put past - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

put past



"put past" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç

İngilizce Türkçe
Idioms
put past f. yapabileceğine inanmamak
put past f. yapacağını düşünmemek
put past f. kondurmamak

"put past" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 34 sonuç

İngilizce Türkçe
Colloquial
not put it past someone expr. yapması/yaptığını bilmek beni şaşırtmazdı
I wouldn't put it past (someone) expr. (tam da birinden) bekleyeceğim/beklenecek bir hareket/davranış
I wouldn't put it past (someone) expr. (biri) yapsa/yapmışsa hiç şaşırmam
I wouldn't put it past somebody (to do something) expr. (tam da) birinin yapmasını bekleyeceğim/yapması beklenecek bir hareket/davranış
I wouldn't put it past somebody (to do something) expr. biri (bir şey) yapsa/yapmışsa hiç şaşırmam
Idioms
put one past (someone) f. (birini) aptal yerine koymak
put one past (someone) f. (birini) kandırmak
put one past (someone) f. (birini) kafaya almak
put one past (someone) f. (birini) işletmek
put one past (someone) f. (birine) oyun oynamak
put one past (someone) f. (birine) eşek şakası yapmak
put one past (someone) f. (birini) kafaya almak
put one past (someone) f. (biriyle) kafa bulmak
not put (something) past (one) f. (birinin) kötü/ahlaksızca bir şey yapabileceğine inanmak
not put (something) past (one) f. (birinin) rezilce bir şey yapabileceğine inanmak
not put (something) past (one) f. (birinin) kötü bir şey yapabilecekmiş gibi durduğunu düşünmek
not put (something) past (one) f. (birini) kandıramamak
not put (something) past (one) f. (birine) bir şey yutturamamak
not put (something) past (one) f. (birini) uyutamamak
not put it past f. yapması/yaptığını bilse şaşırmamak
not put it past f. (birinden) her şeyi beklemek
not put it past f. yapsa şaşırmamak
not put something past someone f. birinin bir şey yapması/yaptığını bilse şaşırmamak
not put something past someone f. birinden bir şey/her şey beklenmek
not put something past someone f. biri bir şey yapsa şaşırmamak
put (something) past (someone) f. (birinin bir şeyi) yapabileceğine inanmamak
put (something) past (someone) f. (birinin bir şeyi) yapacağını düşünmemek
put (something) past (someone) f. (birine bir şeyi) kondurmamak
would not put it past someone expr. her şey beklenir
would not put anything past someone expr. her şey beklenir
I wouldn't put it past somebody expr. onun yaptığını bilmek beni şaşırtmazdı
I wouldn't put it past somebody expr. (tam da) ondan bekleyeceğim/ beklenecek bir hareket/davranış
wouldn’t put it past someone (to do something) expr. (birinin) ... yapması şaşırtıcı/sürpriz olmaz/beni şaşırtmaz
Speaking
not put it past someone expr. yapsa şaşırmazdım