Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Geçmiş
open the door
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"open the door"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
open the door
f.
kapıyı açmak
Speaking
2
Konuşma
open the door
expr.
aç kapıyı
3
Konuşma
open the door
expr.
kapıyı aç
"open the door"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 49 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
leave the door open
f.
açık kapı bırakmak
2
Genel
open the door slightly
f.
kapıyı aralamak
3
Genel
leave the door open
f.
kapıyı açık bırakmak
4
Genel
hold the door open
f.
kapıyı açık tutmak/bırakmak
5
Genel
open the door to see who it is
f.
kim olduğunu öğrenmek için kapıyı açmak
6
Genel
leave the door halfway open
f.
kapıyı aralık bırakmak
7
Genel
keep the door halfway open
f.
kapıyı aralık tutmak
8
Genel
open the door with a key
f.
kapıyı anahtarla açmak
9
Genel
the door won't open
expr.
kapı açılmıyor
Idioms
10
Deyim
open the door to peace talks
f.
barış görüşmelerine olanak tanımak
11
Deyim
open the door to someone
f.
birisinin yolunu açmak
12
Deyim
open the door to someone
f.
birisine kapıyı açmak
13
Deyim
crack the door open
f.
kapıyı birazcık aralamak
14
Deyim
leave the door open for
f.
için açık kapı bırakmak
15
Deyim
leave the door open for
f.
için kapıyı açık bırakmak
16
Deyim
leave the door open for (something or doing something)
f.
(bir şey/bir şey yapmak) için açık kapı bırakmak
17
Deyim
leave the door open for (something or doing something)
f.
(bir şey/bir şey yapmak) için kapıyı açık bırakmak
18
Deyim
leave the door open for (something or doing something)
f.
(bir şey/bir şey yapmak) bir şans bırakmak
19
Deyim
leave the door open for (something or doing something)
f.
(bir şey/bir şey yapma) olasılığını açık bırakmak
20
Deyim
open the door for (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) kapı açmak
21
Deyim
open the door for (someone or something)
f.
(birine/bir şeye) fırsat yaratmak
22
Deyim
open the door for (someone or something)
f.
(biri/bir şey) için kapıları açmak
23
Deyim
open the door for (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) önünü açmak
24
Deyim
open the door for (someone or something)
f.
(birinin/bir şeyin) yolunu açmak
25
Deyim
open the door for (someone)
f.
(birine) kapıyı açmak
26
Deyim
open the door for (someone)
f.
(birinin/birine) kapısını açmak
27
Deyim
open the door for (someone)
f.
(biri) için kapıyı açmak
28
Deyim
open the door to
f.
-e fırsat yaratmak/tanımak
29
Deyim
open the door to
f.
için fırsat yaratmak/tanımak
30
Deyim
open the door to
f.
'-in yolunu açmak
31
Deyim
open the door to
f.
'-in kapılarını açmak
32
Deyim
open the door to
f.
için ortam yaratmak
33
Deyim
open the door to (someone)
f.
(birine) kapıyı açmak
34
Deyim
open the door to (someone)
f.
(birinin/birine) kapısını açmak
35
Deyim
open the door to (someone)
f.
(biri) için kapıyı açmak
36
Deyim
open the door to (someone)
f.
(birine) bazı kapıları açmak
37
Deyim
open the door to (someone)
f.
(birinin) işini kolaylaştırmak
38
Deyim
open the door to (someone)
f.
(biri) için iş/kariyer fırsatı yaratmak
39
Deyim
open the door to (someone)
f.
(birine) fırsat kapıları açmak
40
Deyim
open the door to (someone)
f.
(birine) fırsatlar sunmak
41
Deyim
open the door to (something)
f.
(bir şeyin) yolunu açmak
42
Deyim
open the door to (something)
f.
(bir şey) için fırsat yaratmak
43
Deyim
open the door to (something)
f.
(bir şeyin) önünü açmak
Speaking
44
Konuşma
they found the door open
expr.
kapıyı açık buldular
45
Konuşma
the door was open
expr.
kapı açıktı
46
Konuşma
please open the door
expr.
lütfen kapıyı aç
47
Konuşma
did you say the door was open?
expr.
kapının açık olduğunu mu söyledin?
48
Konuşma
make sure you don't leave the door open
expr.
kapıyı açık bırakmadığından emin ol
49
Konuşma
leave the door open a little
expr.
kapıyı biraz açık bırak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of open the door
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy