Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
bir şeyin yanında
"bir şeyin yanında"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
Phrases
1
İfadeler
bir şeyin yanında
along with something
expr.
2
İfadeler
bir şeyin yanında
along with something
expr.
Idioms
3
Deyim
bir şeyin yanında
not to mention something
expr.
"bir şeyin yanında"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 58 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
(bir şeyin) yanında durmak
flank
f.
2
Genel
(bir şeyin) diğer yanında
behind
zf.
3
Genel
(bir şeyin) öte yanında
behind
zf.
Phrasals
4
Öbek Fiiller
(satılan bir şeyin yanında bir şeyi ücretsiz) vermek
throw in
f.
5
Öbek Fiiller
yavaşça bir şeyin üzerinde/yanında hareket etmek/sürünmek
creep along (something)
f.
6
Öbek Fiiller
(bir şeyin) yanında servis etmek
serve with (something)
f.
7
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) yanında kalmak
stick with (someone or something)
f.
8
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi birinin/bir şeyin yanında tutmak
keep someone or something in with someone or something
f.
9
Öbek Fiiller
bir şeyin yanında bedava/ücretsiz olarak vermek
throw in
f.
10
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) yanında durmaya devam etmek
keep with (someone or something)
f.
11
Öbek Fiiller
birinin/bir şeyin yanında sıraya girmek
line up alongside someone or something
f.
12
Öbek Fiiller
birinin/bir şeyin yanında sıra olmak
line up alongside someone or something
f.
13
Öbek Fiiller
birinin/bir şeyin yanında sırada durmak
line up alongside someone or something
f.
14
Öbek Fiiller
birinin/bir şeyin yanında sıraya koymak
line up alongside someone or something
f.
15
Öbek Fiiller
birinin/bir şeyin yanında sıraya girmek
line up alongside someone or something
f.
16
Öbek Fiiller
birinin/bir şeyin yanında sıra olmak
line up alongside someone or something
f.
17
Öbek Fiiller
birinin/bir şeyin yanında sırada durmak
line up alongside someone or something
f.
18
Öbek Fiiller
birinin/bir şeyin yanında sıraya koymak
line up alongside someone or something
f.
19
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) yanında/yakınında bir araya gelmek
converge upon (someone or something)
f.
20
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) yanında/yakınında bir araya gelmek
converge on (someone or something)
f.
21
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) yanına/yanında konumlandırmak
flank upon (someone or something)
f.
22
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) yanına/yanında konumlandırmak
flank on (someone or something)
f.
23
Öbek Fiiller
(bir şeyin) yanında gelen
go with (something)
f.
24
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) tepesinde/yanında dikilmek
hover around (someone or something)
f.
25
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) tepesinde/yanında dikilmek
hover over (someone or something)
f.
26
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) yanında uzanmak
lie alongside (someone or something)
f.
27
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) yanında sönük kalmak
pale beside (someone or something)
f.
28
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) yanında önemsiz kalmak/görünmek
pale beside (someone or something)
f.
29
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) yanında olmak/durmak
remain with (someone or something)
f.
30
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) yanında kalmak
remain with (someone or something)
f.
31
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) yanında/tarafında yer almak
side with (someone or something)
f.
32
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) yanında durmak/kalmak
stay by (someone or something)
f.
33
Öbek Fiiller
(birinin/bir şeyin) yanında olmak
stay by (someone or something)
f.
Phrases
34
İfadeler
(bir şeyin) yanında
in addition to (something)
expr.
35
İfadeler
birinin/bir şeyin yanında
along with someone or something
expr.
36
İfadeler
birinin/bir şeyin yanında
alongside (of) someone or something
expr.
37
İfadeler
birinin/bir şeyin yanında
along with someone or something
expr.
38
İfadeler
birinin/bir şeyin yanında
alongside (of) someone or something
expr.
Colloquial
39
Konuşma Dili
(birinin/bir şeyin) yanında
as well (as somebody/something)
expr.
40
Konuşma Dili
birinin/bir şeyin yanında
as well as someone or something
expr.
41
Konuşma Dili
(bir şeyin) yanında
over and above (something)
expr.
Idioms
42
Deyim
(bir şey başka bir şeyin) yanında çocuk oyuncağı gibi kalmak
make something seem like a picnic
f.
43
Deyim
bir şeyin yanında sönük/önemsiz kalmak
pale beside something
f.
44
Deyim
bir şeyin yanında sönük/önemsiz görünmek
pale beside something
f.
45
Deyim
bir şeyin yanında sönük/önemsiz kalmak
pale next to something
f.
46
Deyim
bir şeyin yanında sönük/önemsiz görünmek
pale next to something
f.
47
Deyim
bir şeyin yanında önemsiz kalmak
pale in comparison (with/to something)
f.
48
Deyim
bir şeyin yanında önemsiz kalmak
pale by comparison (with/to something)
f.
49
Deyim
bir şeyin yanında önemini yitirmek
pale into insignificance
f.
50
Deyim
bir şeyin yanında anlamsız kalmak
pale into insignificance
f.
51
Deyim
(birinin/bir şeyin) yanında sönük kalmak
pale next to (someone or something)
f.
52
Deyim
(birinin/bir şeyin) yanında pek etkili görünmemek
pale next to (someone or something)
f.
53
Deyim
(birinin/bir şeyin) yanında zayıf kalmak
pale next to (someone or something)
f.
54
Deyim
(birinin/bir şeyin) yanında eksik kalmak
pale next to (someone or something)
f.
55
Deyim
(birinin/bir şeyin) yanında yetersiz kalmak
pale next to (someone or something)
f.
56
Deyim
(birinin/bir şeyin) yanında
by/in comparison (with somebody/something)
expr.
Slang
57
Argo
(birinin/bir şeyin) yanında durmak
butt (up) against (someone or something)
f.
58
Argo
(birinin/bir şeyin) yanında konumlanmak
butt (up) against (someone or something)
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of bir şeyin yanında
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy