|
Catégorie |
Turc |
Anglais |
|
General |
|
1 |
General |
kuzey afrika |
north africa n.
|
|
I repeat that the countries of north Africa need to make a special effort on issues of democracy.
Kuzey Afrika ülkelerinin demokrasi konusunda özel bir çaba sarf etmeleri gerektiğini tekrar ediyorum.
More Sentences
|
2 |
General |
kuzey karolina |
north carolina n.
|
|
Tom lives in North Carolina.
Tom, Kuzey Karolina'da yaşıyor.
More Sentences
|
3 |
General |
gerçek kuzey |
true north n.
|
|
Sami wanted to find his true north.
Sami gerçek kuzeyini bulmak istedi.
More Sentences
|
4 |
General |
kuzey denizi |
the north sea n.
|
|
Fishermen in that area have cooperated fully, as they have this year about the North Sea.
Bu bölgedeki balıkçılar, bu yıl Kuzey Denizi'nde olduğu gibi tam bir iş birliği içinde oldular.
More Sentences
|
5 |
General |
kuzey amerika cevizi |
hickory n.
|
|
The carpenter crafted a beautiful table using hickory wood.
Marangoz, Amerikan ceviz ağacından güzel bir masa yaptı.
More Sentences
|
6 |
General |
kuzey carolina |
north carolina n.
|
|
Tobacco is an important part of North Carolina's economy.
Tütün Kuzey Carolina ekonomisinin önemli bir parçasıdır.
More Sentences
|
7 |
General |
kuzey irlanda |
northern ireland n.
|
|
I do so as the Labour Party spokesperson on Northern Ireland.
Bunu İşçi Partisi'nin Kuzey İrlanda sözcüsü olarak yapıyorum.
More Sentences
|
8 |
General |
kuzey kutbu |
the north pole n.
|
|
There was a time when the Soviet Union wanted to fill the Aral Sea with water from rivers which flow to the North Pole.
Bir zamanlar Sovyetler Birliği Aral Denizini Kuzey Kutbuna akan nehirlerden gelen suyla doldurmak istiyordu.
More Sentences
|
9 |
General |
kuzey buz denizi |
the arctic ocean n.
|
|
The natural gas deposits in the Arctic Ocean will be of vital importance to the EU in the future.
Kuzey Buz Denizi'ndeki doğal gaz yatakları gelecekte AB için hayati önem taşıyacaktır.
More Sentences
|
10 |
General |
kuzey kutup bölgesi |
arctic n.
|
|
Temperatures in the Arctic are rising 2 to 3 times faster than temperatures farther south.
Kuzey kutup bölgesindeki sıcaklıklar uzak güneydeki sıcaklıklardan 2 ila 3 kat daha hızlı artıyor.
More Sentences
|
|
11 |
General |
kuzey yarımküre |
northern hemisphere n.
|
|
And why is it that they charge more for the same drugs in Africa, than they charge in the northern hemisphere?
Ve neden Afrika'da aynı ilaçlar için kuzey yarımküredekinden daha fazla ücret alınıyor?
More Sentences
|
12 |
General |
kuzey kutbu |
arctic regions n.
|
|
In external relations it encompasses the Baltic Sea and Barents Sea areas and the whole of the Arctic region.
Dış ilişkilerde bu hak Baltık Denizi ve Barents Denizi bölgeleri ile Kuzey Kutup bölgesinin tamamını kapsar.
More Sentences
|
13 |
General |
kuzey amerikalı |
north american n.
|
|
Our North American competitors do not allow themselves to be so easily deprived.
Kuzey Amerikalı rakiplerimiz kendilerini bu kadar kolay mahrum bırakmaya izin vermiyorlar.
More Sentences
|
14 |
General |
kuzey kıbrıs |
northern cyprus n.
|
|
Turkey has occupied northern Cyprus since 1974, maintaining an army nearly 35 000 strong there.
Türkiye, 1974'ten beri Kuzey Kıbrıs'ı işgal altında tutmakta ve yaklaşık olarak 35000 kişilik bir ordu bulundurmaktadır.
More Sentences
|
15 |
General |
kuzey kore |
north korea n.
|
|
The statement emphasised that North Korea's failure to honour its commitments put the KEDO programme in jeopardy.
Açıklamada Kuzey Kore'nin taahhütlerini yerine getirmemesinin KEDO programını tehlikeye attığı vurgulandı.
More Sentences
|
16 |
General |
kuzey koreli |
north korean n.
|
|
This is the vague picture of his absolute rule that millions of North Koreans get.
Milyonlarca Kuzey Korelinin kafasında onun mutlak yönetimine dair belirsiz bir resim var.
More Sentences
|
17 |
General |
kuzey amerika |
north america n.
|
|
North America is currently experiencing a blood product safety alert caused by a virus from a western island.
Kuzey Amerika şu anda batıdaki bir adadan gelen bir virüsün neden olduğu bir kan ürünü güvenliği alarmı yaşıyor.
More Sentences
|
18 |
General |
kuzey yıldızı |
north star n.
|
|
Look, it's the North Star.
Bak, şu Kuzey Yıldızı.
More Sentences
|
19 |
General |
kuzey rüzgarı |
north wind n.
|
|
The north wind blew continuously all day.
Kuzey rüzgarı bütün gün sürekli esti.
More Sentences
|
20 |
General |
kuzey avrupa |
northern europe n.
|
|
Tom and Mary visited Northern Europe.
Tom ve Mary Kuzey Avrupa'yı ziyaret etti.
More Sentences
|
21 |
General |
(kuzey irlanda) birlik yanlısı |
loyalist n.
|
|
Loyalists supported the royal family.
Birlik yanlıları kraliyet ailesini destekliyordu.
More Sentences
|
22 |
General |
(kuzey irlanda) cumhuriyetçi |
loyalist n.
|
|
The loyalist believed that Northern Ireland should remain part of the United Kingdom.
Cumhuriyetçi, Kuzey İrlanda'nın Birleşik Krallığın bir parçası olarak kalması gerektiğine inanıyordu.
More Sentences
|
23 |
General |
kuzey irlandalı |
northern irish adj.
|
|
The Northern Irish issue springs to mind.
Aklıma Kuzey İrlanda meselesi geliyor.
More Sentences
|
24 |
General |
kuzey afrikalı |
north african adj.
|
|
North Africans are proud and brave people.
Kuzey Afrikalılar gururlu ve cesur insanlar.
More Sentences
|
Technical |
|
25 |
Technical |
gerçek kuzey |
true north n.
|
|
Sami wanted to find his true north.
Sami gerçek kuzeyini bulmak istiyordu.
More Sentences
|
General |
|
26 |
General |
büyük britanya ve kuzey irlanda birleşik krallığı |
the united kingdom of great britain and northern ireland n.
|
|
27 |
General |
kuzey afrika |
northern africa n.
|
|
28 |
General |
kuzey amerika yerlilerine özgü geleneksel bir festival |
potlatch n.
|
|
29 |
General |
kuzey, orta ve güney amerika anakarası |
americas n.
|
|
30 |
General |
kuzey kuzeybatı |
nnw n.
|
|
|
31 |
General |
kuzey kore'de bir bölge |
kyongsong n.
|
|
32 |
General |
bir kuzey amerika kızılderili kabilesi |
algonquian n.
|
|
33 |
General |
kuzey afrika kentlerinde arap mahallelerine verilen isim |
kasbah n.
|
|
34 |
General |
kuzey kafkasya |
north caucasus n.
|
|
35 |
General |
kuzey rüzgarı |
norther n.
|
|
36 |
General |
kuzey ve güneyin uç enlemlerinde yazları güneşin 24 saat görülebilme durumunu ifade eden terim |
midnight sun n.
|
|
37 |
General |
kuzey doğu |
northeast n.
|
|
38 |
General |
kuzey sumrusu |
arctic tern n.
|
|
39 |
General |
kuzey buz denizi |
arctic ocean n.
|
|
40 |
General |
kuzey kutbu dairesi |
the arctic circle n.
|
|
41 |
General |
kuzey afrika'da çalılıklarla çevrelenmiş kamp alanı |
zariba n.
|
|
42 |
General |
kuzey ve güney amerika arasında bulunan karaib adaları |
west indies n.
|
|
43 |
General |
kuzey amerika'da bazı ağaçlardan çıkarılan reçineli madde |
tacamahac n.
|
|
44 |
General |
orta ve kuzey ispanya'da bir bölge ve eski bir krallığın adı |
castile n.
|
|
45 |
General |
kuzey afrika'da çalılıklarla çevrelenmiş kamp alanı |
zareba n.
|
|
46 |
General |
manyetik kuzey kutbu |
magnetic north pole n.
|
|
47 |
General |
sarı veya turuncu çiçekli bir kuzey amerika bitkisi |
jewelweed n.
|
|
48 |
General |
kuzey batı |
west by north n.
|
|
49 |
General |
kuzey buzdenizi |
arctic ocean n.
|
|
50 |
General |
kuzey yarıküre |
the northern hemisphere n.
|
|
51 |
General |
kuzey batı |
northwest n.
|
|
52 |
General |
kuzey amerika'da yetişen küçük sarı çiçekleri olan funda |
wicopy n.
|
|
53 |
General |
kuzey denizi |
ditch n.
|
|
54 |
General |
gemilerde ve uçaklarda kuzey yönünü gösteren pusula |
gyrocompass n.
|
|
55 |
General |
kuzey kutbunda yaşayan insanlara özgü bir akıl hastalığı |
piblokto n.
|
|
56 |
General |
kuzey kıbrıs türk cumhuriyeti |
turkish republic of northern cyprus n.
|
|
57 |
General |
genişletilmiş kuzey amerikan standart tetkik usulleri |
enhanced north american standard inspection procedures n.
|
|
58 |
General |
kuzey kuzeydoğu |
north northeast n.
|
|
59 |
General |
meksika körfezi'nden kuzey atlantiğe uzanan sıcak su akıntısı |
gulf stream n.
|
|
60 |
General |
hindistan'ın kuzey doğu sınır eyaletinin başkenti |
kohima n.
|
|
61 |
General |
kuzey afrika şehirlerinin eski arap mahallelerine verilen isim |
medina n.
|
|
62 |
General |
avrupa tarafından görüldüğü şekliyle kuzey ve güney amerika |
new world n.
|
|
63 |
General |
dünyanın eksenine göre kuzey |
true north n.
|
|
64 |
General |
ms 950 yıllarında dnyeper havzasının kuzey kesimlerinde başlayıp bugün de süren medeniyet |
orthodox christian n.
|
|
65 |
General |
kuzey amerika yerlilerı |
indians of north america n.
|
|
66 |
General |
kuzey atlantik kıyılarındaki algonquian kızılderililerdeki savaş şefi veya ikinci şef |
sagamore n.
|
|
67 |
General |
kuzey kutbu |
north pole n.
|
|
68 |
General |
kuzey ışıkları |
aurora borealis n.
|
|
69 |
General |
kuzey çıvgını |
arctic warbler n.
|
|
70 |
General |
kuzey iskoçya |
highlands n.
|
|
|
71 |
General |
kuzey kutup okyanusu |
arctic ocean n.
|
|
72 |
General |
ingilizler tarafından kuzey amerika'da kurulmuş ilk yerleşim yeri |
jamestown n.
|
|
73 |
General |
kuzey kuzeydoğu |
nne n.
|
|
74 |
General |
fransız ordusundaki kuzey afrikalı berberi birliklerine verilen bir isim |
zouave n.
|
|
75 |
General |
kuzey irlanda'nın altı ilçesiyle cavan, donegal ve monaghan ilçelerini kapsayan coğrafi bölge |
ulster n.
|
|
76 |
General |
66*33' kuzey enlemi |
arctic circle n.
|
|
77 |
General |
kuzey iskoçya |
gael n.
|
|
78 |
General |
kuzey denizi |
north sea n.
|
|
79 |
General |
kuzey ışığı |
aurora borealis n.
|
|
80 |
General |
kuzey afrika'da yaşayan etnik bir grup |
nubian n.
|
|
81 |
General |
kuzey hindistan'da bir sınır şehri |
jammu n.
|
|
82 |
General |
tipik olarak kuzey amerika'nın batısında görülen toz gibi çok ince yağan kar |
champagne powder n.
|
|
83 |
General |
kuzey amerikalı kızılderililer arasında yapılan toplantılara verilen isim |
powwow n.
|
|
84 |
General |
ingiltere, iskoçya, galler ve kuzey irlanda'dan oluşan coğrafi alan |
united kingdom n.
|
|
85 |
General |
asya ve kuzey afrika'ya özgü bir şahin türü |
saker n.
|
|
86 |
General |
kuzey atlantik'te çıkan oldukça değerli bir deniz balığı |
saithe n.
|
|
87 |
General |
kuzey kutbunda yaşayan insanlara özgü bir akıl hastalığı |
arctic hysteria n.
|
|
88 |
General |
kuzey amerika'da bazı ağaçlardan çıkarılan reçineli madde |
tacmahack n.
|
|
89 |
General |
korkunçayı (kuzey amerika'ya özgü) |
grizzly bear n.
|
|
90 |
General |
kuzey amerika´ya özgü bir tür çobanaldatan |
whippoorwill n.
|
|
91 |
General |
ingiliz veya kuzey avrupa kökenli kimse |
anglo n.
|
|
92 |
General |
kuzey afrika'da yerleşim yeri |
casbah n.
|
|
93 |
General |
kuzey kuzeybatı |
north northwest n.
|
|
94 |
General |
ekvatorun 40* ile 50* arasındaki kuzey ve güney enlemlerinde şiddetli rüzgarların görüldüğü bölgeler |
roaring forties n.
|
|
95 |
General |
kuzey kutbunda yaşayan insanlara özgü bir akıl hastalığı |
pibloktoq n.
|
|
96 |
General |
kuzey ve güney manyetik kutuplarını bağlayan çizgi |
agonic line n.
|
|
97 |
General |
birleşik krallık; büyük britanya ve kuzey irlanda birleşik krallığı |
the united kingdom n.
|
|
98 |
General |
tunus'un kuzey kıyıları |
coral coast n.
|
|
99 |
General |
güney ve kuzey amerika |
americas n.
|
|
100 |
General |
fransa'nın güneyinden ve rhone ırmağı vadisinden akdeniz'e doğru esen serin kuzey rüzgarı |
mistral n.
|
|
101 |
General |
yerliler kuzey amerika |
indians of north america n.
|
|
102 |
General |
kuzey amerika yerlileri |
indians of north america n.
|
|
103 |
General |
kuzey kutup dairesi |
arctic circle n.
|
|
104 |
General |
kuzey pasifik adası |
kodiak n.
|
|
105 |
General |
kuzey amerika'nın ağaçsız geniş otlaklarına verilen isim |
prairie n.
|
|
106 |
General |
kuzey kutup havzası |
arctic basin n.
|
|
107 |
General |
kuzey amerika’da bir tür ceviz ağacı |
shellbark n.
|
|
108 |
General |
kuzey amerika cevizi |
shagbark n.
|
|
109 |
General |
avrupa ve kuzey amerika'ya ait olan bir yıl yaşayan ot türü |
shadflower n.
|
|
110 |
General |
kuzey mariana adaları |
northern mariana islands n.
|
|
111 |
General |
kuzey kore |
democratic people's republic of korea n.
|
|
112 |
General |
hollanda'nın ve belçika'nın kuzey kısmını oluşturan flaman bölgesinin resmi dili |
netherlandish n.
|
|
113 |
General |
kuzey ingiltere'den güneye gelmiş turist |
grockle n.
|
|
114 |
General |
kuzey doğrultusu |
northing n.
|
|
115 |
General |
kuzey taraf |
northward n.
|
|
116 |
General |
kuzey yıldızı |
polestar n.
|
|
117 |
General |
kuzey yıldızı |
polaris n.
|
|
118 |
General |
kuzey yıldızı |
polar star n.
|
|
119 |
General |
kuzey doğu yunanistan'da bir liman şehri |
thessaloniki n.
|
|
120 |
General |
kuzey doğu yunanistan'da bir liman şehri |
thessalonica n.
|
|
121 |
General |
kuzey doğu yunanistan'da bir liman şehri |
salonica n.
|
|
122 |
General |
kuzey doğu yunanistan'da bir liman şehri |
salonika n.
|
|
123 |
General |
kuzey amerikaya özgü yabani kiraz |
pin cherry n.
|
|
124 |
General |
kuzey eyaletleri |
northern states n.
|
|
125 |
General |
afrika'nın güneybatı kıyılarındaki çok güçlü kuzey-güney akıntısı |
agulhas current n.
|
|
126 |
General |
kuzey amerika kızılderililerinin kullandığı dillerin genel adı |
na-dene n.
|
|
127 |
General |
kuzey irlanda'ya yerleşmiş iskoç kökenliler |
the scotch-irish n.
|
|
128 |
General |
kuzey, orta ve güney amerika'yı kapsayan iata bölgesi |
area 1 n.
|
|
129 |
General |
kuzey kutbu |
north-pole n.
|
|
130 |
General |
kuzey denizi |
arctic waters n.
|
|
131 |
General |
kuzey güney doğrultusu |
north south direction n.
|
|
132 |
General |
(kuzey) amerikalı |
yankee n.
|
|
133 |
General |
kuzey namibya'da bir etnik grup |
himba n.
|
|
134 |
General |
kuzey namibya'da yaşayan bir etnik grup |
himba n.
|
|
135 |
General |
kuzey osetya |
north ossetia n.
|
|
136 |
General |
bi kuzey kafkas halkı |
abazin n.
|
|
137 |
General |
kazakistan'ın kuzey doğusu ile mogolistan'ın batısında yaşayan eski bir türk-kazak kabilesi |
naiman n.
|
|
138 |
General |
kuzeydoğu kafkasya'da azerbaycan'ın kuzey ve dağıstan'ın güney kesimlerinde yaşayan halk |
lezgin n.
|
|
139 |
General |
kuzey amerikan |
yank n.
|
|
140 |
General |
kuzey amerikalı |
yank n.
|
|
141 |
General |
hakiki kuzey |
true north n.
|
|
142 |
General |
kuzey anadolu |
northern anatolia n.
|
|
143 |
General |
kuzey tarafı |
north/northern side n.
|
|
144 |
General |
kuzey ucu |
north end n.
|
|
145 |
General |
kuzey ucu |
northend n.
|
|
146 |
General |
kuzey ucu |
north-end n.
|
|
147 |
General |
kuzey uç |
north-end n.
|
|
148 |
General |
kuzey uç |
northend n.
|
|
149 |
General |
kuzey uç |
north end n.
|
|
150 |
General |
abd'nin nispeten eski ve ağır sanayilerini barındıran ve soğuk havanın egemen olduğu kuzey bölgesi |
rust belt n.
|
|
151 |
General |
kuzey amerika'da kızılderili kabilesi |
algonquin n.
|
|
152 |
General |
kuzey amerika'da kızılderili kabilesi |
wampanoag n.
|
|
153 |
General |
kuzey kıyısı |
north shore n.
|
|
154 |
General |
kuzey dağlarının ötesinde ebedi ışık ve bereket ülkesinde yaşadığı düşünülen (kimse) |
hyperborean n.
|
|
155 |
General |
kuzey dağlarının ötesinde ebedi ışık ve bereket ülkesinde yaşadığı düşünülen (kimse) |
hyperboreios n.
|
|
156 |
General |
(kuzey amerika'da yaşadığına inanılan bir yaratık) büyük ayak |
bigfoot n.
|
|
157 |
General |
kuzey amerika'da bir nehir |
the raging river n.
|
|
158 |
General |
kuzey amerika ren geyiği |
cariboo n.
|
|
159 |
General |
kuzey amerika ren geyiği |
caribou n.
|
|
160 |
General |
kuzey afrika'da erkeklerin başlarına sardıkları ve yalnızca gözlerini açıkta bırakan sargı |
cheich n.
|
|
161 |
General |
kuzey afrika'da erkeklerin başlarına sardıkları ve yalnızca gözlerini açıkta bırakan sargı |
cheche n.
|
|
162 |
General |
kuzey afrika'da erkeklerin başlarına sardıkları ve yalnızca gözlerini açıkta bırakan sargı |
tagelmust n.
|
|
163 |
General |
kuzey batı ingiltere |
north west england n.
|
|
164 |
General |
kuzey ege limanı |
north aegean port n.
|
|
165 |
General |
(iskoçya/ kuzey ingiltere) koltuk altı |
oxter n.
|
|
166 |
General |
kuzey new england ve güneydoğu kanada'da yaşayan amerikan yerlisi |
abenaki n.
|
|
167 |
General |
kuzey doğudan esen rüzgar |
caecias n.
|
|
168 |
General |
oregonda yaşayan kuzey amerika yerlileri üyesi |
calapooya n.
|
|
169 |
General |
oregonda yaşayan kuzey amerika yerlileri üyesi |
calapuya n.
|
|
170 |
General |
oregonda yaşayan kuzey amerika yerlileri üyesi |
kalapooia n.
|
|
171 |
General |
oregonda yaşayan kuzey amerika yerlileri üyesi |
kalapuya n.
|
|
172 |
General |
kuzey endonezya'da bir şehir |
banda aceh n.
|
|
173 |
General |
kuzey batı british columbia'da yaşayan kuzey amerika'lı kızılderililer |
tahltan n.
|
|
174 |
General |
kuzey batı ingiltere'de, manchester'da bulunan üniter bir bölge |
tameside n.
|
|
175 |
General |
new mexico, santa fe'nin kuzey-kuzeydoğusunda yaşayan pueblo halkının üyesi |
taos n.
|
|
176 |
General |
kuzey carolinalı |
tarheel n.
|
|
177 |
General |
kuzey carolinalı |
tar-heel n.
|
|
178 |
General |
kuzey carolinalı |
north carolinian n.
|
|
179 |
General |
kuzey carolina yerlisi ya da sakini |
tarheel n.
|
|
180 |
General |
kuzey carolina yerlisi ya da sakini |
tar-heel n.
|
|
181 |
General |
kuzey carolina yerlisi ya da sakini |
north carolinian n.
|
|
182 |
General |
kuzey carolina'ya verilen takma isim |
tarheel state n.
|
|
183 |
General |
kuzey kafkasya'da yaşayan çerkezler |
adygei n.
|
|
184 |
General |
kuzey iskoçya |
albyn n.
|
|
185 |
General |
abd'nin kuzey veya güney karolina eyaletlerinde yaşayan kimse |
carolinian n.
|
|
186 |
General |
abd'nin kuzey veya güney karolina eyaletlerinin yerlisi |
carolinian n.
|
|
187 |
General |
bantu dili konuşan malavi, doğu zambiya ve kuzey zimbabve halklarının üyesi olan kimse |
cewa n.
|
|
188 |
General |
guam ve kuzey mariana adalarında yaşayan yerli halk |
chamorro n.
|
|
189 |
General |
kuzey ren-vestfalya |
northern rhine-westphalia n.
|
|
190 |
General |
kuzey quebec ve labrador'da yaşayan amerikan yerlilerine verilen ad |
naskapi n.
|
|
191 |
General |
kuzey ülkesinden olan kişi |
norland [scottish] n.
|
|
192 |
General |
kuzey amerika kıtasında yer alan ülkelerden her biri |
north american country n.
|
|
193 |
General |
kuzey amerika kıtasında yer alan ülkelerden her biri |
north american nation n.
|
|
194 |
General |
kuzey osetya özerk cumhuriyeti |
north ossetian autonomous republic n.
|
|
195 |
General |
kuzey osetya özerk cumhuriyeti |
north ossetian republic n.
|
|
196 |
General |
kuzey angola'da yaşayan halklardan bir grubun üyesi |
ndongo n.
|
|
197 |
General |
kuzey abd'de maine, new hampshire, vermont, massachusetts, connecticut ve rhode island'dan oluşan bölgenin sakini olan kimse |
new englander n.
|
|
198 |
General |
(batı asya ve kuzey afrika) çarşı semti |
suq n.
|
|
199 |
General |
(batı asya ve kuzey afrika) çarşı semti |
souq n.
|
|
200 |
General |
(batı asya ve kuzey afrika) çarşı semti |
souk n.
|
|
201 |
General |
kuzey irlandalı kimse |
ulsterman n.
|
|
202 |
General |
kuzey irlandalı kimse |
ulsterwoman n.
|
|
203 |
General |
eskiden kuzey kaliforniya'nın pitt nehri vadisi'nde yaşamış yerli kabile |
yana n.
|
|
204 |
General |
kuzey ve güney amerika'da yaşamış çok büyük bir soyu tükenmiş memeli |
ground sloth n.
|
|
205 |
General |
eskiden kuzey kaliforniya'da yaşamış yerli kabilesinden olan kimse |
yahi n.
|
|
206 |
General |
eskiden kuzey kaliforniya'da yaşamış yerli kabilesine mensup üye |
yahi n.
|
|
207 |
General |
(kuzey hindistan veya pakistan'da) efemine erkek |
zanana n.
|
|
208 |
General |
(kuzey hindistan veya pakistan'da) kadın gibi giyinen erkek |
zanana n.
|
|
209 |
General |
(kuzey hindistan veya pakistan'da) efemine erkek |
zenana n.
|
|
210 |
General |
(kuzey hindistan veya pakistan'da) kadın gibi giyinen erkek |
zenana n.
|
|
211 |
General |
kaliforniya'da yaşayan kuzey amerika yerlileri |
esselen n.
|
|
212 |
General |
kuzey kaliforniya'da klamath nehri civarında yaşayan amerikan yerlilerine mensup kimse |
karuk n.
|
|
213 |
General |
kuzey afrika'da çalılıklarla çevrelenmiş kamp alanı |
zareeba n.
|
|
214 |
General |
(iskoçya ve kuzey ingiltere'de) iki sporcu arasındaki müsabaka |
kemp n.
|
|
215 |
General |
(iskoçya ve kuzey ingiltere'de) iki işçi grubu arasındaki müsabaka |
kemp n.
|
|
216 |
General |
(iskoçya ve kuzey ingiltere'de) çiftçiler arasındaki hasat yarışması |
kemp n.
|
|
217 |
General |
kuzey-orta new mexico'daki yedi pueblo yerleşiminden birinde yaşayan kimse |
keresan n.
|
|
218 |
General |
orta güney oregon ve kuzey kaliforniya'daki cascade sıradağları civarında yaşayan amerikan yerlisi |
klamath n.
|
|
219 |
General |
eskiden kuzey alabama'da yaşayan muskogi kabilesine mensup kimse |
koasati n.
|
|
220 |
General |
oregon'da yaşayan kuzey amerika yerlilerine mensup kimse |
kusan n.
|
|
221 |
General |
güneydoğu ingiliz kolumbiyası, kuzeydoğu washington, kuzeybatı montana ve kuzey idaho'da yaşayan bir amerikan yerlisi kabilesine mensup kimse |
kutenai n.
|
|
222 |
General |
kuzey kaliforniya'da, cascade sıradağları'nın güneyinde lassen yanardağı'nı da içeren bir ulusal park |
lassen volcanic national park n.
|
|
223 |
General |
kuzey amerika'nın kuzeybatısında yer alan bir eyalet |
last frontier n.
|
|
224 |
General |
(kuzey afrika veya güneybatı asya'da) meclis, konsey veya mahkeme |
mejlis n.
|
|
225 |
General |
(kuzey afrika veya güneybatı asya'da) meclis, konsey veya mahkeme |
majles n.
|
|
226 |
General |
(kuzey afrika veya güneybatı asya'da) meclis, konsey veya mahkeme |
mejliss n.
|
|
227 |
General |
avrupa ve kuzey amerika'ya özgü bir su otu |
variously-leaved pondweed (potamogeton gramineous) n.
|
|
228 |
General |
fransa'da doğmuş olan kuzey afrika kökenli kimse |
beur n.
|
|
229 |
General |
eskiden güney-orta kuzey dakota'nın güney ve orta kesimlerinde missouri nehri boyunca sıralanan köylerde yaşayıp günümüzde sakakawea gölü çevresinde bulunan amerikan yerli halkına mensup kimse |
mandan n.
|
|
230 |
General |
amerikan iç savaşı öncesinde kuzey ve güney'i ayıran maryland ve pennsylvania arasındaki sembolik sınır |
mason and dixon line n.
|
|
231 |
General |
amerikan iç savaşı öncesinde kuzey ve güney'i ayıran maryland ve pennsylvania arasındaki sembolik sınır |
mason and dixon's line n.
|
|
232 |
General |
amerikan iç savaşı öncesinde kuzey ve güney'i ayıran maryland ve pennsylvania arasındaki sembolik sınır |
mason-dixon line n.
|
|
233 |
General |
kuzey amerika'ya özgü bir sütleğen |
wood spurge (euphorbia commutata) n.
|
|
234 |
General |
kırmızımsı mor dalları ve beyaz çiçekleri olan yaygın bir kuzey amerika çalısı |
red osier dogwood n.
|
|
235 |
General |
kendilerini doğaüstü varlıkları yatıştırmaya adamış kuzey amerika yerlilerinin kurduğu gizli bir topluluk |
medicine lodge n.
|
|
236 |
General |
güneybatı çin, kuzey vietnam, laos ve tayland'da yaşayan yerli bir halk |
meo n.
|
|
237 |
General |
güneybatı çin, kuzey vietnam, laos ve tayland'da yaşayan yerli bir halk |
maeo n.
|
|
238 |
General |
kuzey nijerya ve güney nijer'de yaşayan müslüman halktan olan kimse |
hausa n.
|
|
239 |
General |
kuzey iskoçya'daki klan üyeleri ve askerlerce giyilen tarihi bir kıyafet |
highland dress n.
|
|
240 |
General |
kuzey iskoçya'daki klan üyeleri ve askerlerce giyilen tarihi kıyafetin resmi etkinliklerde giyilen modern versiyonu |
highland dress n.
|
|
241 |
General |
kuzey iskoçya'da ortaya çıkmış hareketli bir halk dansı |
highland fling n.
|
|
242 |
General |
kuzey iskoçya kültürü ve tarihini kutlamak için dünyanın çeşitli ülkelerinde yıl boyu gerçekleştirilen festivaller |
highland games n.
|
|
243 |
General |
kuzey iskoçyalı kimse |
highland scot n.
|
|
244 |
General |
kuzey iskoçya'da yaşayan irlandalı |
highlander n.
|
|
245 |
General |
kuzey iskoçya'da yaşayan kimse |
highlander n.
|
|
246 |
General |
(kuzey ingiltere ve iskoçya'da) çiftlik işçisi |
hind [uk] n.
|
|
247 |
General |
bir ingiliz ve kuzey avrupalı soyadı |
holt n.
|
|
248 |
General |
eskiden kuzey-orta missouri'de yaşamış olup günümüz nüfusu kuzey-orta oklahoma'da bulunan amerikan yerli kabilesine mensup kimse |
missourian n.
|
|
249 |
General |
kuzey amerika'daki yerli halklar arasında kullanılan gayri resmi bir iletişim ağı |
moccasin-telegraph n.
|
|
250 |
General |
kuzey italya'da bir topluluk |
modena n.
|
|
251 |
General |
kuzey italya'da bir topluluk |
mutina n.
|
|
252 |
General |
kuzey bolivya'da yaşayan aravak halkı |
mojo n.
|
|
253 |
General |
kuzey bolivya'da yaşayan aravak halkının bir üyesi |
mojo n.
|
|
254 |
General |
kuzey ikliminde yaşayan kimse |
hyperborean n.
|
|
255 |
General |
ingiltere'nin kuzey kıyılarında kullanılan sivri kıçlı bir kürekli tekne |
mule n.
|
|
256 |
General |
iskoçya veya kuzey ingiltere yerlisi |
geordie [scotland] n.
|
|
257 |
General |
eskiden kuzey ingiltere'de birbirine benzeyen iki idolden biri |
golden calf n.
|
|
258 |
General |
çok sayıda küçük beyaz çiçeği olan bir kuzey amerika asması |
grayback [dialect] [uk] n.
|
|
259 |
General |
(kuzey ingilizce lehçesinde) yüz |
grid [dialect] n.
|
|
260 |
General |
yüzey araştırmalarında referans olarak kullanılan ve kuzey-güney doğrultusunda ilerleyen, anıtlarla işaretlenmiş hat |
guide meridian n.
|
|
261 |
General |
kuzey rodezya'da yaşayan bir bantu halkı |
ila n.
|
|
262 |
General |
kuzey rodezya'da yaşayan bir bantu halkının konuştuğu dil |
ila n.
|
|
263 |
General |
(kuzey yarım küre kışında kutlanan) noel'e benzer bir kutlama |
ozmas n.
|
|
264 |
General |
kuzey amerika'nın kuzeyine özgü gri kabuklu küçük bir söğüt ağacı |
diamond willow (salix bebbiana) n.
|
|
265 |
General |
kuzey amerika'nın kuzeyine özgü gri kabuklu küçük bir söğüt çalısı |
diamond willow (salix bebbiana) n.
|
|
266 |
General |
kretase döneminin sonlarında kuzey amerika'nın batısında yaşamış bir dinozor türü |
albertosaurus n.
|
|
267 |
General |
(kuzey amerika'nın batısında) sığır yetiştiriciliği yapılan küçük kasaba |
cow town n.
|
|
268 |
General |
kuzey irlanda'da suçlunun avuç içlerinden vurulduğu bir ceza yöntemi |
padre pio n.
|
|
269 |
General |
güney arizona ve kuzey meksika'da yaşayan bir halk |
pima n.
|
|
270 |
General |
(iskoçya ve kuzey ingiltere'de) akıllılık |
cleverality [dialect] n.
|
|
271 |
General |
kuzey amerika kızılderililerinin konsey sırasında yaktığı tören ateşi |
council fire n.
|
|
272 |
General |
kuzey amerika kızılderili konseyi |
council fire n.
|
|
273 |
General |
kuzey alaska'da yaşayan bir eskimo halkına mensup kimse |
inupiaq n.
|
|
274 |
General |
kuzey alaska'da yaşayan bir eskimo halkına mensup kimse |
inupiat n.
|
|
275 |
General |
antik filistin'in kuzey bölümünde yaşayan on ibrani kabilesinden birine mensup kimse |
israelite n.
|
|
276 |
General |
(iskoçya ve kuzey-doğu ingiltere'de) halka açık çeşme |
pant n.
|
|
277 |
General |
bazı yerli kuzey amerika halklarının kullandığı bileklik |
peag n.
|
|
278 |
General |
bazı yerli kuzey amerika halklarının para olarak kullandığı boncuk |
peag n.
|
|
279 |
General |
bazı yerli kuzey amerika halklarının kullandığı bileklik |
peage n.
|
|
280 |
General |
bazı yerli kuzey amerika halklarının para olarak kullandığı boncuk |
peage n.
|
|
281 |
General |
bazı yerli kuzey amerika halklarının kullandığı bileklik |
peak n.
|
|
282 |
General |
bazı yerli kuzey amerika halklarının para olarak kullandığı boncuk |
peak n.
|
|
283 |
General |
kuzey amerika'ya özgü küçük bir ağaç kurbağası |
peeper n.
|
|
284 |
General |
eskiden iskoçya ve kuzey ingiltere'de kullanılan bir arazi birimi |
ploughgate n.
|
|
285 |
General |
eskiden iskoçya ve kuzey ingiltere'de kullanılan bir arazi birimi |
plowgate n.
|
|
286 |
General |
eskiden kuzey ve doğu ingiltere'de çiftçilerle kutlanan bayram |
plow monday n.
|
|
287 |
General |
(kuzey iskoçya ve irlanda'da) geleneksel hikaye anlatıcısı |
seannachie [scotland/ireland] n.
|
|
288 |
General |
(kuzey iskoçya ve irlanda'da) geleneksel hikaye anlatıcısı |
sennachie [scotland/ireland] n.
|
|
289 |
General |
(kuzey iskoçya ve irlanda'da) geleneksel hikaye anlatıcısı |
seannachy [scotland/ireland] n.
|
|
290 |
General |
(kuzey iskoçya ve irlanda'da) geleneksel hikaye anlatıcısı |
shanachie [scotland/ireland] n.
|
|
291 |
General |
kuzey-güney yönlü yol |
sideroad [canada] n.
|
|
292 |
General |
kuzey amerika yerlisi kimse |
siwash n.
|
|
293 |
General |
kuzey coğrafyası |
northern geography n.
|
|
294 |
General |
kuzey kürtçesi |
kurmanji n.
|
|
295 |
General |
kanada'nın kuzey batı toprakları'nda yaşayan bir atabask halkı |
slave n.
|
|
296 |
General |
kuzey afrika'da kurulmuş askeri bir diktatörlük |
socialist people's libyan arab jamahiriya n.
|
|
297 |
General |
(kuzey iskoçya'da kullanılan) tereyağı ölçüm birimi |
span n.
|
|
298 |
General |
fas'ın kuzey kıyısında bulunan eski ispanyol kolonisi |
spanish morocco n.
|
|
299 |
General |
kuzey ışıkları |
streamer n.
|
|
300 |
General |
(kuzey amerika yerlilerinin para olarak kullandığı) deniz kabuğu boncuğu |
suckanhock n.
|
|
301 |
General |
(kuzey afrika ve orta doğu'da) pazar yeri |
suk n.
|
|
302 |
General |
(kuzey, güney vb.) cephe |
exposure n.
|
|
303 |
General |
(kuzey ingiltere) geçimini kazanmak |
addle v.
|
|
304 |
General |
kuzey yarımkürede saat yönünün tersine yönde ve güneyde saat yönünde yön değiştirmek |
back v.
|
|
305 |
General |
kuzey kanada, alaska ve grönland halkıyla ilgili veya onlara ait olan |
inuit adj.
|
|
306 |
General |
kuzey kutbuyla ilgili |
arctic adj.
|
|
307 |
General |
kuzey kutbu yakınındaki |
arctic adj.
|
|
308 |
General |
kuzey iskoçyalı |
gaelic adj.
|
|
309 |
General |
kuzey irlanda'ya yerleşmiş iskoç kökenli insanlara özgü |
scotch-irish adj.
|
|
310 |
General |
kuzey afrika ve güney avrupa'nın paleolitik kültürüne ait olan veya onunla ilgili |
capsien adj.
|
|
311 |
General |
kuzey amerika'da kızılderili kabilesi ile ilgili |
algonquian adj.
|
|
312 |
General |
kuzey afrika’ya veya orada yaşayanlarla ilgili |
north african adj.
|
|
313 |
General |
kuzey karolinalı |
north carolinian adj.
|
|
314 |
General |
kuzey karolina ile ya da orada yaşayanlarla ilgili |
north carolinian adj.
|
|
315 |
General |
kuzey dakota ile ilgili |
north dakotan adj.
|
|
316 |
General |
kuzey dakotalı |
north dakotan adj.
|
|
317 |
General |
kuzey vietnamlı |
north vietnamese adj.
|
|
318 |
General |
geçmişte güneydoğu asya'da yer alan kuzey vietnam ülkesinde yaşayan, onun halkına veya kültürüne ait olan |
north vietnamese adj.
|
|
319 |
General |
kuzey amerika buzul çağında ikinci buzul arasına ait |
yarmouth adj.
|
|
320 |
General |
kuzey afrika'daki berberi bölgesine ait |
barbaresque adj.
|
|
321 |
General |
kuzey hindistan'a ait |
hindi adj.
|
|
322 |
General |
kuzey hindistan ile ilgili |
hindi adj.
|
|
323 |
General |
kuzey hindistan'da konuşulan dile ait |
hindi adj.
|
|
324 |
General |
kuzey hindistan'da konuşulan dille ilgili |
hindi adj.
|
|
325 |
General |
en uç kuzey bölgesi ile ilgili |
hyperborean adj.
|
|
326 |
General |
kuzey bölgesinde yaşam ile ilgili |
hyperborean adj.
|
|
327 |
General |
kuzey bölgesinde yaşayan |
hyperborean adj.
|
|
328 |
General |
kuzey amerika arktik halkları ile ilgili |
hyperborean adj.
|
|
329 |
General |
asya veya kuzey amerika arktik halklarına ait |
hyperborean adj.
|
|
330 |
General |
iskoçya veya kuzey ingiltere yerlilerine veya konuştukları dile ait |
geordie adj.
|
|
331 |
General |
iskoçya veya kuzey ingiltere yerlilerine veya konuştukları dille ilgili |
geordie adj.
|
|
332 |
General |
kuzey veya güney dakota'ya ait |
dakota adj.
|
|
333 |
General |
kuzey veya güney dakota ile ilgili |
dakota adj.
|
|
334 |
General |
hem kuzey hem de güney dakota'ya ait |
dakota adj.
|
|
335 |
General |
hem kuzey hem de güney dakota ile ilgili |
dakota adj.
|
|
336 |
General |
5. ve 7. yüzyıllar arasında kuzey avrupa'da kullanılmış olan runik yazıya ait veya ilişkili |
overgang adj.
|
|
337 |
General |
5. ve 7. yüzyıllar arasında kuzey avrupa'da kullanılmış olan runik yazıyı içeren |
overgang adj.
|
|
338 |
General |
abd'nin kuzey amerika'daki topraklarının parçası olan |
continental adj.
|
|
339 |
General |
abd'nin kuzey amerika'daki 48 eyaletinin parçası olan |
continental adj.
|
|
340 |
General |
özellikle kuzey amerika kızılderililerinin konseyleri hakkında |
council adj.
|
|
341 |
General |
kuzey kutup denizi ile ilgili |
cronian adj.
|
|
342 |
General |
kuzey israil krallığı ile ilgili |
samaritan adj.
|
|
343 |
General |
kuzey ile ilişkili |
septentrion [obsolete] adj.
|
|
344 |
General |
kuzey tarafta |
north adv.
|
|
345 |
General |
kuzey kutbuyla ilgili olarak |
arctically adv.
|
|
346 |
General |
kuzey batı yönünde |
northwestwardly adv.
|
|
347 |
General |
kuzey yönünde |
septentrionally adv.
|
|
348 |
General |
kuzey batı |
wbn (west by north) abrev.
|
|
349 |
General |
britanya kuzey amerikası |
bna (british north america) [canada] abrev.
|
|
Colloquial |
|
350 |
Colloquial |
kuzey carolina |
turpentine state n.
|
|
351 |
Colloquial |
latin amerika'da kuzey amerikalılar için kullanılan tabir |
yanqui [latin america] n.
|
|
352 |
Colloquial |
kuzey kutup dairesi'nin kuzeyinde yaz boyunca günün her saati güneş ışığı alan ülke |
land of the midnight sun n.
|
|
353 |
Colloquial |
kuzey amerika ve kanada'ya özgü kışın beyaz olan yaban tavşanı |
varying hare n.
|
|
354 |
Colloquial |
kuzey londra'da bir demiryolu hattı |
goblin [uk] n.
|
|
355 |
Colloquial |
birleşik krallık ordusu'nun 7. zırhlı tümeni'nde 1941 ile 1942 yıllarında kuzey afrika'da görev yapmış asker |
desert rat n.
|
|
356 |
Colloquial |
kuzey ışıkları |
dancers n.
|
|
357 |
Colloquial |
kuzey irlanda |
province [uk] n.
|
|
358 |
Colloquial |
abd'nin doğusundan (özellikle kuzey doğu ve new england eyaletleri) |
back east expr.
|
|
359 |
Colloquial |
(kuzey amerika'da hava trafik kontrolü) telsiz yayını bitmiştir |
g-day [us] exclam.
|
|
Idioms |
|
360 |
Idioms |
kuzey amerika'da meydana gelen bir nükleer reaktördeki erimenin dünyayı delerek çin'e kadar bir delik açması senaryosu |
china syndrome n.
|
|
361 |
Idioms |
kuzey dakota'daki standing rock sioux kabilesinin kısa adı |
standing rock n.
|
|
Speaking |
|
362 |
Speaking |
sence kuzey ne taraf? |
which way do you think north is? expr.
|
|
Trade/Economic |
|
363 |
Trade/Economic |
kuzey kore para birimi |
north korean monetary unit n.
|
|
364 |
Trade/Economic |
kuzey kore wonu |
north korean won n.
|
|
365 |
Trade/Economic |
kuzey kore'nin standart para birimi |
north korean won n.
|
|
366 |
Trade/Economic |
kuzey kaliforniya'daki amerikan yerlilerinin kullandığı deniz kabuklarından para |
allocochick n.
|
|
367 |
Trade/Economic |
kuzey amerika serbest ticaret bölgesi |
north american free trade area n.
|
|
368 |
Trade/Economic |
kuzey amerika serbest ticaret alanı |
north american free trade area n.
|
|
369 |
Trade/Economic |
kuzey yönüne doğru giden gemi |
northbound vessel n.
|
|
370 |
Trade/Economic |
kuzey-güney ticaret modelleri |
north-south trade models n.
|
|
371 |
Trade/Economic |
kuzey-güney diyalogu |
north-south dialog n.
|
|
372 |
Trade/Economic |
kuzey kore'nin para birimi olan won'un yüzde biri |
jun n.
|
|
373 |
Trade/Economic |
kuzey kore para birimi |
won n.
|
|
374 |
Trade/Economic |
eski bir iskoç ve kuzey ingiltere hacim birimi |
boll n.
|
|
375 |
Trade/Economic |
kuzey vietnam para birimi |
dong n.
|
|
376 |
Trade/Economic |
(kuzey veya güney) vietnam para birimine ait banknot |
dong n.
|
|
377 |
Trade/Economic |
kuzey afrika ülkelerindeki çeşitli gümüş sikkelere verilen ad |
dirham n.
|
|
Law |
|
378 |
Law |
kuzey ingiltere ve iskoçya'daki mahkemelerde tüzük oluşturma, ufak suçlarla ilgilenme gibi görevleri olan yerel memur |
birlieman n.
|
|
379 |
Law |
kuzey ingiltere ve iskoçya'daki mahkemelerde tüzük oluşturma, ufak suçlarla ilgilenme gibi görevleri olan yerel memur |
byrlawman n.
|
|
380 |
Law |
(kuzey irlanda'da) terörizmle bağlantılı davalara bakan mahkeme |
diplock court n.
|
|
Politics |
|
381 |
Politics |
abd'nin yeniden yapılanma döneminde para ve siyasi kazançlar için güneye gelen kuzey yerlileri |
carbet-bagger n.
|
|
382 |
Politics |
ingiliz kuvvetlerini kuzey irlanda'dan çıkararak irlanda'yı birleştirmeyi amaçlayan radikal terör örgütü |
catholic reaction force n.
|
|
383 |
Politics |
kuzey irlanda'da prostestanların oluşturduğu paramiliter örgüt |
red hand defenders n.
|
|
384 |
Politics |
kuzey alman federasyonu'nda (1867-1919) ve alman imparatorluğu'nda (1817-1919) yasama meclisi |
reichstag n.
|
|
385 |
Politics |
kuzey irlanda’daki cumhuriyetçileri destekleyen bir amerikan örgütü |
noraid n.
|
|
386 |
Politics |
kuzey avrupa’da iskandinav yarımadası’nın batı tarafında kurulan anayasal monarşi |
noreg n.
|
|
387 |
Politics |
amerikan iç savaşı sırasındaki kuzey ülkeleri başta olmak üzere abd için kullanılan ifade |
north n.
|
|
388 |
Politics |
kuzey irlanda meclisi |
northern ireland assembly n.
|
|
389 |
Politics |
belfast şehrinin stormont bölgesinde bulunan, yönetim yetkisi kuzey irlanda’ya devredilmiş yasama organı |
northern ireland assembly n.
|
|
390 |
Politics |
kuzey teksas'ta yaşayan ve kado dilini konuşan kızılderililerin kurduğu büyük bir konfederasyon |
texas n.
|
|
391 |
Politics |
irlanda veya kuzey irlanda'da meydana gelen çeşitli çatışma veya isyanlardan herhangi biri |
the troubles n.
|
|
392 |
Politics |
avrupa kuzey gözlemevi |
european northern observatory n.
|
|
393 |
Politics |
avrupa konseyi kuzey-güney merkezi |
north-south centre of the council of europe n.
|
|
394 |
Politics |
avrupa konseyi kuzey-güney merkezi |
north-south centre of the council of europe n.
|
|
395 |
Politics |
büyük britanya ve kuzey irlanda birleşik krallığı |
united kingdom of great britain and northern ireland n.
|
|
396 |
Politics |
genişletilmiş ortadoğu ve kuzey afrika projesi |
broader middle east and north africa project n.
|
|
397 |
Politics |
kuzey batı afrika sakinleri |
haratine n.
|
|
398 |
Politics |
kuzey afrika ile güneybatı asya bölgesine verilen isim |
afrasia n.
|
|
399 |
Politics |
kuzey atlantik antlaşması örgütü |
north atlantic treaty organization n.
|
|
400 |
Politics |
kuzey atlantik işbirliği konseyi |
north atlantic cooperation council n.
|
|
401 |
Politics |
kuzey batı afrika sakinleri |
harratins n.
|
|
402 |
Politics |
kuzey batı afrika sakinleri |
haratins n.
|
|
403 |
Politics |
kuzey atlantik antlaşması örgütü |
north atlantic treaty organization n.
|
|
404 |
Politics |
kuzey afirka'da yaşayan etnik bir grup |
beja n.
|
|
405 |
Politics |
kuzey batı sınırı |
nort-western frontier n.
|
|
406 |
Politics |
kuzey batı uganda ve kuzeydoğu zaire'de yaşayan bir etnik grup |
alur n.
|
|
407 |
Politics |
kuzey afrika'da yaşayan etnik bir grup |
zande n.
|
|
408 |
Politics |
kuzey afrika'da yaşayan etnik bir grup |
azande n.
|
|
409 |
Politics |
kuzey amerika serbest ticaret bölgesi |
north america free trade association n.
|
|
410 |
Politics |
kuzey atlantik anlaşması |
north atlantic treaty n.
|
|
411 |
Politics |
kuzey batı afrika sakinleri |
haratin n.
|
|
412 |
Politics |
kuzey kore'de uygulanan resmi devlet ideolojisi ve ona dayalı olarak oluşturulan politik sistem |
juche sasang n.
|
|
413 |
Politics |
kuzey osetyalı |
north ossetian n.
|
|
414 |
Politics |
kuzey irlanda'da protestanlara verilen isim |
orangeman n.
|
|
415 |
Politics |
kuzey namibya'da etnik grup |
himba n.
|
|
416 |
Politics |
kuzey denizi komisyonu |
north sea commission n.
|
|
417 |
Politics |
kuzey-güney diyaloğu |
north-south dialogue n.
|
|
418 |
Politics |
kuzey kore'de uygulanan resmi devlet ideolojisi ve ona dayalı olarak oluşturulan politik sistem |
joo-cheh n.
|
|
419 |
Politics |
kuzey kore'de uygulanan resmi devlet ideolojisi ve ona dayalı olarak oluşturulan politik sistem |
chuch'e n.
|
|
420 |
Politics |
kuzey ırak'ın musul vilayeti ve çevresinde yaşayan bir topluluk |
shabak n.
|
|
421 |
Politics |
kuzey kıbrıs türk cumhuriyeti |
turkish republic of northern cyprus n.
|
|
422 |
Politics |
kuzey kore'de uygulanan resmi devlet ideolojisi ve ona dayalı olarak oluşturulan politik sistem |
juche idea n.
|
|
423 |
Politics |
nepal ve kuzey hindistan'da yaşayan etnik grup |
gorkhas n.
|
|
424 |
Politics |
nepal ve kuzey hindistan'da yaşayan etnik grup |
gorkha n.
|
|
425 |
Politics |
nepal ve kuzey hindistan'da yaşayan etnik grup |
gurkhas n.
|
|
426 |
Politics |
nepal ve kuzey hindistan'da yaşayan etnik grup |
gurkha n.
|
|
427 |
Politics |
7. yüzyılda kuzey kafkasyada kurulmuş bulgar devleti |
onoghuria n.
|
|
428 |
Politics |
7. yüzyılda kuzey kafkasyada kurulmuş bulgar devleti |
onoguria n.
|
|
429 |
Politics |
7. yüzyılda kuzey kafkasyada kurulmuş bulgar devleti |
old great bulgaria n.
|
|
430 |
Politics |
kuzey irlanda'da kurulmuş siyasi bir protestan örgütü |
association of orangemen n.
|
|
431 |
Politics |
kuzey irlanda'da kurulmuş siyasi bir protestan örgütü |
orange order n.
|
|
432 |
Politics |
birleşik krallık ile birliğin devam etmesini savunan, kuzey irlanda'da bir siyasi parti |
ulster democratic unionist party n.
|
|
433 |
Politics |
birleşik krallık ile birliğin devam etmesini savunan, kuzey irlanda'da bir siyasi parti |
ulster unionist council n.
|
|
434 |
Politics |
birleşik krallık ile birliğin devam etmesini savunan, kuzey irlanda'da bir siyasi parti |
ulster unionist party n.
|
|
435 |
Politics |
irlanda'nın birleşmesini destekleyen bir ifade (irlanda cumhuriyeti'ndeki 26 bölge artı kuzey irlanda'daki 6 bölgenin 1 ülke çatısı altında toplanması) |
26+6=1 n.
|
|
436 |
Politics |
birleşik krallık'ın kuzey irlanda'ya egemen olmasını destekleme |
unionism n.
|
|
437 |
Politics |
birleşik krallık ile birliğin devam etmesini savunan, kuzey irlanda'da bir siyasi parti |
unionist party n.
|
|
438 |
Politics |
1995-2008 arasında kuzey irlanda'da faaliyet göstermiş birleşik irlanda karşıtı bir siyasi parti |
united kingdom unionist party n.
|
|
439 |
Politics |
kuzey amerika'da maden işçilerini temsil eden bir sendika |
united mine workers n.
|
|
440 |
Politics |
kuzey amerika'da maden işçilerini temsil eden bir sendika |
united mine workers of america n.
|
|
441 |
Politics |
kuzey kafkasya'da rusya federasyonu'na bağlı özerk bir cumhuriyet |
kabardino-balkar autonomous republic n.
|
|
442 |
Politics |
kuzey afrika ve mağribi ispanya'da yerel yönetici |
kaid n.
|
|
443 |
Politics |
kuzey kafkasya'da rusya federasyonu'na bağlı özerk bir bölge |
karachai-cherkess autonomous region n.
|
|
444 |
Politics |
kuzey kafkasya'da rusya federasyonu'na bağlı bir cumhuriyet |
karachai-cherkess republic n.
|
|
445 |
Politics |
kuzey afrika'da kısmen tanınmış bir devlet |
sahrawi arab democratic republic (sadr) n.
|
|
446 |
Politics |
abd'nin kuzey amerika'nın tamamına yayılmasının hem bir hak hem de görev olduğunu öne süren bir 19. yüzyıl öğretisi |
manifest destiny n.
|
|
447 |
Politics |
birleşik irlanda (26 irlanda cumhuriyeti ve 6 kuzey irlanda eyaletinin birliğini ifade eden ibare) |
26+6=1 n.
|
|
448 |
Politics |
kuzey lolo ve güneybatı çin'de yaşayan bir etnik grubun üyesi |
mosso n.
|
|
449 |
Politics |
kuzey lolo ve güneybatı çin'de yaşayan bir etnik grubun üyesi |
na-khi n.
|
|
450 |
Politics |
kuzey irlanda'nın britanya ile olan bağının sürmesini isteyen protestan |
loyalist [northern ireland] n.
|
|
451 |
Politics |
kuzey irlanda'da bir siyasi parti |
democratic unionist party n.
|
|
452 |
Politics |
(abd'de) kuzey eyaletinden olup köleliğe karşı olmayan bir meclis üyesi |
doughface n.
|
|
453 |
Politics |
kuzey amerika kızılderililerine karşı abd veya kanada hükümetini temsil eden kimse |
indian agent n.
|
|
454 |
Politics |
ingiliz kuvvetlerini kuzey irlanda'dan atmayı amaçlayan radikal bir terör örgütü |
irish national liberation army n.
|
|
455 |
Politics |
kuzey amerika islam cemiyeti |
isna (islamic society of north america) [us] n.
|
|
456 |
Politics |
tüm kuzey ve güney amerika'yı içine alan tek bir devlet ideali |
pan-americanism n.
|
|
457 |
Politics |
kuzey irlanda başbakanı |
first minister [uk/ireland] n.
|
|
458 |
Politics |
protestanlığın siyasi ve dini üstünlüğünü korumak için 1795'te kuzey irlanda'da kurulan gizli bir örgütün üyesi |
orangeman n.
|
|
459 |
Politics |
kuzey irlanda'daki protestanların boyne savaşı'nın yıldönümünü andıkları 12 temmuz günü |
orangeman's day n.
|
|
460 |
Politics |
kuzey irlanda'daki katoliklere saldıran paramiliter bir grup |
ov n.
|
|
461 |
Politics |
kuzey irlanda'da faaliyet gösteren bir terör örgütü |
provisional ira n.
|
|
462 |
Politics |
kuzey irlanda'da faaliyet gösteren bir terör örgütü |
provisional irish republican army n.
|
|
463 |
Politics |
kuzey irlanda'da faaliyet gösteren bir terör örgütü |
provos n.
|
|
464 |
Politics |
(kuzey irlanda'da) irlanda cumhuriyeti ile barışçıl birliği savunan siyasi bir parti |
social democratic and labour party n.
|
|
465 |
Politics |
bağımsız kuzey ve güney amerika cumhuriyetlerine ait veya ilgili |
pan-american adj.
|
|
466 |
Politics |
kuzey irlanda'da kurulmuş bir paramiliter örgüt |
rhd abrev.
|
|
467 |
Politics |
kuzey irlanda'da bir siyasi parti |
dup abrev.
|
|
468 |
Politics |
(eski adıyla) kuzey irlanda polis teşkilatı |
ruc (royal ulster constabulary) abrev.
|
|
469 |
Politics |
(kuzey irlanda'da) sosyal demokrat ve işçi partisi |
sdlp (social democratic and labour party) abrev.
|
|
Institutes |
|
470 |
Institutes |
1955'te sanayi kuruluşları kongresi ile birleşen kuzey amerika işçi sendikaları federasyonu |
american federation of labor (afl) n.
|
|
471 |
Institutes |
avrupa birleşik solu -kuzey yeşil solu |
european unitarian left -nordic green left n.
|
|
472 |
Institutes |
kuzey atlantik antlaşması |
north atlantic treaty organisation n.
|
|
473 |
Institutes |
kuzey amerika serbest ticaret anlaşması |
north american free trade agreement n.
|
|
474 |
Institutes |
kuzey atlantik işbirliği konseyi |
north atlantic cooperation council n.
|
|
475 |
Institutes |
kuzey atlantik antlaşması teşkilatı nezdinde (brüksel) türkiye daimi temsilciliği maliye müşavirliği |
office of financial affairs counsellor to the permanent representation of turkey to north atlantic treaty organization n.
|
|
476 |
Institutes |
kuzey avrupa ve ballıklar genel müdür yardımcılığı |
deputy directorate general for northern europe and the baltics n.
|
|
477 |
Institutes |
kuzey ve orta avrupa dairesi başkanlığı |
department of north and east europe n.
|
|
478 |
Institutes |
kuzey yeşil solu |
nordic green left n.
|
|
479 |
Institutes |
kuzey ülkeleri konseyi |
nordic council n.
|
|
480 |
Institutes |
ortadoğu ve kuzey afrika |
middle east and north africa (mena) n.
|
|
481 |
Institutes |
kuzey karolina üniversitesi |
university of north carolina n.
|
|
482 |
Institutes |
kuzey carolina üniversitesi |
university of north carolina n.
|
|
483 |
Institutes |
kamu hizmetini güçlendirmek için 1915'te kurulmuş kuzey amerika menşeli bir erkekler kulübü |
kiwanis n.
|
|
Tourism |
|
484 |
Tourism |
kuzey amerika'da resort komplekslerinde bulunan ayrık daire blokları |
resort condomium n.
|
|
485 |
Tourism |
kuzey batı avrupa ülkeleri bölgesi |
regional conference of north we n.
|
|
Media |
|
486 |
Media |
(kuzey) kore merkez haber ajansı |
korean central news agency n.
|
|
Technical |
|
487 |
Technical |
kuzey denizi altındaki yataklardan elde edilen doğal gaz |
north-sea gas n.
|
|
488 |
Technical |
navigasyonda kullanılan, uygun bir projeksiyon üzerine bindirilmiş ve kuzey çizgisini gösteren grid harita |
navigational grid n.
|
|
489 |
Technical |
gerçek kuzey |
geographic north n.
|
|
490 |
Technical |
kuzey amerika otomotiv işlemleri |
north american automotive operations n.
|
|
491 |
Technical |
kuzey atlantik salınımı |
north atlantic oscillation n.
|
|
492 |
Technical |
kuzey buz denizi |
arctic-ocean n.
|
|
493 |
Technical |
kuzey kutbu ile pusulanın kuzey yönü arasındaki açısal sapma |
compass declination n.
|
|
494 |
Technical |
manyetik iğnenin gerçek kuzey-güney çizgisiyle yaptığı yatay açı |
declination of the compass n.
|
|
495 |
Technical |
gözlemcinin bulunduğu noktadan geçen gerçek kuzey-güney çizgisi ile hem bu noktadan hem de yeryüzündeki bir başka noktadan geçen büyük daire arasındaki açı |
direction n.
|
|
496 |
Technical |
(pusulada) kuzey |
due north n.
|
|
497 |
Technical |
kuzey amerika'nın orta batısı ve doğusuna özgü geniş bıçaklı taş veya metal alet |
paddle n.
|
|
498 |
Technical |
(kuzey amerika'nın ortabatı ve doğusuna özgü) geniş bıçaklı taş alet |
spud n.
|
|
499 |
Technical |
(kuzey amerika'nın ortabatı ve doğusuna özgü) geniş uçlu metal alet |
spud n.
|
|
Computer |
|
500 |
Computer |
kuzey kore:kp |
north korea:kp n.
|
|