|
Kategori |
Türkçe |
İngilizce |
|
General |
|
1 |
Genel |
sinemada kadınlar |
women in motion pictures i.
|
|
2 |
Genel |
fazla kilolu ve şişman kadınlar |
overweight and obese women i.
|
|
3 |
Genel |
genç kadınlar |
young women i.
|
|
4 |
Genel |
mimarlık ve kadınlar |
architecture and women i.
|
|
5 |
Genel |
kadınlar hamamı |
bath for women i.
|
|
6 |
Genel |
baş rahibe (kadınlar manastırında) |
abbess i.
|
|
7 |
Genel |
hamile kadınlar |
pregnant women i.
|
|
8 |
Genel |
evlenmemiş kadınlar |
unmarried women i.
|
|
9 |
Genel |
politikada kadınlar |
women in politics i.
|
|
10 |
Genel |
kadınlar için kuaför salonu |
beauty shop i.
|
|
11 |
Genel |
sinema ve kadınlar |
motion pictures and women i.
|
|
12 |
Genel |
kadınlar ve edebiyat |
women and literature i.
|
|
13 |
Genel |
besin endüstrisinde kadınlar |
women in the food industry i.
|
|
14 |
Genel |
islamda kadınlar |
women in islam i.
|
|
15 |
Genel |
kötü muamele edilmiş kadınlar |
abused women i.
|
|
16 |
Genel |
kadınlar ve savaş |
women and war i.
|
|
17 |
Genel |
bekar kadınlar |
single women i.
|
|
18 |
Genel |
kalkınmada kadınlar |
women in development i.
|
|
19 |
Genel |
kırsal kalkınmada kadınlar |
women in rural development i.
|
|
|
20 |
Genel |
kadınlar komitesi |
ladies committee i.
|
|
21 |
Genel |
eğitimde kadınlar |
women in education i.
|
|
22 |
Genel |
orta yaşlı kadınlar |
middle aged women i.
|
|
23 |
Genel |
şüpheli kadınlar sınıfı |
demimonde i.
|
|
24 |
Genel |
tarımda kadınlar |
women in agriculture i.
|
|
25 |
Genel |
kadınlar manastırı |
convent i.
|
|
26 |
Genel |
edebiyatta bekar kadınlar |
single women in literature i.
|
|
27 |
Genel |
evli kadınlar |
married women i.
|
|
28 |
Genel |
duayen (kadınlar için) |
doyenne i.
|
|
29 |
Genel |
porto riko’lu kadınlar |
puerto rican women i.
|
|
30 |
Genel |
yoksul kadınlar |
poor women i.
|
|
31 |
Genel |
kadınlar için uğraşı eğitimi |
occupational training for women i.
|
|
32 |
Genel |
müslüman kadınlar |
muslims women i.
|
|
33 |
Genel |
orta sınıf kadınlar |
middle class women i.
|
|
34 |
Genel |
edebiyatta kadınlar |
women in literature i.
|
|
35 |
Genel |
özel oda (kadınlar için) |
bower i.
|
|
36 |
Genel |
beyaz kadınlar |
white women i.
|
|
37 |
Genel |
boşanmış kadınlar |
divorced women i.
|
|
38 |
Genel |
kitle iletişim araçları ve kadınlar |
mass media and women i.
|
|
39 |
Genel |
köylü kadınlar |
women peasants i.
|
|
40 |
Genel |
kadınlar ve gazetecilik |
women and journalism i.
|
|
41 |
Genel |
kadınlar ve psikanaliz |
women and psychonalysis i.
|
|
42 |
Genel |
kadınlar ve komünizm |
women and communism i.
|
|
43 |
Genel |
sosyal reformcu kadınlar |
women social reformers i.
|
|
44 |
Genel |
kadınlar ve sosyalizm |
women and socialism i.
|
|
45 |
Genel |
amerikalı kadınlar |
american women i.
|
|
46 |
Genel |
nasyonal sosyalizm ve kadınlar |
national socialism and women i.
|
|
47 |
Genel |
dünya kadınlar günü |
international women's day i.
|
|
48 |
Genel |
işçi kadınlar |
female workers i.
|
|
49 |
Genel |
anadolu kadınlar birliği |
the first turkish-muslim women’s union in anatolia i.
|
|
50 |
Genel |
serbest çalışan kadınlar |
self-employed women i.
|
|
51 |
Genel |
feministlerin men kelimesini kullanmadan ifade ettikleri kadınlar anlamına gelen kelime |
womyn i.
|
|
52 |
Genel |
kadınlar toplantısı |
kaffeeklatsch i.
|
|
53 |
Genel |
kadınlar toplantısı |
coffee klatch i.
|
|
54 |
Genel |
cumhuriyetçi kadınlar derneği |
association of republican women i.
|
|
55 |
Genel |
ıraklı kadınlar |
iraqi women i.
|
|
56 |
Genel |
japonya'da müşterilere görevli kadınlar tarafından banyo yaptırılan yer |
soapland i.
|
|
57 |
Genel |
güzel kadınlar |
beautiful women i.
|
|
58 |
Genel |
kadınlar koğuşu |
women's ward i.
|
|
59 |
Genel |
kadınlar hapishanesi |
women's prison i.
|
|
|
60 |
Genel |
kadınlar için kısa |
pixie cut i.
|
|
61 |
Genel |
kadınlar tuvaleti |
ladies' room i.
|
|
62 |
Genel |
(kadınlar için tasarlanmış) üzerine oturulan frekansı ayarlanabilir titreşimli mastürbasyon cihazı |
sybian i.
|
|
63 |
Genel |
(kadınlar için tasarlanmış) üzerine oturulan frekansı ayarlanabilir titreşimli mastürbasyon cihazı |
sybian saddle i.
|
|
64 |
Genel |
kiliseye giden kadınlar |
church-going women i.
|
|
65 |
Genel |
kadınlar cemiyeti |
ladyhood i.
|
|
66 |
Genel |
kötü kadınlar |
tibs i.
|
|
67 |
Genel |
hafif meşrep kadınlar |
women of easy virtue i.
|
|
68 |
Genel |
8 mart dünya emekçi kadınlar günü |
march 8 international women's day i.
|
|
69 |
Genel |
çoğunlukla kadınlar tarafından kurulan yardım derneği |
auxiliary i.
|
|
70 |
Genel |
evin yüksek kasttan kadınlar için ayrılmış bölümü |
zanana i.
|
|
71 |
Genel |
evin yüksek kasttan kadınlar için ayrılmış bölümü |
zenana i.
|
|
72 |
Genel |
tüm kadınlar |
every woman i.
|
|
73 |
Genel |
(kadınlar hapishanesi gibi kurumlarda) kadın gardiyan veya görevli |
matron i.
|
|
74 |
Genel |
kadınlar veya çocuklar tuvaletini temizleyen ve müşterilere yardımcı olan görevli kadın |
matron i.
|
|
75 |
Genel |
kadınlar için elbise, pelerin diken kimse |
mantuamaker i.
|
|
76 |
Genel |
tüm kadınlar |
womenfolks i.
|
|
77 |
Genel |
kadınlar tuvaleti |
women's room i.
|
|
78 |
Genel |
müslüman evlerindeki kadınlar |
harem i.
|
|
79 |
Genel |
kadınlar ve çocuklar tarafından giyilen denizci yakalı bol bluz |
middie i.
|
|
80 |
Genel |
kadınlar ve çocuklar için kullanılan bir sevgi sözcüğü |
hinny [dialect/scotland] [uk] i.
|
|
81 |
Genel |
bir ülkeyi veya şehri temsil eden kadınlar için kullanılan unvan |
mrs i.
|
|
82 |
Genel |
bir ülkeyi veya şehri temsil eden kadınlar için kullanılan unvan |
mrs. i.
|
|
83 |
Genel |
(özellikle kadınlar için) kazulet |
gammerstang i.
|
|
84 |
Genel |
17. ve 18. yüzyıllarda kadınlar arasında moda olan süslü bir saç modeli |
commode i.
|
|
85 |
Genel |
beguines and beghards tarikatına mensup kadınlar manastırı |
beguinage i.
|
|
86 |
Genel |
kadınlar arası dostluk |
female bonding i.
|
|
87 |
Genel |
kadınlar için tasarlanan bir eyer türü |
side-saddle i.
|
|
88 |
Genel |
(italyan kadınlar için) hanımefendi |
signora i.
|
|
89 |
Genel |
dayanışma halindeki kadınlar |
sisterhood i.
|
|
90 |
Genel |
feminist kadınlar topluluğu |
the sisterhood i.
|
|
91 |
Genel |
feminist kadınlar ağı |
the sisterhood i.
|
|
92 |
Genel |
kadınlar cemaati |
sistership i.
|
|
93 |
Genel |
kadınlar birliği |
sistership i.
|
|
94 |
Genel |
kadınlar topluluğu |
sistership i.
|
|
95 |
Genel |
bazı müslüman ülkelerde kadınlar tarafından giyilen uzun siyah elbise |
abaya i.
|
|
96 |
Genel |
kadınlar birliği |
sorory i.
|
|
97 |
Genel |
kadınlar kulübü |
sorory i.
|
|
98 |
Genel |
kadınlar derneği |
sorory i.
|
|
99 |
Genel |
kadınlar birliği |
sorosis i.
|
|
100 |
Genel |
kadınlar kulübü |
sorosis i.
|
|
101 |
Genel |
kadınlar derneği |
sorosis i.
|
|
102 |
Genel |
abd'de yaşayan latin amerikalı kadınlar ile ilişkili |
latina s.
|
|
103 |
Genel |
(özellikle kadınlar için) çekici |
bodacious s.
|
|
104 |
Genel |
genellikle kadınlar için kullanılan bir tür bisiklet kasasına ait veya ilgili |
mixte s.
|
|
105 |
Genel |
toplumca lekelenmiş kadınlar ile ilgili |
demimondaine s.
|
|
106 |
Genel |
(gündelik konuşmada) kadınlar için kullanılan bir hitap şekli |
missus ünl.
|
|
107 |
Genel |
medeni hali bilinmeyen kadınlar için kullanılan bir unvan |
ms ünl.
|
|
108 |
Genel |
belirli bir şeyle ilişkili kadınlar |
-trices snk.
|
|
109 |
Genel |
belirli bir işi yapan kadınlar |
-trices snk.
|
|
110 |
Genel |
beyaz olmayan kadın/kadınlar |
woc (woman/women of color) kısalt.
|
|
111 |
Genel |
(kadınlar için) sayın |
srta (senorita) kısalt.
|
|
112 |
Genel |
(kadınlar için) sayın |
srta. (senhorita) kısalt.
|
|
113 |
Genel |
(kadınlar için) sayın |
srta. (senorita) kısalt.
|
|
Phrases |
|
114 |
İfadeler |
(kadınlar için) çocuk yapma vaktinin giderek azalması |
(the) clock is ticking expr.
|
|
115 |
İfadeler |
(kadınlar için) çocuk yapma vaktinin giderek azalması |
biological clock is ticking expr.
|
|
116 |
İfadeler |
kadınlar böyledir |
all women are like that expr.
|
|
117 |
İfadeler |
bütün kadınlar böyledir |
all women are like that expr.
|
|
118 |
İfadeler |
kadınlar böyledir |
all women are like that expr.
|
|
119 |
İfadeler |
bütün kadınlar böyledir |
all women are like that expr.
|
|
120 |
İfadeler |
kadınlar böyledir |
awalt (all women are like that) expr.
|
|
121 |
İfadeler |
bütün kadınlar böyledir |
awalt (all women are like that) expr.
|
|
Proverb |
|
122 |
Atasözü |
kadınlar maskülen davranışlar sergilememelidir |
whistling girls and crowing hens always come to some bad end
|
|
123 |
Atasözü |
kadınlar maskülen davranışlar sergilememelidir |
a whistling woman and a crowing hen are neither fit for god nor men
|
|
124 |
Atasözü |
kadınlar erkek fatmalık yapmamalıdır |
a whistling woman and a crowing hen are neither fit for god nor men
|
|
Colloquial |
|
125 |
Konuşma Dili |
başta kadınlar olmak üzere herkese kaba saba davranan hoyrat kimse |
cave man i.
|
|
126 |
Konuşma Dili |
kadınlar tuvaleti |
ladies i.
|
|
127 |
Konuşma Dili |
genç kadınlar |
tids i.
|
|
128 |
Konuşma Dili |
kolej mezunu olmayan kadınlar |
female non-college graduates i.
|
|
129 |
Konuşma Dili |
kadınlar tuvaleti |
gab room i.
|
|
130 |
Konuşma Dili |
içinde çene çalındığı düşünülen kadınlar tuvaleti |
gab room i.
|
|
131 |
Konuşma Dili |
sıradan kadınlar |
the woman on the street i.
|
|
132 |
Konuşma Dili |
kadınlar tuvaleti |
powder room i.
|
|
133 |
Konuşma Dili |
kadınlar gecesi |
ladies' night i.
|
|
134 |
Konuşma Dili |
bar veya kulüpte kadınlar için promosyon yapılan gece |
ladies' night i.
|
|
135 |
Konuşma Dili |
kadınlar için ideal olduğu düşünülen erkek tipini belirten ifade |
tall, dark, and handsome s.
|
|
136 |
Konuşma Dili |
kadınlar arası rekabet içeren (spor) |
powder-puff s.
|
|
137 |
Konuşma Dili |
kadınlar için kullanılan samimi bir hitap şekli |
old girl ünl.
|
|
138 |
Konuşma Dili |
bütün kadınlar öyle değildir |
nawalt (not all women are like that) expr.
|
|
139 |
Konuşma Dili |
bütün kadınlar aynı değildir |
nawalt (not all women are like that) expr.
|
|
Idioms |
|
140 |
Deyim |
(toplu olarak) kadınlar |
the fair i.
|
|
141 |
Deyim |
kadınlar nasıl tavlanır topluluğu |
pick-up community i.
|
|
142 |
Deyim |
kadınlar için bekarlığa veda partisi |
a hen night i.
|
|
143 |
Deyim |
kadınlar için bekarlığa veda partisi |
stagette i.
|
|
144 |
Deyim |
kadınlar için bekarlığa veda partisi |
hen's night i.
|
|
145 |
Deyim |
kadınlar için bekarlığa veda partisi |
a hen party i.
|
|
146 |
Deyim |
kadınlar için bekarlığa veda partisi |
bachelorette party i.
|
|
147 |
Deyim |
kadınlar için bekarlığa veda partisi |
hen party i.
|
|
148 |
Deyim |
kadınlar tarafından hayran olunan aktör |
matinee idol i.
|
|
149 |
Deyim |
bütün vaktini sosyalleşerek geçiren kadınlar |
ladies who lunch i.
|
|
150 |
Deyim |
sürekli birlikte sosyalleşerek vakit geçiren kadınlar |
ladies who lunch i.
|
|
151 |
Deyim |
birlikte sosyalleşerek boş vakit dolduran zengin kadınlar |
ladies who lunch i.
|
|
152 |
Deyim |
yapacak işi olmayıp birlikte takılan zengin kadınlar |
ladies who lunch i.
|
|
153 |
Deyim |
günlerde/kahvaltılarda/öğlen yemeklerinde vakit geçiren zengin kadınlar |
ladies who lunch i.
|
|
154 |
Deyim |
çalışmayan ve tüm vaktini arkadaşlarıyla geçiren zengin kadınlar |
ladies who lunch i.
|
|
155 |
Deyim |
boş gezen zengin kadınlar |
ladies who lunch i.
|
|
156 |
Deyim |
işi gücü olmayan zengin kadınlar |
ladies who lunch i.
|
|
157 |
Deyim |
öğlen yemeklerinde buluşup vakit geçiren zengin kadınlar |
ladies who lunch i.
|
|
158 |
Deyim |
kadınlar arasında bir şey |
a girl thing i.
|
|
159 |
Deyim |
kızlar/kadınlar tuvaleti |
little girls' room i.
|
|
160 |
Deyim |
(kadınlar için) lavaboya gitmek |
powder one's face f.
|
|
161 |
Deyim |
(kadınlar için) tuvalete gitmek |
powder one's face f.
|
|
162 |
Deyim |
(kadınlar için) tuvalete gitmek |
powder one's nose f.
|
|
163 |
Deyim |
(kadınlar için) lavaboya gitmek |
powder one's nose f.
|
|
164 |
Deyim |
(kadınlar için) lavaboya gitmek |
powder your nose f.
|
|
165 |
Deyim |
(kadınlar için) tuvalete gitmek |
powder your nose f.
|
|
166 |
Deyim |
(kadınlar için) çocuk yapmak için az vaktinin kalması |
biological clock is ticking expr.
|
|
167 |
Deyim |
kadınlar ve çocuklar önden |
women and children first [cliché] expr.
|
|
168 |
Deyim |
önce kadınlar ve çocuklar |
women and children first [cliché] expr.
|
|
Speaking |
|
169 |
Konuşma |
bütün kadınlar güzeldir |
all women are beautiful expr.
|
|
170 |
Konuşma |
dünya kadınlar gününüz kutlu olsun |
happy international women's day expr.
|
|
171 |
Konuşma |
dünya kadınlar günü kutlu olsun |
happy international women's day expr.
|
|
172 |
Konuşma |
kadınlar nelerden hoşlanır? |
what do women like? expr.
|
|
173 |
Konuşma |
kadınlar neden böyle? |
why are women like that? expr.
|
|
174 |
Konuşma |
kadınlar günün kutlu olsun |
happy women's day expr.
|
|
175 |
Konuşma |
tüm kadınlar güzeldir |
all women are beautiful expr.
|
|
Trade/Economic |
|
176 |
Ticaret/Ekonomi |
asyalı kadınlar için danışmanlık servisi |
asian women’s advisory service i.
|
|
177 |
Ticaret/Ekonomi |
çalışan kadınlar |
working women i.
|
|
178 |
Ticaret/Ekonomi |
londra irlandalı kadınlar merkezi |
the london irish women’s centre i.
|
|
179 |
Ticaret/Ekonomi |
uluslararası iş ve meslek sahibi kadınlar federasyonu |
international federation of business and professional women i.
|
|
Law |
|
180 |
Hukuk |
(genellikle kadınlar için) evli olma |
covert-baron i.
|
|
Politics |
|
181 |
Siyasal |
göçmen kadınlar |
immigrant women i.
|
|
182 |
Siyasal |
mülteci kadınlar |
refugee women i.
|
|
183 |
Siyasal |
uluslararası kadınlar günü |
international women's day i.
|
|
184 |
Siyasal |
cinsiyet ayrımıyla mücadele etme ve kadınlar için erkeklerle eşit tam siyasi, sosyal ve diğer haklar ve fırsatlar elde etme hareketi |
womens liberation i.
|
|
Institutes |
|
185 |
Kurum/Kuruluş |
türk kadınlar birliği |
turkish women's union i.
|
|
186 |
Kurum/Kuruluş |
hristiyan genç kadınlar derneği |
ywca (young women's christian association) i.
|
|
187 |
Kurum/Kuruluş |
yahudi genç kadınlar derneği |
ywha (young women's hebrew association) i.
|
|
188 |
Kurum/Kuruluş |
(birleşik krallık'ta ve ingiliz milletler topluluğu ülkeleri'nde) ev için sorunlarla ve sosyal faaliyetlerle ilgilenen kadınlar için bir kuruluş |
women's institute i.
|
|
189 |
Kurum/Kuruluş |
köylü kadınlar derneği |
cwa (country women's association) kısalt.
|
|
Tourism |
|
190 |
Turizm |
kadınlar tuvaleti |
ladies i.
|
|
Media |
|
191 |
Medya |
erkeklere yönelik olup moda, alet-edevat, çekici kadınlar gibi içeriklere yer veren dergi türü |
lad mag i.
|
|
192 |
Medya |
televizyon ve kadınlar |
television and women i.
|
|
Computer |
|
193 |
Bilgisayar |
bütün kadınlar öyle |
yes all women expr.
|
|
Textile |
|
194 |
Tekstil |
19. yy'da hem kadınlar hem de erkekler tarafından giyilen kısa pelerin |
talma i.
|
|
195 |
Tekstil |
kadınlar için pantolon ceket takım |
pants suit i.
|
|
196 |
Tekstil |
özellikle kadınlar için tasarlanmış çeşitli uzun manto stilleri |
manteau i.
|
|
197 |
Tekstil |
17. ve 18. yüzyıllarda özellikle kadınlar arasında popüler olan, içteki kıyafeti ve iç etekliği göstermesi için önünde açıklık bulunan ve genellikle dökümlü duran bir elbise veya rop |
mantua i.
|
|
198 |
Tekstil |
kadınlar için tasarlanmış kıyafetler |
woman's clothing i.
|
|
199 |
Tekstil |
kadınlar ve çocukların giydiği denizci yakalı bol bir bluz |
middy i.
|
|
200 |
Tekstil |
ortalama boy ve yapıya sahip kadınlar için kıyafet bedeni |
miss i.
|
|
201 |
Tekstil |
kadınlar için bir tür giy-çık elbisesi |
popover i.
|
|
Medical |
|
202 |
Medikal |
doğurganlık çağındaki kadınlar |
women in reproductive age group i.
|
|
203 |
Medikal |
gebe kadınlar |
pregnant women i.
|
|
204 |
Medikal |
hormon tedavisi alan kadınlar |
women taking hormone therapy i.
|
|
205 |
Medikal |
menapoz öncesi doğurganlık çağındaki kadınlar |
premenopausal women of childbearing age i.
|
|
206 |
Medikal |
orta yaş dönemindeki kadınlar |
middle-aged women i.
|
|
207 |
Medikal |
normal ağırlıklı kadınlar |
normal-weight women i.
|
|
208 |
Medikal |
postmenapozal kadınlar |
postmenopausal women i.
|
|
209 |
Medikal |
post-partum nullipar kadınlar |
postpartum nulliparous women i.
|
|
210 |
Medikal |
kadınlar için bir doğum kontrol aracı |
vaginal condom i.
|
|
Social Sciences |
|
211 |
Sosyal Bilimler |
şiddet gören kadınlar ve çocuklarının şiddet gösterenden korunmak için gidebilecekleri ev |
women's refuge i.
|
|
212 |
Sosyal Bilimler |
ayrımcılığa uğradığını düşünen (kadınlar, şişmanlar, afrikalılar, engelliler) sosyoekonomik konumlarının kimlikleri dışında sınıf ve etnik kökenleri tarafından da etkilendiğini savunan görüş |
intersectionality i.
|
|
213 |
Sosyal Bilimler |
cinsiyetsiz üçüncü kişi zamiri (erkekler için he kadınlar için she ve nonbinary kişiler için they zamirinin kullanılması) |
singular they zm.
|
|
214 |
Sosyal Bilimler |
cinsiyetsiz üçüncü kişi zamiri (erkekler için he kadınlar için she ve nonbinary kişiler için they zamirinin kullanılması) |
they zm.
|
|
Literature |
|
215 |
Edebiyat |
kadınlar tarafından yazılmış tarihi yazı |
herstory i.
|
|
216 |
Edebiyat |
kadınlar hakkında yazılmış tarihi yazı |
herstory i.
|
|
History |
|
217 |
Tarih |
orta çağ'da dul kadınlar ve rahibelerin taktığı yüksek ve pileli bir yaka |
barbe i.
|
|
218 |
Tarih |
vikont rütbesine sahip bir soylu kadınlar için kullanılan bir unvan |
viscountess i.
|
|
Religious |
|
219 |
Dini |
kadınlar manastırı |
mother house i.
|
|
220 |
Dini |
(erken orta çağ kiliselerinde) kilise hizmetine adanmış yaşlı ve dul kadınlar zümresine mensup kimse |
presbyteress i.
|
|
Geography |
|
221 |
Coğrafya |
kuzey ingiltere'nin yerlisi olan kadınlar |
northcountrywoman i.
|
|
Military |
|
222 |
Askeri |
tarımsal üretimi artırmak için savaş zamanı ingiltere'de kurulan kadınlar kara ordusu'na mensup kimse |
land girl [uk] i.
|
|
Sport |
|
223 |
Spor |
kadınlar tarafından oynanan hokey benzeri bir oyun |
camogie [irish] i.
|
|
224 |
Spor |
okçuluk turnuvasında kadınlar klasmanından sorumlu olan yetkili |
lady paramount i.
|
|
225 |
Spor |
kadınlar ulusal basketbol birliği |
women national basketball association (wnba) i.
|
|
226 |
Spor |
kadınlar atış sporları vakfı |
womens shooting sports foundation (wssf) i.
|
|
227 |
Spor |
kadınlar için beden eğitimi |
physical education for women i.
|
|
228 |
Spor |
uluslararası kadınlar tenis birliği |
women international tennis association (wita) i.
|
|
229 |
Spor |
üniversiteler arası kadınlar ana spor birliği |
main association intercollegiate athletics for women (maiaw) i.
|
|
230 |
Spor |
uluslararası kadınlar profesyonel tenis konseyi |
women international professional tennis council (wiptc) i.
|
|
231 |
Spor |
yeni zelanda'yı uluslararası kadınlar rugby ligi'nde temsil eden takım |
kiwi ferns i.
|
|
232 |
Spor |
kadınlar profesyonel golf derneği |
lpga (ladies professional golf association) i.
|
|
Ottoman Turkish |
|
233 |
Osmanlıca |
müslüman evlerindeki kadınlar |
hareem i.
|
|
234 |
Osmanlıca |
haremdeki kadınlar |
harem i.
|
|
235 |
Osmanlıca |
aynı erkekle birlikte olan kadınlar |
harem i.
|
|
Latin |
|
236 |
Latince |
(kadınlar için) akranları arasında ilk |
prima inter pares i.
|
|
Archaic |
|
237 |
Eski Kullanım |
(kilolu kadınlar için) domuzcuk |
sow i.
|
|
Slang |
|
238 |
Argo |
beyaz kadınlar için kullanılan aşağılayıcı bir ifade |
pink toe i.
|
|
239 |
Argo |
kadın hareketini destekleyen kadınlar için kullanılan aşağılayıcı bir söz |
bra-burner i.
|
|
240 |
Argo |
avrasya (kadınlar için kullanılan aşağılayıcı bir ifade) |
woman i.
|
|
241 |
Argo |
avrat (kadınlar için kullanılan aşağılayıcı bir ifade) |
woman i.
|
|
242 |
Argo |
eksik etek (kadınlar için kullanılan aşağılayıcı bir ifade) |
woman i.
|
|
243 |
Argo |
gaco (kadınlar için kullanılan aşağılayıcı bir ifade) |
woman i.
|
|
244 |
Argo |
hedef kitlesi kadınlar olan filmler |
chick flick i.
|
|
245 |
Argo |
kadınlar arasındaki lezbiyen ilişki |
bull dagging i.
|
|
246 |
Argo |
karı (kadınlar için kullanılan aşağılayıcı bir ifade) |
woman i.
|
|
247 |
Argo |
kancık (kadınlar için kullanılan aşağılayıcı bir ifade) |
woman i.
|
|
248 |
Argo |
metres (kadınlar için kullanılan aşağılayıcı bir ifade) |
woman i.
|
|
249 |
Argo |
(genellikle kadınlar için kullanılır) habersiz çekilen fotoğraf |
creepshot i.
|
|
250 |
Argo |
zencilerin beyaz kadınlar için kullandığı terim |
snow bunny i.
|
|
251 |
Argo |
zenne (kadınlar için kullanılan aşağılayıcı bir ifade) |
woman i.
|
|
252 |
Argo |
kadınlar tuvaleti |
jane i.
|
|
253 |
Argo |
kadınlar için olan hizmet ya da ürünlerde uygulanan erkeklerinkine oranla daha yüksek fiyat |
pink tax i.
|
|
254 |
Argo |
erkeklerinkiyle aynı işleve sahip ürünlerde kadınlar için üretildiğinde uygulanan yüksek fiyat |
pink tax i.
|
|
255 |
Argo |
cinsel obje olarak görülen kadınlar |
minge i.
|
|
256 |
Argo |
feminist kadınlar için kullanılan aşağılayıcı argo kelime |
wahmen (woman) i.
|
|
257 |
Argo |
öfkeli, kendisini her durumda haklı gören ve hafif ırkçı orta yaşlı beyaz kadınlar için kullanılan aşağılayıcı argo terim |
karen i.
|
|
258 |
Argo |
mastürbasyon yapmak (kadınlar için) |
jill off f.
|
|
259 |
Argo |
kadınlar ile ilgili |
petticoat s.
|
|
260 |
Argo |
kadınlar tarafından yapılan |
petticoat s.
|
|
261 |
Argo |
(kız arkadaşlar arasında) erkeklerden önce kadınlar (gelir) |
chicks before dicks expr.
|
|
262 |
Argo |
kadınlar için yapılan ürünlere ait bir pazarlama yöntemi |
pink it and shrink it expr.
|
|
263 |
Argo |
kadınlar için yapılan ürünlerin bir üretim ve pazarlama yöntemi |
shrink it and pink it expr.
|
|
British Slang |
|
264 |
İngiliz Argosu |
(kadınlar için ofansif) et parçası |
piece i.
|
|
265 |
İngiliz Argosu |
(kadınlar için ofansif) et parçası |
piece of skirt i.
|
|
Modern Slang |
|
266 |
Modern Argo |
kadınlar için kurulmuş bir gizli birlik/kardeşlik |
adpi (alpha delta pi) i.
|
|