baskıya - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

baskıya



"baskıya" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

Türkçe İngilizce
Media
baskıya down zf.

"baskıya" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 79 sonuç

Türkçe İngilizce
General
baskıya hazır nüsha camera ready copy i.
baskıya sokma editing i.
baskıya hazırlama make-ready i.
baskıya hazır nüsha hard copy i.
baskıya boyun eğme give i.
baskıya boyun eğme eğilimi give i.
baskıya sokmak edit f.
gazete vb baskıya girmek go to press f.
baskıya girmek go to press f.
baskıya vermek (gazete vb) submit for publishing f.
bir olaya/baskıya/haksızlığa tepki olarak ses getirmek set off a reaction f.
baskıya boyun eğmek give f.
baskıya tepki göstermek give f.
fiziksel kuvvete veya baskıya teslim olmak give away f.
baskıya gitmek go to bed f.
aşırı baskıya maruz kalmak overpressure f.
aşırı baskıya tabi olmak overstress f.
baskıya duyarlı olmak print f.
baskıya hazırlanmış redacted s.
baskıya hazır camera-ready s.
baskıya ait prelal [obsolete] s.
uygunsuz bir baskıya maruz kalan pressurized s.
uygunsuz bir baskıya maruz kalan pressurised s.
Phrasals
baskıya/strese dayanamamak buckle under f.
baskıya vermek put something in (to) print f.
baskıya yetiştirmek rush something into print f.
baskıya dayanamamak break down f.
(bir şeyi) aceleyle baskıya yetiştirmek rush (something) to print f.
Idioms
baskıya maruz bırakmak put under the screw f.
baskıya hazır hale getirmek put something to bed f.
baskıya boyun eğmek bow to pressure f.
bir şeyi baskıya/basına vermek go to press with something f.
sayfayı baskıya/yazıcıya/yazdırmaya hazırlamak set type f.
yazımını bitirmek (baskıya hazır hale getirme) put something to bed f.
(gazete/kitap vb) baskıya girmek go to press f.
(bir şeyi) aceleyle baskıya yetiştirmek rush (something) into print f.
baskıya yenik düşmek yield to pressure f.
baskıya teslim olmak yield to pressure f.
baskıya boyun eğmek yield to pressure f.
baskıya dayanamamak can't take the heat f.
satıcının ürün satmak için yaptığı baskıya maruz kalmak get the hard sell f.
satıcının ürün satmak için yaptığı baskıya maruz kalmak get a hard sell f.
-i baskıya/basına vermek go to press with f.
baskıya vermek put in print f.
baskıya dayanmak stand the pace f.
baskıya dayanmak stay the pace f.
baskıya gelemez can't stand the pace s.
Media
baskıya son dakikada/anda yetiştirilen haber stop press i.
baskıya hazır kopya boilerplate i.
(gazete) basımın baskıya verildiği zaman presstime i.
(gazete) basımın baskıya verildiği zaman press time i.
baskıya gitmiş down s.
Technical
baskıya dayanıklılık deneyi print-free test i.
baskıya dayanıklılık resistance to imprinting i.
baskıya ilişkin typographical s.
kaliteli baskıya yakın near-letter quality s.
Textile
pamukları yayıp baskıya hazırlayan makine candroy i.
Physiology
fiziksel veya zihinsel baskıya tepki olarak adrenal meduladan salgılanan bir hormon epinephrin i.
fiziksel veya zihinsel baskıya tepki olarak adrenal meduladan salgılanan bir hormon epinephrine i.
Printing
bir negatife maruz bırakılıp baskıya hazırlanmış bir jelatinli filmden mürekkeple ölçü alınan baskı işlemi heliotype i.
negatife maruz bırakılıp baskıya hazırlanmış jelatinli filmden mürekkeple ölçü alınan baskı işlemiyle üretilen jelatinli levha heliotype i.
negatife maruz bırakılıp baskıya hazırlanmış bir jelatinli filmden mürekkeple ölçü alınan bir baskı işlemiyle üretilen jelatinli levhadan üretilen baskı heliotype i.
yazıya veya baskıya uygun pürüzsüz yüzeyli karton bristol i.
dizgicinin baskıya eklediği karakteristik damga slug i.
litotip süreci ile yapılan plakalarla baskıya hazırlamak lithotype f.
tipo baskıya ait relief s.
Military
baskıya hazır harita manuscript map i.
Photography
kurşun gibi yumuşak metal plaka üzerinde çukur baskı etkisi oluşturmak için jelatin üzerindeki tipo baskıya ait görüntünün kullanıldığı bir erken fotoğrafik işlem woodburytype i.
kurşun gibi yumuşak metal plaka üzerinde çukur baskı etkisi oluşturmak için jelatin üzerindeki tipo baskıya ait görüntünün kullanıldığı bir erken fotoğrafik işlem woodburytype i.
kurşun gibi yumuşak metal plaka üzerinde çukur baskı etkisi oluşturmak için jelatin üzerindeki tipo baskıya ait görüntünün kullanıldığı bir erken fotoğrafik işlem woodbury-type i.
kurşun gibi yumuşak metal plaka üzerinde çukur baskı etkisi oluşturmak için jelatin üzerindeki tipo baskıya ait görüntünün kullanıldığı bir erken fotoğrafik işlem woodbury-type i.
(fotografik baskıya) ragle ile bastırmak squeegee f.
Printery
baskıya hazır prova foundry proof i.
baskıya verilmek go to press f.
elle baskıya hazırlamak handset f.
baskıya gitmek roll f.
(malzemeyi) baskıya hazırlamak compose f.
ozalit baskıya ait ozalid s.
Slang
baskıya dayanamamak take the pipe f.