Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Almanca - İngilizce
Geçmiş
muddle
Play ENTRENus
Play ENTRENuk
Play ENTRENau
"muddle"
teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 43 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
muddle
i.
karmakarışık iş
2
Genel
muddle
i.
sersemlik
3
Genel
muddle
i.
karışıklık
4
Genel
muddle
i.
düzensizlik
5
Genel
muddle
i.
arapsaçı
6
Genel
muddle
i.
karmaşa
7
Genel
muddle
i.
şaşkınlık
8
Genel
muddle
i.
dağınıklık
9
Genel
muddle
f.
karmakarışık etmek
10
Genel
muddle
f.
şaşkına çevirmek
11
Genel
muddle
f.
karıştırmak
12
Genel
muddle
f.
kafasını karıştırmak
13
Genel
muddle
f.
yüzüne gözüne bulaştırmak
14
Genel
muddle
f.
şaşırtmak
15
Genel
muddle
f.
sersemletmek
16
Genel
muddle
f.
becerememek
17
Genel
muddle
f.
dağıtmak
18
Genel
muddle
f.
bozmak
19
Genel
muddle
f.
(renkleri) bulandırmak
20
Genel
muddle
f.
(renklerin) berraklığını bozmak
21
Genel
muddle
f.
birinin aklını bulandırmak
22
Genel
muddle
f.
birini sersemletmek
23
Genel
muddle
f.
gevelemek
24
Genel
muddle
f.
mırıldanmak
25
Genel
muddle
f.
israf etmek
26
Genel
muddle
f.
boşa harcamak
27
Genel
muddle
f.
çarçur etmek
28
Genel
muddle
f.
çamurda oynamak
29
Genel
muddle
f.
toprakta oynamak
30
Genel
muddle
f.
çamurda yuvarlanmak
31
Genel
muddle
f.
çamurda debelenmek
32
Genel
muddle
f.
toprakta yuvarlanmak
33
Genel
muddle
f.
toprakta debelenmek
34
Genel
muddle
f.
(suyu) bulandırmak
35
Genel
muddle
f.
(suyu) çalkalamak
Technical
36
Teknik
muddle
f.
(kili) cama sürterek yumuşatmak
Gastronomy
37
Mutfak
muddle
i.
balık güveç
38
Mutfak
muddle
i.
balık yahnisi
39
Mutfak
muddle
i.
balık buğulama
40
Mutfak
muddle
i.
balık güveç servis edilen toplantı
41
Mutfak
muddle
f.
(kaşık, bıçak) yardımıyla kırıp karıştırmak
Archaic
42
Eski Kullanım
muddle
f.
pis iş yapmak
43
Eski Kullanım
muddle
f.
didinmek
"muddle"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 87 sonuç
Kategori
İngilizce
Türkçe
General
1
Genel
muddle-up
i.
yüzüne gözüne bulaştırma
2
Genel
muddle-up
i.
eline yüzüne bulaştırma
3
Genel
muddle-up
i.
karıştırma
4
Genel
muddle through
f.
bir işi bir şekilde halletmek
5
Genel
muddle on
f.
iyi kötü geçinip gitmek
6
Genel
muddle along
f.
iyi kötü idare etmek
7
Genel
muddle along
f.
geçinip gitmek
8
Genel
muddle along
f.
iyi kötü geçinip gitmek
9
Genel
muddle along
f.
yanılmalara karşın bir işten sıyrılıp çıkmak
10
Genel
muddle through
f.
bir işi düşe kalka yapmak
11
Genel
muddle up
f.
yüzüne gözüne bulaştırmak
12
Genel
muddle on
f.
iyi kötü idare etmek
13
Genel
muddle on
f.
yanılmalara karşın bir işten sıyrılıp çıkmak
14
Genel
muddle on
f.
geçinip gitmek
15
Genel
muddle through
f.
atlatmak
16
Genel
muddle through
f.
başarmak
17
Genel
muddle through
f.
üstesinden gelmek
18
Genel
muddle through
f.
işin içinden bir şekilde çıkmak
19
Genel
muddle through
f.
zor bela başarıya ulaşmak
20
Genel
muddle-headed
s.
sersem
21
Genel
muddle-headed
s.
acemi
22
Genel
muddle-headed
s.
sakar
23
Genel
muddle-headed
s.
aptal
24
Genel
muddle-headed
s.
ahmak
25
Genel
muddle-headed
s.
şaşkın
Phrasals
26
Öbek Fiiller
muddle around
f.
tembellik yapmak
27
Öbek Fiiller
muddle around
f.
bir işte sürünmek
28
Öbek Fiiller
muddle around
f.
denemek
29
Öbek Fiiller
muddle around
f.
el yordamıyla yürümek/hareket etmek
30
Öbek Fiiller
muddle around
f.
ayak sürümek
31
Öbek Fiiller
muddle around
f.
oyalanmak
32
Öbek Fiiller
muddle around
f.
yeteneklerini tam kullanamamak
33
Öbek Fiiller
muddle around
f.
amatörce uğraşmak
34
Öbek Fiiller
muddle around
f.
bir şeyde bocalamak
35
Öbek Fiiller
muddle around
f.
gevşek/ağır hareket etmek
36
Öbek Fiiller
muddle around
f.
orta veya alt düzeyde kalmak
37
Öbek Fiiller
muddle around
f.
oynamak
38
Öbek Fiiller
muddle around
f.
bir şeyi zar zor yapmak/idare etmek
39
Öbek Fiiller
muddle around
f.
ağırdan almak
40
Öbek Fiiller
muddle around
f.
iş çıkaramamak
41
Öbek Fiiller
muddle about
f.
boş boş dolanmak
42
Öbek Fiiller
muddle about
f.
boş boş takılmak
43
Öbek Fiiller
muddle about
f.
aylak aylak dolanmak
44
Öbek Fiiller
muddle about
f.
aylak aylak takılmak
45
Öbek Fiiller
muddle about
f.
miskin miskin dolanmak/takılmak
46
Öbek Fiiller
muddle about
f.
(bir işte) harcanmak
47
Öbek Fiiller
muddle about
f.
bocalamak
48
Öbek Fiiller
muddle about
f.
debelenmek
49
Öbek Fiiller
muddle about
f.
cebelleşmek
50
Öbek Fiiller
muddle about
f.
(bir şeyle) yüzeysel olarak ilgilenmek
51
Öbek Fiiller
muddle about
f.
gelişigüzel denemeler yapmak
52
Öbek Fiiller
muddle about
f.
(bir şeyle) amatörce ilgilenmek
53
Öbek Fiiller
muddle about
f.
beceriksizce/düşe kalka yürümek
54
Öbek Fiiller
muddle about
f.
el yordamıyla yürümek
55
Öbek Fiiller
muddle about
f.
bir şeyi beceriksizce yapmak
56
Öbek Fiiller
muddle about
f.
becerememek
57
Öbek Fiiller
muddle about
f.
yüzüne gözüne bulaştırmak
58
Öbek Fiiller
muddle around
f.
boş boş dolanmak
59
Öbek Fiiller
muddle around
f.
boş boş takılmak
60
Öbek Fiiller
muddle around
f.
aylak aylak dolanmak
61
Öbek Fiiller
muddle around
f.
aylak aylak takılmak
62
Öbek Fiiller
muddle around
f.
miskin miskin dolanmak/takılmak
63
Öbek Fiiller
muddle around
f.
(bir işte) harcanmak
64
Öbek Fiiller
muddle around
f.
bocalamak
65
Öbek Fiiller
muddle around
f.
debelenmek
66
Öbek Fiiller
muddle around
f.
cebelleşmek
67
Öbek Fiiller
muddle around
f.
(bir şeyle) yüzeysel olarak ilgilenmek
68
Öbek Fiiller
muddle around
f.
gelişigüzel denemeler yapmak
69
Öbek Fiiller
muddle around
f.
(bir şeyle) amatörce ilgilenmek
70
Öbek Fiiller
muddle around
f.
beceriksizce/düşe kalka yürümek
71
Öbek Fiiller
muddle around
f.
el yordamıyla yürümek
72
Öbek Fiiller
muddle around
f.
bir şeyi beceriksizce yapmak
73
Öbek Fiiller
muddle around
f.
becerememek
74
Öbek Fiiller
muddle around
f.
yüzüne gözüne bulaştırmak
75
Öbek Fiiller
muddle up with
f.
birbirine karıştırmak
76
Öbek Fiiller
muddle something up
f.
karman çorman etmek
77
Öbek Fiiller
muddle up with
f.
karman çorman etmek
78
Öbek Fiiller
muddle along
f.
düzensiz ilerlemek
79
Öbek Fiiller
muddle along
f.
ağır aksak ilerlemek
80
Öbek Fiiller
muddle up
f.
karıştırmak
81
Öbek Fiiller
muddle up
f.
birbirine karıştırmak
Idioms
82
Deyim
get into a muddle
f.
başını belaya sokmak
83
Deyim
get into a muddle
f.
belaya bulaşmak
84
Deyim
get into a muddle
f.
belaya çatmak
85
Deyim
stuck in the muddle
f.
belaya batmak
86
Deyim
stuck in the muddle
f.
çamura saplanmak
87
Deyim
muddle someone up
f.
birini başka biriyle karıştırmak
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of muddle
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy