Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | konumlanmak | position f. |
Genel | konumlanmak | situate f. |
Genel | konumlanmak | bear f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | konumlanmak | take up f. |
Türkçe | İngilizce | |
---|---|---|
General | ||
Genel | güvenli tarafta konumlanmak | belee f. |
Genel | yanında konumlanmak | flank f. |
Phrasals | ||
Öbek Fiiller | (bir şeyin) arkasında konumlanmak | lay behind (something) f. |
Öbek Fiiller | (bir şeye) göre/doğru konumlanmak | orient to (something) f. |
Öbek Fiiller | (birinin/bir şeyin) arkasında durmak/konumlanmak | stand (in) back of (someone or something) f. |
Sport | ||
Spor | beklenenin ya da normalin dışında bir yere konumlanmak | cheat f. |
Spor | (sahada) konumlanmak | position f. |
Slang | ||
Argo | (birinin/bir şeyin) yanında konumlanmak | butt (up) against (someone or something) f. |