ilişkili olarak - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

ilişkili olarak



"ilişkili olarak" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç

Türkçe İngilizce
General
ilişkili olarak interrelatedly zf.
ilişkili olarak associatively zf.
ilişkili olarak in relation to ed.

"ilişkili olarak" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 45 sonuç

Türkçe İngilizce
General
şifa çemberi ile ilişkili olarak taşları dört yöne doğru özel bir desen oluşturacak şekilde dizerek inşa edilen taş anıt medicine-wheel i.
(ortam benzerliğine yanıt olarak) birbiri ile ilişkili organizmalarda yeni özellik gelişimi parallelism i.
daha önemli bir gazete makalesi ile ilişkili olup genellikle ona ek olarak basılan gazete makalesi follow i.
klinik olarak ilişkili clinically relevant s.
yapısal olarak ilişkili structurally related s.
değiştirim sınıfı üyeleri olarak ilişkili paradigmatic s.
bir başka öge yerine geçebilen öge grubu üyeleri olarak ilişkili paradigmatic s.
optik cihazın görüş açısını referans noktası veya ölçek olarak kullanan işaretleme sistemine ait veya ilişkili fiduciary s.
(jonglörlükte) tek elle birden çok sayıda topu eşzamanlı olarak fırlatma şeklinde yapılan atış ile ilişkili plex s.
bahçıvanlık ile ilişkili olarak horticulturally zf.
evlatla ilişkili olarak filially zf.
sezon öncesi ile ilişkili olarak preseason zf.
sistemlerle ilişkili olarak systems zf.
ile ilişkili olarak regarding to ed.
doğrudan ilişkili olarak in direct proportion to ed.
Dyeing
(fotografik emülsiyon hassasiyetinin artırılması için kullanılan) kimyasal olarak ilişkili boya grubu cyanine i.
Automotive
birbiriyle ilişkili olarak çalışan iki parça arasındaki boşluk backlash i.
Medical
genellikle konjenital kardiyak lezyonlarla ilişkili olarak kalp haricindeki iç organların yer değiştirmesi levocardia i.
kan tahlili ile ilişkili olarak serologically zf.
Psychology
(bazen cinsel sapkınlık ile ilişkili olarak) bebek taklidi yapma infantilism i.
Chemistry
prokain ile kimyasal olarak yakından ilişkili olan bir kristal bazik ester tetracaine i.
belli başlı maddelerin ilişkili oldukları reaksiyonlara bağlı olarak asit ya da baz olarak hareket etmesi. amphoterism i.
beyaz bir toz olarak üretilen, üre ve ürik asitle ilişkili olan kompleks bir azotlu madde xanthinine i.
eterle ilişkili, eskiden anestezik olarak kullanılan renksiz bir sıvı metopryl i.
allantoinin oksidasyonu sonucu nem ile eriyebilen bir kütle olarak elde edilen asit ile ilişkili lantanuric s.
fluosilikat olarak adlandırılan bileşikler ile ilişkili silicofluoric s.
Biology
anatomik, embriyolojik veya fizyolojik olarak ilişkili bireysel yapılar grubu complex i.
ırkın veya genetik olarak ilişkili organizma grubunun evrimi phylogeny i.
Biochemistry
kimyasal olarak ilişkili mikotoksinleri içeren bir familya trichothecene i.
Astronomy
çekimsel olarak birbiriyle ilişkili binlerce galaksiden oluşan geniş bir tabaka great wall i.
Apiculture
(işçi arılarda) beslenme yetersizliği ile ilişkili olarak cinsel gelişimin durması alimentary castration i.
Social Sciences
(etnik olarak kenya luoları ile ilişkili) doğu ve orta afrika halkları luo i.
Education
çoğunlukla halkevi olarak hizmet veren ve belirli bir toplulukla ilişkili akademik olmayan etkinlikler sunan okul community school [uk] i.
üniversite gibi bir kuruluşa öğrenci olarak kabul edilme ile ilişkili matriculatory s.
Linguistics
etimolojik olarak ilişkili olduğu bir fiilin nesnesi olan isim cognate object i.
sözdizimsel olarak ilişkili relational s.
Philosophy
empirik olarak edinilen bilgi ile ilişkili olmasına karşın bu bilginin ötesinde olduğu kabul edilen metempirical s.
Geography
yatay kapsamı yaklaşık olarak 10 ile 1000 kilometre arasında olan meteorolojik olaylar ile ilişkili mesoscale s.
Geology
yaklaşık olarak 23 milyon ile 5.3 milyon yıl öncesine tarihlenen, tersiyer dönem'in dördüncü devresi olan jeolojik zaman ile ilişkili meiocene s.
yaklaşık olarak 23 milyon ile 5.3 milyon yıl öncesine tarihlenen, tersiyer dönem'in dördüncü devresi olan jeolojik zaman ile ilişkili miocene s.
köken olarak dokanakla ilişkili contact s.
Music
notanın kompozisyondaki diğer notalara göre, temel tempo ile ilişkili olarak çalınma süresi note value i.
notanın kompozisyondaki diğer notalara göre, temel tempo ile ilişkili olarak çalınma süresi time value i.
Archaic
tüm yıl boyunca komünyon sırasında söylenen ve ilahi olarak okunan her şeyi kapsayan kitap ile ilişkili missal s.
Modern Slang
alternatif rock seven ve kendini karşı kültür ile ilişkili olarak tanımlayan ergen/genç alternateen i.