isteyerek - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

isteyerek



"isteyerek" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 29 sonuç

Türkçe İngilizce
General
isteyerek appealing zf.
isteyerek of one's own volition zf.
isteyerek wantingly zf.
isteyerek willingfully zf.
isteyerek appealingly zf.
isteyerek readily zf.
isteyerek freely zf.
isteyerek willingly zf.
isteyerek voluntarily zf.
isteyerek purposely zf.
isteyerek intentionally zf.
isteyerek volitionally zf.
isteyerek fain zf.
isteyerek fainly zf.
isteyerek pantingly zf.
isteyerek possessedly zf.
isteyerek surely [us] [canada] zf.
Idioms
isteyerek with a good grace expr.
isteyerek with bells on (one's toes) expr.
isteyerek with bells on expr.
isteyerek with good grace expr.
Law
isteyerek voluntary s.
isteyerek intentionally zf.
isteyerek wilfully zf.
isteyerek deliberately zf.
isteyerek willfully zf.
Technical
isteyerek voluntarily zf.
Latin
isteyerek ex mero motu expr.
Archaic
isteyerek willing zf.

"isteyerek" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 43 sonuç

Türkçe İngilizce
Common Usage
isteyerek yapılan voluntary s.
General
isteyerek yapma voluntariness i.
isteyerek gösterilen çaba voluntary effort i.
isteyerek yapmak volunteer f.
şefkat isteyerek başını dayamak snuggle f.
isteyerek yapılmamış unwitting s.
isteyerek yapılan intentional s.
isteyerek yapılan voluntary s.
isteyerek bırakılan intentionally left s.
isteyerek yapılan willful [obsolete] s.
isteyerek yapılan his thanks s.
isteyerek üretilen fanatic s.
(kendini) isteyerek sürgün etmiş self-banished s.
isteyerek aç kalan starveling s.
isteyerek zayıflayan starveling s.
daha isteyerek rather zf.
Phrasals
bir vakti bir şeyi/birini isteyerek geçirmek moon away f.
(birinden bir şey yapmasını) isteyerek rahatlık vermek trouble (one) to do (something) f.
(birine bir şey yapmasını) isteyerek zahmet vermek trouble (one) to do (something) f.
Phrases
bilerek ve isteyerek knowingly and willfully expr.
isteyerek veya istemeyerek with a good or bad grace expr.
Proverb
mecbur olduğu işi isteyerek yap make a virtue of necessity
Colloquial
isteyerek veya mecbur oldukları için sokakta yaşayan insanlar street people i.
birine bir şey isteyerek zahmet vermek trouble someone for something f.
çabucak ve isteyerek at the drop of a hat expr.
Idioms
isteyerek zarar vermek have it in for f.
isteyerek yapmıyor his heart's not in it expr.
Speaking
isteyerek yapmadık we didn't mean it expr.
Trade/Economic
isteyerek yapılan satış voluntary sale i.
Law
bilerek isteyerek görevi kötüye kullanma willful misconduct i.
bilerek isteyerek görevi kötüye kullanma reckless misconduct i.
bilerek isteyerek görevi kötüye kullanma wanton misconduct i.
isteyerek yapılan itiraf voluntary confession i.
isteyerek terk etme dereliction i.
Medical
cerrahi sırasında (bir dokuyu isteyerek veya istemeyerek) o dokuyu tutmaya yarayan aletle ezerek daha ince hale getirme morcellation i.
Marine Biology
isteyerek yemlenen pendulum feeder i.
isteyerek yemlenen demand feeder i.
isteyerek yemlenen on-demand feeder i.
Latin
belge isteyerek delil toplama kararı duces tecum i.
Archaic
isteyerek yapılan ultroneous s.
canı gönülden isteyerek ratherest zf.
Slang
isteyerek veya istemeden birinin seks yapmasına engel olma cockblocking i.
isteyerek veya istemeden birinin seks yapmasına engel olmak cockblock f.