clause - Turc Anglais Dictionnaire

clause

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Sens de "clause" dans le Dictionnaire Turc-Anglais : 40 résultat(s)

Anglais Turc
General
clause n. kloz
One of the most important elements of our new system is the prohibition of use of the location clause.
Yeni sistemimizin en önemli unsurlarından biri de konum klozunun kullanımının yasaklanmasıdır.

More Sentences
clause n. madde
At the moment, the two clauses contradict each other, which is why we are proposing that they be removed.
Şu anda iki madde birbiriyle çelişmektedir, bu nedenle kaldırılmalarını öneriyoruz.

More Sentences
clause n. cümle
Please put a comma between the two main clauses.
Lütfen iki ana cümlenin arasına virgül koyun.

More Sentences
Trade/Economic
clause n. hüküm
The safeguard clauses that already exist will continue to do so, and they will, of course, be applied.
Hâlihazırda var olan koruma hükümleri devam edecek ve elbette uygulanacaktır.

More Sentences
Law
clause n. hüküm
The Council also took on board the Commission's proposals relating to monitoring and safeguard clauses.
Konsey ayrıca Komisyon'un izleme ve koruma hükümlerine ilişkin önerilerini de kabul etmiştir.

More Sentences
clause n. madde
The sunset clause means that the delegation of executive measures to the Commission lasts for no longer than four years.
Gün batımı maddesi, yürütme tedbirlerinin Komisyon'a devredilmesinin dört yıldan fazla sürmeyeceği anlamına gelmektedir.

More Sentences
Common Usage
clause n. fıkra
General
clause n. ibare
clause n. cümlecik
clause n. antlaşma
clause n. bent
clause n. kontrat
clause n. koşul
clause n. şart
clause n. tümce
clause n. yantümce
Trade/Economic
clause n. antlaşmaya taraf olan ülkenin gerektiğinde gümrük tarifelerini ve diğer ödünleri uygulamama hakkı
clause n. kayıt
clause n. kloz
clause n. korunma klozu
clause n. özel koşul
clause n. sözleşme maddesi
clause n. şart
clause v. (konşimento) tadil etmek
clause v. (konşimento) değiştirmek
Law
clause n. bent
clause n. kloz
clause n. kayıt kloz
clause n. koşul
clause n. özel şart
clause n. şartı mahsusa
clause n. şart
Politics
clause n. anlaşma maddesi
clause n. koşul
Insurance
clause n. kloz
Computer
clause n. yantümce
Linguistics
clause n. önerme
clause n. tümcecik
clause n. yan cümle
clause n. yantümce

Sens de "clause" avec d'autres termes dans le Dictionnaire Anglais-Turc : 446 résultat(s)

Anglais Turc
Law
sunset clause n. sona erme hükmü
If next year payment appropriations do not meet payment needs, the sunset clause will cause a new kind of problem.
Gelecek yıl ödeneklerin ödeme ihtiyaçlarını karşılamaması halinde, sona erme hükmü yeni bir tür soruna yol açacaktır.

More Sentences
Linguistics
subordinate clause n. yan cümle
According to some experts the spoken language uses few subordinate clauses.
Bazı uzmanlara göre konuşma dilinde çok az yan cümle kullanılır.

More Sentences
General
parenthetical clause n. aratümce
gold clause n. altın kaydı
dependent clause n. yantümce
provisional clause n. geçici madde
blanket clause n. genel hüküm
noun clause n. isim tümcesi
main clause n. temel tümce
exemption clause n. bağışıklık klozu
additional clause n. ek madde
commercial clause n. ticari hüküm
null clause n. geçersiz hüküm
time clause n. zaman cümleciği
pedigree clause n. kaliteli malzeme kullanımına ilişkin sözleşme maddesi
saving clause n. koşul beyanı
saving clause n. şart beyanı
savings clause n. koruma maddesi
savings clause n. (belge veya kanunda) bir kısmı hükümsüz kılınsa dahi ilgili kısmın geçerliliğini koruyacağını garanti eden madde
savings clause n. koşul beyanı
savings clause n. şart beyanı
add a clause to the contract v. anlaşmaya madde koymak
add a clause in the contract v. anlaşmaya madde koymak
delete a clause in the contract v. anlaşma maddesini silmek
delete a clause in the contract v. anlaşmadan madde silmek
amend a clause in the contract v. anlaşma maddesini düzeltmek
clause-by-clause adj. madde madde
Trade/Economic
incontestability clause n. ademi itiraz klozu
transshipment clause n. aktarma klozu
radius clause n. alışveriş merkezi ile kiracı arasında yapılan sözleşme
gold value clause n. altın değeri şartı
gold clause n. altın kaydı
gold clause n. altın koşulu
gold clause n. altın şartı
agreement clause n. anlaşma bendi
agreement clause n. anlaşma hükmü
warehouse to warehouse clause n. antrepodan antrepoya klozu
warehouse warehouse clause n. antrepodan antrepoya klozu
escalation clause n. artış hükmü
printed clause n. basılmış şart
binding clause n. bağlayıcı hüküm
printed clause n. basılmış koşul
hell-or-high-water clause n. bir lease sözleşmesine konulan ve kiralayana kiraya verene veya kiralanan mala ne olursa olsun ödeme yapması zorunluluğu getiren madde
discharging clause n. boşaltma klozu
gold clause n. borcun ödenmesinin altın kaydına bağlanması
gross up clause n. brütleştirme maddesi
bunker clause n. bunker klozu
gross up clause n. brütünü bulma maddesi
escape clause n. cayma şartı
multicurrency clause n. çoklu para seçeneği
penalty clause n. ceza şartı
running down clause n. çarpışma klozu
penalty clause n. cezai koşul maddesi (sözleşmede)
appraisement clause n. değer takdiri koşulu
irrevocable beneficiary clause n. değişmez lehtar klozu
repelling clause n. def kaydı
warehouse to warehouse clause n. depodan depoya şartı
earthquake clause n. deprem klozu
duration clause n. devam klozu
non-assignment clause n. devir yasağı maddesi
escalator clause n. enflasyon ayarlama klozu
most-favored-nation clause n. en çok kayrılan ülke koşulu
cost-of-living clause n. eşel mobil sistemi
equal coverage clause n. eşit sigorta kapsamı hükmü
price adjustment clause n. fiyat ayarlama maddesi
overriding clause n. fesih klozu
escalator clause n. fiyat yükseltme koşulu
cesser clause n. gemi kiralama sözleşmesine konan bir şart
blanket clause n. genel hüküm
permissive wage-adjustment clause n. genel geçim koşullarına paralel olarak ücretin ayarlanması hükmü
gold value clause n. gerçek altın şartı
gold coin clause n. gerçek altın şartı
blanket clause n. genel madde
strike clause n. grev şartı
subrogation clause n. halefiyet koşulu
cost-of-living clause n. hayat pahalılığı kaydı
both to blame collision clause n. iki taraflı kusur klozu
cancellation clause n. iptal etme maddesi
negligence clause n. ihmal ve kusur klozu
acceleration clause n. ipotekte veya taksitli satışlarda taksitlerden birisi zamanında ödenmezse tüm borcun hemen ödenmesini öngören hüküm
penal clause in a labor/work contract n. iş sözleşmesinde cezai şart
discretionary clause n. isteğe bağlı koşul
franchise clause n. imtiyaz klozu
foreign currency clause n. kambiyo kaydı
after-acquired clause of mortgage bond n. ipotekli tahvil ihracında sonradan iktisap etme hükmü
exchange clause n. kambiyo şartı
land transit clause n. kamyon klozu
land transit clause n. kara yolundan geçiş hükmü
escape clause n. kaçınma hükmü
red clause credit n. kırmızı kayıtlı akreditif
restrictive clause n. kısıtlayıcı kloz
red clause credit n. kırmızı kayıtlı akredif
red clause letter of credit n. kırmızı şartlı akreditif
proviso clause n. koşulları içeren bölüm
safeguard clause n. korunma maddesi (ithalat)
saving clause n. kurtarma klozu
no cure no pay clause n. kurtarma yoksa ödeme yapılmaz klozu
material value clause n. maddi değer şartı
cesser clause n. malın yüklenmesi ile gemiyi kiralayanın yükümlülüğünün sona erdiğine dair konan şart
reciprocity clause n. mütekabiliyet şartı
exemption clause n. muafiyet maddesi
acceleration clause n. muacelliyet hükmü
reciprocity clause n. mütekabiliyet maddesi
negative mortgage clause n. olumsuz ipotek şartı
negative pledging clause n. olumsuz rehin şartı
paramount clause n. önceliği olan özel koşul
war clause n. savaş klozu
franchise clause n. satış hakkı klozu
war risk clause n. savaş riski klozu
repelling clause n. ret bendi
non-compete clause n. rekabeti sınırlayıcı anlaşmalar
competition clause n. rekabet şartı
non-compete clause n. rekabet etmeme hükmü
green clause credit n. sevkiyattan önce lehtara avans ödeme yapılabilen akreditif
union security clause n. sendika güvenliği klozu
disciplinary clause n. sendika kurallarına uyma zorunluluğu klozu
hot cargo clause n. sendika ile işveren arasındaki bir anlaşma
estate clause in bond n. senet temlik şartı
assignment clause n. sigorta poliçesinde sahibine ciro hakkı veren madde
non-performance penalty clause n. sözleşmeye uymama yaptırımı
water borne clause n. su üstünde taşıma klozu
escape clause n. şarttan korunma klozu
nonliability clause n. sorumsuzluk klozu
exclusion clause n. sorumluluktan kurtulma şartı
agreement clause n. sözleşmeler bu hükümle başlayarak anlaşmanın taraflarının kimler olduğu açıkça ortaya konur
contractual clause n. sözleşme maddesi
escalator clause n. sözleşmeye konan şart
discharging clause n. tahliye şartı
reopening clause n. ücretlerin tekrar gözden geçirilmesi maddesi
national security clause n. ulusal güvenlik ilkesi
hedge clause n. vadeli satış klozu
renewal clause n. yenileme maddesi
consignment clause n. yollama klozu
green clause letter of credit n. yeşil şartlı akreditif
Law
testing clause [scottish] n. borç senedinin nihai veya tasdik edici maddesi
gagging clause n. iş sözleşmelerinde işçinin işveren ve iş aleyhinde konuşmasını yasaklaklayan maddeler
sub clause n. alt bendi
gold clause n. altın klozu
arbitration clause n. arbitraj klozu
tying clause n. bağlayıcı şart
onerous clause n. bağlayıcı yükümlülük getiren kloz
abandonment clause n. belirlenmiş şartların gerçekleşmesinde sigortalının gemiyi sigortacıya terkine dair şart
gasoline clause n. benzin klozu
expiration clause n. bitme klozu
severance clause n. bölünebilirlik şartı
severance clause n. bölünebilirlik maddesi
severance clause n. bölünebilirlik kuralı
severability clause n. bölünebilirlik şartı
severability clause n. bölünebilirlik maddesi
severability clause n. bölünebilirlik kuralı
breakdown clause n. bozulma klozu
salvatorius clause n. bölünebilirlik maddesi
residuary clause n. bir vasiyetnamede malın dağıtılmasından sonra geriye kalan bölümün tahsisi hakkındaki hüküm
overreaching clause n. bir mülkün satış ve kiralama yetkilerini ömür boyu koruyan ek madde
collision clause n. çarpma klozu
penalty clause n. ceza maddesi
escape clause n. cayma için akitte yer atan şart
penal clause n. cezai kaide
running down clause n. çatma klozu
penal clause n. ceza klozu
penal clause n. cezai şart veya hüküm
clause penal n. cezai şart
penalty clause n. ceza klozu
penalty clause n. ceza şartı
penal clause n. cezai şart maddesi
escape clause n. cayma maddesi
penal clause n. cezai şart
penalty clause n. ceza koşulu
penal clause n. ceza şartı
assignment clause n. ciroya dair şart
escape clause n. cayma klozu
sue and labour clause n. dava ve emek klozu
continuation clause n. devam klozu
most-favored-nation clause n. en çok gözetilen ulus kaydı
most-favored-nation clause n. en ziyade müsaadeye mazhar millet kaydı
opt-out clause n. fesih klozu
avoidance clause n. fesih şartı
avoidance clause n. fesih klozu
waiver-clause n. feragat klozu
breakdown clause n. gemi arızasına dair kloz
bunker clause n. gemi tesliminde yakıta dair kloz
berth clause n. geminin limana gelmemesi durumunda astarya günlerinin sayılmaması maddesi
residence clause n. ikamet şartı
negligence clause n. ihmal hükmü
beneficiary clause n. istifade klozu
negligence clause n. ihmal klozu
benefit clause n. kar klozu
mutual solidarity clause n. karşılıklı dayanışma şartı
zipper clause n. kesin hüküm sayılma koşulu/maddesi
off hire clause n. kira dışı klozu
cesser clause n. kesilme klozu
bail clause n. kefalet klozu
zipper clause n. kesin hüküm şartı
sunset clause n. kesin dampinge karşı vergi ve fiyat taahhütleri uygulamaya konuldukları tarihten itibaren söz konusu vergi için bir gözden geçirme prosedürü başlatılmadığı takdirde belli bir süre sonra yürürlükten kaldırılacağını ifade eden hüküm
contract clause n. kontrat maddesi
lighterage clause n. layterle taşıma maddesi
compulsory clause n. mecburi kayıt
lighterage clause n. layter taşıma klozu
onerous clause n. külfet getiren kloz
compulsory clause n. mecburi şart
exclusivity clause n. münhasırlık klozu
grandfather clause n. müktesep/kazanılmış hakların korunması ilkesi
clause of maturity n. muacceliyet şartı
cross default clause n. mütekabil temerrüd şartı
american clause n. mükerrer sigortada ilk sigortada karşılanmayan kısım için ikinci sigortadan talepte bulunmaya dair şart
american clause n. mükerrer sigortada ilk sigortada karşılanmayan kısım için ikinci sigortadan talepte bulunmaya dair kloz
reservation/retention of title clause n. mülkiyeti muhafaza kaydı
common clause n. müşterek hüküm
acceleration clause n. muacceliyet şartı
cesser clause n. mühlet bitimi klozu
exclusivity clause n. münhasırlık maddesi
cross default clause n. mütekabil temerrüd klozu
stand-still clause n. mevcudun korunması kuralı
abatement clause n. mücbir sebebin gerçekleşmesi durumunda kiracıyı kira ödemekten kurtaran sözleşme hükmü
negative pledge clause n. menfi rehin şartı
grandfather clause n. önceden kazanılmış haklar
abandonment clause n. öngörülmüş şartların yerine getirilmesinde sigortalının gemiyi sigortacıya terkine dair madde
bonus clause n. prim şartı
war risk clause n. savaş riski klozu
sunset clause n. sigorta poliçesinde sorumluluğun düzenleme tarihinden sonraki yıllara sarkmasını engellemek için konulan kloz
bailee clause n. sigortalının lüzumunda başkasına rücuu taahhüt klozu
contract clause n. sözleşme maddesi
negative clause n. sözleşmede taraflara yapmama mükellefiyeti yükleyen kloz
salvatorius clause n. sözleşmenin bir kısmı iptal olunursa kalan kısmın icra edilmeye devam etmesine imkan veren madde
cesser clause n. süre bitimi klozu
limitation of liability clause n. sorumluluğun sınırlandırılması şartı
severability clause n. sözleşmenin bir kısmı iptal olunursa kalan kısmın icra edilmeye devam etmesine imkan veren madde
abandonment clause n. terk şartı
arbitrager arbitragist clause n. tahkim hükmü
arbitration clause n. tahkim şartı
arrest clause n. tutuklanma hükmü
interpretation clause n. tefsir maddesi
arbitrager arbitragist clause n. tahkim klozu
subsidiary clause n. tali kloz
abandonment clause n. terk şartı. belirlenmiş şartların gerçekleşmesinde sigortalının gemiyi sigortacıya terkine dair şart
interpretation clause n. tefsir şartı
acceleration clause n. taksitlerden biri ödenmediğinde tüm borcun muaccel olmasını öngören madde
supremacy clause n. üstünlük koşulu
paramount clause n. üstün hüküm koşulu
acceleration clause n. vadeden önce muacceliyete dair şart
paramount clause n. üstün hüküm
attestation clause n. vasiyetin düzgün biçimde icrası şartı
opt-out clause n. vazgeçme maddesi
new jason clause n. yeni jason hükmü
overreaching clause n. yeni müstefiye ek yetki verme klozu
beneficiary clause n. yararlanma klozu
interpretation clause n. yorum klozu
interpretation clause n. yorum maddesi
jurisdiction clause n. yetki şartı
interpretation clause n. yorum şartı
omnibus clause n. çeşitli hükümleri içeren kloz
integration clause n. söz konusu sözleşmenin taraflar arasındaki eksiksiz ve nihai anlaşma olduğunu belirten hüküm
enacting clause n. eski kanunun hükmünü çürüten yeni hüküm
(a) grandfather clause n. müktesep/kazanılmış hakların korunması ilkesi/koşulu/bendi
derogatory clause in a testament n. vasiyetnameye vasiyet sahibi tarafından eklenen ve kelimesi kelimesine yer almadığında vasiyetnameyi geçersiz kılan gizli yapıdaki cümle
conscience clause n. bir eylemde bulunmayı vicdani nedenle reddedenleri muaf tutan madde
saving clause n. koruma maddesi
saving clause n. (belge veya kanunda) bir kısmı hükümsüz kılınsa dahi ilgili kısmın geçerliliğini koruyacağını garanti eden madde
Politics
suspension clause n. askıya alma hükmü
accumulated stock clause n. birikmiş stok klozu
escalation clause n. çekilme şartı
most favoured nation clause n. en çok kayrılan ülke hükmü
no-bailout clause n. finansal sıkıntıdan kurtarma/yardım paketi yasağı maddesi
resolutive clause n. fesih hükmü
resolutive clause n. ınfisahi hüküm
enabling clause n. kanuna aykırılığı haklı kılan kanun hükmü
clause of adhesion n. katılım koşulu
establishment clause n. kuruluş hükmü
collective action clause n. kolektif eylem kararı
c and f clause n. maliyet ve navlun
recital clause n. mukavele klozu
stand still clause n. statüko maddesi–mevcudun korunması kuralı
compromisery clause n. tahkim şartı
arbitration clause n. tahkim klozu
full faith and credit clause n. tam güven ve itimat maddesi (abd anayasası 4. maddesi)
arbitration clause n. tahkim hükmü
nationality clause n. ulusallık maddesi
enabling clause n. yasadışılığı meşru kılan kanun hükmü
new jason clause n. yeni jason hükmü
enabling clause n. yetki hükmü
Industry
basket clause n. (sözleşme) genel hüküm
basket clause n. sözleşmede her şeyi kapsayan madde
Insurance
simultaneous payment clause n. asli hasarın mükerrer sigortalıca ödendiği sırada reasüransın da
atomic pools exclusion clause n. atom pool'leri istisna klozu
average clause n. avarya klozu
janson clause n. bağışıklık klozu
ice exclusion clause n. buz istisna klozu
breakdown clause n. bozulma klozu
assignment clause n. ciro hakkı veren kloz
running down clause n. çatışma klozu
railway clause n. demiryolu klozu
warehouse to warehouse clause n. deniz sigorta poliçelerinde depodan depoya taşıma klozu
loss payee clause n. daini murtehin şerhi
loss payable clause n. daini murtehin şerhi
continuation clause n. devamlılık klozu
sue and labour clause n. dava ve say klozu
loss payable clause n. dain-i mürtehin şerhi
warehouse to warehouse clause n. deniz sigorta poliçelerinde ambardan ambara taşıma klozu
loss payee clause n. dain-i mürtehin şerhi
institute builders risk clause n. enstitü gemi yapımcıları rizikosu klozu
label clause n. etiket klozu
cancellation clause n. fesih klozu
general exclusion clause n. genel istisnalar klozu
war, civil war exclusion clause n. harp, iç savaş istisna klozu
both to blame collision clause n. her ikisi de kusurlu çatma klozu
claims cooperation clause n. hasar işbirliği klozu
excess of loss reinsurance clause n. hasar fazlası reasürans klozu
full premium in the event of loss clause n. hasar halinde tam prim klozu
lost or not lost clause n. hasar olsun olmasın klozu
war exclusion clause n. harp istisna klozu
reinstatement clause n. ikame klozu
cancellation clause n. iptal ihbarı
negligence clause n. ihmal hükmü
undiscovered loss clause n. keşfedilmemiş zarar klozu
pollution hazard clause n. kirlenme tehlikesi klozu
co-insurance clause n. koasürans klozu
losses discovered clause n. keşfedilen hasarlar klozu
cutting clause n. kesme klozu
location clause n. mahal klozu
joint insured clause n. müşterek sigortalı klozu
co-insurance clause n. müşterek sigorta şartı
co-insurance clause n. müşterek sigortalı klozu
co-insurance clause n. müşterek sigorta klozu
co-insurance clause n. ortak sigorta şartı
ultimate net loss clause n. nihai net hasar klozu
nuclear risk exclusion clause n. nükleer riziko istisna klozu
running down clause n. nakliyat tekne sigortasında çarpışmadan ötürü üçüncü şahısların yol
co-insurance clause n. ortak sigorta klozu
insolvency clause n. ödeme güçlüğü
paramount clause n. özel öncelikli koşul
paramount clause n. öncelikli koşul
deviation clause n. sapma klozu
insurance clause n. sigorta şartı
classification clause n. sınıflandırma klozu
insurance clause n. sigorta hükmü
memorandum clause n. sigortacıyı küçük zararlardan sorumsuz kılan hüküm
insurance clause n. sigorta klozu
sale of vessel clause n. sigortalı geminin satışı klozu
continued coverage clause n. sürekli teminat klozu
inspection clause n. teftiş hükmü
hull paramount clause n. tekne üstünlük hükmü
transit clause n. transit klozu
ice deviation clause n. varış limanının buzlanma nedeniyle malın boşaltılmasına elverişli olmaması dolayısıyla geminin en yakın bir diğer limanda malı boşaltabilmesi için yön değiştirmesine izin veren hüküm
paramount clause n. üstünlük hükmü
hours clause n. zaman klozu
civil authority clause n. sigorta poliçelerinde sivil idare emrinin neden olduğu kayıpları kapsam dışı bırakan bir hüküm
exclusion clause n. istisna klozu
claims control clause n. hasar denetimi klozu
disability clause n. sigortalının teminat kaybı olmadan prim ödemesini durdurmasına ve kalıcı olarak engelli olması halinde emekli maaşı veya tazminat almasını sağlayan bir madde
Telecom
arbitration clause n. tahkim şartı
Transportation
free of capture and seizure clause n. i̇ğtinam
Marine
breakdown clause n. arıza klozu
deviation clause n. başka yerlere yelken açma klozu
ice clause n. buz hükmü
breakdown clause n. bozulma klozu
collision clause n. çarparak batırma klozu
collision clause n. çarpışarak batırma klozu
collision clause n. çarpışma klozu
running down clause n. çatma klozu
collision clause n. çatma klozu
running down clause n. çarpma klozu
collision clause n. çarpma klozu
running down clause n. çatışma klozu
continuation clause n. devam klozu
seaworthy trim clause n. denize elverişli trim maddesi
seaworthy trim clause n. denize elverişli trim klozu
berth clause n. gemi bağlama yeri klozu
deviation clause n. geminin başka limanlara uğramasına olanak tanıyan sözleşme maddesi
ready berth clause n. hazır rıhtım klozu
ready berth clause n. hazır rıhtım maddesi
sister ship clause n. kardeş gemi klozu
lighterage clause n. layterle taşıma klozu
overside delivery clause n. mavnalarla boşaltma klozu
berth clause n. liman klozu
voyage clause n. sefer klozu
berth clause n. rıhtım kullanma klozu
continuation clause n. sürdürme klozu
Mining
gold clause n. altın kaydı
Logic
base clause n. tekrarlanan bir tanımın ilk elemanı
Linguistics
nonrestrictive clause n. nitelediği (veya tamladığı) isim cümlesinin anlamını sınırlamayan veya kısıtlamayan yan cümle
then-clause n. şart cümlesinin sonuç bildiren tümcesi
main clause n. ana tümcecik
interjected clause n. ara tümcecik
split clause n. ayrık tümcecik
nominal clause n. ad öbeği
noun clause n. ad tümceciği
paranthetical clause n. ara tümce
parenthetical clause n. aratümce
gerundial clause n. ayrık tümleç
independent clause n. bağımsız tümcecik
adverbial clause n. belirteç tümceciği
dependent clause n. bağımlı tümcecik
hypotactic clause n. bağımlı tümcecik
correlative clause n. bağlılaşık cümle
independent clause n. bağımsız tümce
coordinate clause n. bağlaçlı yan cümle
subordinate clause n. bağımlı tümcecik
additive clause n. eklemeli tümcecik
comment clause n. ek bilgi tümceciği
relative clause n. ilgi yantümcesi
noun clause n. isim cümleciği
relative clause n. ilgi tümceciği
relative clause n. ilgileme cümlesi
embedded clause n. içe yerleşik tümcecik
noun clause n. isim cümlesi
relative clause n. ilgi cümleciği
comparative clause n. karşılaştırmalı tümcecik
abridged clause n. kısaltılmış tümcecik
conditional clause n. koşullu tümcecik
conditional clause n. koşul yantümcesi
conditional clause n. koşul tümceciği
if-clause n. koşul tümceciği
fact clause n. olgu tümceciği
negative clause n. olumsuzluk şartı
adjective clause n. sıfat tümceciği
coordinate clause n. sıralı tümce
relative clause n. sıfat tümceciği
adjective clause n. sıfat tamlaması
conditional clause n. şart cümlesi
clause marker n. tümcecik belirleyeni
non-defining clause n. tanımlayıcı olmayan tümcecik
main clause n. temel tümce
hypothetical clause n. varsayımsal tümcecik
noun clause n. yantümce
subordinate clause n. yantümce
sub clause n. yan tümce
non clause n. yantümce
dependent clause n. yan cümle
subordinate clause n. yancümle
adverbial clause n. zarf tümceciği
adverbial clause n. zarf tümcesi
elliptical clause n. eksiltili cümle
reported clause n. ana cümleye bağlı olup öznenin ne söylediğini veya düşündüğünü aktaran bağımlı cümlecik
dependent clause n. isim cümlesi
subordinate clause n. isim cümlesi
dependent clause n. isim cümleciği
subordinate clause n. isim cümleciği
descriptive clause n. nitelediği ismin anlamını sınırlamayan yan cümle
complement clause n. öznenin, dolaysız tümlecin veya fiile ait bir edatsal nesnenin işlevini gören yan cümle
subordinate clause n. yan cümle bağlacı
subordinate clause n. yan cümleciğin başında kullanılan bağlaç
Military
war clause n. savaş klozu
war cancellation clause n. savaş feshi klozu
Basketball
amnesty clause n. nba'de salary cap'i aşan takımların bir oyuncuyu serbest bırakabilme hakkı
Modern Slang
air bud clause n. yapılmaması gerektiği kural olarak özellikle belirtilmemiş şeylerin yapılabileceği düşüncesi
air bud clause n. özellikle kurallarla/yasalarla yasaklanmamış her şey yapılabilir/yasaldır