(kelime, ifade) dilbilgisi kurallarını ihlal eden incorrect s.
History
bir vasalın derebeyinin karısı üzerindeki tasarruf hakkını ihlal etmesi sebebiyle ceza olarak ödediği para maritage i.
bir vasalın derebeyinin karısı üzerindeki tasarruf hakkını ihlal etmesi sebebiyle ceza olarak ödediği para maritagium i.
Religious
şabat geleneğini ihlal eden kimse sabbath breaker i.
görevi ihmal veya ihlal eden kimse debtor i.
tartışmalı güncel sorun; gaf; sosyal norm ve beklentileri ihlal eden kasıtsız hareket barbe i.
Military
ihlal (sınır) incursion i.
ihlal ön raporu violation immediate report i.
kaçak veya uygulanan ambargoyu ihlal edecek herhangi bir nitelik taşımaması cleared vessel i.
tel örgü ihlal algılayıcısı fence disturbance sensor i.
düşman savunma hattını ihlal eden taarruz manevrası penetration i.
gizliliği ihlal edilmiş compromised s.
Sport
ragbide topun elle veya kolla vurularak yere veya başka bir oyuncuya çarptırılmasıyla yapılan ihlal knock-on i.
(kuralları ihlal ederek) bloklama obstruction i.
(bilardo) oyun kurallarını ihlal eden vuruş scratch i.
Basketball
üç saniye kuralını ihlal etmek violate the three-second rule i.
3 saniye kuralını ihlal etmek violate the three-second rule i.
Latin
asayişi ihlal etmek exfrediare f.
Archaic
görevini ihlal etmek start f.
kanunu ihlal eden delictal s.
kanunu ihlal eden delictual s.
ihlal edilmiş violate s.
Slang
ünlülerin özel hayatlarını ihlal edecek şekilde peşinde dolaşıp bilgi koparmaya çalışan basın mensubu ratpack i.
(özellikle irc protokolünde) hizmet sağlayıcı kurallarını ihlal eden kullanıcı luser i.
otoparkı denetleyip ihlal durumunda ceza kesen devlet görevlisi meter maid i.