Türkçe | İngilizce | |||
---|---|---|---|---|
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | yasallaştırma | legalisation i. | ||
This recommendation does not come down for or against the legalisation of addictive substances. Bu tavsiye bağımlılık yapan maddelerin yasallaştırılması lehinde ya da aleyhinde değildir. More Sentences |
||||
General | ||||
Genel | yasallaştırma | legalising i. | ||
So if we approve the common position at the present time, we shall merely be legalising a fait accompli. Dolayısıyla şu anda ortak pozisyonu onaylarsak, sadece bir oldubittiyi yasallaştırmış olacağız. More Sentences |
||||
Genel | yasallaştırma | legislating i. | ||
The report concentrates on the issue of legislating criminal sanctions in the first pillar. Rapor, birinci sütunda cezai yaptırımların yasalaştırılması konusuna odaklanmaktadır. More Sentences |
||||
Genel | yasallaştırma | legalizing i. | ||
Legalizing the sale of organs would eliminate the need for the black market and save many lives. Organ satışını yasallaştırmak karaborsaya olan ihtiyacı ortadan kaldıracak ve birçok hayatı kurtaracaktır. More Sentences |
||||
Law | ||||
Hukuk | yasallaştırma | legalisation i. | ||
This is tantamount to proposing the legalisation of abortion in the Member States and candidate countries. Bu, Üye Devletlerde ve aday ülkelerde kürtajın yasallaştırılmasını teklif etmekle eşdeğerdir. More Sentences |
||||
Common Usage | ||||
Yaygın Kullanım | yasallaştırma | legalization i. | ||
General | ||||
Genel | yasallaştırma | legitimation i. | ||
Genel | yasallaştırma | legislative i. | ||
Law | ||||
Hukuk | yasallaştırma | legitimizing i. | ||
Hukuk | yasallaştırma | legitimization i. | ||
Hukuk | yasallaştırma | legitimatizing i. | ||
Hukuk | yasallaştırma | legitimating i. | ||
Hukuk | yasallaştırma | legitimisation i. | ||
Hukuk | yasallaştırma | legitimising i. | ||
Hukuk | yasallaştırma | legitimatising i. | ||
Hukuk | yasallaştırma | legalization i. |