Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
to spare
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"to spare"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 2 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
to spare
zf.
rezerv
2
Genel
to spare
zf.
fazla
"to spare"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 56 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
not to spare
f.
kıymak
2
Genel
spare some time to
f.
zaman ayırmak
3
Genel
spare some time to
f.
vakit ayırmak
4
Genel
not to spare enough time
f.
yeterli zaman ayıramamak
5
Genel
not to spare enough time
f.
yeterli zamanı ayırmamak
6
Genel
not to spare enough time
f.
yeterince zaman ayıramamak
Phrases
7
İfadeler
and something to spare
expr.
ve bir şey de arttı
8
İfadeler
and something to spare
expr.
ve üstüne de bir şey kaldı
9
İfadeler
and something to spare
expr.
üstüne bir şey bile kaldı
10
İfadeler
and something to spare
expr.
ve geriye de bir şey arttı
11
İfadeler
and something to spare
expr.
bir şey arttı bile
12
İfadeler
and something to spare
expr.
bir şey yetti de arttı
13
İfadeler
and something to spare
expr.
bir şey fazlasıyla yetti
14
İfadeler
with something to spare
expr.
ve bir şey de arttı
15
İfadeler
with something to spare
expr.
ve üstüne de bir şey kaldı
16
İfadeler
with something to spare
expr.
üstüne bir şey bile kaldı
17
İfadeler
with something to spare
expr.
ve geriye de bir şey arttı
18
İfadeler
with something to spare
expr.
bir şey arttı bile
19
İfadeler
with something to spare
expr.
bir şey yetti de arttı
20
İfadeler
with something to spare
expr.
bir şey fazlasıyla yetti
21
İfadeler
with time to spare
expr.
erkenden
22
İfadeler
with time to spare
expr.
zamanından önce
23
İfadeler
with time to spare
expr.
zaman artırarak
Colloquial
24
Konuşma Dili
have (something) to spare
f.
ayıracak/paylaşacak (bir şeyi) olmak
25
Konuşma Dili
have something to spare
f.
ayıracak/paylaşacak bir şeyi olmak
26
Konuşma Dili
have something to spare
f.
fazladan bir şeyi olmak
27
Konuşma Dili
have to spare
f.
ayıracak/paylaşacak (bir şeyi) olmak
28
Konuşma Dili
have to spare
f.
fazladan (bir şeyi) olmak
29
Konuşma Dili
and to spare
expr.
ve arttı
30
Konuşma Dili
and to spare
expr.
ve üstüne bir şey de kaldı
31
Konuşma Dili
and to spare
expr.
ve üstüne bir şey bile kaldı
32
Konuşma Dili
and to spare
expr.
arttı bile
33
Konuşma Dili
and to spare
expr.
yetti de arttı
34
Konuşma Dili
and to spare
expr.
fazlasıyla yetti
Idioms
35
Deyim
spare no effort to do something
f.
elinden geleni esirgememek
36
Deyim
spare no effort to do something
f.
(bir konuda) elinden geleni yapmak
37
Deyim
spare no expense/pains/trouble (to do something)
f.
(bir şey yapmak için) paraya/zamana kıymak
38
Deyim
spare no expense/pains/trouble (to do something)
f.
(bir şey yapmak için) gereken parayı/zamanı/emeği harcamak
39
Deyim
spare no expense/pains/trouble (to do something)
f.
(bir şey yapmak için) gereken parayı/zamanı/emeği harcamaktan kaçınmamak
40
Deyim
spare no expense/pains/trouble (to do something)
f.
(bir şeyi yapmak için) hiçbir masraftan/harcamadan kaçınmamak
41
Deyim
not a moment to spare
expr.
derhal
42
Deyim
without a moment to spare
expr.
derhal
43
Deyim
enough and to spare
expr.
gereğinden fazla
44
Deyim
without a moment to spare
expr.
hemen
45
Deyim
not a moment to spare
expr.
hemen
46
Deyim
enough and to spare
expr.
yeter de artar bile
47
Deyim
not a moment to spare
expr.
vakit kaybetmeden
48
Deyim
without a moment to spare
expr.
vakit kaybetmeden
49
Deyim
enough and to spare
expr.
yeterinden fazla
Speaking
50
Konuşma
do you have five minutes to spare?
expr.
ayıracak beş dakikan var mı?
51
Konuşma
do you have any candy to spare?
expr.
elinde fazla şeker var mı?
52
Konuşma
I have not a minute to spare
expr.
kaybedecek hiç vaktim yok
53
Konuşma
enough and some to spare
expr.
yeter de artar bile
54
Konuşma
there is enough and to spare
expr.
yeter de artar
55
Konuşma
I like to read gripping novels in my spare time
expr.
boş zamanlarımda sürükleyici roman okumayı severim
56
Konuşma
I like to read novels in my spare time
expr.
boş zamanlarımda roman okumayı severim
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of to spare
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy