perfectly - Türkisch Englisch Wörterbuch

perfectly

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

Bedeutungen von dem Begriff "perfectly" im Türkisch Englisch Wörterbuch : 11 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
Common Usage
perfectly adv. mükemmelen
Actually, one could say that, in fact, this report fits in perfectly with the Tobin tax action points.
Aslında bu raporun Tobin vergisi eylem noktalarıyla mükemmel bir uyum içinde olduğu söylenebilir.

More Sentences
General
perfectly adv. mükemmel olarak
Your nickname fits you perfectly.
Takma adın sana mükemmel olarak uyuyor.

More Sentences
perfectly adv. kusursuzca
Your nickname fits you perfectly.
Takma adın sana kusursuzca uyuyor.

More Sentences
perfectly adv. tamamen
All this is perfectly true.
Bütün bunlar tamamen doğrudur.

More Sentences
perfectly adv. kusursuz bir biçimde
Don't worry, you're perfectly normal.
Merak etme, sen kusursuz bir biçimde normalsin.

More Sentences
perfectly adv. mükemmel
It is a perfectly good system.
Bu mükemmel derecede iyi bir sistemdir.

More Sentences
perfectly adv. eksiksiz
perfectly adv. tıkır tıkır
perfectly adv. yeterince
perfectly adv. oldukça
Ottoman Turkish
perfectly adv. bihakkın

Bedeutungen, die der Begriff "perfectly" mit anderen Begriffen im Englisch Türkisch Wörterbuch erhalten hat: 20 Ergebniss(e)

Englisch Türkisch
General
perfectly legal adj. tamamen yasal
What we did was perfectly legal.
Yaptığımız şey tamamen yasaldı.

More Sentences
fit perfectly v. kalıp gibi oturmak
perfectly understand v. açıkça anlamak
know something perfectly v. su gibi bilmek
perfectly balanced adj. tam dengeli
perfectly shaped adj. mükemmel şekilli
perfectly splendit adj. ziyadesiyle mükemmel
perfectly splendid adj. ziyadesiyle harikulade
Idioms
perfectly suited adj. biçilmiş kaftan
let's get one thing perfectly clear expr. şunu açıklığa kavuşturalım
let's get one thing perfectly clear expr. şunu açıklığa kavuşturayım
Speaking
do I make myself perfectly clear? expr. anlatabiliyor muyum?
when you have a body like that everything fits you perfectly expr. böyle bir vücudun olduğunda her şey üzerine tam oturur
you suit each other perfectly expr. birbirinize çok yakışıyorsunuz (iki sevgili için)
Trade/Economic
perfectly inelastic demand n. tam esnek olmayan talep
perfectly competitive firm n. tam rekabetçi firma
perfectly efficient price n. tam fiyat etkinliği
perfectly elastic demand n. tam esnek talep
perfectly anticipated inflation n. tam olarak tahmin edilen enflasyon
Technical
perfectly elastic adj. tam elastik