garip garip - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

garip garip



"garip garip" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 2 sonuç

Türkçe İngilizce
General
garip garip oddly zf.
Archaic
garip garip odd zf.

"garip garip" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 486 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
garip bizarre s.
garip odd s.
garip strange s.
garip fikirleri olan whimsical s.
General
garip özellik oddity i.
garip bir olay freak i.
garip şey caution i.
garip bir kimse queer fish i.
garip davranış spectacle i.
garip düşünce crotchet i.
garip rastlantı quirk i.
garip şey exotica i.
garip şey whimsy i.
garip kimse oddity i.
garip kimse unusual person i.
garip tutku crotchet i.
garip weirdo i.
garip davranış eğilimi quirk i.
garip exotism i.
garip adam crank i.
garip şeylerden hoşlanma huyu whimsy i.
garip düşünce kink i.
garip şey oddity i.
garip olay quirk i.
garip fikir kink i.
garip funny peculiar i.
garip fikir whimsy i.
garip davranış vagary i.
garip bir ifade a strange expression i.
garip ifade strange expression i.
garip tip weirde i.
garip tip creep i.
garip tip weirdy i.
garip tip spook i.
garip tip weirdo i.
garip tip schmuck i.
garip kimse crank i.
garip crotchet i.
garip curiosity i.
garip tip odd-one-out i.
garip yaratık strange creature i.
tuhaf/garip ses strange sound i.
garip soru odd question i.
garip soru strange question i.
garip sesler strange noises i.
garip sesler strange sounds i.
garip renkler odd colors i.
garip nesne strange object i.
garip cisim strange object i.
garip ses strange noise i.
garip tip fremd i.
garip rüya strange dream i.
garip uyarı the odd warning i.
kullanılmış kitaplara karşı hissedilen garip sevgi vellichor i.
garip insan the odd one out i.
garip işlerde iyi olan kimse thronner [dialect] i.
garip kimse tumfie [scottish] i.
garip kişilik özelliği twist i.
garip kimse unco i.
garip haber unco i.
garip bir içecek karışımı balderdash [obsolete] i.
heybetli ve garip görünüşlü kimse bandersnatch i.
asosyal garip kimse yutz i.
tv'nin çerçeve hızını artırarak görüntüsünü pürüzsüz hale getiren ve bazen de abartılı gerçek ve garip bir görüntü veren bir tv teknolojisi motion smoothing i.
garip olma whimsiness i.
garip davranış quip i.
garip şey quip i.
garip durum box i.
garip durum horn of a dilemma i.
(karnaval veya geçit için) garip giyinmiş kimse horrible i.
garip davranış mysticism i.
garip ve abartılı evlenme teklifleri yapma gamomania [obsolete] i.
garip kimse lobster i.
garip köşe byplace i.
garip köşe by-place i.
garip kimse gig i.
garip kimse dag i.
garip hareket gesticulation [dated] i.
garip şey odd i.
garip şey odd fish i.
garip şey oddball i.
garip olay oddity i.
(koleksiyon değeri olan) garip şey oddment i.
garip şey oddments i.
garip kimse oddments i.
garip kimse one i.
garip şey insolency [obsolete] i.
garip olay insolency [obsolete] i.
kılık değiştirerek garip danslar eden dansçı clown i.
garip kimse fantastico i.
garip şekilde yüz buruşturma irp [obsolete] i.
garip kimse piece of work i.
garip numara crotchet i.
garip bir fikir conundrum [obsolete] i.
en garip olanı darnedest i.
en garip olanı darndest i.
garip kimse doer [australia] i.
garip davranış figary i.
garip kimse flabbergast i.
garip ilgi foible i.
kaba saba ve garip mizah silliness i.
bir garip kimse sketch i.
internette kopyalanıp paylaşılan mizahi/garip metinler copypasta i.
garip kimse eccentric i.
garip alışkanlık foible i.
garip kaçmak seem strange f.
garip bir ifade takınmak wear a strange expression f.
garip davranmak behave oddly f.
garip karşılamak consider something strange f.
garip karşılamak regard something as strange f.
garip karşılamak find something strange f.
garip bulunmak be found bizarre f.
garip karşılamak find something bizarre f.
garip bulunmak be found strange f.
garip karşılamak think something strange f.
garip gelmek be considered strange f.
garip gelmek be found strange f.
garip gelmek be found odd f.
garip gelmek be regarded as strange f.
garip gelmek be found bizarre f.
garip sesler duymak hear weird noises f.
garip sesler duymak hear strange noises f.
garip bir hisse kapılmak start feeling awkward f.
garip gözükmek seem weird f.
garip görünmek seem weird f.
garip görünmek appear bizarre/strange f.
garip görünmek look strange f.
garip gözükmek look strange f.
garip gözükmek appear bizarre/strange f.
son zamanlarda biraz garip davranmak act a little strange lately f.
garip davranmak act strange f.
son günlerde bir garip davranmak act weird lately f.
son günlerde garip davranmak act weird lately f.
garip veya öngörülemez bir şekilde düşünmek whiffle f.
garip veya öngörülemez bir şekilde davranmak whiffle f.
garip veya acayip fikirlerle doldurmak whimsy f.
garip davranmak monkey f.
garip hareket sergilemek lumber f.
garip davranmak gaum [dialect] f.
garip exotic s.
garip ferly s.
garip mysterious s.
çok garip grotesque s.
garip screwball s.
garip freakish s.
garip spooky s.
garip needy s.
garip poor s.
garip singular s.
garip freaky s.
garip rum s.
garip unusual s.
garip outlandish s.
garip quirky s.
garip outre s.
garip bir kişiliğe sahip eccentric s.
garip novel s.
garip extraordinary s.
garip unco s.
garip marvelous s.
garip cranky s.
garip miraculous s.
garip droll s.
garip remarkable s.
garip unaccountable s.
garip quizzical s.
garip rummy s.
garip comical s.
garip lonely s.
garip peculiar s.
garip kinky s.
garip unnatural s.
garip curious s.
garip destitute s.
garip weird s.
garip funny s.
garip whimsical s.
garip quaint s.
garip freak s.
garip fancy s.
garip fantastical s.
garip eccentric s.
garip awkward s.
garip crotchety s.
garip fanciful s.
garip queer s.
garip grotesque s.
en garip damnedest s.
garip eccentrical s.
garip fantastic s.
garip screwy s.
garip fikirleri olan crank s.
garip trippy s.
garip far-out s.
garip out-of-the-way s.
garip offbeat s.
garip istekleri olan whimsical s.
garip fikirleri olan whimsical s.
garip unaccustomed s.
garip şekilli oddly-shaped s.
garip peregrine s.
garip marvellous s.
garip way-out s.
garip görünümlü strange-looking s.
garip new s.
garip eldritch [scottish] s.
garip eldrich s.
garip erratic s.
garip uncuth [obsolete] s.
garip awk [obsolete] s.
garip olmayan unmiraculous s.
garip wild s.
garip extravagant s.
garip fadlike s.
garip queerish s.
garip queint [obsolete] s.
garip wiggy s.
garip quirkish s.
garip botcherly s.
çok garip mondo s.
gemide konum, düzenleme veya kullanım açısından küçük veya garip olan monkey s.
garip lumbering s.
garip lumberly s.
garip daggy s.
garip derelict s.
garip idiosyncratic s.
garip davranan odd s.
garip görünen odd s.
garip bir şekilde özgür ruhlu oddball s.
garip gibi oddish s.
garip odd-sounding s.
garip görünen odd-sounding s.
garip off-key s.
garip cockle [scotland] s.
garip comical [dialect] [uk] s.
garip drole s.
garip tasarımlı fanciful s.
garip hareketler yapan irp [obsolete] s.
garip fell [scotland] s.
garip peasanty s.
çok garip pixelated s.
çok garip pixellated s.
çok garip pixillated s.
rahatsız ve garip dodgy s.
garip fey s.
garip flaming s.
garip outré s.
garip phantastic s.
garip phantastical s.
garip preposterous s.
garip scrambling s.
garip screw-loose s.
garip shaggy s.
garip skeezy s.
garip spaced-out s.
garip huylu spaced-out s.
garip spacey s.
garip spacy s.
garip bir şekilde crankily zf.
garip biçimde strangely zf.
garip bir şekilde spookily zf.
garip bir şekilde abandonedly zf.
garip biçimde comically zf.
garip bir şekilde freakily zf.
garip biçimde fantastically zf.
garip bir biçimde bizarrely zf.
garip bir halde laughably zf.
garip tarzda in a strange way zf.
garip bir biçimde kinkily zf.
garip bir biçimde daringly zf.
garip bir şekilde fancifully zf.
garip bir şekilde flakily zf.
garip biçimde curiously zf.
garip bir şekilde exotically zf.
garip bir şekilde whimsically zf.
garip bir şekilde grotesquely zf.
garip belki ama strangely enough zf.
garip bir şekilde quirkily zf.
garip bir şekilde antically zf.
garip bir şekilde freakishly zf.
garip olan şu ki curiously enough zf.
garip olan şu ki interestingly enough zf.
garip bir biçimde singularly zf.
işin garip yanı ironically zf.
garip anormally zf.
garip biçimde eccentrically zf.
garip biçimde erratically zf.
garip bir şekilde awkly zf.
bariz bir şekilde garip olan bu yerde in this galley zf.
garip bir biçimde rummily zf.
(burada) garip bir koku var there's a funny smell expr.
Phrasals
(birini/bir şeyi) biraz garip/tuhaf bulmak find (someone or something) a bit off f.
(birini/bir şeyi) biraz garip/tuhaf bulmak find (someone or something) a little off f.
Phrases
garip biçimde funnily enough zf.
garip out of the way expr.
ne garip strange to say expr.
Proverb
garip kuşun yuvasını allah yapar god builds a nest-for the homeless bird
Colloquial
tuhaf/garip kimse bird i.
garip odd bod i.
garip odd-bod i.
(garip, ilginç, tuhaf) tip type i.
garip bir tesadüf a curious coincidence i.
garip durum a rum do i.
garip durum weird situation i.
garip crumb bum i.
garip biri strange duck i.
garip bir his funny feeling i.
garip tip glick i.
garip kimse guff i.
tuhaf/garip kimse honker i.
tuhaf/garip kimse jack i.
garip kimse kink i.
çok garip tip/şey queer one i.
garip insan/şey (the) odd man out i.
garip şey (the) odd one out i.
garip/acayip tip squirrel i.
garip kimse fink i.
garip olmak be out there f.
(biraz) garip görünmek look (a little/bit) off f.
biraz garip olmak be a bit off f.
biraz garip olmak be a little off f.
garip olmak be off f.
garip odd bod s.
çok garip way-out s.
garip flat-footed s.
garip funky s.
garip phunky s.
garip bir şekilde çekici kinky s.
garip ama çekici weird and wonderful s.
garip bir şekilde beğeni uyandıran weird and wonderful s.
garip kalçaları olan hippy s.
garip mutant s.
garip fikirleri olan hobbyhorsical s.
garip davranışlar sergileyen off-the-wall s.
garip renkli sky-blue pink s.
garip bir şekilde in a weird way expr.
işin garip yanı oddly enough expr.
garip/anormal bir durum var something is up expr.
tuhaf/garip görünüyor jdlr ((it) just doesn't look right) expr.
garip olan şu ki strangely, enough expr.
çok garip değil mi? how about that? exclam.
Idioms
yapması veya uğraşması zor veya garip şey the devil i.
şaşırtıcı/garip olay a rum go [dated] [uk] i.
garip tip a queer fish i.
garip gureba waifs and strays i.
garip bir durum a sticky situation [uk/australia] i.
garip bir durum a sticky wicket [uk/australia] i.
garip tip an odd fish [uk] i.
garip tip a queer fish [uk] i.
garip tip an odd fish [uk] i.
garip tip a queer fish [uk] i.
alakasız/garip bir ortaklık strange bedfellows i.
garip bir şey yapmak run a rig f.
garip kaçmak be out of keeping with f.
garip davranmak go off the rails f.
garip davranmak have bats in one's belfry f.
garip olmak be out of the way f.
garip biri olmak have bats in one's belfry f.
garip biri olmak have bats in one's belfry f.
garip olmak be flat-footed f.
garip olmak be in left field f.
alakasız/garip bir birliktelik olmak make strange bedfellows f.
alakasız/garip bir ikili olmak make strange bedfellows f.
alakasız/garip bir ortaklık olmak make strange bedfellows f.
alakasız/garip bir birliktelik olmak be strange bedfellows f.
alakasız/garip bir ikili olmak be strange bedfellows f.
alakasız/garip bir ortaklık olmak be strange bedfellows f.
garip davranmak have got bats in (one's) belfry f.
garip davranmak have got rocks in (one's) head f.
(garip, erken, geç) saatlerde uyuyup uyanmak keep (some kind of) hours f.
(garip, erken, geç) çalışma saatleri olmak keep (some kind of) hours f.
garip a bit off s.
garip a little off go to a bit s.
garip ve merak uyandıran odd and curious s.
bulunduğu yerde/durumda kendini garip/tuhaf hisseden in the wrong box [obsolete] zf.
çok garip bir durumda up a gumtree zf.
garip barmy on the crumpet expr.
garip out of the ordinary expr.
garip as queer as a nine bob note expr.
garip out in left field expr.
garip kuşun yuvasını allah yapar god tempers the wind to the shorn lamb expr.
içinden çıkılması zor ve garip bir durumda over a barrel expr.
garip kaçan out of keeping expr.
Speaking
bunda garip bir şey yok ki there's nothing weird about that expr.
bu çok garip this is really awkward expr.
biraz garip değil mi? is it a little weird? expr.
burada garip/anlamadığım bir şeyler oluyor/dönüyor something fishy is going on around here expr.
bunda garip bir şey yok ki there's nothing strange about that expr.
bu biraz garip değil mi? is it a little strange? expr.
benim gibi tuhaf/garip freaky like me expr.
bunda garip bir durum yok ki there's nothing weird about that expr.
biraz garip değil mi? is it a little strange? expr.
bunda garip bir durum yok ki there's nothing strange about that expr.
hiç garip değil no wonder expr.
garip değil mi? does it sound strange? expr.
garip that's funny expr.
garip olan şu the strange thing is expr.
garip bir ticaret anlayışın var you have a strange way of doing business expr.
garip that's strange expr.
garip ama doğru it's strange but true expr.
işin tuhaf/garip yanı the funny part is that expr.
kulağa biraz garip gelecek I know this is gonna sound a bit weird expr.
ne kadar garip how strange expr.
komik/garip olan şu the funny thing is expr.
ne kadar garip how bizarre expr.
kulağa garip gelmiyor mu? does it sound strange? expr.
şahit olduğum en garip sahne the weirdest scene I have ever witnessed expr.
hangisi garip? which one is odd? expr.
hangisi garip? which one is strange? expr.
hangisi garip? which one is bizarre? expr.
Technical
garip kuark stranglet i.
garip parçacık squark i.
garip kuark squark i.
garip strange s.
garip abnormal s.
Food Engineering
garip heves whimsy i.
Math
garip bir kişiliğe sahip olan kişi eccentrical i.
garip çeker strange attractor i.
alışılmamış ve garip görünüşlü (şey) eccentrical s.
Physics
birer yukarı ve aşağı kuarkın yanı sıra bir de garip kuark içeren, elektriksel olarak nötr durumdaki atom altı hadron parçacığı lambda baryon i.
bir adet tılsım kuarkı ve iki garip kuark içeren nötr baryon charmed omega baryon i.
bir adet tılsım kuarkı ve iki garip kuark içeren nötr baryon omega-c baryon i.
garip olmayan kuark maddesi nonstrange quark matter i.
yukarı ve aşağı kuarkları içeren, fakat garip maddeden ayrı olarak, garip kuarklar içermeyen kuark maddesi nonstrange quark matter i.
garip kuark strange quark i.
garip madde parçacığı strangelet i.
garip madde strange i.
garip kuark strange i.
garip madde strange matter i.
garip kuark strange matter i.
garip madde strange quark i.
garip kuark strange quark i.
garip madde strange quark matter i.
garip kuark strange quark matter i.
Chemistry
iki garip kuark içeren ve nötr veya negatif yüklü iki baryondan her biri xi baryon i.
Astronomy
garip yıldız strange star i.
garip madde strange matter i.
tümüyle garip maddeden oluşan varsayımsal gök cismi strange star i.
garip yıldız strange star i.
Botanic
garip çizgileri olan çiçek bizarre i.
Literature
garip dantesque s.
Latin
ne garip mirabile dictu ünl.
Archaic
garip ghast s.
garip fremd s.
Slang
garip insan queer bird i.
garip kimse screep i.
garip ya da sıradışı olan lalapalooza i.
garip/tuhaf durum reep i.
garip insan kook i.
garip makine contraption i.
garip tip a space cadet i.
garip insan odd fellow i.
garip alet contraption i.
garip insan odd fish i.
garip insan queer duck i.
garip insan odd man out i.
garip ya da sıradışı olan insan ya da nesne lalapalooza i.
garip (kimse) yobbo i.
tuhaf/garip tip loony i.
tuhaf/garip tip looney i.
tuhaf/garip kişi fruit i.
tuhaf/garip kişi fruit i.
garip/tuhaf tiplerin mekanı creep joint i.
garip kimse gook i.
garip kadın bat i.
garip kadın old bat i.
garip tip klotz i.
garip tip schmock i.
garip tip shmock i.
çok garip weird-ass s.
garip far out s.
garip wifty s.
garip funky s.
garip double-gaited s.
garip hincty s.
garip kookish s.
çok garip mondo bizarro s.
(garip, tuhaf) antika bizarro s.
(garip, tuhaf) çeşit bizarro s.
garip funny-peculiar s.
garip ditsy s.
garip zerking s.
inanılmaz derecede garip (as) queer as dick's hatband [old-fashioned] expr.
British Slang
başkalarının ilgi duymadığı şeylere ilgi duyan garip tip anorak i.
garip rum i.
garip one sandwich short of a picnic expr.