Türkçe - İngilizce
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Eşanlam
Hakkımızda
Araçlar
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
Işıkları Söndür
English
English
Türkçe
Français
Español
Deutsch
Eşanlam
Araçlar
Hakkımızda
Kaynaklar
İletişim
Oturum Aç / Üye Ol
EN-TR
Türkçe - İngilizce
Almanca - İngilizce
İspanyolca - İngilizce
Fransızca - İngilizce
İngilizce Eşanlam
Türkçe - İngilizce
Geçmiş
diken diken olmak
"diken diken olmak"
teriminin İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 3 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
diken diken olmak
stiver [dialect] [uk]
f.
Idioms
2
Deyim
diken diken olmak
go cold all over
f.
Technical
3
Teknik
diken diken olmak
shoot
f.
"diken diken olmak"
teriminin diğer terimlerle kazandığı İngilizce Türkçe Sözlükte anlamları : 39 sonuç
Kategori
Türkçe
İngilizce
General
1
Genel
tüyleri diken diken olmak
stand on end
f.
2
Genel
tüyleri diken diken olmak (saç)
stand on end
f.
3
Genel
diken üstünde olmak
be on tenterhooks
f.
4
Genel
saçları diken diken olmak
bristle
f.
5
Genel
tüyleri diken diken olmak
get goose bumps
f.
6
Genel
diken üstünde olmak
live on one's nerves
f.
7
Genel
saçı diken diken olmak
bristle
f.
8
Genel
tüyleri diken diken olmak
rouse [obsolete]
f.
9
Genel
(saç) diken diken olmak
stare
f.
Phrases
10
İfadeler
tüyleri diken diken olmak
(hair) to stand on end
f.
Colloquial
11
Konuşma Dili
diken üstünde olmak
have the jitters
f.
12
Konuşma Dili
diken üstünde olmak
have kittens
f.
Idioms
13
Deyim
tüyleri diken diken olmak
a chill runs/goes down (one's) spine
f.
14
Deyim
tüyleri diken diken olmak
a chill runs/goes down somebody’s spine
f.
15
Deyim
tüyleri diken diken olmak
(one's) blood runs cold
f.
16
Deyim
birisiyle konuşurken çok dikkatli olmak/diken üstünde durmak
like walking/treading on eggshells
f.
17
Deyim
diken üstünde olmasına neden olmak
put one on one's guard
f.
18
Deyim
diken üstünde olmak
be like a cat on tin roof
f.
19
Deyim
diken üzerinde olmak
sit on a powder keg
f.
20
Deyim
diken üzerinde olmak
be on pins and needles
f.
21
Deyim
diken üzerinde olmak
be sitting on a powder keg
f.
22
Deyim
diken üstünde olmak
be like a cat on hot bricks
f.
23
Deyim
diken üstünde olmak
be on pins and needles
f.
24
Deyim
diken üstünde olmak
be on a knife edge
f.
25
Deyim
diken üstünde olmak/oturmak
be on the edge of (one's) chair
f.
26
Deyim
(birinin) tüyleri diken diken olmak
(one's) hair stands on end
f.
27
Deyim
diken üstünde olmak
be looking over (one's) shoulder
f.
28
Deyim
diken üstünde olmak
be looking over your shoulder
f.
29
Deyim
(birini kırmamak/bir durumu bozmamak) için diken üstünde olmak
be treading on eggshells
f.
30
Deyim
(birini kırmamak/bir durumu bozmamak) için diken üstünde olmak
be walking on eggshells
f.
31
Deyim
tüyleri diken diken olmak
get goose flesh
f.
32
Deyim
diken üstünde olmak
get/have the jitters
f.
33
Deyim
tüyleri diken diken olmak
get the shivers
f.
34
Deyim
tüyleri diken diken olmak
have goose bumps
f.
35
Deyim
diken üstünde olmak
live on your nerves [uk]
f.
36
Deyim
diken üstünde olmak
look over (one's) shoulder
f.
37
Deyim
diken üstünde olmak
look over your shoulder
f.
38
Deyim
(birinin) diken üstünde olmasına neden olmak
put (one) on guard
f.
39
Deyim
tüyleri diken diken olmak
your hair stands on end
f.
×
Pronunciation in context (
out of
)
Pronunciation of diken diken olmak
×
Terim Seçenekleri
Çeviri Öner / Düzelt
Fransızca İngilizce Sözlük
İspanyolca İngilizce Sözlük
Almanca İngilizce Sözlük
İngilizce Eşanlam Sözlük
Google Images
Merriam Webster
Dictionary.com
The Free Dictionary
Abbreviations
Wikipedia in English
Wikipedia in Turkish
Urban Dictionary
German, LEO
Chinese, Dict.Cn
Spanish, SpanishDict
Russian, Multitran.ru
Medical, MedicineNet
İşaret Dili, Signing Savvy