arazide - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

arazide



"arazide" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 1 sonuç

Türkçe İngilizce
General
arazide in the field zf.

"arazide" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 96 sonuç

Türkçe İngilizce
General
bozuk arazide yapılmış geçit causeway i.
bataklık arazide oturan kimse bogtrotter i.
her tür arazide kullanılan araç all-terrain vehicle i.
çalılık arazide oturan kimse bushman i.
arazide engebe relief i.
açık arazide kullanılan yatak tent bed i.
kırsal arazide yaşayan ve çalışan kimse landsman i.
bataklık arazide yaşayan kimse marshlander i.
arazide sığır veya saman için kullanılan basit bir barınak hemmel [dialect] [uk] i.
arazide uzun ve yorucu yürüyüşlere çıkma etkinliği hiking i.
alçak ve düz bir arazide belirgin olan tepeler mountain i.
çalılık arazide çalışan kimse bushwhacker [new zealand] i.
çalılık arazide yaşayan bir kadın bushwoman i.
(arazide vb) yürüyüşe çıkmak go on a hike f.
çalılık arazide yürüyüş yapmak bushwalk f.
çalılık arazide çalışmak bushwhack [new zealand] f.
engebeli arazide seyahat etmek off-road f.
engebeli arazide yolculuk etmek off-road f.
küçük arazide çiftçi olarak çalışmak croft [uk] f.
(tahıl, malt ve elyaf gibi ürünleri) arazide hava ve güneşe maruz bırakmak field f.
arazide ölçülmüş field surveyed s.
her arazide gidebilen all-terrain s.
her arazide gidebilen all terrain s.
arazide üretilen field s.
arazide yürütülen field s.
arazide kullanılan field s.
arazide çalışan field s.
arazide faal olan field s.
yol yerine arazide rekabet edilen field s.
engebeli arazide yapılan off-road s.
Law
(iskoç hukukunda) tahılın belirli bir arazide yetiştirilip belirli bir değirmende çekilmesini sağlama yükümlülüğü astriction i.
arazide mülke sahip olan kimse holder i.
kendi mülkü olan arazide oturan kimse inholder i.
Industry
arazide petrol veya gaz keşfedildikten sonra kapsam değerlendirmesi için yapılan sondaj appraisal drilling i.
Technical
arazide test in situ test i.
arazide permeabilite testi inplace permeability test i.
Construction
arazide yerleştirme ve montaj işlemleri kılavuzu guide for laying and on-site work practices i.
(sahilde veya çalılık arazide) basit ev whare i.
Automotive
arazide dolaşma four-wheeling i.
yolda veya arazide gitmek icin dizayn edilmiş hafif ve kıvrak araç suv i.
yolda veya arazide gitmek icin dizayn edilmiş hafif ve kıvrak araç sport utility vehicle i.
çamurlu arazide daha fazla çekiş sağlamak için tank paletine lehimlenen metal flanş duckbill i.
engebeli arazide kullanılmak üzere tasarlanmış bir araç off-roader i.
Traffic
engebeli arazide var olan off-road s.
engebeli arazide bulunan off-road s.
engebeli arazide kullanım için tasarlanan off-road s.
engebeli arazide off-road zf.
Petrol
petrol bölgesi olarak bilinmeyen bir arazide açılan petrol keşif kuyusu wildcat well i.
Botanic
ekili arazide yetişen, ince salkımları olan bir kuzey amerika otu tickle grass (panicum capillare) i.
ekili arazide yetişen, ince salkımları olan bir kuzey amerika otu witchgrass i.
ekili arazide yetişen, ince salkımları olan bir kuzey amerika otu tumble grass i.
kuzey amerika'da genellikle ekili arazide yetişen ince bir ot tumble grass (panicum capillare) i.
kuzey amerika'da genellikle ekili arazide yetişen ince bir ot witchgrass i.
kuzey amerika'da genellikle ekili arazide yetişen ince bir ot witch grass i.
kuzey amerika'da genellikle ekili arazide yetişen ince bir ot old witchgrass i.
kuzey amerika'da genellikle ekili arazide yetişen ince bir ot old witch grass i.
kuzey amerika'da genellikle ekili arazide yetişen ince bir ot witch panicgrass i.
sulak arazide yetişen parnassia cinsine mensup bitki grass of parnassus i.
kurak ve çıplak arazide yetişen glareal s.
Agriculture
arazide aşılama field budding i.
ekime hazırlanan arazide ağaçların ve çalıların söküldüğü bölge assart i.
kayalık arazide elle sürülmüş küçük arsa lazy bed [uk] i.
hasattan sonra arazide kalan üzümleri toplayan kimse gleaner i.
biçilmiş veya otlatılmış arazide yeni çıkan otlaklar fog i.
(ekili arazide) ekilmemiş ufak bölge skip i.
arazide ağaç ve çalıları sökerek belirli bir bölgeyi ekime hazırlamak assart f.
(hayvanları) yeni ot bitmiş olan bir arazide otlatmak fog [uk] f.
(arazide ekili şeritleri) tepecikli hale getirmek stitch [dialect] f.
ekilebilir arazide büyüyen agrestal s.
Forestry
arazide bulunan ağaçları araziden bağımsız olarak alma veya satma hakkı timber right i.
arazide bulunan ağaçları araziden bağımsız olarak alma veya satma hakkı timber rights i.
History
umumi arazide otlatılma hakkı bulunan (inek ve koyun) commonable [uk] s.
Archaeology
arazide iki belirgin lokasyonu birbirine bağlayan ve tarih öncesinden kaldığı düşünülen hat ley i.
Environment
özellikle yangın sonrası çoraklaşmış arazide çoğalıp yeni bir ekolojik döngü başlatabilen canlı pioneer i.
(bitki örtüsünde, arazide) aşırı otlanmak overbrowse f.
kirliliği azaltmak için (arazide) değişiklikler yapmak mitigate f.
Geography
düz veya hafif eğimli bir arazide bulunan çöküntü sag i.
düz bir arazide tek başına duran kireçtaşı tepesi veya kütlesi hum i.
arazide iki belirgin lokasyonu birbirine bağlayan ve tarihöncesinden kalma bir yol olduğu düşünülen hat ley line i.
dalgalı arazide tepe veya vadi fold [uk] i.
(arazide) toprak kesitinin on altıda biri forty i.
Military
askeri birliğin arazide hareket etme yeteneği trafficability i.
italyan ordu birliğinin dağlık arazide savaşmak üzere eğitilmiş mensubu alpino i.
arazide hareket kabiliyeti cross country mobility i.
Hunting
iz üstündeki av hayvanının arazide yaptığı keşif cast i.
Sport
büyük bir balon topun içinde özel hazırlanmış hafif eğimli bir arazide yuvarlanmak suretiyle yapılan spor sphereing i.
büyük bir balon topun içinde özel hazırlanmış hafif eğimli bir arazide yuvarlanmak suretiyle yapılan spor globe-riding i.
büyük bir balon topun içinde özel hazırlanmış hafif eğimli bir arazide yuvarlanmak suretiyle yapılan spor orbing i.
büyük bir balon topun içinde özel hazırlanmış hafif eğimli bir arazide yuvarlanmak suretiyle yapılan spor zorbing i.
(özellikle arazide kullanıma uygun) küçük motosiklet chook chaser i.
engebeli arazide bisiklet sürme trail riding i.
engebeli arazide bisiklet sürme trail biking i.
engebeli arazide yapılan bir bisiklet sporu cyclo-cross i.
Reptiles
kurak ve yarı kurak iklimde, açık arazide yaşayan boynuzlu bir kertenkele texas horned lizard (phrynosoma cornutum) i.
Slang
(askerler için) üzerinde ağır teçhizatlarla zorlu bir arazide yürümek yomp f.
Modern Slang
her türlü arazide gidebilen tren all terrain train i.