|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
Common Usage |
|
1 |
Yaygın Kullanım |
ya da |
or bağ.
|
|
General |
|
2 |
Genel |
demir ya da tahta parmaklık |
bar i.
|
|
3 |
Genel |
müzikte ya da beyaz dizlerdeki abartılı duygusallık |
schmalz i.
|
|
4 |
Genel |
sal ya da benzeri bir deniz aracının insan gücü ile suda hareket etmesini sağlayan alet |
oar i.
|
|
5 |
Genel |
deri ya da tüy dökme |
exuviating i.
|
|
6 |
Genel |
çocukluk çağından çıkmış kız ya da erkek |
youth i.
|
|
7 |
Genel |
mahrum eden şey ya da kişi |
depriver i.
|
|
8 |
Genel |
vücudun tamamının ya da bazı kısımlarının temizlenmesi |
primping i.
|
|
9 |
Genel |
içmeye ya da banyo etmeye elverişli doğal su kaynağı |
spa i.
|
|
10 |
Genel |
çevreye yayılan kötü ya da zararlı madde |
effluvia i.
|
|
11 |
Genel |
şehirler ya da milletler arası telefon konuşmalarından alınan ücret |
toll i.
|
|
12 |
Genel |
sınırlar çizen kişi ya da şey |
demarcator i.
|
|
13 |
Genel |
yerel ya da lokal saat |
local time i.
|
|
14 |
Genel |
tanımlanmamış kişi ya da şeyler |
etceteras i.
|
|
15 |
Genel |
yahudilerde bir kişinin sağlığına ya da iyileşmesine kadeh kaldırırken söylenen söz |
lehayim i.
|
|
16 |
Genel |
sırnaşık ya da yüzsüz kişi |
saucebox i.
|
|
17 |
Genel |
doyurucu kişi ya da şey |
saturater i.
|
|
18 |
Genel |
birbirini izleyen iki ya da daha fazla sayıda tümce ya da dizenin sonlarının tekrarı |
epistrophe i.
|
|
19 |
Genel |
üzerine rayların yerleştirildiği, enine konulmuş metal, ağaç ya da beton parçalarından her biri |
sleeper i.
|
|
|
20 |
Genel |
bir şişeyi ya da bir kabı tıkaçla kapama |
stoppling i.
|
|
21 |
Genel |
iki ya da daha çok uçağın uçma yeteneğinin birbiriyle kıyaslanması |
flyoff i.
|
|
22 |
Genel |
para ve bunun gibi menfaatler sağlayarak ya da hile ile jüriyi etkileme |
embracery i.
|
|
23 |
Genel |
morfin alışkanlığının ya da miktarının derece derece azaltılarak kesilmesi |
demorphinisation i.
|
|
24 |
Genel |
özellikle ölmüş birinin ardından övgü konuşması ya da yazısı |
eulogia i.
|
|
25 |
Genel |
biri ya da bir kurum hakkında yazılan övücü yazı |
writeup i.
|
|
26 |
Genel |
ödenen paraların tümünü bir ya da birkaç kişinin kazanabileceği bir bahis türü |
sweepstakes i.
|
|
27 |
Genel |
ordu ya da devletçe çıkarılan ve bilet ya da başka seyahat dokümanlarıyla değiştirilebilen belge |
warrant i.
|
|
28 |
Genel |
geciktiren şey ya da kişi |
delayer i.
|
|
29 |
Genel |
kendisini özel veya kolayca tanınabilir kılan niteliklere sahip bölge ya da yöre |
zone i.
|
|
30 |
Genel |
değerini ya da güzelliğini arttıran |
enhancer i.
|
|
31 |
Genel |
kardeşler (abi ya da abla) |
siblings i.
|
|
32 |
Genel |
yanık hayvan veya sebze kokusu ya da tadı |
empyreuma i.
|
|
33 |
Genel |
limanlarda ya da havaalanlarında araç kiralayan şirketlerden alınan bedel |
port surcharge i.
|
|
34 |
Genel |
ebeveyn ya da onların ebeveyninin ingiltere'de doğmuşlukları nedeniyle orada yaşama hakkı |
patriality i.
|
|
35 |
Genel |
üstü kapalı söz ya da imalarla etki altına alma |
earwigging i.
|
|
36 |
Genel |
yolcular ya da konaklayanlar anlamında yaygın kısaltma |
pax i.
|
|
37 |
Genel |
bitki embriyosu ya da fidede kotiledonların bağlanma yerinin üstünde kalan eksen kısmı |
epicotyl i.
|
|
38 |
Genel |
moral bozan şey ya da kişi |
demoraliser i.
|
|
39 |
Genel |
bir nesne ya da olguyu herhangi bir şekilde tanımlayan veri |
metadata i.
|
|
|
40 |
Genel |
kement atarak at ya da sığır yakalama |
roping i.
|
|
41 |
Genel |
çevresi kapatılmış ya da açıkça tanımlanmış alan |
precinct i.
|
|
42 |
Genel |
kenarları dik, derin vadi ya da koyak |
canyon i.
|
|
43 |
Genel |
uçak ya da geminin rotadan çıkması |
yaw i.
|
|
44 |
Genel |
gezi yöneticisi refakatinde yurtiçi ya da yurtdışı gezi |
escorted tour i.
|
|
45 |
Genel |
uydurma sözcük ya da deyim |
coinage i.
|
|
46 |
Genel |
sert yumruk ya da darbe |
slug i.
|
|
47 |
Genel |
ihtiyar ya da emekli kimse |
senior citizen i.
|
|
48 |
Genel |
çamurda ya da suda yuvarlanma |
wallowing i.
|
|
49 |
Genel |
doyma durumuna getiren şey ya da kişi |
saturator i.
|
|
50 |
Genel |
beklenmedik zamanda yaklaşan ya da saldıran kişi |
waylayer i.
|
|
51 |
Genel |
beklenmedik zamanda yaklaşma ya da saldırma |
waylaying i.
|
|
52 |
Genel |
kar arabaları için işaretlenmiş rota ya da kayak pisti |
trail i.
|
|
53 |
Genel |
internette birçok kullanıcıya gönderilen uygun olmayan ya da istenmeyen mesajlar |
spam i.
|
|
54 |
Genel |
dişi hayvanlardaki cinsel arzu artışı ya da gebeliğe hazır olma dönemleri |
estrum i.
|
|
55 |
Genel |
moral bozan şey ya da kişi |
demoralizer i.
|
|
56 |
Genel |
ispanyolca konuşan ülkelerde pazar yeri ya da meydan |
plaza i.
|
|
57 |
Genel |
güneşe fazla maruz kalmaktan kaynaklanan ani bayılma ya da halsizlik |
sunstroke i.
|
|
58 |
Genel |
bir devlet ya da ulusa mensup kişi |
citizen i.
|
|
59 |
Genel |
bir teleferiğin ya da bir tesisteki teleferiklerin tümünün bir saatte yokuş yukarı taşıyabileceği kapasitesi |
uplift capacity i.
|
|
60 |
Genel |
üstü kapalı söz ya da imalarla etki altına alınmış |
earwigged i.
|
|
61 |
Genel |
buğday ya da çimen anızı |
eddish i.
|
|
62 |
Genel |
et, sebze ya da benzer malzemelerin karışımından hazırlanan sıvı yiyecek |
soup i.
|
|
63 |
Genel |
hayali bir düşman ya da gölge ile savaşma durumu |
sciamachy i.
|
|
64 |
Genel |
tuz üreticisi ya da satıcısı |
salter i.
|
|
65 |
Genel |
bir kişi ya da kurumu yermek için yazılmış alaycı yazı yazma |
lampooning i.
|
|
66 |
Genel |
uzatılmış tartışma ya da tartışma toplantısı |
sederunt i.
|
|
67 |
Genel |
resmi olarak bir organizasyon ortaklık ya da anlaşmadan çekilme |
seceding i.
|
|
68 |
Genel |
birkaç tohumu bulunan sebze ya da meyve |
seedpod i.
|
|
69 |
Genel |
bir şeyi inişe geçiren kişi ya da şey |
lander i.
|
|
70 |
Genel |
ayrılan ya da bölünen şey |
separatrix i.
|
|
71 |
Genel |
bir kişi ya da kurumu yermek için yazılmış alaycı yazı |
lampoonery i.
|
|
72 |
Genel |
yaşlılık ya da hastalık sebeplerinden dolayı yarı zamanlı çalışma |
semiretirement i.
|
|
73 |
Genel |
sulu kar ya da çamur ile ıslatma |
slushing i.
|
|
74 |
Genel |
sıkça slogan üreten ya da kullanan kimse |
sloganeer i.
|
|
75 |
Genel |
henüz yahudi olmamış kadın ya da kız |
shiksa i.
|
|
76 |
Genel |
gürültülü parti ya da kutlama |
shivoo i.
|
|
77 |
Genel |
gömlek ya da bluzun ön kısmı |
shirtfront i.
|
|
78 |
Genel |
salak ya da iğrenç kişi |
shmo i.
|
|
79 |
Genel |
yağ ya da kir bulaştırma |
smearing i.
|
|
|
80 |
Genel |
kafeterya'da ya da pub'da bulunan yemek tezgahı |
servery i.
|
|
81 |
Genel |
davalı ya da tutuklunun teşhis için tanığa gösterilmesi |
showup i.
|
|
82 |
Genel |
eskrim ya da düello yaparken kullanılan hafif kılıç |
smallsword i.
|
|
83 |
Genel |
karbonat ya da bi karbonat bileşimi ya da her ikisini içeren ara tuz |
sesquicarbonate i.
|
|
84 |
Genel |
titreme ya da ürperme nöbeti |
shivers i.
|
|
85 |
Genel |
gemi ya da iskele kurtçuğu |
shipworm i.
|
|
86 |
Genel |
bir işi ya da ticareti ilgilendiren konuşma |
shoptalk i.
|
|
87 |
Genel |
çukur ya da hendek |
sheugh i.
|
|
88 |
Genel |
pürüzsüz yapay ipek ya da asetat kumaş |
sharkskin i.
|
|
89 |
Genel |
sıyırıcı özellikleri taşıyan ya da uygulayan kimse |
skinnerian i.
|
|
90 |
Genel |
kayak yapan kişinin bir at ya da araç tarafından buzlu bir yüzeyin üzerinden çekilmesi |
skijoring i.
|
|
91 |
Genel |
gömlek ya da bluz giymemiş olmak |
shirtlessness i.
|
|
92 |
Genel |
tarihi değeri ya da doğal güzelliği sebebiyle sıkça ziyaret edilen yer |
showplace i.
|
|
93 |
Genel |
ayakkabı yapımı ya da tamiri |
shoemaking i.
|
|
94 |
Genel |
dengesi bozuk ya da sapık kişi |
sickie i.
|
|
95 |
Genel |
evrak üzerinde bulunan resmi ya da şahsi mühür koruyan küçük yuvarlak kutu |
skippet i.
|
|
96 |
Genel |
göl yakınında çalışan ya da yaşayan insan |
laker i.
|
|
97 |
Genel |
tren ya da raylı taşıtları taşıyan deniz taşıtı |
seatrain i.
|
|
98 |
Genel |
son derece cazip ya da dikkat çekici kişi veya şey |
showstopper i.
|
|
99 |
Genel |
sabun ya da köpük yayma |
lathering i.
|
|
100 |
Genel |
havai adalarında ipe dizili çiçek ve yapraklardan oluşan başa ya da boyna asılan süs |
leis i.
|
|
101 |
Genel |
çit ya da parmaklıkla çevrili olmama |
fencelessness i.
|
|
102 |
Genel |
bir ya da iki ayağın olmaması |
footlessness i.
|
|
103 |
Genel |
hanedan armacılığınnda kullanılan metal ya da renk |
tincture i.
|
|
104 |
Genel |
çin'de yıllarca yaşamış batılı gazeteciler ya da diplomatlar |
old china hands i.
|
|
105 |
Genel |
bir şeyi kısıtlama ya da azaltma |
scanting i.
|
|
106 |
Genel |
küçük ülke ya da eyalet yöneticisi |
toparch i.
|
|
107 |
Genel |
ucuz olan dekorasyon ya da süs |
gaudery i.
|
|
108 |
Genel |
yapış yapış iğenç yemek ya da içecek |
glop i.
|
|
109 |
Genel |
kuzu ya da koyun eti ve sebzeyle yapılan güveç |
navarin i.
|
|
110 |
Genel |
ulusun yerli halkının hak ve çıkarlarını koruyan kişi ya da siyasetçi |
nativist i.
|
|
111 |
Genel |
tesirsiz/etkisiz/nötr hale getiren şey ya da kişi |
neutraliser i.
|
|
112 |
Genel |
tesirsiz/etkisiz/nötr hale getiren şey ya da kişi |
neutralizer i.
|
|
113 |
Genel |
başka devletlerin işine karışmayan ülke ya da politikacı |
noninterventionist i.
|
|
114 |
Genel |
eski isim hallerinden kısmen ya da tamamen çıkmış fiiller |
nounal i.
|
|
115 |
Genel |
etkisiz hale getiren şey ya da kişi |
nullifier i.
|
|
116 |
Genel |
etkisiz hale getiren şey ya da kişi |
nullificator i.
|
|
117 |
Genel |
tek metinde birleştirilmiş iki ya da daha fazla sayıda yazı |
conflate text i.
|
|
118 |
Genel |
zararlı böcek ya da hayvanlar |
vermin i.
|
|
119 |
Genel |
bilgi ya da iletişim engeli |
chinese wall i.
|
|
120 |
Genel |
satılık ya da kiralık bir mekanın insanların görüşüne açık olduğu zaman aralığı |
open house i.
|
|
121 |
Genel |
hızır gibi yetişen biri ya da bir yardım |
deus ex machina i.
|
|
122 |
Genel |
harp okulu ya da polis koleji öğrencisi |
cadet i.
|
|
123 |
Genel |
yüz yaşında ya da yüz yaşının üstünde kimse |
centenarian i.
|
|
124 |
Genel |
eski haline ya da alışkanlığına dönme |
reversion i.
|
|
125 |
Genel |
insan ya da hayvan sürüsü |
drove i.
|
|
126 |
Genel |
oyun yazma ya da oynama sanatı |
dramatics i.
|
|
127 |
Genel |
hayal ürünü ya da uydurma şey |
figment i.
|
|
128 |
Genel |
iki ya da dörde katlanmış yapraklardan oluşmuş kitap |
folio i.
|
|
129 |
Genel |
iki ya da dörde katlanmış kağıt tabakası |
folio i.
|
|
130 |
Genel |
titrek parlak ışık ya da alev |
flare i.
|
|
131 |
Genel |
savaş ya da kaç |
fight or flight i.
|
|
132 |
Genel |
araba ya da uçağı zevk amacıyla kullanan |
joyrider i.
|
|
133 |
Genel |
ciddi ve komedi içeriği olan oyun ya da roman |
seriocomic i.
|
|
134 |
Genel |
mandal ya da sürgü |
fastening i.
|
|
135 |
Genel |
kapı ya da pencere kilidi |
fastening i.
|
|
136 |
Genel |
çit ya da duvar |
fencing i.
|
|
137 |
Genel |
su sızdıran delik ya da çatlak |
leak i.
|
|
138 |
Genel |
harf ya da sözcük yazım karakteri |
lettering i.
|
|
139 |
Genel |
onarılan yer ya da şey |
mend i.
|
|
140 |
Genel |
bir firma ya da şirketin bir diğeriyle birleşmesi |
merger i.
|
|
141 |
Genel |
karı ya da koca |
partner i.
|
|
142 |
Genel |
ana ya da baba |
parent i.
|
|
143 |
Genel |
ünlü ya da önemli kimse |
personage i.
|
|
144 |
Genel |
kayık ya da yelkenli tekne yarışı |
regatta i.
|
|
145 |
Genel |
telsiz telefon ya da telgraf |
radio i.
|
|
146 |
Genel |
kutsal kişi ya da şeylere saygısızlık |
sacrilege i.
|
|
147 |
Genel |
gizli iş ya da eylem |
stealth i.
|
|
148 |
Genel |
hakkında az bilinen fakat beklenmedik bir şekilde başarılı olan ya da olma ihtimali bulunan siyasi lider |
dark horse i.
|
|
149 |
Genel |
eşya ya da yük vagonu |
van i.
|
|
150 |
Genel |
yararlı ya da güzel şeyleri tahrip eden kimse |
vandal i.
|
|
151 |
Genel |
bir toplantı ya da partide geçirilen eğlenceli vakit |
big time i.
|
|
152 |
Genel |
bir toplantı ya da partide geçirilen iyi vakit |
big time i.
|
|
153 |
Genel |
lise ya da üniversitede ikinci yıl |
sophomore year i.
|
|
154 |
Genel |
bebek ya da doğum öncesi verilen hediye verme partisi |
baby shower i.
|
|
155 |
Genel |
bir kişinin kendi hayatı hakkında daha önceden farkına varmadığı ya da bilinçaltına ittiği bir gerçeği öğrenmesi |
anagnorisis i.
|
|
156 |
Genel |
savaş ya da sıvış |
fight or flight i.
|
|
157 |
Genel |
kadınların giydiği büyük bir örtü ya da çarşaf |
jilbab i.
|
|
158 |
Genel |
ncaa'da son 16'ya kalan takımlar |
sweet sixteen i.
|
|
159 |
Genel |
ivmelenerek artma ya da azalma |
spiral i.
|
|
160 |
Genel |
bir tv ya da radyo programının sinyal/giriş ya da fon müziği |
jingle i.
|
|
161 |
Genel |
(bir spor turnuvasında ya da ortak çalışılacak bir projede yapılan) tanışma toplantısı |
meet and greet i.
|
|
162 |
Genel |
içki ya da yemeklerin tadina bakan kimse |
degustator i.
|
|
163 |
Genel |
kısa bir kamış yardımı ile ağzıda çiğnenmiş kağıt ya da türevlerinin üfürerek fırlatılması |
spitball i.
|
|
164 |
Genel |
antik roma' da taş veya pişmiş toprak ya da tunçtan yapılan vazoya benzer kapaklı veya kapaksız kap |
urn i.
|
|
165 |
Genel |
armut ya da oval şeklinde üç köşeli genelde elmastan yapılan değerli taş |
briolette i.
|
|
166 |
Genel |
bir hikaye ya da makaleden çıkarılacak sonuçlar |
take-aways i.
|
|
167 |
Genel |
eski ve kirli sinema ya da tiyatro |
fleapit i.
|
|
168 |
Genel |
fotoğrafların yayınlanabilmesi için verilen ya da alınan izin |
photo release i.
|
|
169 |
Genel |
yetersiz ya da sınırlı temas |
scant contact i.
|
|
170 |
Genel |
uzak köy ya da kasaba |
podunk i.
|
|
171 |
Genel |
iki müzik grubunun ya da müzisyenin kimin daha iyi olduğunu görmek için karşı karşıya gelmesi |
rock off i.
|
|
172 |
Genel |
taş ya da kayadan yapılma mezar |
sepulcher i.
|
|
173 |
Genel |
belirli bir konu ya da dalda uzmanlık bilgisi |
expertise i.
|
|
174 |
Genel |
başka devletlerin işine karışmayan ülke ya da politikacı |
non-interventionist i.
|
|
175 |
Genel |
amatör olarak sınıflandırılan fakat profesyonel sporcular gibi davranan ya da spordan para kazanan sporcu |
shamateur i.
|
|
176 |
Genel |
bilgilendirme ya da uygulama amaçlı ekranlar |
interactive kiosks i.
|
|
177 |
Genel |
bilgilendirme ya da uygulama amaçlı ekran |
interactive kiosk i.
|
|
178 |
Genel |
rus kır evi ya da villa |
dacha i.
|
|
179 |
Genel |
bir konu için ilk yapılan ya da ilk söylenen şey |
first mentioned i.
|
|
180 |
Genel |
(belge, istatistiksel bilgi, resim, gazete haberi gibi) bir tartışmada tarafların kullandığı inandırıcı veya ikna edici ya da destekleyici noktalar, konular |
talking point i.
|
|
181 |
Genel |
kendi kendini tanıma yönlendirme ya da kendi yolunu çizme |
self-authorship i.
|
|
182 |
Genel |
öğrenmeye ya da çalışmaya geç başlamış kimse |
opsimath i.
|
|
183 |
Genel |
birbiriyle ilişkili ya da benzer insanlar ya da şeylerin oluşturduğu grup |
constellation i.
|
|
184 |
Genel |
birbirini tamamlayan ya da birbirine uyan bir çift şeyden her biri |
companion i.
|
|
185 |
Genel |
birbiriyle bağlantılı ya da birbirine benzeyen insanların ya da şeylerin oluşturduğu grup |
constellation i.
|
|
186 |
Genel |
savaş ya da avcılıkta kullanılan bir ok ucu |
broadhead i.
|
|
187 |
Genel |
(bir paket veya kutu içindeki) adet ya da tane |
Count i.
|
|
188 |
Genel |
hamura şekil veren metal ya da plastik uç |
rose tip i.
|
|
189 |
Genel |
töre ya da gök tanrı inancı |
tengrism i.
|
|
190 |
Genel |
politik veya başka bir nedenle kamusal alanlarda cephe ya da duvar üzerine tanıtım amacıyla yapılan poster asma eylemi |
flyposting i.
|
|
191 |
Genel |
antik iskoçya ve İrlanda'da bir gölde ya da bataklıkta inşa edilmiş müstahkem yapı |
crannog i.
|
|
192 |
Genel |
aktris ya da aktör |
thesp i.
|
|
193 |
Genel |
kültürel araçlar vasıtasıyla kolayca yayılan, özellikle çocukları ve kolay etkilenen insanları etkileyen yaygın bir düşünce ya da düşünce şekli |
meme i.
|
|
194 |
Genel |
fikir, inanç yahut inanç sistemi, kültür aracılığıyla yayılan yahut anne babadan geçen kültürel miras, gözlemleme ya da iletişim araçları vasıtasıyla edinilen davranış şekli |
meme i.
|
|
195 |
Genel |
büyükbaş hayvanların kaçmasına engel olmak için iki ayağına takılan ip ya da zincir |
spancel i.
|
|
196 |
Genel |
havanın geçişine engel olan bariyer ya da duvar |
air tight i.
|
|
197 |
Genel |
ingiliz kraliçesi ya da kral tarafından her yıl paskalya öncesi perşembe günü geleneksel bir törenle fakirlere verilen özel paralar |
maundy money i.
|
|
198 |
Genel |
bir televizyon ya da radyo sunucusuyla birlikte çalışıp o kişinin işini kolaylaştıran kişi (kanada) |
animator i.
|
|
199 |
Genel |
bilekten bağlı çocuk ya da kadın ayakkabısı |
anklet i.
|
|
200 |
Genel |
yanlış ya da yanıltıcı bir dış görünüş |
gloss i.
|
|
201 |
Genel |
gençlerin eylemleri ya da etkilerinden doğan, kayda değer kültürel, politik ya da sosyal değişim |
youthquake i.
|
|
202 |
Genel |
bir kilise ayini sonrası okunan ya da söylenen ilahi ya da marş |
response i.
|
|
203 |
Genel |
bir kilise ayini sonrası okunan ya da söylenen ilahi ya da marş |
responsory i.
|
|
204 |
Genel |
minber ya da kürsü üzerindeki ses yansıtıcı |
abatvoix i.
|
|
205 |
Genel |
yüzme havuzu ya da deniz kenarında güneşten korunmak ya da giyinmek için kullanılan kabin |
cabana i.
|
|
206 |
Genel |
hasta ya da yaralı taşımak için katıra yerleştirilmiş oturma alanı ya da yatak |
cacolet [french dialect] i.
|
|
207 |
Genel |
latin amerika' da belediye meclisi ya da belediye binası |
cabildo [spanish] i.
|
|
208 |
Genel |
bir eşyayı hareket ettirmek ya da taşımak için kullanılan araç |
caddie i.
|
|
209 |
Genel |
(birini ya da bir şeyi) daha az çekici hale getirme |
deglamorization i.
|
|
210 |
Genel |
(birini ya da bir şeyi) daha az çekici hale getirme |
deglamorisation i.
|
|
211 |
Genel |
sürekli tekrarlanan durum ya da eylem |
constant refrain i.
|
|
212 |
Genel |
değişime neden olan kişi ya da şey |
catalyst i.
|
|
213 |
Genel |
pazar tezgahlarının ya da mezarların üzerini kapatan gölgelik |
tabernacle work i.
|
|
214 |
Genel |
pamuk, ipek ya da sentetikten yapılmış, baş parmak için ayrı bir bölüme sahip bir çeşit çorap |
tabi i.
|
|
215 |
Genel |
çıplak ya da yarı çıplak kadınların müşterinin masasında yaptığı dans |
table dancing i.
|
|
216 |
Genel |
kitlelerin duygularını kışkırtan konuşmacı ya da lider |
rabble-rouser i.
|
|
217 |
Genel |
herhangi bir ritmik hareketin vuruşu, sayısı ya da ölçüsü |
cadence i.
|
|
218 |
Genel |
herhangi bir ritmik hareketin vuruşu, sayısı ya da ölçüsü |
cadency i.
|
|
219 |
Genel |
askeri personelin koşu ya da yürüyüş esnasında söylediği şarkı |
cadence i.
|
|
220 |
Genel |
askeri personelin koşu ya da yürüyüş esnasında söylediği şarkı |
cadency i.
|
|
221 |
Genel |
sazdan ya da kamıştan yapılan çalgıyı çalan kimse |
calamist i.
|
|
222 |
Genel |
irlanda cumhuriyeti'nin başbakanı ya da başbakan yardımcısına verilen isim |
tanaiste i.
|
|
223 |
Genel |
topların tozlanmasını ya da nemlenmesini önlemek için ağzına geçirilen örtü ya da tıpa |
tamkin i.
|
|
224 |
Genel |
topların tozlanmasını ya da nemlenmesini önlemek için ağzına geçirilen örtü ya da tıpa |
tampeon i.
|
|
225 |
Genel |
uzun soluklu tartışma, görüş alış verişi ya da konuşma |
talkathon i.
|
|
226 |
Genel |
radyo ya da televizyon programına telefonla katılan |
call-in i.
|
|
227 |
Genel |
yunan ortodoks kilisesinde keşiş ya da rahip |
caloyer i.
|
|
228 |
Genel |
başın üst ya da arka tarafındaki açıklık |
calvities [rare] i.
|
|
229 |
Genel |
başın üst ya da arka tarafındaki açıklık |
calvity i.
|
|
230 |
Genel |
kavga ya da düello için meydan okuma |
call-out i.
|
|
231 |
Genel |
takipçilerin yayına telefonla katılabildikleri radyo ya da televizyon programı |
call-in i.
|
|
232 |
Genel |
ayırt edici özellik ya da davranış |
calling card i.
|
|
233 |
Genel |
taverna ya da bar |
tap house i.
|
|
234 |
Genel |
kuzey carolina yerlisi ya da sakini |
tarheel i.
|
|
235 |
Genel |
kuzey carolina yerlisi ya da sakini |
tar-heel i.
|
|
236 |
Genel |
kuzey carolina yerlisi ya da sakini |
north carolinian i.
|
|
237 |
Genel |
hindu ya da budist dinsel edebiyatının sanskritçe yazılmış ve bedenin, sözün ve zihnin ritüelleriyle ilgilenen bölümü |
tantra i.
|
|
238 |
Genel |
bir akşam kampı ateşinde ya da toplantı sonunda söylenen kapanış şarkısı |
taps i.
|
|
239 |
Genel |
kabartma ya da oyma işleri yapan kimse |
cameist i.
|
|
240 |
Genel |
çan yapan ya da çalan kimse |
campanologist i.
|
|
241 |
Genel |
çan yapma ya da çalma sanatı |
campanology i.
|
|
242 |
Genel |
kabartmalı ya da oymalı değerli taş |
camaieu i.
|
|
243 |
Genel |
masalsı güzellik, huzur ve aydınlanmayı temsil eden yer ya da zaman |
camelot i.
|
|
244 |
Genel |
devetüyünden ya da benzer bir malzemeden yapılan fırça |
camel's-hair pencil i.
|
|
245 |
Genel |
devetüyünden ya da benzer bir malzemeden yapılan fırça |
camelshair i.
|
|
246 |
Genel |
kabartmalı ya da oymalı eser koleksiyoncusu |
cameist i.
|
|
247 |
Genel |
asker ya da izcilerin bir araya gelmesi |
campfire i.
|
|
248 |
Genel |
sinirli kişi ya da hayvan |
rager i.
|
|
249 |
Genel |
hiddetli kişi ya da hayvan |
rager i.
|
|
250 |
Genel |
öfkeli kişi ya da hayvan |
rager i.
|
|
251 |
Genel |
aynı sesin ya da hecenin defalarca tekrar edilmesi |
tautological echo i.
|
|
252 |
Genel |
birini görme ya da yaklaşma fırsatı ya da hakkı |
access i.
|
|
253 |
Genel |
yerli ya da yarı yerli latin kökenli kadın |
chola i.
|
|
254 |
Genel |
bir devlet kurumu tarafından belirlenmiş, nesli tükenmekte olan bitki ya da hayvan türü |
candidate species i.
|
|
255 |
Genel |
heykel ya da kutsal emanetler için yapılan niş |
tabernacle i.
|
|
256 |
Genel |
pamuk, ipek ya da sentetikten yapılmış, baş parmak için ayrı bir bölüme sahip bir çeşit çorap |
tabis i.
|
|
257 |
Genel |
bir piskopos ya da din adamına masasına kabul karşılığı ödenen kira |
table rent i.
|
|
258 |
Genel |
insan ya da nesnelerin pitoresk görünümü |
tableau i.
|
|
259 |
Genel |
liste ya da tabloya ekleme |
tabling i.
|
|
260 |
Genel |
teyelleyen, tutturan kişi ya da şey |
tacker i.
|
|
261 |
Genel |
üzerine yazı ya da resim kazınmış olan levha |
tablature i.
|
|
262 |
Genel |
anlamsız konuşma ya da yazı |
ramblings i.
|
|
263 |
Genel |
abes konuşma ya da yazı |
ramblings i.
|
|
264 |
Genel |
içeriksiz konuşma ya da yazı |
ramblings i.
|
|
265 |
Genel |
ipsiz sapsız konuşma ya da yazı |
ramblings i.
|
|
266 |
Genel |
bir kutlama ya da yıldönümü için içinde not olan bir kutu dolusu şeker veya çikolata |
candygram i.
|
|
267 |
Genel |
sözlü ya da fiziksel saldırı |
cannonade i.
|
|
268 |
Genel |
bir kutu, kitap ya da paketi açmak için çekip atılan bant |
tear strip i.
|
|
269 |
Genel |
belli bir durumda ya da zamanda giyilen kıyafet |
raiment i.
|
|
270 |
Genel |
iran'da din adamı ya da derviş |
abdal i.
|
|
271 |
Genel |
bilim veya sanat dallarından birinde yeteneği ya da uzmanlığı olan kimse |
technician i.
|
|
272 |
Genel |
teknik terim ya da tabir |
technicism i.
|
|
273 |
Genel |
anlaşılması zor teknik dil ya da jargon |
technobabble i.
|
|
274 |
Genel |
bir eylem ya da işlemdeki değişiklikler |
teedle board i.
|
|
275 |
Genel |
genellikle kalkanın sağ üst kenarında bulunan kare ya da dikdörtgen bölüm |
canton i.
|
|
276 |
Genel |
güney afrika'da avrupalı-afrikalı ya da güney asyalı-afrikalı karışımı etnik sınıflandırma |
cape colored i.
|
|
277 |
Genel |
baş ya da uzuvlara sarılan başlık biçimli bandaj |
capeline bandage i.
|
|
278 |
Genel |
başlık, kep ya da kasket yapan kişi |
capmaker i.
|
|
279 |
Genel |
küçük bir delik ya da büyüteçten izlenen erotik gösteri |
raree show i.
|
|
280 |
Genel |
küçük bir delik ya da büyüteçten izlenen erotik gösteri |
raree-show i.
|
|
281 |
Genel |
çok az kılı olan ya da kılsız at kuyruğu |
rattail i.
|
|
282 |
Genel |
çok az kılı olan ya da kılsız at kuyruğu |
rat-tail i.
|
|
283 |
Genel |
sıçan yakalayan kedi ya da köpek |
ratter i.
|
|
284 |
Genel |
sıçan öldüren hayvan (kedi ya da köpek) |
ratter i.
|
|
285 |
Genel |
bölgedeki iş ya da politikalardan kişisel çıkar elde etmek için bir yere yerleşen kimse |
carpetbagger i.
|
|
286 |
Genel |
iki ya da dört tekerlekli küçük at arabası |
carriole i.
|
|
287 |
Genel |
önceki zaman ya da mekandan aktarılmış olan |
carryover i.
|
|
288 |
Genel |
sigara ya da sakız kutularından çıkan kartlardan koleksiyon yapan kişi |
cartophilist i.
|
|
289 |
Genel |
sigara ya da sakız kutularından çıkan kartlardan koleksiyon yapma |
cartophily i.
|
|
290 |
Genel |
mülk ya da manastırın tapu ve sözleşmelerinin kayıtları |
cartulary i.
|
|
291 |
Genel |
mülk ya da manastırın tapu ve sözleşmelerinin kayıtları |
chartulary i.
|
|
292 |
Genel |
parti ya da etkinlikte cam bardakta içecek satılan bar/tezgah |
cash bar i.
|
|
293 |
Genel |
fıçı ya da varil koymak için ayak |
caskstand i.
|
|
294 |
Genel |
tekrarlayan kimse ya da şey |
recapper i.
|
|
295 |
Genel |
yeniden özetleyen kimse ya da şey |
recapper i.
|
|
296 |
Genel |
ideal ya da ahlaki boyutundan ziyade faydacı ve pratik yönü ağır basan |
realistic i.
|
|
297 |
Genel |
eski sahibine ya da yerine döndürme |
reconveyance i.
|
|
298 |
Genel |
eski sahibine ya da yerine dönme |
reconveyance i.
|
|
299 |
Genel |
parçalara ya da bölümlere ayrılmış şey |
catastrophe [scottish] i.
|
|
300 |
Genel |
sarmak ya da dolamak için kullanılan ağ |
caul [obsolete] i.
|
|
301 |
Genel |
gayri resmi dille yazılmış deneme ya da kısa makale |
causerie i.
|
|
302 |
Genel |
bir ya da iki popüler şarkı içeren kompakt disk formatında albüm |
cd single i.
|
|
303 |
Genel |
iskoç ya da irlanda halkının müzik, dans vs. eşliğinde gerçekleştirdiği geleneksel buluşma |
ceilidh i.
|
|
304 |
Genel |
ilgi odağında olan kişi ya da şey |
center i.
|
|
305 |
Genel |
ilgi odağında olan kişi ya da şey |
centre i.
|
|
306 |
Genel |
gizlenmiş balya ya da paket |
ceroon [obsolete] i.
|
|
307 |
Genel |
çay ya da parfüm yapımında kullanılmak üzere yağı çıkarılan kurutulmuş papatya çiçekleri |
chamomile i.
|
|
308 |
Genel |
giysi ya da üniformasında kırmızı tişört bulunan topluluk, dernek, vb. üyesi |
redshirt i.
|
|
309 |
Genel |
şerit ya da kurdele bağlama işçisi |
taper i.
|
|
310 |
Genel |
meyhane ya da barda çalışan kadın |
tappester i.
|
|
311 |
Genel |
elçilik ya da konsolosluk binası |
chancellery i.
|
|
312 |
Genel |
elçilik ya da konsolosluk binası |
chancellory i.
|
|
313 |
Genel |
alışılmış ve öngörülebilir düşünce ya da davranış biçimi |
reflex i.
|
|
314 |
Genel |
hedefe ulaşma veya yükselme aracı olarak kullanılan yol ya da yöntem |
ladder i.
|
|
315 |
Genel |
yanan lamba veya mumun alevini ya da bıraktığı karbon lekelerini inceleyerek kehanette bulunma |
lampadomancy i.
|
|
316 |
Genel |
cinsiyetini erkek ya da kadın olarak tanımlamayan (kişi) |
genderqueer i.
|
|
317 |
Genel |
hayali ya da ruhani önsezilerle kehanette bulunma |
chaomancy i.
|
|
318 |
Genel |
koltuk altında zarar görmeden taşınmak için tasarlanmış üç ya da dört köşeli katlanabilir şapka |
chapeau bras i.
|
|
319 |
Genel |
kraliyete ya da aristokrat bir aileye bağlı din adamı |
chaplain i.
|
|
320 |
Genel |
herhangi bir derneğin ya da cemiyetin toplantılarını yaptığı bina |
chapter house i.
|
|
321 |
Genel |
herhangi bir derneğin ya da cemiyetin toplantılarını yaptığı bina |
chapterhouse i.
|
|
322 |
Genel |
bir şeyin üzerine kabartılmış ya da oyulmuş harf, karakter veya sembol |
charact [obsolete] i.
|
|
323 |
Genel |
bir proje için gerçekleştirilen, kamu kurumları ya da çevreciler gibi üçüncü tarafların da dahil edildiği ortak oturum/toplantı |
charette i.
|
|
324 |
Genel |
bir proje için gerçekleştirilen, kamu kurumları ya da çevreciler gibi üçüncü tarafların da dahil edildiği ortak oturum/toplantı |
charrette i.
|
|
325 |
Genel |
yazılı kağıtlardan ya da kartlardan kehanette bulunma |
chartomancy i.
|
|
326 |
Genel |
metali oyma ya da kabartmayla süsleyen kimse |
chaser i.
|
|
327 |
Genel |
oyma ya da kabartmayla bir metal parçasını süsleme |
chasing i.
|
|
328 |
Genel |
kağıt, keten ya da camla süslenmiş ahşap çerçeve |
chassis [obsolete] i.
|
|
329 |
Genel |
ucuz mal satan dükkan ya da seyyar satıcı |
cheapjack i.
|
|
330 |
Genel |
ucuz mal satan dükkan ya da seyyar satıcı |
cheap-jack i.
|
|
331 |
Genel |
oyma ya da gravürden kabartma yapılan eski bir kimyasal işlem |
chemitype i.
|
|
332 |
Genel |
oyma ya da gravürden kabartma yapılan eski bir kimyasal işlem |
chemitypy i.
|
|
333 |
Genel |
dama tahtası desenine benzeyen ürün ya da eser |
chequerwork i.
|
|
334 |
Genel |
bir beceri ya da uğraşta usta ya da örnek gösterilen kişi |
cher maître i.
|
|
335 |
Genel |
içten, safiyane ya da eleştirel olmayan bir ifade ya da davranış |
naiveness i.
|
|
336 |
Genel |
içten, safiyane ya da eleştirel olmayan bir ifade ya da davranış |
naiveté i.
|
|
337 |
Genel |
insanlara özellikle tepeden bakan ya da aşırı korumacı davrandığı düşünülen kimse |
nanny i.
|
|
338 |
Genel |
(bir şeyin/kişinin) niteliklerine uygun mevki ya da konum |
niche i.
|
|
339 |
Genel |
okunaksız ya da yanlış adres sebebiyle sahibine ulaşmayan posta |
nixie i.
|
|
340 |
Genel |
okunaksız ya da yanlış adres sebebiyle sahibine ulaşmayan postalardan sorumlu memur |
nixie clerk i.
|
|
341 |
Genel |
tamamlanamama (sözleşme ya da prosedür) |
noncompletion i.
|
|
342 |
Genel |
tamamlanamama (sözleşme ya da prosedür) |
non-completion i.
|
|
343 |
Genel |
kısa ömürlü ya da tek kullanımlık tüketim maddeleri |
nondurables i.
|
|
344 |
Genel |
avlanmayan insan ya da hayvan |
nonhunter i.
|
|
345 |
Genel |
alakasız ya da önemsiz mevzu |
non-issue i.
|
|
346 |
Genel |
çok açık giysilerle ya da çıplak olarak yapılan erotik dans |
nude dancing i.
|
|
347 |
Genel |
bir sıranın ya da serinin on beşinci elemanı |
o i.
|
|
348 |
Genel |
duyguların ya da tutkuların kaynağı olan yer |
reins i.
|
|
349 |
Genel |
bağlantı ya da ilişki ifade eden terim |
relative term i.
|
|
350 |
Genel |
büyük bir ün ya da seçkinlik yolunda ilerleyen şey |
newcomer i.
|
|
351 |
Genel |
māorilerde kabile ya da klan anlamında sözcük |
ngati [nz] i.
|
|
352 |
Genel |
tükenmez ya da dolma kalemin ucundaki konik kısım |
nib i.
|
|
353 |
Genel |
bir karar ya da eylem için uygun zaman |
kairos i.
|
|
354 |
Genel |
geçmiş dönemin ya da devrin birliğini ve önemini anlama ve temsil etme yeteneği |
the historic sense i.
|
|
355 |
Genel |
iki kişinin birbirine yardım ettiği ya da birbirini koruduğu sistem |
the buddy system i.
|
|
356 |
Genel |
çocukların kapı ya da pencereyi uzaktan çalarken kullandığı şaka aleti |
ticktack i.
|
|
357 |
Genel |
çocukların kapı ya da pencereyi uzaktan çalarken kullandığı şaka aleti |
tictac i.
|
|
358 |
Genel |
mit yazan ya da toplayan kişi |
mythographer i.
|
|
359 |
Genel |
idam ipine sekiz ya da dokuz tur dolayarak atılan düğüm |
tow [dialect] i.
|
|
360 |
Genel |
idam ipine sekiz ya da dokuz tur dolayarak atılan düğüm |
hangman's halter i.
|
|
361 |
Genel |
idam ipine sekiz ya da dokuz tur dolayarak atılan düğüm |
hangman's knot i.
|
|
362 |
Genel |
birinin kendi kendini özellikle dinî âyin kabîlinden incitmesi ya da yaralaması |
self-laceration i.
|
|
363 |
Genel |
zor bir şeyi başarırken ya da ustalaşırken alınan yardım |
ancilla i.
|
|
364 |
Genel |
nesne ya da bireyin doğasında olan şey |
attribute i.
|
|
365 |
Genel |
belirli bir kişi, nesne ya da makam ile yakından ilişkili olan şey |
attribute i.
|
|
366 |
Genel |
arma ya da nişan olarak kullanılan kartal motifi |
eagle i.
|
|
367 |
Genel |
özellikle doğaüstü bir şeye duyulan korku ya da çekingenlik |
eariness i.
|
|
368 |
Genel |
erken olgunlaşan meyve ya da çiçek |
early i.
|
|
369 |
Genel |
baskı, resmiyet, utanç ya da hantallıktan kurtulma |
easiness i.
|
|
370 |
Genel |
hintli ya da pakistanlı |
east indian i.
|
|
371 |
Genel |
faydalı sebze ya da meyve |
eater i.
|
|
372 |
Genel |
banyo yapmak için ya da vücut kokusu olarak kullanılan yüksek alkollü ve hafif kokulu parfüm |
eau de toilette i.
|
|
373 |
Genel |
banyo yapmak için ya da vücut kokusu olarak kullanılan yüksek alkollü ve hafif kokulu parfüm |
toilet water i.
|
|
374 |
Genel |
abd'nin washington eyaletindeki yakima nehri vadisinde ya da yakınındaki bölgelerde yaşayan yerli kabileye mensup kimse |
yakima i.
|
|
375 |
Genel |
kadınların flörtlerini ya da dans partnerlerini seçtikleri gün |
sadie hawkins day i.
|
|
376 |
Genel |
büyük kurum ya da kuruluş |
edifice i.
|
|
377 |
Genel |
kendini özdeşleştirdiği kişilerin özelliklerini ya da dış görünüşlerini bilinçsizce taklit eden kimse |
zelig i.
|
|
378 |
Genel |
dil şeklinde eki ya da uzantısı olan şey |
languet i.
|
|
379 |
Genel |
politik ya da sosyal kurumları destekleyen doktrin |
establishmentarianism i.
|
|
380 |
Genel |
politik ya da sosyal kurumları destekleyen doktrin |
establishmentism i.
|
|
381 |
Genel |
kuram ya da argümanın en önemli noktası |
kingpin i.
|
|
382 |
Genel |
ölümcül hastalık sebebiyle hayat sigortası poliçesini satan ya da satmaya hazırlanan kimse |
viator i.
|
|
383 |
Genel |
(birine ya da bir şeye) karşı önyargı |
bias against (someone or something) i.
|
|
384 |
Genel |
birine ya da bir şeye karşı önyargı |
bias someone against someone or something i.
|
|
385 |
Genel |
insanların ya çok sevdiği ya da nefret ettiği şey |
marmite i.
|
|
386 |
Genel |
ses ya da heceleri söylerken yanlışlıkla yerlerini değiştirme |
marrowsky i.
|
|
387 |
Genel |
ingiliz kraliçesi ya da kral tarafından her yıl paskalya öncesi perşembe günü geleneksel bir törenle fakirlere verilen özel paralar |
maundy i.
|
|
388 |
Genel |
yayınevinin yeni ya da mevcut kitaplardan oluşturduğu listenin bir kısmı |
midlist i.
|
|
389 |
Genel |
hint kino ağacının ilaç, bronzlaşma için kullanılan kırmızımsı ya da siyah reçinesi |
gum kino i.
|
|
390 |
Genel |
ispanyolca konuşan kişilerden veya ispanyolca konuşulan ülkelerden korkan ya da hoşlanmayan kimse |
hispanophobe i.
|
|
391 |
Genel |
şövalyelik tarikatı komutanlığına bağlı maaş ya da sosyal yardım |
commandery i.
|
|
392 |
Genel |
şövalyelik tarikatı komutanlığına bağlı maaş ya da sosyal yardım |
commandry i.
|
|
393 |
Genel |
uçan aracı istenen şekle ya da yere sokan kimse |
driver i.
|
|
394 |
Genel |
(deriden yapılmış) kareli ya da baklava desenli süsleme |
dicing i.
|
|
395 |
Genel |
iki kişinin normalde aynı olan eşyalarını ayırt etmek için armaya yapılan ilave ya da değişiklik |
difference i.
|
|
396 |
Genel |
fikir ya da inancı ölçüp tartma süreci |
doubt i.
|
|
397 |
Genel |
(balık) tutulan miktar ya da ağırlık |
draught i.
|
|
398 |
Genel |
kenet demiri veya çimentoyla duvara yapıştırılmış mermer ya da mozaik kaplama |
incrustation i.
|
|
399 |
Genel |
ahlaki ya da manevi kaynaklar |
piety i.
|
|
400 |
Genel |
tarihi ya da manevi bir yere yapılan gezi |
pilgrimage i.
|
|
401 |
Genel |
tıp öğrencisi ya da doktoru |
medic [uk] i.
|
|
402 |
Genel |
napolyon'un 1806'da britanya'ya uyguladığı abluka politikası |
continental system i.
|
|
403 |
Genel |
birlikte var olan, aynı ya da benzer şeylerden oluşan grup |
platoon i.
|
|
404 |
Genel |
pratik bilgiden ziyade spekülatif ya da teorik bilgiye dayanan bilgelik |
sapience [obsolete] i.
|
|
405 |
Genel |
altın ya da gümüşü tel biçiminde işleme |
filigrain [obsolete] i.
|
|
406 |
Genel |
gelecek birini ya da bir şeyi duyuran kimse |
foreshadower i.
|
|
407 |
Genel |
bilinçli deneyimin duyusal ürün ya da bellek imgesi olarak ortaya çıkması |
presentation i.
|
|
408 |
Genel |
bilinçli deneyimin duyusal ürün ya da bellek imgesi olarak ortaya çıkması |
presentment i.
|
|
409 |
Genel |
antik yunan ya da roma tapınaklarında ayinlerin yapıldığı orta kısım |
sekos i.
|
|
410 |
Genel |
ihtiyar ya da emekli kimse |
senior i.
|
|
411 |
Genel |
saat ya da eşapmanının çıkardığı tik tak sesi |
beat i.
|
|
412 |
Genel |
(italya'da) sorrento'ya özgü bir süsleme işi |
sorrento work i.
|
|
413 |
Genel |
(antik roma'da) tanrı'ya şükran kutlaması |
supplication [obsolete] i.
|
|
414 |
Genel |
deri ya da tüy dökmek |
exuviate f.
|
|
415 |
Genel |
sayı ile kazanmak ya da kaybetmek |
point f.
|
|
416 |
Genel |
olmak ya da olmamak |
be or not to be f.
|
|
417 |
Genel |
bir konuşmayı ya da eylemi bölmek |
butt in f.
|
|
418 |
Genel |
ağır ya da düzgün adımlarla yürümek |
pace f.
|
|
419 |
Genel |
işlemden geçirmek (ham ya da ara malları) |
treat f.
|
|
420 |
Genel |
batmak ya da çıkmak |
make or break f.
|
|
421 |
Genel |
kapatmak ya da dışarıda bırakmak |
bar f.
|
|
422 |
Genel |
bir kitaba açıklayıcı not ya da notlar eklemek |
annotate f.
|
|
423 |
Genel |
anlaşmazlıkları ya da sorunları çözmek |
iron out f.
|
|
424 |
Genel |
koşu ya da yürüyüş hızını belirlemek |
pace f.
|
|
425 |
Genel |
kristal küreyle geleceği tahmin etmek ya da görmek |
scry f.
|
|
426 |
Genel |
gözetim tarafından izlenmek ya da korunmak |
be sentinelled f.
|
|
427 |
Genel |
şahin doğan ya da atmacaları evcilleştirmek için gözkapaklarını dikmek |
seel f.
|
|
428 |
Genel |
vitrine ya da camekana koymak |
showcase f.
|
|
429 |
Genel |
altı el ya da ayak parmağa sahip olmak |
sexdigital f.
|
|
430 |
Genel |
kazara ya da tesadüfen edinmek |
come by f.
|
|
431 |
Genel |
bandaja ya da havluya sarmak |
inthrall f.
|
|
432 |
Genel |
artırma ile satılan bir şey için önce bir miktar para vermek ya da önermek |
submit a bid f.
|
|
433 |
Genel |
doğru ya da yanlış mı diye düşünmeden hareket etmek |
make no bones about f.
|
|
434 |
Genel |
doğru ya da yanlış mı diye düşünmeden hareket etmek |
make no bones of f.
|
|
435 |
Genel |
oltaya ya da tuzağa yem koymak |
bait f.
|
|
436 |
Genel |
birisi ya da bir şey için uykusu kaçmak |
lose sleep over someone or something f.
|
|
437 |
Genel |
yaşam zevkini ya da coşkusunu yitirmek |
get into a rut f.
|
|
438 |
Genel |
(moral ya da maddi açıdan) destek sağlamak |
gather round f.
|
|
439 |
Genel |
(bir şeylerin arasında) sevinç ya da şaşkınlıkla dolanmak |
gaze round f.
|
|
440 |
Genel |
(bir şeylerin arasında) sevinç ya da şaşkınlıkla dolanmak |
gaze around f.
|
|
441 |
Genel |
birini ya da birşeyi dikkatlice izlemek |
watch with an eagle eye f.
|
|
442 |
Genel |
denetimi kaldırmak ya da azaltmak |
deregulate f.
|
|
443 |
Genel |
(bira ya da şarabı) baharatla kaynatmak |
mull f.
|
|
444 |
Genel |
bir kaza ya da hastalık nedeniyle ölmek |
die of something f.
|
|
445 |
Genel |
aküsü bitmiş aracın motorunu takviye kablosuyla ya da vurdurmak suretiyle çalıştırmak |
jumpstart f.
|
|
446 |
Genel |
aküsü bitmiş aracın motorunu takviye kablosuyla ya da vurdurmak suretiyle çalıştırmak |
jump-start f.
|
|
447 |
Genel |
öyle ya da böyle bir karara varmak |
make a decision one way or the other f.
|
|
448 |
Genel |
bir organın ya da yapının sinirini etkisiz kılmak |
denervate f.
|
|
449 |
Genel |
gerçek nedenini bulmak ya da tanımlamak |
pinpoint f.
|
|
450 |
Genel |
asgari ya da azami miktar sınırı koymak |
set quantity f.
|
|
451 |
Genel |
ufak ya da önemsiz ayrıntılar üzerinde fazlasıyla durmak |
niggle f.
|
|
452 |
Genel |
ufak ya da önemsiz ayrıntılar üzerinde fazlasıyla durmak |
squabble f.
|
|
453 |
Genel |
ufak ya da önemsiz ayrıntılar üzerinde fazlasıyla durmak |
quibble f.
|
|
454 |
Genel |
ufak ya da önemsiz ayrıntılar üzerinde fazlasıyla durmak |
bicker f.
|
|
455 |
Genel |
ufak ya da önemsiz ayrıntılar üzerinde fazlasıyla durmak |
brabble f.
|
|
456 |
Genel |
ufak ya da önemsiz ayrıntılar üzerinde fazlasıyla durmak |
pettifog f.
|
|
457 |
Genel |
birinin ya da bir şeyin kontrolünü ele geçirmek |
overtake f.
|
|
458 |
Genel |
bir kişi ya da grubu yakın takip altına almak |
surveil f.
|
|
459 |
Genel |
bir film ya da tv programını yeniden izlemek |
rewatch f.
|
|
460 |
Genel |
herhangi bir sürece ya da ürüne etki eden ufak problemleri çözmek |
work out the bugs f.
|
|
461 |
Genel |
almak ya da el koymak (özellikle sormadan) |
annex f.
|
|
462 |
Genel |
bir problemi doğru çözmek ya da çözme çabasına girmek |
answer f.
|
|
463 |
Genel |
tanıdık ve arkadaşları selamlamak amacıyla bir lokanta ya da gece kulubündeki masalar arasında dolaşmak |
table-hop f.
|
|
464 |
Genel |
çok zayıflamak ya da zayıflatmak |
tabefy f.
|
|
465 |
Genel |
bir ırka karşı başka bir ırkta önyargı ya da korku uyandırmak |
race-bait f.
|
|
466 |
Genel |
engellemek ya da ertelemek |
taigle f.
|
|
467 |
Genel |
bir kişiyi sırayla sorgulamak ya da azarlamak |
tag-team f.
|
|
468 |
Genel |
aşırı duygusal ya da abartılı davranmak |
camp f.
|
|
469 |
Genel |
yetersizlik ya da izin vermemeyi anlatan olumsuz yardımcı fiil |
cannot f.
|
|
470 |
Genel |
derece derece artmak ya da azalmak |
ratchet f.
|
|
471 |
Genel |
(birini) bir durum ya da etkinliğin içine sokmak |
cast [obsolete] f.
|
|
472 |
Genel |
sonuç vermek (iyi ya da kötü biçimde) |
redound f.
|
|
473 |
Genel |
bazı etkiler yaratmak için bir şey eklemek ya da serpiştirmek |
lace f.
|
|
474 |
Genel |
fiziksel ya da sözle saldırmak |
lace f.
|
|
475 |
Genel |
tılsımlar, müzik ya da tatlı sözle (hayvanı) yönlendirip kontrol etmek |
charm f.
|
|
476 |
Genel |
(birini) etki altına alarak bir şeye ikna ya da teşvik etmek |
charm [obsolete] f.
|
|
477 |
Genel |
oyma ya da kabartmayla bir metal parçasını süslemek |
chase f.
|
|
478 |
Genel |
doğruluğu, niteliği ya da durumunu belirlemek için incelemek |
check into f.
|
|
479 |
Genel |
dama tahtası şeklinde düzenlemek ya da işaretlemek |
checkerboard f.
|
|
480 |
Genel |
herkese açık bir oturum ya da yayında tanıtım maksatlı olarak (bir ünlünün veya ürünün) isminden bahsetmek |
name-check f.
|
|
481 |
Genel |
güvenlik vb. sebeplerle bilgi almak için (bir kişinin) ismini kullanarak dosya ya da veritabanlarını aramak |
name-check f.
|
|
482 |
Genel |
başkasının çocuklarına bakmak ya da ilgilenmek |
nanny f.
|
|
483 |
Genel |
okunaksız ya da yanlış adres yazılmış postayı damgalayıp geri göndermek |
nixie f.
|
|
484 |
Genel |
(birini ya da bir şeyi) yüceltmek ya da onurlandırmak |
nobilitate f.
|
|
485 |
Genel |
listeye ya da tabloya girmek |
insert f.
|
|
486 |
Genel |
daha sıcak ya da soğuk yapmak |
attemper f.
|
|
487 |
Genel |
kaynatarak ya da haşlayarak özünü çıkarmak |
elixate f.
|
|
488 |
Genel |
(kurnazlık ve maharetle) birinden ya da bir şeyden kurtulmak |
elude f.
|
|
489 |
Genel |
birinden ya da bir şeyden kendini kurtarmak |
elude f.
|
|
490 |
Genel |
fıçıya ya da varile koymak |
keg f.
|
|
491 |
Genel |
fıçı ya da varilde depolamak |
keg f.
|
|
492 |
Genel |
avın kaçtığı ya da gizlendiği yeri görüp akılda tutmak |
mark f.
|
|
493 |
Genel |
meyvenin ya da tohumun dış yapraklarını ya da kılıfını soymak |
dehusk f.
|
|
494 |
Genel |
(bir şeyi) birden fazla liste ya da gruptaki ilgili elemanlarla eşleştirmek |
cross-match f.
|
|
495 |
Genel |
(kazmak, çukur açmak veya parçalamak için) pençe ya da pati kullanmak |
scratch f.
|
|
496 |
Genel |
politik ya da sosyal kurumları destekleyen |
establishmentarian s.
|
|
497 |
Genel |
onay ya da izin almaya uygun olma |
sanctionative s.
|
|
498 |
Genel |
transferi ya da devri mümkün olan |
transferable s.
|
|
499 |
Genel |
aynı zamanda ya da aynı yerde varolan |
coexisted s.
|
|
500 |
Genel |
yanık hayvan veya sebze kokusu ya da tadında olan |
empyreumatic s.
|
|