Türkisch - Englisch
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Synonyme
Sätze
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
Licht Ausschalten
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Synonyme
Werkzeuge
Quellen
Über uns
Kontakt
Einloggen / Registrieren
EN-TR
Türkisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Spanisch - Englisch
Französisch - Englisch
Englisch Synonyme
Türkisch - Englisch Sätze
Türkisch - Englisch
Französisch - Englisch
Spanisch - Englisch
Deutsch - Englisch
Verlauf Ausblenden
Velaufsdetails
Verlauf Löschen
Verlauf :
einen baum wachsen lassen
epik hikaye
baskıya
Verlauf
Sätze
Bedeutungen von dem Begriff
"baskıya"
im Englisch Türkisch Wörterbuch : 1 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
Media
1
Media
baskıya
down
adv.
Bedeutungen, die der Begriff
"baskıya"
mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 79 Ergebniss(e)
Kategorie
Türkisch
Englisch
General
1
General
baskıya girmek
go to press
v.
The reporter filed his story just before the paper
went to press.
Muhabir haberini gazete
baskıya girmeden
hemen önce verdi.
More Sentences
Phrasals
2
Phrasals
baskıya dayanamamak
break down
v.
Tom
broke down
and told Mary the truth.
Tom
baskıya dayanamadı
ve Mary'ye gerçeği söyledi.
More Sentences
Idioms
3
Idioms
baskıya boyun eğmek
yield to pressure
v.
We cannot, nor do we wish to,
yield to pressure
from the United States.
ABD'den gelen
baskılara boyun eğemeyiz,
eğmek de istemiyoruz.
More Sentences
General
4
General
baskıya sokma
editing
n.
5
General
baskıya hazır nüsha
camera ready copy
n.
6
General
baskıya hazırlama
make-ready
n.
7
General
baskıya hazır nüsha
hard copy
n.
8
General
baskıya boyun eğme
give
n.
9
General
baskıya boyun eğme eğilimi
give
n.
10
General
baskıya sokmak
edit
v.
11
General
gazete vb baskıya girmek
go to press
v.
12
General
baskıya vermek (gazete vb)
submit for publishing
v.
13
General
bir olaya/baskıya/haksızlığa tepki olarak ses getirmek
set off a reaction
v.
14
General
baskıya boyun eğmek
give
v.
15
General
baskıya tepki göstermek
give
v.
16
General
fiziksel kuvvete veya baskıya teslim olmak
give away
v.
17
General
baskıya gitmek
go to bed
v.
18
General
aşırı baskıya maruz kalmak
overpressure
v.
19
General
aşırı baskıya tabi olmak
overstress
v.
20
General
baskıya duyarlı olmak
print
v.
21
General
baskıya hazırlanmış
redacted
adj.
22
General
baskıya hazır
camera-ready
adj.
23
General
baskıya ait
prelal [obsolete]
adj.
24
General
uygunsuz bir baskıya maruz kalan
pressurized
adj.
25
General
uygunsuz bir baskıya maruz kalan
pressurised
adj.
Phrasals
26
Phrasals
baskıya/strese dayanamamak
buckle under
v.
27
Phrasals
baskıya vermek
put something in (to) print
v.
28
Phrasals
baskıya yetiştirmek
rush something into print
v.
29
Phrasals
(bir şeyi) aceleyle baskıya yetiştirmek
rush (something) to print
v.
Idioms
30
Idioms
baskıya maruz bırakmak
put under the screw
v.
31
Idioms
bir şeyi baskıya/basına vermek
go to press with something
v.
32
Idioms
baskıya hazır hale getirmek
put something to bed
v.
33
Idioms
baskıya boyun eğmek
bow to pressure
v.
34
Idioms
sayfayı baskıya/yazıcıya/yazdırmaya hazırlamak
set type
v.
35
Idioms
yazımını bitirmek (baskıya hazır hale getirme)
put something to bed
v.
36
Idioms
(gazete/kitap vb) baskıya girmek
go to press
v.
37
Idioms
(bir şeyi) aceleyle baskıya yetiştirmek
rush (something) into print
v.
38
Idioms
baskıya yenik düşmek
yield to pressure
v.
39
Idioms
baskıya teslim olmak
yield to pressure
v.
40
Idioms
baskıya dayanamamak
can't take the heat
v.
41
Idioms
satıcının ürün satmak için yaptığı baskıya maruz kalmak
get the hard sell
v.
42
Idioms
satıcının ürün satmak için yaptığı baskıya maruz kalmak
get a hard sell
v.
43
Idioms
-i baskıya/basına vermek
go to press with
v.
44
Idioms
baskıya vermek
put in print
v.
45
Idioms
baskıya dayanmak
stand the pace
v.
46
Idioms
baskıya dayanmak
stay the pace
v.
47
Idioms
baskıya gelemez
can't stand the pace
adj.
Media
48
Media
baskıya hazır kopya
boilerplate
n.
49
Media
baskıya son dakikada/anda yetiştirilen haber
stop press
n.
50
Media
(gazete) basımın baskıya verildiği zaman
presstime
n.
51
Media
(gazete) basımın baskıya verildiği zaman
press time
n.
52
Media
baskıya gitmiş
down
adj.
Technical
53
Technical
baskıya dayanıklılık deneyi
print-free test
n.
54
Technical
baskıya dayanıklılık
resistance to imprinting
n.
55
Technical
baskıya ilişkin
typographical
adj.
56
Technical
kaliteli baskıya yakın
near-letter quality
adj.
Textile
57
Textile
pamukları yayıp baskıya hazırlayan makine
candroy
n.
Physiology
58
Physiology
fiziksel veya zihinsel baskıya tepki olarak adrenal meduladan salgılanan bir hormon
epinephrin
n.
59
Physiology
fiziksel veya zihinsel baskıya tepki olarak adrenal meduladan salgılanan bir hormon
epinephrine
n.
Printing
60
Printing
bir negatife maruz bırakılıp baskıya hazırlanmış bir jelatinli filmden mürekkeple ölçü alınan baskı işlemi
heliotype
n.
61
Printing
negatife maruz bırakılıp baskıya hazırlanmış jelatinli filmden mürekkeple ölçü alınan baskı işlemiyle üretilen jelatinli levha
heliotype
n.
62
Printing
negatife maruz bırakılıp baskıya hazırlanmış bir jelatinli filmden mürekkeple ölçü alınan bir baskı işlemiyle üretilen jelatinli levhadan üretilen baskı
heliotype
n.
63
Printing
yazıya veya baskıya uygun pürüzsüz yüzeyli karton
bristol
n.
64
Printing
dizgicinin baskıya eklediği karakteristik damga
slug
n.
65
Printing
litotip süreci ile yapılan plakalarla baskıya hazırlamak
lithotype
v.
66
Printing
tipo baskıya ait
relief
adj.
Military
67
Military
baskıya hazır harita
manuscript map
n.
Photography
68
Photography
kurşun gibi yumuşak metal plaka üzerinde çukur baskı etkisi oluşturmak için jelatin üzerindeki tipo baskıya ait görüntünün kullanıldığı bir erken fotoğrafik işlem
woodburytype
n.
69
Photography
kurşun gibi yumuşak metal plaka üzerinde çukur baskı etkisi oluşturmak için jelatin üzerindeki tipo baskıya ait görüntünün kullanıldığı bir erken fotoğrafik işlem
woodburytype
n.
70
Photography
kurşun gibi yumuşak metal plaka üzerinde çukur baskı etkisi oluşturmak için jelatin üzerindeki tipo baskıya ait görüntünün kullanıldığı bir erken fotoğrafik işlem
woodbury-type
n.
71
Photography
kurşun gibi yumuşak metal plaka üzerinde çukur baskı etkisi oluşturmak için jelatin üzerindeki tipo baskıya ait görüntünün kullanıldığı bir erken fotoğrafik işlem
woodbury-type
n.
72
Photography
(fotografik baskıya) ragle ile bastırmak
squeegee
v.
Printery
73
Printery
baskıya hazır prova
foundry proof
n.
74
Printery
baskıya verilmek
go to press
v.
75
Printery
elle baskıya hazırlamak
handset
v.
76
Printery
baskıya gitmek
roll
v.
77
Printery
(malzemeyi) baskıya hazırlamak
compose
v.
78
Printery
ozalit baskıya ait
ozalid
adj.
Slang
79
Slang
baskıya dayanamamak
take the pipe
v.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of baskıya
×
Term Options
Übersetzung Vorschlagen / Korrigieren
Französisch Englisch Wörterbuch
Spanisch Englisch Wörterbuch
Deutsch Englisch Wörterbuch
Englisch Synonyme Wörterbuch
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy