muaf - Türkçe İngilizce Sözlük

muaf

"muaf" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 11 sonuç

Türkçe İngilizce
General
muaf excused s.
Tom was excused from doing that.
Tom bunu yapmaktan muaftı.

More Sentences
muaf immune s.
We in Europe are certainly not immune to economic downturns in the United States.
Avrupa'da bizler, ABD'deki ekonomik gerilemelerden kesinlikle muaf değiliz.

More Sentences
Law
muaf immune s.
We in Europe are certainly not immune to economic downturns in the United States.
Avrupa'da bizler, ABD'deki ekonomik gerilemelerden kesinlikle muaf değiliz.

More Sentences
Technical
muaf immune s.
We in Europe are certainly not immune to economic downturns in the United States.
Avrupa'da bizler, ABD'deki ekonomik gerilemelerden kesinlikle muaf değiliz.

More Sentences
Common Usage
muaf free s.
muaf exempted s.
muaf exempt s.
General
muaf privileged s.
muaf exempt s.
muaf pre-exempt s.
Law
muaf exempt s.

"muaf" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 236 sonuç

Türkçe İngilizce
General
muaf tutma release i.
I am by no means releasing the Member States from their responsibility.
Hiçbir şekilde Üye Devletleri sorumluluklarından muaf tutmuyorum.

More Sentences
muaf tutmak excuse f.
The teacher excused me from the examination.
Öğretmen beni sınavdan muaf tuttu.

More Sentences
muaf tutmak discharge f.
It is one from which the Council, too, cannot be discharged.
Konseyin de bu görevden muaf tutulamayacağı bir konudur.

More Sentences
muaf tutulmak be exempted f.
The court ruled that Muslim schoolgirls could not be exempted from swimming lessons.
Mahkeme, Müslüman kız öğrencilerin yüzme derslerinden muaf tutulamayacağına karar verdi.

More Sentences
vergiden muaf free of tax s.
These goods are free of tax.
Bu eşyalar vergiden muaf.

More Sentences
vergiden muaf tax-exempt s.
That is why the international agreement on the tax-exempt status of air fuels should be respected.
Bu nedenle hava yakıtlarının vergiden muaf tutulmasına ilişkin uluslararası anlaşmaya saygı gösterilmelidir.

More Sentences
vergiden muaf tax-free s.
As you know, cigarettes are not a tax-free commodity.
Bildiğiniz gibi sigara vergiden muaf bir ürün değildir.

More Sentences
(bir şeyden) muaf exempt from (something) s.
Only farmers receiving less than EUR 5 000 per year would be exempt from this aid reduction.
Sadece yılda 5.000 Euro'dan az gelir elde eden çiftçiler bu yardım indiriminden muaf tutulacaktır.

More Sentences
Trade/Economic
gümrük vergisinden muaf exempt s.
These articles are all exempt from duty.
Bu eşyaların hepsi gümrük vergisinden muaftır.

More Sentences
vergiden muaf tax-exempt s.
That is why the international agreement on the tax-exempt status of air fuels should be respected.
Bu nedenle hava yakıtlarının vergiden muaf tutulmasına ilişkin uluslararası anlaşmaya saygı gösterilmelidir.

More Sentences
vergiden muaf tax-free s.
As you know, cigarettes are not a tax-free commodity.
Bildiğiniz gibi sigara vergiden muaf bir ürün değildir.

More Sentences
vergiden muaf tax-free s.
As you know, cigarettes are not a tax-free commodity.
Bildiğiniz gibi sigara vergiden muaf bir ürün değildir.

More Sentences
vergiden muaf tax-exempt s.
That is why the international agreement on the tax-exempt status of air fuels should be respected.
Bu nedenle hava yakıtlarının vergiden muaf tutulmasına ilişkin uluslararası anlaşmaya saygı gösterilmelidir.

More Sentences
vergiden muaf free of tax s.
These goods are free of tax.
Bu eşyalar vergiden muaf.

More Sentences
Common Usage
-den muaf olmak be exempt from f.
General
muaf tutma durumu freeness i.
cezadan muaf olma impunity i.
muaf tutma exonerating i.
ceza ve mukabelden muaf olma impunity i.
gümrükten muaf liman free port i.
muaf tutma exempting i.
muaf tutan exonerator i.
hükümet kontrolünden muaf etme deregulating i.
muaf tutulma releasement i.
sorumluluktan muaf olma dönemi holiday i.
bağlayıcı unsurlardan muaf olma disengagement i.
sivil veya dini kuraldan muaf olma dispensation i.
edilmiş yeminden veya verilmiş sözden muaf olma dispensation i.
muaf tutulanlar haricindeki tüm hükümet programlarına eşit oranda uygulanan sabit yüzde kesintisiyle kamu harcamalarının otomatik olarak azaltılması sequestration i.
muaf olma freedom i.
muaf tutmak dispense f.
muaf tutmak be exempt from f.
muaf kılmak immunize f.
muaf tutmak release f.
muaf olmak be exempt from f.
muaf tutmak immunize f.
muaf tutmak rescue f.
yerine getirmekten muaf tutmak (bir sorumluluğu/yükümlülüğü) absolve from f.
muaf tutmak acquit f.
muaf tutmak be exempt f.
muaf tutmak exonerate f.
muaf tutmak free f.
muaf tutmak (birini kural/yasa vb'nden) waive f.
muaf tutmak dispensate f.
muaf tutmak prune f.
birini bir şeyi yapmaktan muaf tutmak excuse from f.
muaf tutmak privilege f.
-den muaf olmak be exempt f.
-den muaf olmak be exempt from f.
muaf hale gelmek become exempt (from) f.
gümrükten muaf olmak exempt from duty f.
muaf tutulmak be held exempted f.
muaf kılmak immunise f.
muaf tutmak immunise f.
muaf tutmak acquight [obsolete] f.
muaf tutmak acquite [obsolete] f.
muaf tutmak clean f.
cinsiyetten muaf tutmak degenderize [us] f.
(kuruluş ile ilgili) bürokratik işlemlerden muaf olmak deinstitutionalize [us] f.
(kuruluş ile ilgili) bürokratik işlemlerden muaf olmak deinstitutionalise [uk] f.
(şiirsel) evlilik bağından muaf kılmak disespouse f.
muaf tutmak pre-exempt f.
bir şeyden muaf olmak shet [dialect] [us] f.
manevi yükümlülüklerden muaf unbeholden s.
muaf tutulabilir exemptible s.
vergiden muaf taxexempt s.
muaf tutucu exemptive s.
görevden muaf free from duty s.
vergiden muaf free s.
muaf tutulmayan (kişi) nonexempt s.
vergiden muaf nontaxable s.
-den muaf immune to s.
-den muaf immune from s.
vergiden muaf non-taxable s.
muaf tutulmayan (kişi) non-exempt s.
askerlikten muaf exempt from military service s.
posta ücretinden muaf olmayan (mektup, posta) unfrankable s.
yükümlülükten muaf free of obligation s.
(sanatçı, sergici) yarıştan muaf tutulmuş hors concours s.
intikamdan muaf revengeless s.
acıdan muaf olan impassible s.
acıdan muaf olan impatible [obsolete] s.
vücudun isteklerinden muaf disincarnate s.
yükümlülüklerden muaf fancy-free s.
cezadan muaf penanceless s.
cezadan muaf scot-free s.
gemilerden muaf shipless s.
cezadan muaf immune s.
-den muaf released from ed.
-den muaf free from ed.
-den muaf free of ed.
muaf anlamı veren ön ek dis ök.
Phrasals
sınavı başarıyla vererek bir dersten muaf olmak/geçmek quiz out of something f.
bir testi/sınavı geçerek dersten muaf olmak test out f.
sınavla dersten muaf olmak test out f.
(bir şeyden) muaf olmak place out of (something) f.
-den muaf olmak place out of f.
muaf tutulmak istemek beg off f.
birini bir şeyden muaf tutmak excuse someone from something f.
birini bir şeyden muaf tutmak exempt someone from something f.
-den muaf tutmak exempt from f.
(bir şeyden) muaf tutmak exempt from (something) f.
(birini/bir şeyi) yeni kısıtlamalardan, uygulamalardan muaf tutmak grandfather (someone or something) f.
sınavı başarıyla vererek bir dersten muaf olmak/geçmek quiz out f.
Colloquial
posta ücretinden muaf olmamış (mektup, posta) unfranked s.
'-den muaf out (of something) s.
Idioms
sağlıksal nedenlerle görev dışı bırakmak/muaf tutmak medical out [us] f.
Trade/Economic
vergiden muaf özel tasarruf hesabı tessa (tax exempt special savings account) i.
borçlunun kanunen takipten muaf olan eşyalan hakkında bu muafiyetten feragat etmesi waiver of exemption i.
gümrükten muaf customs-free i.
genellikle liman veya havaalanlarında o ülkenin vergi ve resimlerinden muaf malların perakende satıldığı nokta duty-free units i.
gümrükten muaf ürünlerin listesi free list i.
gümrük vergisinden muaf non-taxable i.
gümrükten muaf customs free i.
genellikle liman veya havaalanlarında o ülkenin vergi ve resimlerinden muaf malların perakende satıldığı nokta duty-free shop i.
gümrükten muaf mallar free articles i.
gümrük vergisinden muaf nontaxable i.
gümrükten muaf duty-free i.
gümrükten muaf duty free i.
gümrük vergisinden muaf duty free i.
muaf tutulan kimse exempt i.
kesin olarak hasardan muaf free of damage absolutely i.
kati olarak hasardan muaf free of damage absolutely i.
kullanılmayan kurumlar vergisinden muaf meblağ surplus of franked investment income i.
lisanstan muaf license-exempt i.
muaf bırakma exemption i.
Vergiden muaf ab içi teslimat non-taxable intra-eu delivery i.
vergiden muaf ithalat tax exempt imports i.
vergiden muaf yatırım tax free investment i.
vergiden muaf şirket tax-exempt company i.
vergiden muaf tahviller tax exempt bonds i.
vergiden muaf tahvil tax exempt bond i.
vergiden muaf tahviller tax except bonds i.
vergiden tamamen muaf olmak için belirli bir meblağın defaten ödenmesi commutation of taxes i.
vergiden muaf olan kar tax exempt profit i.
vergiden muaf kar tax exempt profit i.
kurumlar vergisinden muaf olmayan gelir unfranked income i.
gümrük vergisinden muaf ticari mallar duty-free goods i.
vergiden muaf şekilde ithal edilen ve yalnızca gümrüksüz satış mağazalarında satılabilen ticari mallar duty-free goods i.
(britanya) aylık yatırımların vergiden muaf faiz getirdiği devlet destekli bir birikim planı save as you earn i.
(britanya) aylık yatırımların vergiden muaf faiz getirdiği devlet destekli bir birikim planı saye (save as you earn) i.
koruyucu gümrük vergilerinden muaf olup yalnızca gelir amaçlı gümrük tarifelerine tabi olan uluslararası ticaret free trade i.
ithal edilen malların yeniden ihraç edilmeden önce tutulduğu gümrük vergisinden muaf liman bölgesi free zone i.
yıllık vergiden muaf olan gelir miktarı personal allowance [uk] i.
muaf olmak exempt f.
posta ücretinden muaf kılmak frank f.
katma değer vergisinden muaf tutulmak zero-rate f.
vergiden muaf kılmak untax f.
(bir süreliğine) vergiden muaf tax-deferred s.
gümrükten muaf non-dutiable s.
muaf tutulmuş released s.
gümrükten muaf exempt from duty s.
gümrükten muaf free from duty s.
gümrük vergisinden muaf exempted from customs duty s.
gümrükten muaf free of duty s.
posta pulundan muaf post paid s.
posta ücretinden muaf post free s.
vergiden muaf duty-free s.
vergiden muaf free of taxes s.
vergiden muaf untaxed s.
vergiden muaf exempt from tax s.
vergiden muaf scot-free s.
(stok) yavaş hareket eden ürünlerden muaf clean s.
(stok) yavaş hareket eden envanterden muaf clean s.
(senet) cirodan muaf clean s.
(senet) işaretlerden muaf clean s.
etik veya politik yargılardan muaf (analiz) positive s.
gümrük vergisinden muaf şekilde duty-free zf.
tüketim vergisinden muaf olarak duty-free zf.
posta pulundan muaf p.p. (post paid) kısalt.
Law
cezadan muaf olma exemption from punishment i.
cezadan muaf tutulma impunity i.
görevden muaf olma quitrent i.
gümrük vergisinden muaf duty free i.
gümrük vergisinden muaf customs free i.
muaf tutma (kural yasa vb'nden) waiver of i.
muaf olma exemption from i.
haneye tecavüz cezasından muaf olma hamesucken [anglo-saxon] i.
deniz sigortası poliçesinde sigortacıyı bazı malların kaybına karşı mali sorumluluktan tamamen veya kısmen muaf tutan maddeyi oluşturan istisnalar memorandum i.
(eski) kralın bir kişiyi tutuklamadan muaf tuttuğu emir writ of protection i.
sahibi tarafından kalıcı ikametgah olarak belirlenip arazi yasası uyarınca borç durumunda haciz ve zorunlu satıştan muaf olan ev ve arazi homestead [us] i.
ev ve çevresindeki arazilerin belirli yasalardan kısmen veya tamamen muaf tutulması homestead exemption i.
sanığın yasal yetki ve cezadan muaf olduğunu göstermeyi amaçlayan savunma declinatory i.
bir eylemde bulunmayı vicdani nedenle reddedenleri muaf tutan madde conscience clause i.
iflas edenin borçlarından muaf olmasını sağlayan bir eyalet yasası insolvent law [us] i.
iflas edenin borçlarından muaf olmasını sağlayan bir eyalet yasası insolvency law [us] i.
iflas edenin borçlarından muaf olmasını sağlayan bir eyalet yasası insolvency statute [us] i.
iflas edenin borçlarından muaf olmasını sağlayan bir eyalet yasası insolvent statute [us] i.
fiziksel durumu ağır olan yabancılara yardım edenleri mesuliyetten muaf tutan bir tür yasa good samaritan law i.
(kişinin kendi mülkü çerçevesinde) diğerlerinin haklarına halel getiren borçlardan muaf tutulması talebi inhibition [scotland] i.
muaf tutmak immunise f.
muaf tutmak immunize f.
tutuklanmaya karşı muaf maceproof s.
muaf olarak serbest bırakılmayan undispensable s.
görevden muaf olmak için ödenen nominal bir vergiye ait blanch [scotland] s.
görevden muaf olmak için ödenen nominal bir vergiyle ilgili blanch [scotland] s.
görevden muaf olmak için ödenen nominal bir verginin geçerli olduğu süreye ait blanch [scotland] s.
görevden muaf olmak için ödenen nominal bir verginin geçerli olduğu süreyle ilgili blanch [scotland] s.
görevden muaf olmak için ödenen nominal vergiye ait veya ilgili blench [scotland] s.
görevden muaf olmak için ödenen nominal bir verginin geçerli olduğu süreye ait veya ilgili blench [scotland] s.
sanığın kanuni yetki ve cezadan muaf olduğunu göstermeyi amaçlayan declinatory s.
arazinin tüm mirasçılara eşit pay edilmesinden muaf tutulmuş disgavelled s.
mülkün çocuklar arasında eşit bölüşülmesinden muaf olan disgavelled s.
Politics
gümrük vergisinden muaf olma free of duties i.
(britanya'da) 65 yaş üstü ağır engelliler için vergiden muaf bir tür refah yardımı attendance allowance i.
kamu görevlilerini maruz kalabilecekleri teknik cezalardan muaf tutan yasa indemnity i.
gümrükten muaf duty-free s.
ülkedeki adli yargılamadan muaf kişiler ile ilgili extraterritorial s.
Technical
(su) mineral tuzlardan muaf soft s.
Automotive
gümrükten muaf araç exempt vehicle i.
muaf araçlar/motorlar exempt vehicles/engines i.
muayeneden muaf tutma clean-screening i.
vergiden muaf araç tax exempt vehicle i.
Traffic
şehir merkezine giriş ücretinden muaf çok düşük emisyonlu araçlar ulez exempt cars i.
Chemistry
maddenin yanma ilkesinden muaf olmak dephlogisticcate f.
Agriculture
tehlikeli otlardan muaf clean s.
Forestry
(kesimden muaf tutulması için) fidanı işaretlemek staddle f.
(kesimden muaf tutulması için) fideye işaret koymak staddle f.
Education
bir öğrenciyi sınavdan bir süreliğine muaf tutmak için verilen hastalık izni belgesi aegrotat i.
öğrencilere daha lisedeyken üniversite seviyesindeki dersleri alma ve bu derslerden üniversitede muaf olma imkanını sağlayan program advanced placement i.
özel durumlarda okulları veya kişileri ulusal müfredat gerekliliklerinden muaf tutan bir hüküm disapplication [uk] i.
History
(eskiden) derebeyine ödenen ve her türlü görevden muaf tutan kira quitrent i.
yeni toprakların iç meselelerde federal müdahaleden muaf bulunması gerektiğini savunan doktrin popular sovereignty i.
Religious
seküler vergi sisteminden muaf kilise toprağı termon i.
manastır kuralından muaf tutulan keşişlere ayrılmış manastır odası misericord i.
manastır kuralından muaf tutulan keşişlere ayrılmış manastır odası misericorde i.
ingiliz kilisesi papazının resmi görevlerden muaf tutulması degradation i.
dinden muaf hale getirmek dereligionize [us] f.
dinden muaf hale getirmek dereligionise [uk] f.
(yiyecek, araç) dini kullanımlardan muaf impure s.
Philosophy
sonuçlardan muaf tutulduğunda dikkatsizce veya ahlaksızca davranma riski moral hazard i.
Military
cezadan muaf olma impunity i.
özel görevde olması nedeniyle günlük askeri rutinden muaf asker goldbrick i.
özel görevde olması nedeniyle günlük askeri rutinden muaf asker goldbricker i.
Printery
hatadan muaf clean s.
Archaic
yasadan, sorumluluktan veya cezadan muaf tutarak (birine) izin vermek dispense f.