Geçmiş

jealous

"jealous" teriminin Türkçe İngilizce Sözlükte anlamları : 10 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
Common Usage
1	Yaygın Kullanım	jealous s.	kıskanç
General
2	Genel	jealous s.	haset
3	Genel	jealous s.	hasetçi
4	Genel	jealous s.	güvensiz
5	Genel	jealous s.	özenli
6	Genel	jealous s.	kıskanç
7	Genel	jealous s.	titiz
8	Genel	jealous s.	düşkün
9	Genel	jealous s.	günü
10	Genel	jealous s.	günücü

"jealous" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 30 sonuç

	Kategori	İngilizce	Türkçe
General
1	Genel	jealous husband i.	kıskanç koca
2	Genel	be jealous of f.	kıskanmak
3	Genel	be very jealous f.	sağ gözünü sol gözünden sakınmak
4	Genel	be jealous of f.	hasetlenmek
5	Genel	be jealous of f.	çekememek
6	Genel	make somebody jealous f.	kıskandırmak
7	Genel	get jealous f.	kıskançlık göstermek
8	Genel	grow jealous f.	kıskançlık göstermek
9	Genel	be jealous of f.	kıskançlık yapmak
10	Genel	make someone jealous f.	kıskandırmak
11	Genel	feel jealous f.	kıskançlık duymak
12	Genel	be jealous f.	kıskançlık göstermek
13	Genel	act jealous f.	kıskanç davranmak
14	Genel	make someone jealous f.	birini kıskandırmak
15	Genel	be jealous of someone f.	birini kıskanmak
16	Genel	jealous of s.	düşkün
17	Genel	jealous of s.	-i kıskanan
Speaking
18	Konuşma	don't be jealous of me expr.	beni kıskanma
19	Konuşma	he/she doesn't have a jealous bone in his/her body expr.	hiç kıskanmaz
20	Konuşma	he/she doesn't have a jealous bone in his/her body expr.	hiç kıskanç değil
21	Konuşma	you have no need to be jealous of him expr.	onu kıskanmana hiç gerek yok
22	Konuşma	I'm jealous expr.	kıskanıyorum
23	Konuşma	don't be jealous of him expr.	onu kıskanma
24	Konuşma	you are jealous expr.	kıskançsın
25	Konuşma	you're jealous expr.	kıskanıyorsun
26	Konuşma	don't be jealous of her expr.	onu kıskanma
27	Konuşma	is your wife a jealous woman? expr.	karın kıskanç bir kadın mıdır?
28	Konuşma	I am jealous of you expr.	seni kıskanıyorum
Slang
29	Argo	jel (jealous) s.	kıskanç
30	Argo	jel (jealous) s.	haset