el altından - Türkçe İngilizce Sözlük
Geçmiş

el altından



"el altından" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 43 sonuç

Türkçe İngilizce
General
el altından surreptitious s.
el altından underhanded s.
el altından clandestine s.
el altından hole-and-corner s.
el altından under-the-counter s.
el altından backstair s.
el altından underhand s.
el altından slily zf.
el altından by devious means zf.
el altından sub rosa zf.
el altından underhandedly zf.
el altından on the sly zf.
el altından in secret zf.
el altından by stealth zf.
el altından clandestinely zf.
el altından secretly zf.
el altından underhand zf.
el altından stealthily zf.
el altından surreptitiously zf.
el altından covertly zf.
el altından under hand zf.
el altından tectly zf.
el altından underboard zf.
el altından clancularly [obsolete] zf.
el altından on the qt zf.
el altından closely [obsolete] zf.
el altından privately zf.
el altından secrely zf.
el altından sneakishly zf.
el altından subreptitiously zf.
Phrases
el altından under the counter expr.
el altından through the back door expr.
Colloquial
el altından on the dl expr.
Idioms
el altından under the rose zf.
el altından under the table expr.
el altından on the sly expr.
el altından on the q.t expr.
el altından under the counter expr.
el altından by the back door expr.
el altından by/through the back door expr.
Law
el altından furtive s.
Military
el altından surreptitious s.
Archaic
el altından secret zf.

"el altından" teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 84 sonuç

Türkçe İngilizce
General
el altından alım undercover purchase i.
el altından olan backstairs i.
şaibeli toplantılar yapılıp el altından kararlar alınan görüşme yeri backroom i.
el altından yapma underhandedness i.
el altından yapılan iş underdealing i.
el altından çökertmeye çalışan kimse underminer i.
el altından yapılan iş disingenuity i.
el altından yapılan değişiklik supposition i.
bir şeyi el altından satmak sell something under the counter f.
el altından çökertmeye çalışmak undermine f.
el altından anlaşma yapmak truck f.
el altından çökertmeye çalışmak tunnel f.
el altından yardımda bulunmak underaid f.
(organizasyona) el altından giriş yapmak penetrate f.
el altından sokmak shuffle f.
el altından almak siphon f.
bir şeyi el altından yürütmek skilder f.
el altından yapılan underhanded s.
el altından yapılan clandestine s.
el altından olan backdoor s.
el altından yapılan backroom s.
el altından yapılan underhand s.
el altından çökertilmiş underwrought [obsolete] s.
el altından yapılan hole-in-corner s.
el altından yapılan hugger mugger s.
el altından yapılan clancular [obsolete] s.
el altından sürdürülen gumshoe s.
el altından yapılan irreptitious [obsolete] s.
el altından yapılan invisible s.
el altından yapılan involved [obsolete] s.
el altından yapılan shadow s.
el altından yapılan subreptitious [obsolete] s.
el altından yapılan subreptive s.
el altından yaparak on the sneak zf.
Phrasals
birinin el altından yürüttüğü işleri öğrenmek find (someone or something) out f.
el altından sokmak smuggle in f.
(birini/bir şeyi bir yere) el altından sokmak smuggle (someone or something) into (some place) f.
(birini bir yere/bir durumun içine) el altından sokmak wangle (one) into (some place or some situation) f.
(bir yere/bir durumun içine) el altından girmek wangle (one's) way into (some place or some situation) f.
(birine) el altından (bir şey) uzatmak/ulaştırmak slip (something) to (one) f.
el altından geçirmek slip across f.
bir yere el altından sokmak smuggle into some place f.
Colloquial
el altından rüşvet verme palm-greasing i.
el altından çökertmeye çalışma undermining i.
tv veya radyoda tanıtım yaptırmak için el altından ödenen para plugola i.
profesyonel spor kulüplerinin oyunculara el altından ödediği prim boot money i.
el altından çökertmeye çalışmak underminde f.
(bir şeyi) el altından almak palm (something) f.
(birine) el altından uzatmak/vermek slip it to (one) f.
el altından ya da birinin arkasından bir şeyler çevirme underhand plotting expr.
Idioms
el altından iş dirty work at the crossroads i.
el altından alışveriş/ticaret dirty work at the crossroads i.
el altından yüksek faizle ödünç para verme juice racket i.
el altından verilen para oil of angels i.
el altından yarı yarıya bölüşmek split (something) 50-50 under the table f.
el altından yarı yarıya kırışmak split (something) 50-50 under the table f.
el attığı her işin altından başarıyla kalkmak turn one's hand to f.
(birine veya bir yere) el altından iş yapmak be in the pay of (someone or something) f.
(birine veya bir yere) el altından iş yapmak be in somebody’s/something’s pay f.
el altından biri/bir şey için çalışmak be in the pay of somebody/something f.
el altından biri/bir şey için çalışmak be in somebody's/something's pay f.
bir şeyi el altından yapmak do something on the sly f.
el altından yapmak/yürütmek get in through the back door f.
el altından ödeme almak get paid under the table f.
(birine) el altından para yedirmek grease the palm of (someone) f.
(birine) el altından ödeme yapmak pay (someone) under the table f.
(biriyle) el altından iş birliği yapmak play footsies (with someone) f.
(biriyle) el altından iş birliği yapmak play footsie (with someone) f.
el altından çalışmak work under the table f.
Trade/Economic
bir anlaşma üzerinden genellikle el altından alınan komisyon veya pay rake-off i.
el altından yapılan kar squeeze i.
Mining
yer altından el aletleri ile kömür çıkaran madenci cutter i.
Military
örgüte el altından kayıt yaptırma penetration (intelligence) i.
Baseball
el/kol altından yapılan atış submarine i.
(topu) el altından göndermek submarine f.
Music
dörder çiftten oluşan grupların yaptığı bir dansta, dansçının öne eğilip iki dansçının el ele tutuşarak oluşturduğu kemerin altından geçtiği dans figürü dip i.
dörder çiftten oluşan grupların yaptığı bir dansta, öne eğilip iki dansçının el ele tutuşarak oluşturduğu kemerin altından geçmek dip f.
Archaic
el altından yürütmek subtract f.
Slang
el altından alkol satan mekan juice joint [dated] i.
el altından verilen rüşvet schmear i.
el altından ayarlanmış olay stitch up i.
biriyle el altından iş çevirmek get into bed with f.
el altından yürütmek klepto f.
el altından yürütmek snake [australia] f.