İngilizce | Türkçe | |||
---|---|---|---|---|
Trade/Economic | ||||
Ticaret/Ekonomi | value for money i. | paranın karşılığı | ||
The Commission considers this to be a significant number and that the hotlines give good value for money. Komisyon bunun önemli bir rakam olduğunu ve yardım hatlarının verilen paranın karşılığını verdiğini düşünmektedir. More Sentences |
||||
Ticaret/Ekonomi | value for money i. | harcama getirisi |
İngilizce | Türkçe | |
---|---|---|
General | ||
Genel | value-for-money audit i. | paranın karşılığı denetimi |
Speaking | ||
Konuşma | you get good value for your money there expr. | orada ödediğin para karşılığında iyi mal alırsın |
Konuşma | he gives you good value for your money expr. | ödediğin para karşılığında sana iyi mal verir |
Trade/Economic | ||
Ticaret/Ekonomi | value-for-money auditing i. | harcanan paranın karşılığı denetimi |
Ticaret/Ekonomi | value for money auditing i. | paranın karşılığı denetimi |