kuruş - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

kuruş



"kuruş" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 1 sonuç

İngilizce Türkçe
General
kurus i. kuruş

"kuruş" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 11 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kuruş piastre i.
kuruş kurus i.
kuruş piaster i.
kuruş doit i.
kuruş pa (piastre) i.
Colloquial
kuruş penny i.
kuruş pee [uk] i.
Trade/Economic
kuruş piastre i.
kuruş para i.
kuruş dodkin i.
kuruş lsd (pounds, shillings, and pence) kısalt.

"kuruş" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 70 sonuç

Türkçe İngilizce
General
üç kuruş para chickenfeed i.
5 kuruş bir şey a matter of 5 cents i.
5 kuruş meselesi a matter of 5 cents i.
son kuruş bottom dollar i.
üç beş kuruş nickel i.
üç kuruş para dribble i.
üç beş kuruş penny i.
beş kuruş doggone i.
birkaç kuruş para kazanmak make a buck or two f.
birkaç kuruş para kazanmak make a few bucks f.
Phrases
'-den birkaç kuruş fazla and change expr.
ve birkaç kuruş and change expr.
'-den birkaç kuruş fazla and some change expr.
Colloquial
üç kuruş birdseed i.
iki kuruş birdseed i.
beş kuruş etmez shucks i.
kuruş hesabı yapma watching the pennies i.
üç kuruş etmez not worth a hoot expr.
üç kuruş bile not one red cent expr.
üç kuruş bile not a red cent [us] expr.
Idioms
beş kuruş etmeyen kimse veya şey a wooden nickel [us] i.
üç kuruş pittance i.
üç kuruş a mess of pottage [old-fashioned] i.
beş kuruş brass farthing i.
beş kuruş two ha'pennies for a penny [dated] i.
üç kuruş peanuts i.
miras olarak sadece bir kuruş bırakmak cut off with a cent f.
vasiyetinde bir kuruş bırakıp mirasçılıktan çıkarmak cut off with a cent f.
beş kuruş parası olmamak not have two pennies to rub together f.
beş kuruş miras bırakmamak cut off with a shilling f.
beş kuruş parası olmamak not have two nickels to rub together f.
beş kuruş vermemek not pay a red cent f.
birikim yapmak/para biriktirmek/köşeye üç beş kuruş atmak build a nest egg f.
kuruş hesabı yapmak count one's pennies f.
kuruş hesabı yapmak count the pennies f.
(birine) mirastan beş kuruş/zırnık bırakmamak cut (one) off without a penny f.
(birine) beş kuruş miras bırakmamak cut (one) off with a cent f.
(bir şeyi) üç kuruş için satmak sell (something) for a mess of pottage f.
mirastan beş kuruş/zırnık alamamış/alamayan cut off without a shilling/cent s.
mirastan beş kuruş/zırnık alamamış/alamayan cut off with a shilling/cent s.
mirastan beş kuruş/zırnık alamamış/alamayan cut off without a penny [dated] s.
ve birkaç kuruş and some change [us] expr.
üç kuruş için for peanuts expr.
üç kuruş için/çer çöp için for a mess of pottage expr.
üç kuruş için for chicken feed expr.
üç kuruş bile yok cupboard is bare expr.
üç kuruş bile yok the cupboard is bare expr.
Speaking
bir kuruş fazla vermem not a dime more expr.
her kuruş önemli every penny counts expr.
tek kuruş bile önemli every penny counts expr.
üç kuruş için pazarlık yapmayalım let's not haggle over a few dollars expr.
Cinema
yeniden kuruş reconstruction i.
Slang
beş kuruş tinker's dam i.
beş kuruş tinkers damn i.
beş kuruş tinker's damn i.
beş kuruş tinker's cuss i.
beş kuruş shucks i.
beş kuruş red cent i.
beş kuruş damn i.
beş kuruş shit i.
beş kuruş hoot i.
beş kuruş darn i.
beş kuruş değeri olmayan şey a tinker's curse i.
beş kuruş a brass farthing [old-fashioned] [uk] i.
üç kuruş a tinker's damn i.
beş kuruş a tinker's damn i.
üç beş kuruş blip i.
beş para/kuruş etmez shit and piss factory expr.
üç kuruş (değer) a tinker's curse expr.
beş kuruş not a brass farthing expr.