rout - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

rout

Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau


"rout" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 92 sonuç

İngilizce Türkçe
Common Usage
rout i. bozgun
General
rout i. hezimet
rout i. hengame
rout i. düzensiz kalabalık
rout i. gürültücü topluluk
rout i. çok sayı
rout i. büyük miktar
rout i. büyük sayı
rout i. kalabalık
rout i. çokluk
rout i. sayı
rout i. sürü
rout i. eylem
rout i. ayaklanma
rout i. yaygara
rout i. toplu infial
rout i. buluşma
rout i. toplanma
rout i. toplantı
rout i. davet
rout i. suare
rout i. kabul
rout i. oyma
rout i. eşeleme
rout i. gürültü yapma
rout i. kesme
rout i. yenilgi
rout i. acele uçuş
rout i. ivedi uçuş
rout i. iletme
rout i. gönderme
rout i. yönlendirme
rout i. alt sınıf mensubu kimseler
rout i. ayak takımından kimse
rout i. avam
rout i. horlama
rout i. horultu
rout i. dost
rout i. çevre
rout i. muhit
rout i. arkadaşlar
rout i. maiyet
rout i. takım
rout f. aramak
rout f. bozguna uğratmak
rout f. hezimete uğratmak
rout f. araştırmak
rout f. darmadağın etmek
rout f. kurcalamak
rout f. tarumar etmek
rout f. gürültü yapmak
rout f. burnu ile eşelemek
rout f. burnu ile bakınmak
rout f. didik didik etmek
rout f. altını üstüne getirmek
rout f. fışkırtmak
rout f. dışarı çıkarmak
rout f. fırlatmak
rout f. yatağından çıkarmak
rout f. uyandırmak
rout f. kaldırmak
rout f. ortaya çıkarmak
rout f. deşmek
rout f. kazmak
rout f. bulmak
rout f. ayrılmak
rout f. uzaklaşmak
rout f. kovmak
rout f. gitmek
rout f. araba ile uzaklaşmak
rout f. duman çıkarmak
rout f. geğirmek
rout f. fırlatmak
rout f. püskürtmek
rout f. püskürmek
rout f. defetmek
Trade/Economic
rout i. kanunsuz topluluk
Technical
rout f. kanal açmak
rout f. oymak
rout f. (baskı yüzeyinden boş kısımları) çıkartmak
rout f. (kesme aleti ile) metal veya ahşabı çıkarmak
Archaic
rout i. sürü
rout i. hayvan grubu
rout i. kargaşa
rout i. rahatsızlık
rout i. arbede
rout i. ayaklanma
rout i. yaygara
rout i. sızıntı kuvveti
rout f. horlamak
rout f. hırıldamak
rout f. hortumu ile eşelemek

"rout" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 57 sonuç

İngilizce Türkçe
General
rabble-rout i. düzensiz kalabalık
rabble-rout i. gürültülü insan sürüsü
rabble-rout i. gürültücü kalabalık
revel-rout i. cümbüş
revel-rout i. eğlence
revel-rout i. şenlik
revel-rout i. ayak takımı
revel-rout i. aykırı grup
revel-rout i. serseri
rout [uk] i. gürültü
rout [uk] i. karışıklık
rout [uk] i. patırtı
rout [uk] i. feryat
rout up f. uzaklaştırmak
rout out f. yatağından çıkarmak
put to rout f. hallaç pamuğu gibi atmak
rout out f. çıkarmak
rout up f. çıkarmak
rout out f. bulmak
rout out f. uzaklaştırmak
put to rout f. bozguna uğratmak
rout out f. gizlendiği yerden çıkarmak
rout out f. yatağından kaldırmak
rout out f. zorla çıkarmak
rout [uk] f. (büyükbaş hayvan) böğürmek
rout [uk] f. (büyükbaş hayvan) bağırmak
rout [uk] f. bağırmak
rout [uk] f. kükremek
rout [uk] f. seslenmek
rout [uk] f. çağırmak
Phrasals
rout out f. anlamak
rout out f. arayıp taramak
rout out f. araştırarak bulmak
rout out f. didik didik ederek bulmak
rout out f. kaçmaya yol açmak
rout out f. sıvıştırmak
rout up f. arayıp taramak
rout up f. araştırarak bulmak
rout up f. didik didik ederek bulmak
rout out of some place f. bir yerden çıkarmak
rout out of some place f. bir yerden dışarı atmak
rout out of some place f. bir yerden uzaklaştırmak
rout out of some place f. bir yerden kovmak
rout out of some place f. bir yerden def etmek
rout out of some place f. bir yerden zorla/ite kaka çıkarmak
Idioms
rout someone out of some place and rout someone out f. birisini bir yerden zorla çıkarmak
the rout was on expr. fark attı
the rout was on expr. çimlere gömdü
Trade/Economic
economic rout i. ekonomik çöküntü
economic rout i. ekonominin çökmesi
Computer
add rout file i. kayıt adres dosyası
Gastronomy
rout cake i. (kutlama, parti için hazırlanan) zengin aromalı tatlı bir tür kek
rout cake i. kutlama pastası
Marine Biology
bull-rout i. fare başlı iskorpit
Zoology
rout [dialect] i. yosun kazı
rout [dialect] i. koyu renkli kaz
Military
rout completely f. bozguna uğratmak