doğrulanmış

GeçmişCümleler

"doğrulanmış" teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 8 sonuç

	Kategori	Türkçe	İngilizce
Common Usage

1	Yaygın Kullanım	doğrulanmış	verified s.
The verified decommissioning of IRA weapons has been a necessary and required act for a considerable period of time. IRA silahlarının doğrulanmış bir şekilde hizmet dışı bırakılması uzunca bir süredir gerekli ve zorunlu bir eylemdir. More Sentences
General

2	Genel	doğrulanmış	substantiated s.
The surprise of this report is the fact that very few of these allegations are substantiated. Bu raporun sürprizi, bu iddiaların çok azının doğrulanmış olmasıdır. More Sentences
3	Genel	doğrulanmış	affirmed s.
He affirmed that he saw the crash. Kazayı gördüğünü doğruladı. More Sentences
4	Genel	doğrulanmış	confirmed s.
This ruling was confirmed by the Appellate Body. Bu karar Temyiz Organı tarafından doğrulandı. More Sentences
5	Genel	doğrulanmış	field verified s.
6	Genel	doğrulanmış	homologated s.
7	Genel	doğrulanmış	ascertained s.
Archaic

8	Eski Kullanım	doğrulanmış	corroborate s.

	Kategori	Türkçe	İngilizce
General

1	Genel	doğrulanmış rekor	proven record i.
2	Genel	doğrulanmış resmi liste	indenture i.
3	Genel	doğrulanmış sertifika	indenture i.
4	Genel	yerde doğrulanmış	field verified s.
5	Genel	tasarımı doğrulanmış	design-verified s.
6	Genel	doğrulanmış verilere dayalı	hard s.
7	Genel	el yazısıyla gerçekliği doğrulanmış	under the hand of ed.
8	Genel	imzasıyla gerçekliği doğrulanmış	under the hand of ed.
Trade/Economic

9	Ticaret/Ekonomi	doğrulanmış hesap	account stated i.
Construction

10	İnşaat	doğrulanmış proje çizimleri	as-built drawings i.
Pathology

11	Patoloji	doğrulanmış gebelik	confirmed pregnancy i.