kontrolsüz - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

kontrolsüz



"kontrolsüz" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 35 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kontrolsüz unbounded s.
kontrolsüz unrestrained s.
kontrolsüz directionless s.
kontrolsüz unchecked s.
kontrolsüz unregulated s.
kontrolsüz lawless s.
kontrolsüz wanton s.
kontrolsüz unfettered s.
kontrolsüz untrammeled s.
kontrolsüz aimless s.
kontrolsüz rampant s.
kontrolsüz checkless s.
kontrolsüz unbridled s.
kontrolsüz ungoverned s.
kontrolsüz unhampered s.
kontrolsüz unstuck s.
kontrolsüz wild-and-woolly s.
kontrolsüz huge s.
kontrolsüz libertine s.
kontrolsüz licentiate [obsolete] s.
kontrolsüz impotent [obsolete] s.
kontrolsüz infernal s.
kontrolsüz fanatic s.
kontrolsüz fanatical s.
kontrolsüz incontinent s.
kontrolsüz shrill s.
kontrolsüz freehand s.
kontrolsüz freewheeling s.
kontrolsüz sporty s.
kontrolsüz raw s.
Colloquial
kontrolsüz free-wheeling s.
Idioms
kontrolsüz out of hand s.
kontrolsüz beyond control expr.
Technical
kontrolsüz uncontrolled s.
Archaic
kontrolsüz sportive s.

"kontrolsüz" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 83 sonuç

Türkçe İngilizce
General
kontrolsüz duygu affect i.
dağdan aşağı hızla ve kontrolsüz inen kar ve buz kütlesi avalanche i.
kontrolsüz bir biçimde gülme cachinnation i.
kontrolsüz kullanım uncontrolled use i.
kontrolsüz gelişme uncontrolled development i.
kontrolsüz biçimde ağlayan kimse sobber i.
kontrolsüz kuvvet raw power i.
gürültülü ve kontrolsüz kahkaha homeric laughter i.
kontrolsüz hız runaway i.
kontrolsüz akış runaway i.
pervasız, kontrolsüz ve hovarda davranış devilry i.
kontrolsüz bağlılık fanaticalness i.
kontrolsüz hareket etmek act involuntarily f.
kontrolsüz hareket etmek act reflexively f.
kontrolsüz hale getirmek unsober f.
kontrolsüz davranmak wild f.
kontrolsüz bir şekilde akıntıya doğru gitmek drive f.
kontrolsüz davranışa sürüklemek fanaticize f.
kontrolsüz davranışa sürüklemek fanaticise f.
kontrolsüz bir şekilde yapılan blind s.
kontrolsüz hız ve kuvvetle hareket eden headlong s.
kontrolsüz ve düzensiz hog-wild s.
kontrolsüz cinsel istek uyandıran obscene s.
kontrolsüz ve bilinçsiz compulsive s.
kontrolsüz güç uygulayan dominating s.
ani ve kontrolsüz paroxysmal s.
kontrolsüz bir şekilde amok zf.
kontrolsüz ve ahlaksızca on the loose zf.
kontrolsüz bir şekilde incontinently zf.
Phrasals
(gaz kuyusu, petrol kuyusu) kontrolsüz bir şekilde patlamak blow out f.
Colloquial
kontrolsüz açığa çıkma blowout i.
kontrolsüz davranan illin s.
Idioms
tümüyle başıboş/kontrolsüz olmak be wide open f.
kontrolsüz ve hızlı bir biçimde yayılmak run rife f.
kontrolsüz hareket etmek run off in all directions f.
kontrolsüz/düzensiz bir şekilde hareket etmek/davranmak be running around like a headless chicken [uk] f.
kontrolsüz/düzensiz bir şekilde hareket etmek/davranmak be running around like a chicken with its head cut off [us] f.
bir oraya bir buraya kontrolsüz şekilde like a man/woman possessed expr.
kontrolsüz bir şekilde like a man/woman possessed expr.
kontrolsüz şekilde like a rag doll expr.
Trade/Economic
kontrolsüz yatırım unregulated investment i.
Industry
(kontrolsüz akan) petrol kuyusu spouter i.
Technical
hızlı ve kontrolsüz yanma rapid combustion i.
kontrolsüz ara buharlı türbin non-automatic extraction turbine i.
kontrolsüz yanma rapid combustion i.
kontrolsüz alev naked flame i.
kontrolsüz dolusavak uncontrolled spillway i.
kontrolsüz çevre uncontrolled environment i.
kontrolsüz ortam uncontrolled environment i.
kontrolsüz ara buhar alma non-automatic extraction i.
kontrolsüz ara buhar alma non-regulated extraction i.
kontrolsüz dolusavak open spillway i.
kontrolsüz dolusavak uncontrolled weir i.
Informatics
kontrolsüz kopya uncontrolled copy i.
Automotive
kontrolsüz geçit uncontrolled crossing i.
kontrolsüz kavşak uncontrolled intersection i.
Traffic
ışık kontrolsüz hemzemin kavşak unsignalized junction i.
kontrolsüz demiryolu geçidi railway crossing ahead i.
kontrolsüz demiryolu geçidi railway crossing i.
kontrolsüz kavşak uncontrolled junction i.
Railway
kontrolsüz demiryolu geçidi level crossing without gate i.
kontrolsüz demiryolu geçidi level crossing without barrier i.
kontrolsüz hareket eden (tren) wild-cat s.
Aeronautic
kontrolsüz havaalanı uncontrolled airport i.
Medical
kontrolsüz hücre çoğalması uncontrolled cell proliferation i.
Psychology
kontrolsüz araştırma uncontrolled study i.
(delirme veya kontrolsüz davranış evresi aralığında) bilinçli kalınan evre ile ilgili lucid i.
Pathology
anormal veya kontrolsüz hücre bölünmesinden kaynaklanan, lenf sistemi veya kan dolaşımı ile vücudun diğer bölümlerine yayılabilen kötü huylu büyüme veya tümör malignant neoplastic disease i.
(şizofreni veya epilepsi nöbetinde) nöronlar arasında gerçekleşen ani ve kontrolsüz boşalma esnasında beynin durumu hyperconnectivity i.
Biology
(kanser gibi) kontrolsüz hücre bölünmesi gerçekleşen kimse host i.
Botanic
kontrolsüz büyüyen vagrant s.
Forestry
kontrolsüz büyümeyi önlemek için ağaç gövdesinden halka kesen kimse ringer i.
kontrolsüz büyümeyi önlemek için ağaç gövdesinden halka kesmek ring f.
Environment
kontrolsüz alana salıverme release to uncontrolled areas i.
türde kontrolsüz nüfus artışı overshoot i.
Military
gücünü kontrolsüz nükleer füzyon veya fisyondan alan bomba nuclear bomb i.
kontrolsüz kaynaklar uncontrolled resources i.
üzerinde ne ileri ne de geri yol olan kontrolsüz durumdaki gemi dead in the water i.
Art
kontrolsüz bir coşku içeren (sanatsal üslup) barbaric s.
üslubu kontrolsüz coşku içeren barbaresque s.
Archaic
kontrolsüz şehvet riot i.
kontrolsüz bağlılık fanatism [obsolete] i.
Slang
kontrolsüz davranan illin' s.