Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
bore
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"bore"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 72 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
Common Usage
1
Yaygın Kullanım
bore
f.
bunaltmak
2
Yaygın Kullanım
bore
f.
delmek
3
Yaygın Kullanım
bore
f.
sıkmak
4
Yaygın Kullanım
bore
f.
usandırmak
General
5
Genel
bore
i.
dert
6
Genel
bore
i.
sondaj kuyusu
7
Genel
bore
i.
çap mermi
8
Genel
bore
i.
sondaj deliği
9
Genel
bore
i.
kuyu
10
Genel
bore
i.
sıkıntı
11
Genel
bore
i.
burgu
12
Genel
bore
i.
bela
13
Genel
bore
i.
can sıkıcı kimse
14
Genel
bore
i.
nehirde yüksek med dalgası
15
Genel
bore
i.
usandırıcı şey
16
Genel
bore
i.
kutur
17
Genel
bore
i.
sıkıcı tip
18
Genel
bore
i.
kalibre
19
Genel
bore
i.
can sıkıcı şey
20
Genel
bore
i.
sıkıcı şey
21
Genel
bore
i.
çap
22
Genel
bore
i.
can sıkıcı şey/kimse
23
Genel
bore
i.
delik
24
Genel
bore
i.
dairesel delik
25
Genel
bore
i.
baş belası
26
Genel
bore
i.
iç çap
27
Genel
bore
i.
oyuk
28
Genel
bore
i.
can sıkan şey
29
Genel
bore
i.
tünel
30
Genel
bore
i.
kaynaç deliği
31
Genel
bore
f.
usanç vermek
32
Genel
bore
f.
canını sıkmak
33
Genel
bore
f.
delik açmak
34
Genel
bore
f.
sondalamak
35
Genel
bore
f.
birisinin canını sıkmak
36
Genel
bore
f.
başını ağrıtmak
37
Genel
bore
f.
esnetmek
38
Genel
bore
f.
daraltmak
39
Genel
bore
f.
kafa ütülemek
40
Genel
bore
f.
kafa şişirmek
41
Genel
bore
f.
kabak tadı vermek
42
Genel
bore
f.
taciz etmek
43
Genel
bore
f.
can sıkmak
44
Genel
bore
f.
oymak
45
Genel
bore
f.
içini baymak
46
Genel
bore
f.
sondaj yapmak
47
Genel
bore
f.
bıkkınlık vermek
48
Genel
bore
f.
istikrarlı bir şekilde ilerlemek
49
Genel
bore
f.
(at) kenara itmek
50
Genel
bore
f.
delinmek
51
Genel
bore
f.
delici bakışlar atmak
Irregular Verb
52
Irregular Verb
bore
f.
bear - bore
Colloquial
53
Konuşma Dili
bore
f.
(yarışta at veya atlet) diğer yarışçıları kenara sıkıştırmak
Technical
54
Teknik
bore
i.
çap
55
Teknik
bore
i.
delgi
56
Teknik
bore
i.
delik
57
Teknik
bore
i.
iç çap
58
Teknik
bore
i.
oyuk
59
Teknik
bore
i.
sondaj
60
Teknik
bore
f.
delgi yapmak
61
Teknik
bore
f.
matkap kullanarak delik açmak
62
Teknik
bore
f.
sondaj yapmak
63
Teknik
bore
f.
(delik) genişletmek
64
Teknik
bore
f.
delmek
65
Teknik
bore
f.
delik açmak
Automotive
66
Otomotiv
bore
i.
rektifiye
67
Otomotiv
bore
i.
silindir çapı
68
Otomotiv
bore
i.
silindir çapı
69
Otomotiv
bore
i.
silindir veya silindir çapı
Marine
70
Denizcilik
bore
i.
sıçrama noktasından kıyı çizgisine doğru oluşan dalgalar
Geography
71
Coğrafya
bore
i.
sonda
Hunting
72
Silah/Atıcılık
bore
i.
namlunun içi
"bore"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 250 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
tidal bore
i.
med cezir deliği
2
Genel
well bore
i.
kuyu sondajı
3
Genel
gun bore
i.
namlu deliği
4
Genel
bore water
i.
kuyu suyu
5
Genel
bore water
i.
sondaj suyu
6
Genel
bore [scotland]
i.
çatlak
7
Genel
bore [scotland]
i.
yarık
8
Genel
bore-hole
i.
(genellikle keşif amacıyla açılan) sondaj deliği
9
Genel
drill or bore a well
f.
sondaj kuyusu açmak
10
Genel
bore a hole in
f.
delik açmak
11
Genel
bore a hole in
f.
azıcık çürütmek (bir fikri)
12
Genel
bore someone to tears
f.
birinin canını çok sıkmak
13
Genel
bore somebody to death
f.
baygınlık getirmek
14
Genel
bore someone to death
f.
birinin canını çok sıkmak
15
Genel
bore a hole in something with a nail
f.
çivi ile delmek
16
Genel
bore a hole
f.
delik delmek
17
Genel
bore somebody stiff
f.
içini baymak
18
Genel
bore somebody silly
f.
içini baymak
19
Genel
bore somebody out of their (tiny) mind
f.
içini baymak
20
Genel
bore somebody rigid
f.
içini baymak
21
Genel
bore somebody to tears
f.
içini baymak
22
Genel
bore somebody to death
f.
içini baymak
23
Genel
bore [obsolete]
f.
kandırmak
24
Genel
bore [obsolete]
f.
aldatmak
25
Genel
small-bore
s.
dar görüşlü
26
Genel
small-bore
s.
bakış açısı dar olan
Phrasals
27
Öbek Fiiller
bore into (someone or something)
f.
(bir şeyde) delik açmak
28
Öbek Fiiller
bore into (someone or something)
f.
delmek
29
Öbek Fiiller
bore into (someone or something)
f.
(birine) ilgiyle ve yoğun bir şekilde bakmak
30
Öbek Fiiller
bore into (someone or something)
f.
gözünü dikmek
31
Öbek Fiiller
bore into (someone or something)
f.
bakışını yöneltmek
32
Öbek Fiiller
bore into (someone or something)
f.
bakışları üzerinde olmak
33
Öbek Fiiller
bore into
f.
(bir şeyde) delik açmak
34
Öbek Fiiller
bore into
f.
delmek
35
Öbek Fiiller
bore into
f.
(birine) ilgiyle ve yoğun bir şekilde bakmak
36
Öbek Fiiller
bore into
f.
gözünü dikmek
37
Öbek Fiiller
bore into
f.
bakışını yöneltmek
38
Öbek Fiiller
bore into
f.
bakışları üzerinde olmak
39
Öbek Fiiller
bore through (someone or something)
f.
delik açmak
40
Öbek Fiiller
bore through (someone or something)
f.
delmek
41
Öbek Fiiller
bore through (someone or something)
f.
delip geçmek
42
Öbek Fiiller
bore through (someone or something)
f.
(bakışları) delip geçmek
43
Öbek Fiiller
bore through (someone or something)
f.
(birisinin) benliğine nüfuz etmek
44
Öbek Fiiller
bore through (someone or something)
f.
içine işlemek
45
Öbek Fiiller
bore through someone
f.
delip geçmek
46
Öbek Fiiller
bore through someone
f.
(bakışları) delip geçmek
47
Öbek Fiiller
bore through someone
f.
(birisinin) benliğine nüfuz etmek
48
Öbek Fiiller
bore through someone
f.
içine işlemek
49
Öbek Fiiller
bore through something
f.
delik açmak
50
Öbek Fiiller
bore through something
f.
delmek
51
Öbek Fiiller
bore through
f.
delik açmak
52
Öbek Fiiller
bore through
f.
delmek
53
Öbek Fiiller
bore through
f.
delip geçmek
54
Öbek Fiiller
bore through
f.
benliğine nüfuz etmek
55
Öbek Fiiller
bore through
f.
içine işlemek
56
Öbek Fiiller
bore (through)
f.
(kalabalıkta) iterek yolunu açmak
57
Öbek Fiiller
bore (into)
f.
(kalabalıkta) iterek yolunu açmak
Colloquial
58
Konuşma Dili
bore someone to death
f.
birinin canını sıkmak
59
Konuşma Dili
bore someone stiff
f.
birisini çok sıkmak
60
Konuşma Dili
bore someone to death
f.
birisini çok sıkmak
61
Konuşma Dili
bore someone to tears
f.
birinin canını sıkmak
62
Konuşma Dili
bore someone to tears
f.
birisini çok sıkmak
63
Konuşma Dili
snore-bore
s.
çok sıkıcı
Idioms
64
Deyim
a crashing bore
i.
çok sıkıcı kimse
65
Deyim
bore the arse off somebody
f.
birisini baymak
66
Deyim
bore the ass off somebody
f.
birisini çok sıkmak
67
Deyim
bore to tears
f.
bezginlik vermek
68
Deyim
bore someone stiff
f.
birisini çok sıkmak
69
Deyim
bore the ass off somebody
f.
birisini baymak
70
Deyim
bore the arse off somebody
f.
birisini çok sıkmak
71
Deyim
bore someone to death
f.
birisini çok sıkmak
72
Deyim
bore someone to tears
f.
birisini çok sıkmak
73
Deyim
bore somebody to death
f.
birisini çok sıkmak
74
Deyim
bore the socks off someone
f.
birisini aşırı sıkmak
75
Deyim
bore the pants off
f.
canına tak ettirmek
76
Deyim
bore the pants off of someone
f.
çok sıkıcı olmak
77
Deyim
bore the pants off
f.
canından bezdirmek
78
Deyim
bore someone to tears
f.
içini baymak
79
Deyim
bore someone to death
f.
içini baymak
80
Deyim
bore somebody to distraction
f.
içini baymak
81
Deyim
bore someone stiff
f.
içini baymak
82
Deyim
bore the pants off of someone
f.
insanı canından bezdirmek
83
Deyim
bore (one) stiff
f.
(birini) çok sıkmak
84
Deyim
bore (one) stiff
f.
(birini) baymak
85
Deyim
bore (one) stiff
f.
(birinin) içini baymak
86
Deyim
bore (one) to death
f.
(birini) çok sıkmak
87
Deyim
bore (one) to death
f.
(birini) can sıkıntısından öldürmek
88
Deyim
bore (one) to death
f.
(birini) çok fena baymak
89
Deyim
bore (one) to death
f.
(birinin) içini baymak
90
Deyim
bore (one) to tears
f.
(birini) çok sıkmak
91
Deyim
bore (one) to tears
f.
(birini) can sıkıntısından öldürmek
92
Deyim
bore (one) to tears
f.
(birini) çok fena baymak
93
Deyim
bore (one) to tears
f.
(birinin) içini baymak
94
Deyim
bore stiff
f.
çok sıkmak
95
Deyim
bore stiff
f.
içini baymak
96
Deyim
bore stiff
f.
baymak
97
Deyim
bore the pants off (of) (one)
f.
(birini) çok sıkmak
98
Deyim
bore the pants off (of) (one)
f.
(birini) can sıkıntısından öldürmek
99
Deyim
bore the pants off (of) (one)
f.
(birini) çok fena baymak
100
Deyim
bore the pants off (of) (one)
f.
(birinin) içini baymak
101
Deyim
bore the pants off of
f.
çok sıkmak
102
Deyim
bore the pants off of
f.
can sıkıntısından öldürmek
103
Deyim
bore the pants off of
f.
çok fena baymak
104
Deyim
bore the pants off of
f.
içini baymak
105
Deyim
bore to death
f.
çok sıkmak
106
Deyim
bore to death
f.
can sıkıntısından öldürmek
107
Deyim
bore to death
f.
çok fena baymak
108
Deyim
bore to death
f.
içini baymak
109
Deyim
bore to death/tears
f.
çok sıkmak
110
Deyim
bore to death/tears
f.
can sıkıntısından öldürmek
111
Deyim
bore to death/tears
f.
çok fena baymak
112
Deyim
bore to death/tears
f.
içini baymak
113
Deyim
bore from within
f.
altını kazmak
114
Deyim
bore from within
f.
temelini çürütmek
115
Deyim
bore from within
f.
alttan oymak
Speaking
116
Konuşma
what a bore
expr.
ne kadar sıkıcı!
117
Konuşma
I don't want to bore you
expr.
seni sıkmak istemiyorum
118
Konuşma
do I bore you
expr.
seni sıkıyor muyum
Technical
119
Teknik
nominal bore
i.
anılan çap
120
Teknik
bore gauge
i.
ağız içi mastarı
121
Teknik
nominal bore
i.
anma iç çapı
122
Teknik
bore-stroke ratio
i.
çapın piston strokuna oranı
123
Teknik
bore diameter
i.
delik çapı
124
Teknik
inside bore
i.
dairesel bir deliğin iç çapı
125
Teknik
straight-bore glass stopcock
i.
düz delikli cam musluk
126
Teknik
bore diameter
i.
gözenek çapı
127
Teknik
cased bore hole
i.
kılıflı sondaj deliği
128
Teknik
seal bore
i.
keçe deliği
129
Teknik
bore tog
i.
kuyu loğu
130
Teknik
bore log
i.
kuyu loğu
131
Teknik
taper bore
i.
konik delme
132
Teknik
check bore hole
i.
kontrol sondajı
133
Teknik
bore bit
i.
matkap ucu
134
Teknik
small bore system
i.
küçük borulu sistem
135
Teknik
cased bore hole
i.
muhafaza borulu sondaj deliği
136
Teknik
lined bore hole
i.
muhafazalı sondaj kuyusu
137
Teknik
axis of the bore
i.
namlu ekseni
138
Teknik
bore cooling
i.
piston gibi parçalara yapılan iç soğutma
139
Teknik
pyrometric bore
i.
pirometri sondası
140
Teknik
piston bore
i.
piston çapı
141
Teknik
cylinder bore
i.
silindir iççapı
142
Teknik
cylinder bore
i.
silindir çapı
143
Teknik
bore cooling
i.
silindir kapağı
144
Teknik
bore hole
i.
sondaj deliği
145
Teknik
bore log
i.
sondaj loğu
146
Teknik
nominal bore
i.
ticari çap
147
Teknik
full bore valve
i.
tam geçişli vana
148
Teknik
bore bit
i.
taş delecek kalem
149
Teknik
property of expanding its bore diameter when compressed longitudinally and thereafter returning to its initial diameter
i.
uzunlamasına sıkıştırıldığında iç çapında genleşme ve daha sonra sıkıştırma kuvveti serbest bırakıldığında ilk çapına geri gelme özelliği
150
Teknik
bearing bore
i.
yatak iç çapı
151
Teknik
bore-hole apparatus for x-ray fluorescence analysis
i.
x-ışını flüoresans analizi için delik açma düzeneği
152
Teknik
bore [australia]
i.
artezyen kuyusu
153
Teknik
counter bore
f.
havşa açmak
154
Teknik
large-bore
s.
geniş delikli
155
Teknik
full-bore
s.
tam geçişli
Construction
156
İnşaat
twin-bore tunnel
i.
iki delikli tünel
157
İnşaat
twin-bore tunnel
i.
ikiz tünel
158
İnşaat
bore-rod
i.
sonda çubuğu
159
İnşaat
bore a tunnel
f.
tünel delmek
160
İnşaat
bore a tunnel
f.
tünel açmak
161
İnşaat
bore a tunnel
f.
tünel kazmak
Automotive
162
Otomotiv
align bore
i.
ana yatak yuvası rektifiyesi
163
Otomotiv
driveshaft bore
i.
aks dişlisi deliği
164
Otomotiv
main bearing parent bore
i.
ana yatak deliği
165
Otomotiv
spark plug bore
i.
buji yuvası
166
Otomotiv
bore-stroke ratio
i.
çap ve strok oranı
167
Otomotiv
bore in the water
i.
çapı aşırı genişletme
168
Otomotiv
piston with ring below bore
i.
eteği segmanlı piston
169
Otomotiv
throttle bore
i.
gaz kelebeği yuvası
170
Otomotiv
spread bore carburetor
i.
geniş boğazlı karbüratör
171
Otomotiv
center bore
i.
göbek deliği
172
Otomotiv
bore gauge
i.
iç çap mikrometresi
173
Otomotiv
bypass bore
i.
jet meme
174
Otomotiv
pinion shaft bore
i.
istavroz dişli mili
175
Otomotiv
bypass bore
i.
kapış memesi
176
Otomotiv
camshaft bearing parent bore
i.
kam mili yatak yuvası
177
Otomotiv
guide bore
i.
kılavuz çapı
178
Otomotiv
crankshaft bore code location
i.
krank mili kod yeri
179
Otomotiv
piston bore
i.
piston çapı
180
Otomotiv
piston pin bore
i.
piston pim deliği
181
Otomotiv
stroke-bore ratio
i.
piston kursunun silindir çapına oranı
182
Otomotiv
pin bore offset
i.
pim deliği kayıklığı
183
Otomotiv
piston pin bore
i.
piston pim deliği
184
Otomotiv
small end bore diameter
i.
piston kolu pim yuvası iç çapı
185
Otomotiv
bore diameter
i.
silindir çapı
186
Otomotiv
cylinder bore
i.
silindir çapı
187
Otomotiv
bore chamfer
i.
silindir başının pahlanması
188
Otomotiv
dial bore gauge
i.
silindir komparatörü
189
Otomotiv
cylinder bore honing
i.
silindir taşlaması
190
Otomotiv
bore diameter
i.
silindir çapı
191
Otomotiv
lifter bore
i.
supap itici çubuğu deliği
192
Otomotiv
exducer bore
i.
türbin çıkışı
193
Otomotiv
top ring reversal bore wear
i.
üst segman aşındırması
194
Otomotiv
bearing bore
i.
yatak iç çapı
195
Otomotiv
oil spray bore
i.
yağ püskürtme deliği
196
Otomotiv
shift fork shaft bore
i.
vites çatalı mil deliği
197
Otomotiv
oil bore
i.
yağ deliği
198
Otomotiv
shift fork shaft bore
i.
vites değiştirme çatalı mili deliği
Aeronautic
199
Havacılık
bore sight
i.
görüş açısı
Marine
200
Denizcilik
undular bore
i.
dalgalı bor
201
Denizcilik
tidal bore
i.
gel-git oyuğu
Marine Biology
202
Deniz Biyolojisi
snail bore
i.
delici yumuşakça
Agriculture
203
Tarım
bore [australia]
i.
büyükbaş hayvan su deliği
Military
204
Askeri
bore rest
i.
namlu ağzı klinometre yatağı
205
Askeri
bore riding safety pin
i.
merminin namlu emniyet pimi
206
Askeri
bore sighting
i.
nişan kontrolü
207
Askeri
bore-safe fuze
i.
namlu emniyetli tapa
208
Askeri
axis of bore
i.
namlu ekseni
209
Askeri
bore impression
i.
namlu içi kalıbı
210
Askeri
small-bore practice
i.
namlucukta atış eğitimi
211
Askeri
bore brush
i.
namlu fırçası
212
Askeri
bore sighting
i.
nişan hattı ayarı
213
Askeri
axis of the bore
i.
namlu ekseni
214
Askeri
small-bore
i.
namlucuk
215
Askeri
small bore
i.
namlucuk
216
Askeri
bore brush
i.
tomar fırçası
217
Askeri
bore brush
i.
uskunca
218
Askeri
smooth-bore weapon
i.
yivsiz silah
219
Askeri
bore-safe
s.
namlu emniyetli
220
Askeri
small-bore
s.
küçük (silah)
221
Askeri
small-bore
s.
nispeten küçük namlulu
222
Askeri
small-bore
s.
namlusu 0.22 inç kalibre olan (silah)
223
Askeri
small-bore
s.
küçük namlulu silahlara ait veya ilişkin
224
Askeri
small-bore
s.
küçük namlulu silahları içeren
Hunting
225
Silah/Atıcılık
smooth bore
i.
av tüfeği namlusu
226
Silah/Atıcılık
big bore
i.
büyük çap
227
Silah/Atıcılık
smooth bore
i.
düz tüfek namlusu
228
Silah/Atıcılık
small bore
i.
küçük çap
229
Silah/Atıcılık
bore diameter
i.
namlu çapı
230
Silah/Atıcılık
smooth bore
i.
yivsiz tüfek namlusu
Slang
231
Argo
bore shitless
i.
aşırı sıkılma
232
Argo
bore the arse off (one)
f.
(birini) çok sıkmak
233
Argo
bore the arse off (one)
f.
(birini) can sıkıntısından öldürmek
234
Argo
bore the arse off (one)
f.
(birini) çok fena baymak
235
Argo
bore the arse off (one)
f.
(birinin) içini baymak
236
Argo
bore the ass off (one)
f.
(birini) çok sıkmak
237
Argo
bore the ass off (one)
f.
(birini) can sıkıntısından öldürmek
238
Argo
bore the ass off (one)
f.
(birini) çok fena baymak
239
Argo
bore the ass off (one)
f.
(birinin) içini baymak
British Slang
240
İngiliz Argosu
bore the pants off someone
f.
birini çok sıkmak
241
İngiliz Argosu
bore the tits off someone
f.
birini çok sıkmak
242
İngiliz Argosu
bore the tits off someone
f.
birini baymak
243
İngiliz Argosu
bore shitless
f.
birini baymak
244
İngiliz Argosu
bore the pants off someone
f.
birini baymak
245
İngiliz Argosu
bore shitless
f.
birini çok sıkmak
246
İngiliz Argosu
bore off!
expr.
defol git!
247
İngiliz Argosu
bore off!
expr.
kaybol!
248
İngiliz Argosu
bore off!
expr.
uza!
Star Wars
249
Star Wars
heavy bore rifle
i.
ağır sondaj tüfeği
250
Star Wars
yuna bore venom mine
i.
yuna kuyusu zehir madeni
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bore
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy