|
Category |
Turkish |
English |
|
Common Usage |
|
1 |
Common Usage |
yeni başlayan |
beginner n.
|
|
General |
|
2 |
General |
başlayan kimse |
starter n.
|
|
3 |
General |
işe yeni başlayan kimse |
beginner n.
|
|
4 |
General |
sanatçıda sahneye çıkmadan hemen önce başlayan korku ve heyecan |
stage fright n.
|
|
5 |
General |
yürümeye başlayan çocuk |
toddler n.
|
|
6 |
General |
herhangi bir şeye yeni başlayan kimse |
neophyte n.
|
|
7 |
General |
gece yarısı başlayan gün |
civil day n.
|
|
8 |
General |
yeni başlayan |
total beginner n.
|
|
9 |
General |
üniversiteye yeni başlayan öğrenciler |
university freshmen n.
|
|
10 |
General |
tamamen yeni başlayan |
absolute beginner n.
|
|
11 |
General |
sıfırdan başlayan |
absolute beginner n.
|
|
12 |
General |
(en temelden) başlayan |
inceptor n.
|
|
13 |
General |
yeni başlayan kimse |
beginner n.
|
|
14 |
General |
yürümeye başlayan çocukluk dönemi |
toddlerhood n.
|
|
15 |
General |
mesleğe yeni başlayan öğretmenler |
beginning teachers n.
|
|
|
16 |
General |
Şık kıyafetler ile spor parçaları bir arada kullanma ile başlayan bir moda akımı |
athleisure n.
|
|
17 |
General |
başlayan hafta |
week commencing (w/c) n.
|
|
18 |
General |
yeni başlayan |
zero beginner n.
|
|
19 |
General |
herhangi bir aktiviteye yeni başlayan, herhangi bir aktivitenin acemisi olan kimse |
newbie n.
|
|
20 |
General |
kötü alışkanlığa yeniden başlayan kimse |
recidivist n.
|
|
21 |
General |
yürümeye yeni başlayan çocuk |
trot n.
|
|
22 |
General |
yürümeye yeni başlayan çocuk |
toddler n.
|
|
23 |
General |
yürümeye yeni başlayan çocuk |
trottie n.
|
|
24 |
General |
(yeni yürümeye başlayan çocuklar için) yürüme ipi |
leading strings n.
|
|
25 |
General |
'wh' harfleriyle başlayan bir soru kelimesi içeren soru |
wh-question n.
|
|
26 |
General |
yeni yürümeye başlayan çocuk |
gangrel [scotland] n.
|
|
27 |
General |
yeni yürümeye başlayan çocuk |
gangerel [scotland] n.
|
|
28 |
General |
oyuna rakip pullarından başlayan tavla oyuncusu |
runner n.
|
|
29 |
General |
başlayan kimse |
inceptor n.
|
|
30 |
General |
yeni başlayan arıza |
distress n.
|
|
31 |
General |
armanın en üst bölümü ile en alt bölümünden başlayan iki ayrı kıvrımlı çizginin orta kısımda birleştiği hanedan arması |
gore n.
|
|
32 |
General |
yeni başlayan kimse |
initiate n.
|
|
33 |
General |
gece yarısı başlayan zaman aralığı |
day n.
|
|
34 |
General |
yeni başlayan kimse |
freshman n.
|
|
35 |
General |
yeni başlayan |
novice n.
|
|
|
36 |
General |
sendeleye sendeleye yürümek (yeni yürümeye başlayan çocuk) |
toddle v.
|
|
37 |
General |
sendeleye sendeleye ilerlemek (yeni yürümeye başlayan çocuk) |
toddle v.
|
|
38 |
General |
yeni başlayan |
incoming adj.
|
|
39 |
General |
yeni başlayan |
inchoative adj.
|
|
40 |
General |
gelişmeye başlayan |
nascent adj.
|
|
41 |
General |
ile başlayan |
starting with adj.
|
|
42 |
General |
yeniden oluşmaya başlayan |
renascent adj.
|
|
43 |
General |
oluşmaya başlayan |
nascent adj.
|
|
44 |
General |
ufukta görünmeye başlayan |
ascendant adj.
|
|
45 |
General |
yeni başlayan |
incipient adj.
|
|
46 |
General |
-den başlayan |
starting from adj.
|
|
47 |
General |
kendine kendine başlayan/çalışan |
self-initiated adj.
|
|
48 |
General |
yeni (yeni) filizlenmeye başlayan |
fledgling adj.
|
|
49 |
General |
yeni filizlenmeye başlayan |
fledgling adj.
|
|
50 |
General |
(yeni yeni) yeşeren/yeşermeye başlayan |
fledgling adj.
|
|
51 |
General |
gelişmeye başlayan |
burgeoning adj.
|
|
52 |
General |
ergenlikte başlayan |
juvenile onset adj.
|
|
53 |
General |
ani başlayan |
acute adj.
|
|
54 |
General |
yeni oluşmaya başlayan |
nascent adj.
|
|
55 |
General |
yeni başlayan |
new adj.
|
|
56 |
General |
şiirsel tez ile başlayan |
thetic adj.
|
|
57 |
General |
oluşmaya başlayan |
enascent adj.
|
|
58 |
General |
birden harekete başlayan |
jack rabbit adj.
|
|
59 |
General |
birden harekete başlayan |
jackrabbit adj.
|
|
60 |
General |
yeni başlayan |
limitrophe adj.
|
|
61 |
General |
bir bitip bir başlayan |
on-again, off-again adj.
|
|
62 |
General |
tek bir kişi ile başlayan |
one-man adj.
|
|
63 |
General |
hızlı başlayan |
running adj.
|
|
64 |
General |
kükremeye başlayan |
fremescent adj.
|
|
65 |
General |
uğuldamaya başlayan |
fremescent adj.
|
|
66 |
General |
tekrar başlayan (döngü) |
fresh adj.
|
|
67 |
General |
çürümeye başlayan |
sleepy adj.
|
|
68 |
General |
(kar) erimeye başlayan |
sticky adj.
|
|
69 |
General |
yalnız son zamanlarda (çok yakın geçmişte olmaya başlayan şeyler için) |
only recently adv.
|
|
70 |
General |
yeni başlayan anlamına gelen ön ek |
pre- pref.
|
|
71 |
General |
olmaya başlayan anlamına gelen son ek |
-escent suf.
|
|
72 |
General |
yeni başlayan |
inch (inchoative) abrev.
|
|
Proverb |
|
73 |
Proverb |
iyi başlayan işin yarısı bitmiş demektir |
well begun is half done
|
|
74 |
Proverb |
bir işe yeni başlayan kimse kendini kabul ettirmek için elinden geleni yapar |
new brooms sweep clean
|
|
75 |
Proverb |
bir işe yeni başlayan kimse kendini kabul ettirmek için elinden geleni yapar |
a new broom sweeps clean
|
|
|
76 |
Proverb |
çok işe başlayan az iş bitirir |
he who begins many things, finishes but few
|
|
Colloquial |
|
77 |
Colloquial |
özellikle mali sıkıntılarından ötürü tekrardan ailesiyle yaşamaya başlayan çocuk |
boomerang child n.
|
|
78 |
Colloquial |
b harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
bizzle (a wild card word for words beginning with) n.
|
|
79 |
Colloquial |
d harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
dizzle n.
|
|
80 |
Colloquial |
f harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
fizzle n.
|
|
81 |
Colloquial |
g harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
gizzle n.
|
|
82 |
Colloquial |
h harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
hizzle n.
|
|
83 |
Colloquial |
j harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
jizzle (a wild card word for words beginning with) n.
|
|
84 |
Colloquial |
k harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
kizzle (a wild card word for words beginning with) n.
|
|
85 |
Colloquial |
l harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
lizzle (a wild card word for words beginning with) n.
|
|
86 |
Colloquial |
m harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
mizzle (a wild card word for words beginning with) n.
|
|
87 |
Colloquial |
p harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
pizzle (a wild card word for words beginning with) n.
|
|
88 |
Colloquial |
r harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
rizzle (a wild card word for words beginning with) n.
|
|
89 |
Colloquial |
s harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
sizzle (a wild card word for words beginning with) n.
|
|
90 |
Colloquial |
t harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
tizzle (a wild card word for words beginning with) n.
|
|
91 |
Colloquial |
v harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
vizzle (a wild card word for words beginning with) n.
|
|
92 |
Colloquial |
w harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
wizzle (a wild card word for words beginning with) n.
|
|
93 |
Colloquial |
y harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
yizzle (a wild card word for words beginning with) n.
|
|
94 |
Colloquial |
z harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
zizzle (a wild card word for words beginning with) n.
|
|
95 |
Colloquial |
w harfiyle başlayan beş soru |
the w5 questions n.
|
|
96 |
Colloquial |
c harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
chizzle (a wild card word for words beginning with c) n.
|
|
97 |
Colloquial |
f ile başlayan küfür |
f-word n.
|
|
98 |
Colloquial |
h harfiyle başlayan sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
hizzle (a wild card word for words beginning with) n.
|
|
99 |
Colloquial |
f ile başlayan küfür (fuck) |
the f-word n.
|
|
100 |
Colloquial |
wh harfleriyle başlayan soru kelimeleri |
wh n.
|
|
101 |
Colloquial |
f ile başlayan müstehcen kelime |
f-bomb n.
|
|
102 |
Colloquial |
c ile başlayan kelimelerin yerine kullanılan bir ifade |
chizzle (a wild card word for words beginning with c) expr.
|
|
Idioms |
|
103 |
Idioms |
tekrardan ailesiyle yaşamaya başlayan yetişkin |
boomerang child n.
|
|
104 |
Idioms |
aynı harfle başlayan kelimeler için kullanılan joker kelime |
a wild card word for words beginning with n.
|
|
105 |
Idioms |
ciddi bir ilişkiden yaklaşık yedi sene sonra başlayan aldatmaya meyilli olma durumu |
the seven year itch n.
|
|
106 |
Idioms |
ciddi bir ilişkiden yaklaşık yedi sene sonra başlayan aldatmaya meyilli olma durumu |
seven-year itch n.
|
|
107 |
Idioms |
ilgili harf ile başlayan kelime veya ifadenin vurgulanması |
with a capital letter (A etc) n.
|
|
108 |
Idioms |
d harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
dizzle (a wild card word for words beginning with) n.
|
|
109 |
Idioms |
ilgili harf ile başlayan kelime veya ifadenin vurgulanması |
with a capital … expr.
|
|
110 |
Idioms |
g harfiyle başlayan argo sözcüklerin yerine kullanılan örtmece sözcük |
gizzle a wild card word for words beginning with
|
|
Poetic/Literary |
|
111 |
Poetic/Literary |
her mısrası aynı harfle başlayan |
acromonogrammatic adj.
|
|
112 |
Poetic/Literary |
önceki mısranın son harfiyle başlayan |
acromonogrammatic adj.
|
|
Trade/Economic |
|
113 |
Trade/Economic |
gelecekte başlayan opsiyonlar |
forward start options n.
|
|
114 |
Trade/Economic |
geçmiş bir tarihten başlayan ücret artışı dolayısıyla biriken farkların ödenmesi |
back pay n.
|
|
115 |
Trade/Economic |
öğleden sonra başlayan ve gece sona eren çalışma vardiyası |
back shift n.
|
|
116 |
Trade/Economic |
öğleden sonra başlayan ve gece sona eren vardiyada çalışan işçiler |
back shift n.
|
|
117 |
Trade/Economic |
öğleden sonra başlayan ve gece sona eren çalışma vardiyası |
swing shift n.
|
|
118 |
Trade/Economic |
öğleden sonra başlayan ve gece sona eren vardiyada çalışan işçiler |
swing shift n.
|
|
119 |
Trade/Economic |
-den başlayan fiyatlar |
prices starting from n.
|
|
120 |
Trade/Economic |
yeniden çalışmaya başlayan emekli |
retread [australia/new zealand] n.
|
|
Law |
|
121 |
Law |
bir önceki kiranın bitiminden önce başlayan kira |
concurrent lease n.
|
|
122 |
Law |
şahsın ölümünden sonra başlayan rant |
reversionary annuity n.
|
|
123 |
Law |
ingiltere yüksek mahkemesi'nin paskalya'dan sonraki salı gününden itibaren başlayan dönemi |
easter term n.
|
|
Media |
|
124 |
Media |
ardışık satırlarla başlayan veya biten başlık |
cut-in n.
|
|
125 |
Media |
ardışık satırla başlayan veya biten illüstrasyon |
cut-in n.
|
|
Technical |
|
126 |
Technical |
aralık1942 tarihinde başlayan dönem |
atomic age n.
|
|
127 |
Technical |
aynı anda başlayan |
coincide n.
|
|
128 |
Technical |
yeni başlayan erime |
incipient melting n.
|
|
129 |
Technical |
yeni başlayan erime |
incipient fusion n.
|
|
130 |
Technical |
pik demirinin tanelenmesi ile başlayan özel bir işlemle elde edilen çelik türü |
granulated steel n.
|
|
131 |
Technical |
belirli bir anda başlayan |
time specific adj.
|
|
132 |
Technical |
yeni başlayan |
incipient adj.
|
|
133 |
Technical |
yeni başlayan |
inchoate adj.
|
|
Computer |
|
134 |
Computer |
başlayan oynatma |
play starts n.
|
|
135 |
Computer |
www ile başlayan sayfaların internet üzerinde görüntülenmesini sağlayan servis |
www (world wide web) n.
|
|
136 |
Computer |
ile başlayan |
begins with expr.
|
|
Textile |
|
137 |
Textile |
(etek, elbise kalçadan başlayan döküm |
panier n.
|
|
138 |
Textile |
(etek, elbise kalçadan başlayan döküm |
pannier drape n.
|
|
Marine |
|
139 |
Marine |
bir önceki gün başlayan gel-gitin gecikerek oluşması |
daily retardation of tide n.
|
|
Medical |
|
140 |
Medical |
ani başlayan çift görme |
sudden onset of binocular diplopia n.
|
|
141 |
Medical |
çocuklarda daha önceden başlayan kazanılmış konuşma ve dil yeteneklerinin bozulduğu edinsel epileptik afazi |
landau-kleffner syndrome n.
|
|
142 |
Medical |
çocuklarda daha önceden başlayan kazanılmış konuşma ve dil yeteneklerinin bozulduğu edinsel epileptik afazi |
infantile acquired aphasia n.
|
|
143 |
Medical |
çocuklarda daha önceden başlayan kazanılmış konuşma ve dil yeteneklerinin bozulduğu edinsel epileptik afazi |
aphasia with convulsive disorder n.
|
|
144 |
Medical |
çocuklarda daha önceden başlayan kazanılmış konuşma ve dil yeteneklerinin bozulduğu edinsel epileptik afazi |
acquired epileptic aphasia n.
|
|
145 |
Medical |
erken başlayan belirtiler |
recent-onset symptoms n.
|
|
146 |
Medical |
erken yaşta başlayan otozomal resesif parkinsonizm |
autosomal recessive early-onset parkinsonism n.
|
|
147 |
Medical |
geç başlayan epilepsi |
late epilepsy n.
|
|
148 |
Medical |
önce hipertrofik karakterde başlayan |
started initially in hypertrophic character n.
|
|
149 |
Medical |
pelvik radyoterapi sonrası başlayan rektal kanama |
rectal bleeding commencing after radiotherapy n.
|
|
150 |
Medical |
rem ile başlayan uyku |
sleep-onset rem n.
|
|
151 |
Medical |
akut başlayan |
acute-onset adj.
|
|
Anatomy |
|
152 |
Anatomy |
süperfisiyal epigastrik damar bölgesinden başlayan bir toplardamar |
thoracoepigastric vein n.
|
|
153 |
Anatomy |
süperfisiyal epigastrik damar bölgesinden başlayan bir toplardamar |
vena thoracoepigastrica n.
|
|
154 |
Anatomy |
doku içlerinden başlayan küçük damarlar |
radical vessels n.
|
|
155 |
Anatomy |
omuriliğin bel bölümünden başlayan beş omurilik sinirinden biri |
lumbar nerve n.
|
|
Psychology |
|
156 |
Psychology |
erişkinlikte başlayan |
adult-onset adj.
|
|
Pathology |
|
157 |
Pathology |
genellikle 40 - 50'li yaşlarda başlayan bir erken bunama türü |
alzheimer's n.
|
|
158 |
Pathology |
genellikle 40 - 50'li yaşlarda başlayan bir erken bunama türü |
alzheimer's disease n.
|
|
159 |
Pathology |
genellikle 40 - 50'li yaşlarda başlayan bir erken bunama türü |
alzheimer's n.
|
|
160 |
Pathology |
genellikle 40 - 50'li yaşlarda başlayan bir erken bunama türü |
alzheimers n.
|
|
161 |
Pathology |
geç başlayan alzheimer hastalığında bunama |
late dementia in alzheimer's disease n.
|
|
162 |
Pathology |
geç başlayan serebellar ataksi |
late-onset cerebellar ataxia n.
|
|
163 |
Pathology |
kıkırdakların kemikleşmesi ile cüceliğe yol açan, doğumdan önce başlayan kalıtsal bir iskelet hastalığı |
chondrodystrophy n.
|
|
164 |
Pathology |
kıkırdakların kemikleşmesi ile cüceliğe yol açan, doğumdan önce başlayan kalıtsal bir iskelet hastalığı |
achondroplasty n.
|
|
165 |
Pathology |
kıkırdakların kemikleşmesi ile cüceliğe yol açan, doğumdan önce başlayan kalıtsal bir iskelet hastalığı |
osteosclerosis congenita n.
|
|
Gastronomy |
|
166 |
Gastronomy |
ekşimeye yeni başlayan süt |
blue john [dialect] n.
|
|
Chemistry |
|
167 |
Chemistry |
plutonium-241 izotopu ile başlayan ve bizmut-209 izotopu ile biten radyoaktif seri |
neptunium series n.
|
|
168 |
Chemistry |
toryum-232 ile başlayan ve kurşun-208 ile biten radyoaktif seri |
thorium series n.
|
|
169 |
Chemistry |
lantan ile başlayan nadir toprak alkali metaller serisi |
lanthanide series n.
|
|
170 |
Chemistry |
lantan ile başlayan nadir toprak alkali metaller serisine ait element |
lanthanon n.
|
|
Biology |
|
171 |
Biology |
sulu ortamda başlayan gelişim evresi |
hydrosere n.
|
|
172 |
Biology |
gelişmeye başlayan canlının ön oluşumlu elemanları ile ilgili |
preformative adj.
|
|
Astronomy |
|
173 |
Astronomy |
kırmızı dev (ölmeye başlayan yıldızların bir safhası) |
red giant n.
|
|
Zoology |
|
174 |
Zoology |
doğar doğmaz annesinden bağımsız hareket etmeye başlayan yavru (hayvan) |
precocial n.
|
|
Botanic |
|
175 |
Botanic |
meyveleri henüz ağaçtayken çimlenmeye başlayan tropik bir ağaç |
mangrove (rhizophora mangle) n.
|
|
176 |
Botanic |
gelişimine çimlenme anında başlayan embriyo |
plantule n.
|
|
177 |
Botanic |
solmaya başlayan çiçekleri yolma |
dead-heading n.
|
|
Agriculture |
|
178 |
Agriculture |
(tahıl) bozulmaya başlayan |
sloomy adj.
|
|
Social Sciences |
|
179 |
Social Sciences |
1960'ların başında londra'da başlayan bir gençlik alt kültürü |
mods n.
|
|
Literature |
|
180 |
Literature |
amerika'da başlayan bir antirealist, antinatüralist ve anti-romantik edebi ve eleştirel hareket |
new humanism n.
|
|
181 |
Literature |
vezindeki en uzun kısımla başlayan |
thetic adj.
|
|
182 |
Literature |
vezindeki en uzun kısımla başlayan |
thetical adj.
|
|
183 |
Literature |
iki uzun heceyle başlayan iyonik vezin ölçüsünden |
a maiore adj.
|
|
184 |
Literature |
iki uzun heceyle başlayan iyonik vezin ölçüsüyle ilgili |
a maiore adj.
|
|
185 |
Literature |
vurgusuz hece ile başlayan vezin ölçüsünde |
a minore adj.
|
|
186 |
Literature |
vurgusuz hece ile başlayan vezin ölçüsüyle ilgili |
a minore adj.
|
|
Linguistics |
|
187 |
Linguistics |
önceden çok yaygın olup daha sonraları yalnızca sınırlı bölgede kullanılmaya başlayan terim, biçim veya telaffuz |
relic n.
|
|
188 |
Linguistics |
yeni başlayan |
true beginner n.
|
|
189 |
Linguistics |
sesli harflerle başlayan kelimelerin başında h sesinin bulunmaması |
lene n.
|
|
190 |
Linguistics |
(ingilizcede) 'wh' harfleri ile başlayan soru veya ilgi zamiri |
wh-word n.
|
|
191 |
Linguistics |
mısır'da m.ö. 7. veya 6. yüzyıldan sonra kullanılmaya başlayan, hiyeratik karakterin daha basit bir hali olan yazı biçimi |
demotic alphabet n.
|
|
192 |
Linguistics |
mısır'da m.ö. 7. veya 6. yüzyıldan sonra kullanılmaya başlayan, hiyeratik karakterin daha basit hali olan yazı biçimi |
epistolographic character n.
|
|
193 |
Linguistics |
mısır'da m.ö. 7. veya 6. yüzyıldan sonra kullanılmaya başlayan, hiyeratik karakterin daha basit hali olan yazı biçimi |
enchorial character n.
|
|
194 |
Linguistics |
cümle başında kullanılmadığı sürece küçük harfle başlayan (isim) |
common adj.
|
|
History |
|
195 |
History |
ikinci dünya savaşındaki nükleer patlama ile başlayan dönem |
nuclear age n.
|
|
196 |
History |
büyük alfred döneminde başlayan ingiliz tarihi |
anglo-saxon chronicle n.
|
|
Archaeology |
|
197 |
Archaeology |
taş devri'nin yaklaşık 15.000 yıl önce başlayan, paleolitik ve neolitik dönemler arasına denk gelen bölümü |
mesolithic age n.
|
|
Religious |
|
198 |
Religious |
noelden dört pazar önce başlayan dönem |
advent n.
|
|
199 |
Religious |
te igitur sözleri ile başlayan bir katolik duası |
te igitur n.
|
|
200 |
Religious |
hz. isa'nın çarmıha gerildiği gün paskalya'ya başlayan eski hristiyanların oluşturduğu grup |
quartodeciman n.
|
|
201 |
Religious |
güneş'in koç burcuna girmesiyle başlayan yeni astrolojik yılı kutlayan bir hindu bayramı |
mesasamkranti n.
|
|
202 |
Religious |
hz. isa'nın çarmıha gerildiği gün paskalya'ya başlayan eski hristiyanlara ait veya ilgili |
quartodeciman adj.
|
|
Sport |
|
203 |
Sport |
2015 şampiyonluk maçında new england patriots kulübünün az şişirilmiş, dolayısıyla tutmayı kolaylaştıran top kullanmaları suçlamasıyla başlayan tartışma |
deflategate n.
|
|
204 |
Sport |
(dövüş sanatlarında) yeni başlayan kimse |
white belt n.
|
|
205 |
Sport |
(yarış başlangıcı) dik pozisyonda başlayan |
standing adj.
|
|
Football |
|
206 |
Football |
(amerikan futbolu) topun geriye doğru pası ile başlayan iki takım arasındaki karşılıklı etkileşim oyunu |
scrimmage n.
|
|
Baseball |
|
207 |
Baseball |
(beyzbol lig başlangıç tarihi olarak) bir marttan itibaren başlayan dönem |
spring training n.
|
|
Chess |
|
208 |
Chess |
yeni başlayan satranç oyuncusu |
patzer n.
|
|
Wagering |
|
209 |
Wagering |
golf maçında mevcut bir bahsin iki katı olarak verilen ve bahis anında geçerli olmaya başlayan ek bahis |
press n.
|
|
Music |
|
210 |
Music |
dördüncü c'den başlayan oktav |
thirty-two-foot octave n.
|
|
211 |
Music |
dördüncü c'den başlayan oktav |
subcontraoctave n.
|
|
212 |
Music |
arka arkaya başlayan seslerle söylenen şarkı |
troll n.
|
|
213 |
Music |
ilk c notası ile başlayan ve artan müzikal oktav |
two-line octave n.
|
|
214 |
Music |
orta c notası ile başlayan ve artan oktav |
two-foot octave n.
|
|
215 |
Music |
orta c notası ile başlayan ve artan oktav |
one-line octave n.
|
|
216 |
Music |
yavaş başlayan tril |
ribattuta n.
|
|
217 |
Music |
aynı nota ile başlayan |
parallel adj.
|
|
218 |
Music |
sol anahtarının üstünde başlayan bir oktavda |
in altissimo adv.
|
|
Cinema |
|
219 |
Cinema |
fransız sinemasında 60'larda başlayan bir akım |
nouvelle vague n.
|
|
Latin |
|
220 |
Latin |
hikayenin ortasından başlayan anlatı |
in medias res n.
|
|
221 |
Latin |
(edebiyat eseri, film) hikayenin ortasından başlayan |
in medias res adj.
|
|
222 |
Latin |
her şeyin ortasından başlayan |
in medias res expr.
|
|
Archaic |
|
223 |
Archaic |
orta c'nin üzerindeki ikinci c ile başlayan ve c'den yükselen müzikal oktav |
thrice–accented octave n.
|
|
224 |
Archaic |
ilk c notası ile başlayan ve artan müzikal oktav |
twice-accented octave n.
|
|
Ornithology |
|
225 |
Ornithology |
sesleri mayıs ayında duyulmaya başlayan çeşitli kuşlara verilen ad |
maybird n.
|
|
Slang |
|
226 |
Slang |
eşcinsel hayat tarzından vazgeçip yeniden karşı cinsle birlikte olmaya başlayan kimse |
yestergay n.
|
|
227 |
Slang |
uzun süredir peşinde koşulan kimseyi ayartıp onunla çıkmaya başlayan kimse |
crap-weasel n.
|
|
228 |
Slang |
uzun süredir peşinde koşulan kimseyi ayartıp onunla çıkmaya başlayan kimse |
crapweasel n.
|
|
229 |
Slang |
d ile başlayan o kelime |
dizzle n.
|
|
230 |
Slang |
askerlik hizmetine gönüllü astsubay olarak başlayan subay |
mustang n.
|
|
231 |
Slang |
üniversiteye yeni başlayan öğrenciler |
shmen n.
|
|
232 |
Slang |
üniversiteye yeni başlayan öğrenciler |
shmen [us] n.
|
|
233 |
Slang |
10. sınıfta başlayan illinois mathematics and science academy (IMSA)'ye 8. sınıfta alınan/kabul edilen öğrenci |
shmen [us] n.
|
|
234 |
Slang |
üniversiteye yeni başlayan kız öğrenci |
shwench [dated] n.
|
|
235 |
Slang |
üniversiteye yeni başlayan kız öğrenci |
shwoman [us] n.
|
|
236 |
Slang |
cinsel organı kıllanmaya başlayan kişi, cinsel ilişkiye hazırdır |
if there's grass on the pitch, play ball expr.
|
|
Modern Slang |
|
237 |
Modern Slang |
alfabetik sıraya göre her gün o güne denk gelen harfle başlayan yemekler yemek suretiyle yapılan 26 günlük beslenme |
alphabet diet n.
|
|