prima - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

prima



"prima" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 11 sonuç

İngilizce Türkçe
General
prima i. elma yeme
prima s. ilk
prima s. öncü
Music
prima i. parçada prima volta bölümü
prima s. ilk kez olan
prima s. ilk defa olan
prima zf. ilk kez
prima zf. ilk defa
prima zf. ilk olarak
Printery
prima i. ilgili sayfada veya dizgide işaretlenen bir sonraki dizgi provasının ilk sözcüğü
prima i. aradan sonra okumaya devam edilecek sözcük

"prima" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 52 sonuç

İngilizce Türkçe
General
prima donna i. zor beğenen kimse
prima donna i. kendini beğenmiş kimse
prima donna i. (operada/konserde) baş kadın oyuncu
prima donna i. ekip çalışmasına yatkın olmayan kimse
prima donna i. eleştiriye ve kurallara gelemeyen kimse
prima donna i. huysuz kimse
prima donna s. kaprisli
prima facie s. ilk bakışta olan
prima facie s. ilk izlenime göre değerlendirilen
prima facie s. genel olarak uygulanabilir olup belirli bir durumda askıya alınabilen
prima facie s. aksi ispatlanana kadar geçerli olan
prima facie zf. ilk bakışta
prima facie zf. açık bir şekilde
prima facie zf. aşikar olarak
prima facie zf. tartışmasız bir şekilde
Phrases
come prima (in the same manner as the first time) zf. İlk seferde olduğu gibi
come prima (in the same manner as the first time) zf. ilk seferdeki ile aynı şekilde
come prima (in the same manner as the first time) zf. ilk seferdeki gibi
Trade/Economic
prima facie evidence i. tersi kesinlik kazanıncaya kadar geçerli olan kanıt
prima facie expr. dış görünüşe göre
Law
prima facie evidence i. aksi kanıtlanmadıkça doğru sayılan delil
prima facie evidence i. aksi kanıtlanmadıkça doğru sayılan kanıt
prima facie evidence i. delil başlangıcı
prima facie case i. ilk bakışta haklı görülen dava
prima facie evidence i. karineden sayılan delil
prima facie evidence i. kesin olmayan karine
prima facie evidence i. tersi ispatlanmadıkça geçerli olan delil
prima-facie evidence i. aksi belirtilmediği sürece bir gerçeğin doğruluğunu varsaymaya yeterli kanıt
Politics
prima facie refugee i. varışta mülteci
prima facie zf. vehleten
prima facie zf. ilk intiba üzerine
prima facie zf. ilk bakışta
Woodworking
prima vera i. primavera ağacı odunu
prima vera i. açık renkli maun
Botanic
prima vera i. orta amerika'da yetişen sarı çiçekli bir kereste ağacı
Art
prima donna i. primadonna
prima ballerina assoluta i. rus imparatorluk balesi'nin seçkin baş dansçısına yalnızca birkaç kez verilen bir unvan
alla prima s. tek kat boya ile boyanmış
Music
prima donna i. primadonna
prima volta i. parçada prima volta bölümü
prima volta s. ilk kez olan
prima volta s. ilk defa olan
prima volta zf. ilk kez
prima volta zf. ilk defa
prima volta zf. ilk olarak
Painting
alla prima i. tek kat boya ile boyama tekniği
Theatre
prima ballerina i. baş balerin
Latin
prima inter pares i. (kadın) eşitler arasında birinci
prima inter pares i. (kadınlar için) akranları arasında ilk
prima materia i. (simyacılara göre) diğer tüm maddelerin oluştuğu madde
prima facie expr. dış görünüşe göre
prima facie expr. ilk bakışta