Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
(birini) kandırmak
"(birini) kandırmak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 36 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
(birini) kandırmak
hocus-pocus
f.
2
Genel
(birini) kandırmak
fob
f.
Phrasals
3
Öbek Fiiller
(birini) kandırmak
get round (someone)
f.
4
Öbek Fiiller
(birini) kandırmak
put (one) on
f.
5
Öbek Fiiller
(birini) kandırmak
put one over on (one)
f.
6
Öbek Fiiller
(birini) kandırmak
slip something over on (one)
f.
7
Öbek Fiiller
(birini) kandırmak
toy with (someone)
f.
Colloquial
8
Konuşma Dili
(birini) kandırmak
finesse (someone)
i.
9
Konuşma Dili
(birini) kandırmak
get one over on (one)
f.
10
Konuşma Dili
(birini) kandırmak
hocus (someone)
f.
11
Konuşma Dili
(birini) kandırmak
hocus (someone)
f.
12
Konuşma Dili
(birini) kandırmak
mess around (with someone)
f.
13
Konuşma Dili
(birini) kandırmak
mess about (with someone)
f.
14
Konuşma Dili
(birini) kandırmak
monkey around (with someone)
f.
15
Konuşma Dili
(birini) kandırmak
monkey with (someone)
f.
16
Konuşma Dili
(birini) kandırmak
put it to (someone)
f.
17
Konuşma Dili
(birini) kandırmak
slip one over on (one)
f.
18
Konuşma Dili
(birini) kandırmak
hoodwink (someone)
f.
Idioms
19
Deyim
(birini) kandırmak
pull a hoax (on someone)
f.
20
Deyim
(birini) kandırmak
put one past (someone)
f.
21
Deyim
(birini) kandırmak
take (one) for a sleigh ride
f.
22
Deyim
(birini) kandırmak
do (someone) down [uk]
f.
23
Deyim
(birini) kandırmak
give (one) a line
f.
24
Deyim
(birini) kandırmak
give (one) the shaft
f.
25
Deyim
(birini) kandırmak
lead (one) down the garden path
f.
26
Deyim
(birini) kandırmak
lead (one) up the garden path
f.
27
Deyim
(birini) kandırmak
play (one) false [old-fashioned]
f.
28
Deyim
(birini) kandırmak
pull one over on (one)
f.
29
Deyim
(birini) kandırmak
pull the wool over (one's) eyes
f.
30
Deyim
(birini) kandırmak
slip one past (someone)
f.
31
Deyim
(birini) kandırmak
work the rabbit's foot on (someone) [obsolete]
f.
Wagering
32
Bahisçilik
(birini) kandırmak
pigeon
f.
Slang
33
Argo
(birini) kandırmak
futz (one)
f.
34
Argo
(birini) kandırmak
run game on (someone)
f.
35
Argo
(birini) kandırmak
blow smoke up (one's) ass
f.
36
Argo
(birini) kandırmak
blow sunshine up (one's) ass
f.
"(birini) kandırmak"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 58 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
birini kandırmak için verilen şey
inducement
i.
2
Genel
birini kandırmak için yapılan muziplik
wind up [uk]
i.
3
Genel
birini kandırmak
take someone for a ride
f.
4
Genel
para üstünü az vererek birini kandırmak
short-change
f.
5
Genel
birini kandırmak
entice someone
f.
Phrasals
6
Öbek Fiiller
(birini bir şey) yapması için kandırmak
beguile (someone) into (doing something)
f.
7
Öbek Fiiller
(birini bir şey) yapması için kandırmak
beguile someone into something
f.
8
Öbek Fiiller
(birini bir şey) yapmaması için kandırmak
beguile someone out of something
f.
9
Öbek Fiiller
(birini belli bir şeyi yapmak üzere) kandırmak
con (someone) into (something)
f.
10
Öbek Fiiller
birini belli bir şeyi yapmak üzere kandırmak
con someone into something
f.
11
Öbek Fiiller
birini bir şey yapması için kandırmak
maneuver someone into something
f.
12
Öbek Fiiller
birini bir şey ile kandırmak/ayartmak
tempt someone with something
f.
13
Öbek Fiiller
birini bir şey ile kandırmak/ayartmak
entice someone with something
f.
14
Öbek Fiiller
(birini birşey yapması için) kandırmak
sucker somebody into something/into doing something
f.
15
Öbek Fiiller
birini kandırmak
delude someone into something
f.
16
Öbek Fiiller
(birini/bir canlıyı) bir yere girmesi için kandırmak
entice (someone or something) into (something)
f.
17
Öbek Fiiller
(birini bir şey yapması için) tatlı sözle kandırmak
nudge (someone) into (doing) (something)
f.
18
Öbek Fiiller
(birini/bir hayvanı) bir yerden çıkması için kandırmak
tease out of (someone or something)
f.
19
Öbek Fiiller
(birini/bir hayvanı) bir yerden çıkması için kandırmak
tease something out of something
f.
20
Öbek Fiiller
(birini/bir hayvanı) bir yerden çıkması için kandırmak
tease something out
f.
21
Öbek Fiiller
(birini bir şeyle) kandırmak
put (something) over on (one)
f.
22
Öbek Fiiller
birini/bir şeyi kandırmak
blow someone/something off
f.
23
Öbek Fiiller
birini bir şey yapmaması için kandırmak
cajole someone out of something
f.
24
Öbek Fiiller
(birini bir şey) yapması için kandırmak
cajole (one) into (something)
f.
25
Öbek Fiiller
birini bir şey yapmaması için kandırmak
cajole (one) out of (something)
f.
26
Öbek Fiiller
birini bir şey yapması için kandırmak
coax someone to do something
f.
27
Öbek Fiiller
(birini/bir şeyi bir şeyle) kandırmak
entice (someone or something) with (something)
f.
28
Öbek Fiiller
(birini/kendini bir şey) konusunda ikna etmek/kandırmak
fool (one or oneself) into (something)
f.
29
Öbek Fiiller
(birini bir şey yapması için) kafeslemek/kandırmak/kafalamak
hoodwink (someone) into (doing something)
f.
30
Öbek Fiiller
(birini bir şey yapmaya) kandırmak
inveigle (someone) into (something)
f.
31
Öbek Fiiller
(birini bir konuda) kandırmak
mislead (one) about (something)
f.
32
Öbek Fiiller
(birini bir şey yapması) için kandırmak
persuade (one) to (do something)
f.
33
Öbek Fiiller
(birini) kandırmak/kandırmaya çalışmak
play around (with someone)
f.
34
Öbek Fiiller
(birini bir şey yapması) için kandırmak
sucker (one) into (doing something)
f.
35
Öbek Fiiller
(birini/kendini bir şey yapmak konusunda) tatlı dille kandırmak
talk (someone or oneself) into (doing) (something)
f.
36
Öbek Fiiller
(birini/bir hayvanı bir şeyle) kandırmak
tempt (someone or an animal) with (something)
f.
37
Öbek Fiiller
(birini bir şey yapması) için kandırmak
trick (one) into (doing something)
f.
38
Öbek Fiiller
birini kandırmak
trick on someone
f.
39
Öbek Fiiller
(birini bir şey yapması) için kandırmak
wheedle (one) into (doing something)
f.
Colloquial
40
Konuşma Dili
birini kandırmak
jerk over
f.
41
Konuşma Dili
birini kandırmak
fake on someone
f.
42
Konuşma Dili
(birini) aldatmak/kandırmak
hocus (someone)
f.
Idioms
43
Deyim
birini kandırmak
play tricks on someone
f.
44
Deyim
birini bir şey yapmaya kandırmak/ikna etmek
fool someone into something
f.
45
Deyim
birini kandırmak
pull pranks on someone
f.
46
Deyim
birini (bir şey yapmak için) kandırmak
fool someone into something
f.
47
Deyim
(birini) kandırmak/yanıltmak
throw dust in (one's) face
f.
48
Deyim
birini kandırmak/aldatmak
do someone in the eye
f.
49
Deyim
birini kandırmak
take someone for a sleigh ride
f.
50
Deyim
birini kandırmak
give somebody the shaft [us]
f.
Insurance
51
Sigortacılık
(birini) mevcut sigortasını bozup başka şirketten sigorta yapması için kandırmak
twist
f.
Archaic
52
Eski Kullanım
birini kandırmak için rüşvet veya yem olarak kullanılan şey
nest egg
i.
Slang
53
Argo
birini kandırmak/aldatmak
sucker someone into something
f.
54
Argo
birini kandırmak/aldatmak
sucker someone in
f.
55
Argo
birini kandırmak
give someone the shaft
f.
56
Argo
birini kandırmak
pull someone's pisser
f.
57
Argo
birini kandırmak
pull someone's pisser
f.
58
Argo
(birini) kandırmak/dolandırmak
do (one) wrong
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of (birini) kandırmak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy