sexually - Türkçe İngilizce Sözlük

sexually

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau

"sexually" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 4 sonuç

İngilizce Türkçe
General
sexually zf. cinsel olarak
She's sexually frustrated.
Cinsel olarak hayal kırıklığına uğramış.

More Sentences
sexually zf. cinsel açıdan
She's sexually frustrated.
Cinsel açıdan hüsrana uğramış.

More Sentences
sexually zf. cinsel
Men, too, are victims of trafficking in people and are sexually abused.
Erkekler de insan ticareti mağduru olmakta ve cinsel istismara uğramaktadır.

More Sentences
sexually zf. cinsel yolla

"sexually" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 41 sonuç

İngilizce Türkçe
General
sexually active s. cinsel olarak aktif
The sexually active population must have the opportunity to practise prevention.
Cinsel olarak aktif nüfus, korunma fırsatına sahip olmalıdır.

More Sentences
Medical
sexually transmitted s. cinsel yolla bulaşan
Have you ever received treatment for a sexually transmitted disease?
Hiç cinsel yolla bulaşan hastalıklarla ilgili tedavi gördünüz mü?

More Sentences
General
parents of sexually abused children i. cinsel istismara uğramış çocukların ebeveynleri
sexually abused children i. cinsel istismara uğramış çocuklar
sexually explicit scenes i. açık saçık sahneler
sexually explicit messages i. cinsel içerikli mesajlar
sexually explicit photographs i. cinsel içerikli fotoğraflar
dress in a sexually provocative manner f. açılıp saçılmak
be stimulated (sexually) f. tahrik edilmek
be aroused (sexually) f. tahrik edilmek
be aroused (sexually) f. tahrik olmak
sexually explicit s. cinsel içerikli
sexually appealing s. cinsel anlamda çekici
sexually appealing s. seksi
Law
protection of minors from sexually explicit materials act i. küçükleri muzır neşriyattan koruma kanunu
sexually abuse someone f. cinsel istismarda bulunmak
Medical
sexually transmitted diseases (std) i. cinsel yolla bulaşan hastalıklar
sexually transmitted disease free i. cinsel yolla bulaşan bir hastalık taşımayan kişi
sexually transmitted disease i. cinsel yolla bulaşan hastalık
sexually transmissible diseases i. cinsel yolla bulaşan hastalıklar
sexually transmitted infections i. cinsel yolla bulaşan enfeksiyonlar
sexually transmitted diseases i. cinsel ilişki ile bulaşan hastalıklar
sexually transmittable diseases i. cinsel yolla bulaşan hastalıklar
sexually transmitted diseases i. cinsel yolla geçen hastalıklar
sexually transmitted disease i. cinsel ilişki ile bulaşan hastalık
sexually transmitted diseases i. cinsel ilişkiyle bulaşan hastalıklar
sexually transmitted infection screening i. cinsel yolla bulaşan enfeksiyon taraması
sexually transmitted disease free i. cinsell yolla bulaşan bir hastalığı olmayan kişi
sexually transmitted disease i. cinsel yolla geçen hastalık
sexually transmitted diseases i. cinsel yolla bulaşan hastalıklar
sexually transmissible diseases i. cinsel ilişki ile bulaşan hastalıklar
sexually transmitted disease i. seks yoluyla bulaşan hastalık
sexually transmitted disease i. zührevi hastalık
sexually transmissible diseases i. zührevi hastalıklar
sexually transmissible disease i. zührevi hastalık
sexually transmitted s. cinsel yolla geçen
Pathology
sexually transmitted disease i. cinsel yolla bulaşan hastalık
std (sexually transmitted disease) i. cinsel yolla bulaşan hastalık
sti (sexually transmitted infection) kısalt. cinsel yolla bulaşan enfeksiyon
Social Sciences
sexually liberal feminism i. seks yanlısı feminizm
sexually liberal feminism i. seks-pozitif feminizm