Anglais | Turc | |||
---|---|---|---|---|
Technical | ||||
Technical | built adj. | inşa edilmiş | ||
Millions of euros have been invested by four European countries and the weapons systems built around it. Dört Avrupa ülkesi tarafından milyonlarca Euro yatırım yapılmış ve silah sistemleri bunun üzerine inşa edilmiştir. More Sentences |
||||
Construction | ||||
Construction | built adj. | inşa edilmiş | ||
The European Union was built up over time and through various trials. Avrupa Birliği zaman içerisinde ve çeşitli denemelerden geçerek inşa edilmiştir. More Sentences |
||||
Marine | ||||
Marine | built adj. | (belirli bir şeyden) yapılmış | ||
Disneyland was built in 1955. Disneyland, 1955 yılında yapılmıştır. More Sentences |
||||
General | ||||
General | built n. | şekil | ||
General | built n. | yapı | ||
General | built adj. | yapılı | ||
General | built adj. | iri yarı | ||
General | built adj. | cüsseli | ||
General | built adj. | kaslı | ||
General | built adj. | sistematik olarak birleştirilmiş parçalardan oluşan | ||
General | built adj. | katman katman | ||
General | built adj. | (insan) çok güzel | ||
General | built adj. | (insan) çok çekici | ||
Irregular Verb | ||||
Irregular Verb | built v. | build - built | ||
Colloquial | ||||
Colloquial | built adj. | dolgun ve seksi vücutlu | ||
Technical | ||||
Technical | built adj. | çatılmış | ||
Technical | built adj. | kurulmuş | ||
Construction | ||||
Construction | built adj. | çatılmış | ||
Construction | built adj. | kurulmuş | ||
Aeronautic | ||||
Aeronautic | built v. | monte etmek | ||
Aeronautic | built v. | parçaları bir araya getirmek | ||
Chemistry | ||||
Chemistry | built adj. | (deterjan) güçlendirilmiş | ||
Chemistry | built adj. | (deterjan) takviyeli | ||
Slang | ||||
Slang | built adj. | koca memeli |